Fas, birlikte yaşam ve dinlerarası diyalog etkinliklerine ev sahipliği yapıyor

Etkinlikler Tanca Diyaloğu başlığıyla düzenleniyor.

Fas Dışişleri Bakanı Nasır Burita, Tanca Diyaloğu katılımcılarıyla hatıra fotoğrafı çekildi. (Şarku'l Avsat)
Fas Dışişleri Bakanı Nasır Burita, Tanca Diyaloğu katılımcılarıyla hatıra fotoğrafı çekildi. (Şarku'l Avsat)
TT

Fas, birlikte yaşam ve dinlerarası diyalog etkinliklerine ev sahipliği yapıyor

Fas Dışişleri Bakanı Nasır Burita, Tanca Diyaloğu katılımcılarıyla hatıra fotoğrafı çekildi. (Şarku'l Avsat)
Fas Dışişleri Bakanı Nasır Burita, Tanca Diyaloğu katılımcılarıyla hatıra fotoğrafı çekildi. (Şarku'l Avsat)

Fas’ın Tanca kentinde, birlikte yaşama ve dinlerarası diyalog konulu Tanca Diyaloğu toplantısı başladı. Toplantıya İsrail de dahil olmak üzere Afrika, Avrupa, Arap Körfezi ve Ortadoğu'dan bir grup üst düzey yetkili katılıyor.
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, diyaloğun açılış konuşmasında “Diyalog, nefrete ortak eylemle karşı koymak için bir fırsattır” dedi.
Fas Kralı 6. Muhammed'in Yahudi danışmanı Andre Azoulay da şu açıklamada bulundu:
“Fas herkese açıktır ve din ve inanç özgürlüğüne inanır. Mevcut haliyle Fas kültürü, 3 bin yıllık medeniyetin bir özetidir. İslam medeniyeti, Fas Yahudilerinin kültürel bileşenlerinin bir parçasıdır. Krallık, çeşitli dinlerden herkesin dini ayinlerini muhafaza etmesine izin vermiştir. On binlerce Yahudi, Fas'ta özgür ve hoşgörü içinde toplanır. Fas din özgürlüğüne inanır ve saygı duyar.”
Fas Dışişleri Bakanı Nasır Burita da Fas'ın kültürlerarası diyalog ve bir arada yaşama alanı olduğunu söyledi. Bu tür toplantıların ‘dünyanın düşünmeye ihtiyacı olduğu için çok önemli’ belirten Burita, “Bu diyalog gelenek haline getirilmeli ve düzenli bir randevu ile yapılmalı” çağrısında bulundu.
Birleşmiş Milletler Medeniyetler İttifakı (UNAOC) Yüksek Temsilcisi Miguel Angel Moratinos da “Bu toplantı için Tanca doğru bir seçenek. Burada, Tanca'da gerçek bir diyalog yaşıyoruz. Forum barışa yol açacak diyaloğun tanımlanmasını ele alacak. Bu ittifakı eşitlik ve barış adına yapmaya çalışıyoruz ve asıl zorluk barışı sağlamaktır” diye konuştu.
BAE Federal Ulusal Konseyi Savunma, Dışişleri ve İçişleri Komitesi Başkanı Dr. Ali Raşid en-Naimi de şu açıklamada bulundu:
“Bölgemizde teröristler ve aşırılık yanlıları tarafından birçok nesil kaçırıldı. Şimdi gerçekten gençlerin kalplerini ve zihinlerini kazanabilecek yeni bir hikaye yazmanın tam zamanı. Bugünün dünyasının şiddet, nefret ve aşırılığı bir kenara atıp barış ve özgürlük içinde yaşamak için diyaloga ihtiyacı var. Barış dolu bir dünya inşa etmek için bir arada yaşama ve hoşgörü değerleri önemli. Barışın, medeniyetlerin yakınlaşmasının ve dünyanın çeşitli bileşenleri arasındaki karşılıklı zenginliğin en önemli güçlerinden biri olan Tanca Diyaloğu övgüye layık.”
Forumun ilk gününde Afrika ve Ortadoğu'daki teknoloji ve iklim değişikliği sorunlarının yanı sıra ekonomik faktörler ve bunların Batı ile İslam dünyası arasındaki ilişkilerin dinamiklerindeki önemi konusunun ele alınması ise dikkat çekti. Batı ve Müslüman çoğunluklu ülkeler arasındaki ilişkileri sağlamlaştırmanın yollarını masaya yatıran forum, "Ortadoğu ve Kuzey Afrika için Kısa ve Orta Vadeli Beklentiler" başlığına ek olarak “Müslüman çoğunluklu ülkeler ile Batı arasında yeni bir ortaklık dönemi ve kültür mekanizması aracılığıyla ülkeler arasında barışı inşa etmenin yolları” konusuna da eğiliyor.
Forumda, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres, Arap Birliği Eski Genel Sekreteri Amr Musa, Bahreyn Kralı Danışmanı Şeyh Halid bin Ahmed Al Halife ve Afrika Birliği Komisyonu Başkanı Musa Faki gibi önemli isimler de yer alıyor.



