Prens Harry ve Meghan Markle’ın Platin Jübile kutlamalarında Kraliyet ailesi üyelerinden uzak oturtulduğu iddia edildi

İngiltere Prensi Harry ve eşi Meghan Markle, Londra’da Kraliçe 2. Elizabeth’in Platin Jübile kutlamasına katıldı (Reuters)
İngiltere Prensi Harry ve eşi Meghan Markle, Londra’da Kraliçe 2. Elizabeth’in Platin Jübile kutlamasına katıldı (Reuters)
TT

Prens Harry ve Meghan Markle’ın Platin Jübile kutlamalarında Kraliyet ailesi üyelerinden uzak oturtulduğu iddia edildi

İngiltere Prensi Harry ve eşi Meghan Markle, Londra’da Kraliçe 2. Elizabeth’in Platin Jübile kutlamasına katıldı (Reuters)
İngiltere Prensi Harry ve eşi Meghan Markle, Londra’da Kraliçe 2. Elizabeth’in Platin Jübile kutlamasına katıldı (Reuters)

İngiltere Kraliçesi 2. Elizabeth’in Platin Jübile kutlamalarına katılan Prens Harry ve Meghan Markle’ın, Prens William ve diğer üst düzey Kraliyet mensuplarıyla aynı karede görüntülenmemeleri için St. Paul Katedrali’nde uzakta oturtuldukları öne sürüldü.
Daily Mail editörü Richard Eden, Kraliyet talk-show programı Palace Confidential’da yaptığı açıklamada, “Prensesler Beatrice ve Eugenie gibi diğer Kraliyet üyelerine, medyada çıkacak talihsiz fotoğrafları önlemek için koltuklarında kalmaları söylendi” dedi.
Eden açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Katedralden ayrılmak için bir geçit töreni vardı ve bu, Harry ile Meghan’ın çok geride kaldığı anlamına geliyordu. Fotoğraflarının çekilmemesi için önce herkesin ayrılmasını beklemek zorunda kaldılar, bu yüzden Prens Charles veya Prens William ile aynı karede görünmediler.”
Aynı programa katılan Kraliyet muhabiri ve yazar Victoria Murphy ise, oturma planının önceden kararlaştırıldığında emin olduğunu söyledi.
Murphy, “Bütün hafta sonu boyunca, katedraldeki geniş çekimler dışında, William ve Harry’nin aynı karede yer aldığı bir fotoğraf yoktu. Bunun aralarının iyi olduğunu göstermek için bir fırsat olduğu göz önüne alınırsa, William ve Harry’nin yan yana görünmek için hiçbir çaba sarf etmediği çok açık” dedi.
Kraliyet biyografi yazarı ve yazar Robert Hardman ise, Harry ve Meghan’ın ‘ortalıkta az görünmesinin’ aile ilişkileri için olumlu bir şey olduğunu söyledi.
Hardman, “Bence birkaç yıl içinde bir şey için geri dönerlerse haber değeri bile olmayacak” diye konuştu.



İlk kez "eceline susamış bir gezegen" keşfedildi

HIP 67522 b, manyetik alan çizgileri boyunca yıldızının yüzeyine doğru enerji dalgası göndererek patlamaları tetikliyor (Danielle Futselaar)
HIP 67522 b, manyetik alan çizgileri boyunca yıldızının yüzeyine doğru enerji dalgası göndererek patlamaları tetikliyor (Danielle Futselaar)
TT

İlk kez "eceline susamış bir gezegen" keşfedildi

HIP 67522 b, manyetik alan çizgileri boyunca yıldızının yüzeyine doğru enerji dalgası göndererek patlamaları tetikliyor (Danielle Futselaar)
HIP 67522 b, manyetik alan çizgileri boyunca yıldızının yüzeyine doğru enerji dalgası göndererek patlamaları tetikliyor (Danielle Futselaar)

Bilim insanları ilk kez "eceline susamış bir gezegen" keşfetti. İlk kez bir gezegenin, yıldızını bu şekilde etkilediği gözlemlendi. 

Dünya'dan yaklaşık 400 ışık yılı uzaktaki HIP 67522 adlı yıldız ve yörüngesindeki iki gezegen uzun zamandır takip ediliyor. Sadece 17 milyon yaşındaki yıldız, 4,5 milyar yaşındaki Güneş'e kıyasla daha büyük ancak daha soğuk. 

