Türkiye'de 55 kene türü belirlendi

Fotoğraflar: AA
Fotoğraflar: AA
TT

Türkiye'de 55 kene türü belirlendi

Fotoğraflar: AA
Fotoğraflar: AA

Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Adem Keskin, Anadolu Ajansı (AA) muhabirine, Türkiye'de 2002'den itibaren Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığının tanısının konulması, ardından hastalığın yaygınlaşması üzerine bu alanda çalışmaların başladığını söyledi.
Kendisinin de yaklaşık 15 yıldır keneler ve taşıdıkları hastalıklar üzerine çalışma yaptığını anlatan Keskin, "Ülkemizde en sık görülen kene kökenli hastalık KKKA ama keneler, KKKA dışında 200 kadar farklı hastalık ajanını taşımaktadır. Keneler, bunların insanlara ve hayvanlara bulaştırılmasında rol oynarlar" dedi.

Son yıllarda yaban hayvanlarının taşıdığı kene türleri üzerine çalışma yaptıklarını dile getiren Keskin şöyle konuştu:
"Özellikle kuşlar ve küçük memeliler üzerindeki keneleri sistematik açıdan araştırıyoruz. Hangi türler var, bunları belirliyoruz. Ülkemizde 2012 yılında yapılan çalışmaya göre 48 kene türü vardı ancak son yıllarda gerek biz gerekse başka üniversitelerdeki hocalarımızın katkılarıyla bu sayı 55'e çıktı. Özellikle yaban hayvanların incelenmesiyle gerçekleşti bu tespitler. Şu anda lisansüstü öğrencilerimizle göçmen kuşların getirdiği keneler ve bu kenelerde bulunması muhtemel hastalık ajanlarının varlıklarını, yaygınlıklarını araştırıyoruz. Aynı şekilde ülkemizde yayılış gösteren fareler gibi küçük memeliler üzerindeki keneleri topluyoruz ve taşıdıkları hastalık ajanlarını araştırıyoruz."

Kenelerin popülasyonunun artmasında en önemli etkenler nem ve sıcaklık
Keskin, kenelerin popülasyonunda yaşanan artışın birçok nedeni olabileceğine dikkati çekerek her kene türünün ayrı biyolojik ve ekolojik özellikleri bulunduğuna işaret etti.

Örneğin, KKKA hastalığının insanlara bulaşmasının ana sorumlusu olan "hyalomma marginatum" türü kenelerin Türkiye'de daha önce de bulunan türler arasında yer aldığının altını çizen Keskin şunları kaydetti:
"1990'lı yıllarda ülkemizde sığırlar üzerinde yapılan çalışmalarda toplanan tüm kene türleri içinde 'hyalomma marginatum' türüne ait örneklerinin sayısının yüzde 5'i geçmediğini görüyoruz. Son yıllarda yapılan çalışmalarda bu oranın yüzde 70'e kadar çıktığını görüyoruz. Özellikle Tokat ve çevresinin iklim açısından elverişli olması, bu kene türünün bölgede popülasyonunun artmasında en önemli neden. Burada nem ve sıcaklık en önemli faktörler. Bazı kene türleri daha düşük veya yüksek sıcaklık isteyebilir ancak hyalomma marginatum türü keneler için 26-28 derece sıcaklık ve yüzde 80 nem, en elverişli ortam. Bu nedenle Tokat ve çevresinde hyalomma marginatum türü keneler oldukça yoğun olarak bulunmaktadır." 
Benzer iklimsel özelliklere sahip Kelkit Vadisi ile Kastamonu ve Zonguldak çevrelerinde kene ve KKKA vaka oranlarında artış görüldüğünü anlatan Keskin, "Bunun nedeni de bu bölgelerin iklimsel koşulları, sıcaklık ve nem değerinin KKKA hastalığının bulaşmasında ana sorumlu olan hyalomma marginatum türü kenelerin yaşaması için elverişli olmasıdır. Sıcaklık ve nemin dışında da pek çok neden kenelerin popülasyonlarının artmasında rol oynamaktadır. Bütüncül çalışmalar veterinerlik, tıp ve biyoloji bilimlerden akademisyenlerin katkılarıyla yapılmalıdır" diye konuştu.



E.T.’de “erotik” dokunuş krizi yaşanmış

Fotoğraf: Universal Pictures
Fotoğraf: Universal Pictures
TT

E.T.’de “erotik” dokunuş krizi yaşanmış

Fotoğraf: Universal Pictures
Fotoğraf: Universal Pictures

E.T. (ET the Extra-Terrestrial) oyuncusu Dee Wallace, filmde "rahatsız edici" bulduğu sahne yüzünden yönetmen Steven Spielberg'le tartıştığını ve bunun filmin "saflığını" bozacağını savunduğunu açıkladı.

Wallace, 1982 yapımı klasik filmde "E.T." adını verdiği uzaylıyla arkadaş olan küçük oğlanın annesi rolündeydi. Henry Thomas sözkonusu çocuğu canlandırırken, 7 yaşındaki Drew Barrymore da onun küçük kız kardeşi rolündeydi.

Still Here Hollywood podcast'ine verdiği yeni röportajda Wallace, film üzerinde çalıştığını ve başroldeki uzaylının karakterine karşı romantik hislere kapıldığı alt hikayeyle uğraştığını anlattı.

"E.T.'de E.T.'nin Mary'yle gönül ilişkisi yaşaması, Mary'ye aşık olmasıyla ilgili koca bir alt hikaye var" diye açıkladı.

Ve filmde bunun küçük parçaları kaldı. Ben uyurken gelip yatağımın başucuna Reese's Pieces koyduğu bir sahne vardı.

Senaryo gereği bu sahneyle ilgili bir sorunu olmasa da Wallace, sette biraz farklı oynandığını anlattı.

"Spielberg örtünün benim rahat olduğumdan biraz daha aşağıda durmasını istedi" dedi.

Bunun benim için çok saf bir aile filmi olduğunu savundum.

Wallace daha sonra filmin senaristi Melissa Mathison ve yapımcısı Kathleen Kennedy'den destek istemiş ve dört kişi de sahnenin nasıl oynanacağı konusunda bir anlaşmaya varmış. Örtü artık Wallace'ın vücudunda aşağı çekilmeyecekti.

Uzlaştık ve örtüyü neredeyse kürek kemiklerime kadar çektik ki bu benim için sorun değildi.

Sonunda bu durum Spielberg'i rahatsız etmemiş olacak ki 2023'te E.T.'nin filmleri arasında "oldukça mükemmel" bulduğu tek film olduğuna inandığını söylemişti.

Ocak ayında Spielberg, yapımın tüm zamanların en yüksek hasılat elde eden filmi olmasına tanıklık ettikten sonra (bu rekor 11 yıl sonra Spielberg'in Jurassic Park'ı tarafından kırıldı) E.T.'nin arkasındaki stüdyonun filmin devamını yapmayı çok fazla istediğini açıklamıştı. Film E.T.'nin ana gezegeninde geçecekti.

"Bununla biraz ilgilendim ve düşünebildiğim tek şey, tamamı E.T.'nin evinde geçecek olan Yeşil Gezegen adlı bir kitabı [devam filmine] uyarlamaktı" dedi.

Hepimiz E.T.'nin evine gidebilecek ve E.T.'nin nasıl yaşadığını görebilecektik. Ama roman hali, film haliyle olacağından daha iyiydi.

Independent Türkçe