Etiyopya, Nahda Barajı müzakerelerine yeniden başlamaya hazır olduğunu belirtti

Etiyopya Nahda Barajı (AFP)
Etiyopya Nahda Barajı (AFP)
TT

Etiyopya, Nahda Barajı müzakerelerine yeniden başlamaya hazır olduğunu belirtti

Etiyopya Nahda Barajı (AFP)
Etiyopya Nahda Barajı (AFP)

Etiyopya’nın ABD Büyükelçisi Seleshi Bekele dün yaptığı açıklamada, Addis Ababa’nın Mısır ve Sudan ile Nahda Barajı konusunda müzakereleri sürdürmeye hazır olduğunu belirtti. Bu gelişme, Kahire’nin önceki gün, Nil Nehri’nin suları üzerinde ‘kazanılmış tarihi haklara’ yönelik zararı reddettiğini vurguladığı bir zamanda geliyor. Kahire, Addis Ababa’nın nehrin ana kollarından biri üzerine inşa ettiği, Mısır ve Sudan ile gerilime neden olan Nahda Barajı’nın doldurulması ve işletilmesine ilişkin kuralları düzenleyen yasal olarak bağlayıcı bir anlaşmaya varılması gerektiğine yönelik çağrıda bulunuyor.
Kahire söz konusu barajın, 100 milyonu aşan nüfusuna şu anda bile yetersiz kalan içme suyu ve tarımda kullanılan su kaynaklarının yüzde 90’ından fazla bir oranla azalmasına neden olmasından korkuyor. Mısır, taleplerini nehrin sularındaki ‘tarihi haklarına’ dikkat çekerek uluslararası anlaşmalara dayandırıyor.
Etiyopya Başbakan Yardımcısı Demeke Mekonnen, ABD’nin yeni atanan Afrika Boynuzu Özel Temsilcisi Michael Hammer ile dün Addis Ababa’da görüşme gerçekleştirdi. Görüşmeye Etiyopya’daki ABD Büyükelçiliği Maslahatgüzarı Tracey Jacobson ve Etiyopya'nın ABD Büyükelçisi Seleshi Bekele de katıldı.
Etiyopya resmi haber ajansı ENA’ya göre, dün görüşme yapan yetkililer, Nahda Barajı konusunda üçlü müzakereleri tartıştı. Bekele, Etiyopya’nın Nahda Barajı konusunda Afrika Birliği liderliğindeki üçlü müzakereleri sürdürme konusundaki ilgisine dikkati çekti.
Mısır, Sudan ve Etiyopya, barajın öngörülen zararlarını sınırlayacak şekilde doldurulması ve işletilmesi konusunda bir anlaşmaya varmayı umarak 10 yıldır aralıklı olarak müzakere ediyor. Etiyopya, barajın rezervuarını doldurmaya yönelik üçüncü aşamayı başlatmayı planlarken, bu adımın Mısır ve Sudan yaşanan gerilimi daha da fazla artırması bekleniyor. Etiyopya tarafından yapılan açıklamalara göre, üçüncü aşamanın yıllık yağış mevsimde yani Ağustos ve Eylül aylarında olması planlanıyor.
BM Güvenlik Konseyi, Eylül ayı ortasında Mısır, Sudan ve Etiyopya'yı Afrika Birliği himayesinde makul bir süre içinde ‘bağlayıcı anlaşmaya’ varmaya teşvik eden bir ‘başkanlık kararı’ yayınlamıştı.
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi önceki gün, barajın Mısır’ın ana su kaynağı olan Nil sularındaki mevcut haklarını ve gelecek nesillerin haklarını koruyacak şekilde doldurulması ve işletilmesine ilişkin kuralları belirleyen, bağlayıcı bir yasal anlaşmaya varılması çağrısında bulundu.



Fraksiyonel plan Irak'ı yeniden ABD-İran çatışmasının merkezine yerleştiriyor

Irak güvenlik güçlerine ait zırhlı araçlar Bağdat'taki ABD Büyükelçiliği önünde konuşlanıyor (Reuters)
Irak güvenlik güçlerine ait zırhlı araçlar Bağdat'taki ABD Büyükelçiliği önünde konuşlanıyor (Reuters)
TT

Fraksiyonel plan Irak'ı yeniden ABD-İran çatışmasının merkezine yerleştiriyor

Irak güvenlik güçlerine ait zırhlı araçlar Bağdat'taki ABD Büyükelçiliği önünde konuşlanıyor (Reuters)
Irak güvenlik güçlerine ait zırhlı araçlar Bağdat'taki ABD Büyükelçiliği önünde konuşlanıyor (Reuters)

Washington ile Tahran arasındaki gerginlik Irak'ın başkenti Bağdat'a da sıçradı. ABD'nin “güvenlik riski” nedeniyle bu ülkeye seyahat etmeme uyarısının ardından, istihbarat kaynaklarından milis grupların ABD çıkarlarını hedef alacağına dair bilgiler gelmesi üzerine, ABD diplomatları askeri uçaklarla tahliye edildi.