Gazze'nin güneyinde 13 evin enkazı altında kalan 55 Filistinlinin cesetlerinin çıkarılması süreci başladı

Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)
Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)
TT

Gazze'nin güneyinde 13 evin enkazı altında kalan 55 Filistinlinin cesetlerinin çıkarılması süreci başladı

Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)
Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)

Filistin haber ajansı Safa’nın haberine göre Sivil savunma ekipleri, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta yıkılan 13 evin enkazı altında kalan 55 şehidin cesedini aramaya başladı.

Ajans, "Sivil Savunma ekiplerinin, uluslararası kuruluşlarla iş birliği içinde, Gazze şehrinin Rimal mahallesindeki bir evin enkazı altından Filistinli ailenin şehitlerinin cesetlerini çıkardığını" belirtti.

Şarku’l Avsat’ın Safa’dan aktardığına göre "Gazze Şeridi'nde iki yıldır süren İsrail imha savaşının kurbanı olan 9 binden fazla şehit, halen evlerin enkazı altında gömülü kalmaya devam ediyor."


Ürdün, Suriye'deki DEAŞ mevzilerine yönelik saldırılara katıldı

Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]
Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]
TT

Ürdün, Suriye'deki DEAŞ mevzilerine yönelik saldırılara katıldı

Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]
Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]

Ürdün, Kraliyet Ürdün Hava Kuvvetleri aracılığıyla, dün sabah erken saatlerde Suriye'nin güneyindeki çeşitli DEAŞ mevzilerini hedef alan hassas hava saldırılarına katıldı.

Ürdün devletine ait el-Memleke TV internet sitesine göre, ABD ile iş birliği içinde gerçekleştirilen bu katılım, Suriye hükümetinin yakın zamanda katıldığı DEAŞ karşıtı uluslararası koalisyon operasyonlarının bir parçasıdır.

Bu operasyon, terörle mücadele çerçevesinde ve özellikle DEAŞ terör örgütünün güney Suriye'de yeniden yapılanıp kapasitesini güçlendirmesinin ardından, aşırılıkçı örgütlerin bu bölgeleri Suriye'nin komşularının ve bölgenin güvenliğini tehdit etmek için birer üs olarak kullanmasını önlemek amacıyla gerçekleştirildi.


El-Hakim, silahların devletle sınırlandırılmasını istiyor

Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)
Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)
TT

El-Hakim, silahların devletle sınırlandırılmasını istiyor

Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)
Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)

Irak'taki "Koordinasyon Çerçevesi" ittifakının liderlerinden Ammar el-Hakim, devletin güç kullanımında tekel sahibi olması gerektiğini belirterek, silahların ülkedeki karar vericiler üzerinde baskı aracı olarak kullanılmaması gerektiğini vurguladı.

El-Hakim dün yaptığı konuşmada, "Silahlar, anayasaya uygun olarak, Irak halkının ve siyasi partilerinin iradesiyle, dışarıdan dayatmalarla değil, devletin elinde olmalıdır" dedi.

Hikmet Hareketi partisinin lideri el-Hakim, karar vericiler üzerinde baskı kurmak için devlet dışında silah kullanılmasına karşı olduğunu ifade etti.

El-Hakim'in partisinin liderlerinden Fahd el-Cuburi, "Washington, yeni hükümette grupların yer alması konusunda çekincelerini dile getirdi" dedi.

Son dönemde parlamentoda birkaç sandalye kazanan ve silahlı bir fraksiyon olan İmam Ali Tugayları ise "devletin elindeki silahların tekelleştirilmesini ve Haşdi Şabi Güçlerinin güçlendirilmesini" savundu. Tugayların genel sekreteri Şibl el-Zaidi, yaptığı açıklamada, "fraksiyonel güçlerin seçimlerdeki önemli zaferi, onları önemli bir sınavın önüne koyuyor" ifadelerini kullandı.