Suudi Arabistan’da Halife Osman bin Affan ile ilişkili İslami bir yazıt bulundu

Bu yazıt, İslam tarihindeki en eski üçüncü yazıt oldu (SPA)
Bu yazıt, İslam tarihindeki en eski üçüncü yazıt oldu (SPA)
TT

Suudi Arabistan’da Halife Osman bin Affan ile ilişkili İslami bir yazıt bulundu

Bu yazıt, İslam tarihindeki en eski üçüncü yazıt oldu (SPA)
Bu yazıt, İslam tarihindeki en eski üçüncü yazıt oldu (SPA)

Suudi Arabistan Miras Kurumu, hicretin 24. yılına ait, Halife Osman bin Affan ile ilişkili İslami bir yazıt ortaya çıkardı.
Bu keşif, Mekke bölgesine bağlı Kasr Alia arkeolojik sit alanı sınırları içinde arkeoloji ve mirasla ilgilenen birkaç kişi tarafından yapıldı.
Dr. Eid Al-Yahya ve ekibi yazıtı incelerken, İslami yazıtlar konusunda uzman olan Muhammed El-Magdavi ilk okumasına katıldı.
Yazıtta yer alan “24 yılında İbn Affan’ın emriyle yazılmıştır” ifadesi sosyal medyada yayınlandı.
Arkeoloji uzmanları, bu keşfi en önemli arkeolojik yazıtlardan biri olarak gördü, çünkü İslam tarihindeki önemli bir olayı belgelediği görüldü.

Uzmanlardan oluşan bir ekip tarafından kaya üzerinde yapılan arkeolojik çalışmalar, Miras Kurumu bünyesindeki Eski Eserlerin Tescili ve Korunması Genel İdaresi Genel Müdürü Dr. Nayef el-Kanur liderliğinde yapıldı.
Yazıtın ilk satırının gizemi de ortaya çıkarıldı ve yazıtı yazan kişinin isminin Zuheyr olduğu sonucuna varıldı.
Söz konusu yerde, “Ben Zuheyr. Allah’a inandım. Bu İbn Affan’ın emriyle 24 yılında yazıldı” ifadelerinin olduğu açıklandı.
Yazıt, El-Ula Valiliği’nde (Suudi Arabistan’ın kuzeybatısı) bulunan, Halife Ömer İbnu’l Hattab’ın vefat ettiği zamanı yazılı olarak belgeleyen Zuheyr yazıtının içeriğine benziyor.
Bu yazıtta da, “Allah’ın adıyla. Ben Zuheyr. Bunu 24 yılında Ömer’in öldüğü zamanda yazdım” ifadeleri vardı.
Halife Osman bin Affan ile ilişkili son bulunan yazıt, 23 yılına ait Yanbu al-Nakhal’daki Seleme yazıtı ve 24 yılına ait Ula’daki yazıtın ardından İslam tarihindeki en eski üçüncü yazıt oldu.



Efsanevi yönetmen hakkında dikkat çeken iddia: "Hitler ölünce ağladı"

Stellan Skarsgard, yönetmen Ingmar Bergman'ın "Hitler öldüğünde ağlayan" bir "Nazi" olduğunu iddia etti (AP)
Stellan Skarsgard, yönetmen Ingmar Bergman'ın "Hitler öldüğünde ağlayan" bir "Nazi" olduğunu iddia etti (AP)
TT

Efsanevi yönetmen hakkında dikkat çeken iddia: "Hitler ölünce ağladı"

Stellan Skarsgard, yönetmen Ingmar Bergman'ın "Hitler öldüğünde ağlayan" bir "Nazi" olduğunu iddia etti (AP)
Stellan Skarsgard, yönetmen Ingmar Bergman'ın "Hitler öldüğünde ağlayan" bir "Nazi" olduğunu iddia etti (AP)

Kevin E. G. Perry Kültür ve Yaşam Haberleri Yazarı 

Stellan Skarsgård, yönetmen Ingmar Bergman hakkında bir iddiada bulunarak "Hitler ölünce ağlayan bir tek onu tanıyorum" dedi.

74 yaşındaki Dune yıldızı, çığır açan yönetmenle İsveç tiyatrosu ve televizyonunda defalarca birlikte çalışmıştı.

2007'de 89 yaşında hayatını kaybeden Bergman, 1957 yapımı Yedinci Mühür (Det sjunde inseglet) ve 1966 yapımı Persona gibi klasikler sayesinde tüm zamanların en etkili sinemacılarından biri kabul ediliyor. Yönetmenin 1972 yapımı Çığlıklar ve Fısıltılar'ı (Viskningar och rop), Akademi Ödülleri'nde En İyi Film dalında aday gösterilmişti.

Çek Cumhuriyeti'nde düzenlenen Karlovy Vary Film Festivali'nde konuşan Skarsgård, Bergman'ın çalışmalarının büyüklüğüyle Nazi inançlarını birbirinden ayırmanın mümkün olduğunu savundu.

Variety'nin haberine göre Skarsgård, "Bergman'la aramdaki karmaşık ilişki, onun pek de iyi bir adam olmamasıyla ilgili" dedi.

İyi bir yönetmendi ama yine de bir insanı pislik olduğu için kınayabilirsiniz. Caravaggio da muhtemelen pisliğin tekiydi ama harika resimler yaptı.

Skarsgård, Bergman'ın 1983 yapımı İsveç TV filmi Hustruskolan'da (Eşler Okulu) ve August Strindberg'in Rüya Oyunu (Ett drömspel) adlı eserinin 1986 yapımı sahne prodüksiyonunda rol aldı.

Skarsgård, "Bergman manipülatif biriydi" diye devam etti. 

Savaş döneminde Nazi'ydi ve Hitler ölünce ağlayan bir tek onu tanıyorum.

Biz onu mazur görmeye devam ettik ama onun başkalarına karşı çok tuhaf bir bakış açısı olduğunu hissediyorum. Bazı insanların değersiz olduğunu [düşünüyordu]. Başkalarını manipüle ederken bu hissediliyordu. İyi biri değildi.

Bergman geçmişte Nazilerle aynı inançları paylaştığını yaşamının ilerleyen dönemlerinde kabul etmiş ancak Holokost'un gerçeklerini öğrendikten sonra bunları onaylamadığını söylemişti.

Yönetmen, 1936'da Almanya'ya yaptığı bir öğrenci değişim gezisinde Hitler'i konuşurken görmüş. İsveç'in II. Dünya Savaşı'nda iddia ettiği kadar tarafsız olup olmadığını inceleyen bir kitap yazan yazar Maria-Pia Boethius'a konuşan Bergman şöyle demişti:

Hitler inanılmaz derecede karizmatikti. Kalabalığı heyecanlandırdı.

Bergman "Benim gördüğüm Nazizm eğlenceli ve genç duruyordu" diye eklemişti.

En büyük tehdit, nefret edilen Bolşeviklerdi.

Yönetmen, Nazi inançlarından ancak toplama kamplarının görüntülerini gördükten sonra vazgeçtiğini söylemişti. "Toplama kamplarının kapıları açıldığında ilk başta gözlerime inanmak istemedim" demişti. 

Gerçek ortaya çıktığında korkunç bir şok yaşadım. Acımasız ve vahşi bir şekilde aniden masumiyetimden koparıldım.

Independent Türkçe, independent.co.uk/arts-entertainment