Yıldızın HIP 67522 b adlı gezegeni, şaşırtıcı derecede yakın bir yörüngede dönüyor. Ötegezegen yıldızın etrafındaki bir turunu sadece 7 günde tamamlıyor; yani gezegende bir yıl, Dünya zamanıyla sadece bir hafta sürüyor.

Hollanda Radyo Astronomi Enstitüsü'nden Ekaterina Ilin, "Daha önce HIP 67522 gibi bir sistem görmemiştik; gezegen bulunduğunda, yıldızının yörüngesinde 10 günden daha kısa bir sürede döndüğü bilinen en genç gezegendi" diyor.

Ilin ve ekip arkadaşları bu nedenle NASA'nın Geçiş Halindeki Ötegezegen Araştırma Uydusu (Transiting Exoplanet Survey Satellite / TESS) ve Avrupa Uzay Ajansı'nın ötegezegen uydusu CHEOPS'u kullanarak sistemi daha yakından incelemeye karar verdi. 

Araştırmacılar HIP 67522 b'nin yıldızıyla  kurduğu sıkı etkileşim nedeniyle kendi sonunu hazırladığını tespit etti. 

Devasa plazma topları olan yıldızların yüklü parçacıkları, yüzeydeki hareketleriyle güçlü manyetik alanlar yaratıyor. Manyetik alan çizgileri birbirini kesemediğinden, bazen bunlar düğümlenip aniden koparak güneş patlamaları adı verilen radyasyon patlamalarına yol açıyor.

Bilim insanları, Dünya gibi pek çok gezegenin de manyetik alanı olduğu için yıldızına yakın gezegenlerin, yıldızlardaki manyetik alan patlamalarını tetikleyip tetiklemediğini merak ediyordu. 

HIP 67522 sistemini inceleyen ekip, yıldızdaki patlamaların gezegen onun önünden geçerken sıklaştığını saptadı. Araştırmacılar bu nedenle patlamaları gezegenin tetiklediği sonucuna vardı. 

Normalde yıldızların, yörüngelerindeki gezegenlerden etkilenmediği düşünülüyordu. Ancak araştırmacılar HIP 67522'nin yaşı nedeniyle ve güçlü bir manyetik alanı olması durumunda bunun mümkün olduğunu söylüyor.

Bulguları hakemli dergi Nature'da dün (2 Temmuz) yayımlanan çalışmaya göre gezegen yakın yörünge dönüşü sırasında enerji biriktiriyor ve bunun bir kısmını, yıldızın manyetik alan çizgileri boyunca bir kırbaç misali, dalgalar halinde geri gönderiyor. Bu şok dalgası, manyetik alandan yıldızın yüzeyine geçtiğinde muazzam bir patlama yaşanıyor.

Ancak bu güçlü kozmik ışınların büyük bir kısmı uzaya savrulmak yerine gezegene geri dönüyor. Bilim insanları HIP 67522 b'nin bugüne kadar bulunan ilk "eceline susamış gezegen" olduğunu söylüyor. 

Ilin "Gezegen özellikle enerji yüklü patlamaları tetikliyor gibi görünüyor" diyerek ekliyor: 

Gezegenin, yıldızın manyetik alan çizgileri boyunca gönderdiği dalgalar belirli anlarda patlamaları başlatıyor. Ancak patlamaların enerjisi dalgaların enerjisinden çok daha yüksek. Dalgaların oluşmaya hazır patlamaları tetiklediğini düşünüyoruz.

Araştırmacılar halihazırda yaklaşık Jüpiter büyüklüğündeki HIP 67522 b'nin, 100 milyon yıl içinde Neptün'e yakın bir boyuta geleceğini tahmin ediyor.

Bilim insanları sistemi incelemeye devam ederek patlamalarda ne tür enerji salındığını anlamayı umuyor. Ayrıca bu türden benzer sistemlerin var olup olmadığını araştırmak için çalışmalarını genişletmeyi planlıyorlar.

Ilin, "Aklımda milyonlarca soru var çünkü bu tamamen yeni bir fenomen, dolayısıyla ayrıntılar hâlâ net değil" diyor.

Independent Türkçe, Popular Science, Live Science, NASA, Nature