Irak Başbakanı Muhammed Şiya es- Sudani bugün (Perşembe) yaptığı açıklamada, bölgedeki gerginliğin çözüme hizmet etmediğini ve ülkesinin İran-ABD müzakerelerinde olumlu sonuçlara yol açacak “adil ve dengeli” bir yaklaşımın bulunmasını desteklediğini söyledi.

Sudani, basın açıklamasında, bölgedeki çatışmanın nedenlerinin Filistin meselesinin önemi ve Gazze'ye yönelik saldırıların gerginliği tırmandırması, istikrarı bozması ve bölgeyi şiddete sürükleme çabalarıyla bağlantılı olduğunu belirtti.

Sudani, uluslararası toplumun görevlerini yerine getirmesi ve Gazze'deki savaşı durdurması gerektiğini vurgulayarak, ateşkesi ihlallerin devam etmesi ve İsrail'in Lübnan'a saldırılarının tekrarlanmasına da dikkat çekti.

İran Devrim Muhafızları Komutanı Hüseyin Selami, İran ile ABD arasındaki nükleer müzakerelerin sonucunu beklerken, ülkesinin her senaryoya hazır olduğunu ve “askeri stratejisi” olduğunu söylemişti.

ABD'nin Bağdat Büyükelçiliği, İran ile nükleer müzakerelerin akıbeti belirsizliğini korurken, vatandaşlarına Irak'a hiçbir nedenle seyahat etmemelerini istedi.

cvfgbh
Irak Başbakanı Muhammed Şiya es- Sudani (Reuters)

Büyükelçilik, Irak'ın başkentindeki ABD personelinin güvenlik endişeleri nedeniyle Bağdat Havalimanı'nı kullanmasının yasaklandığını belirterek, Irak'ta terör saldırıları ve diğer faaliyetler dahil olmak üzere şiddet olayları yaşanabileceği uyarısında bulundu.

Amerikalıların tahliyesi

Kürt haber ağı Rudaw, ABD'nin Bağdat Büyükelçiliği sözcüsünün, zorunlu olmayan personelin ülkeyi terk etme emrinin Büyükelçilik ve Irak'ın kuzeyindeki Kürdistan bölgesinin başkenti Erbil'deki Başkonsolosluğu'nu da kapsadığını söylediğini aktardı.

ABD Başkanı Donald Trump, Washington'un Ortadoğu'daki bir grup zorunlu olmayan personelini tahliye ettiğini doğrularken, Washington Post gazetesi, ABD'nin olası bir İsrail saldırısına karşı İran'a karşı yüksek alarmda olduğunu yazdı.

Büyükelçilik, ABD karşıtı milislerin ABD vatandaşlarını ve uluslararası şirketleri tehdit ettiğini belirtti. Büyükelçilik, Irak'taki ABD vatandaşlarının şiddet ve kaçırılma dahil olmak üzere büyük risklerle karşı karşıya olduğunu söyledi.

Iraklı siyasetçi Meş'an el-Ceburi, büyükelçiliğin silahlı gruplar tarafından öldürülme ve kaçırılma tehlikesine işaret etmesinin spontane bir hareket olmadığını ve çoğunlukla belirli Iraklı gruplara yönelik olası önleyici saldırıların habercisi olarak yorumlanabileceğini söyledi.

Daha sonra Iraklı güvenlik kaynakları, “şiddet olayları” konusunda yüksek uyarılar eşliğinde, ABD askeri uçaklarının Bağdat Uluslararası Havalimanı yakınlarındaki bir askeri üsse indiğini bildirdi.

Kaynaklar, Şarku'l Avsat'a verdiği demeçte, ABD uçağının Bağdat'ın batısındaki “Victoria” üssüne indiğini ve ABD büyükelçiliğindeki diplomat ve çalışanları tahliye etmek için hazırlandığını belirtti.

Silahlı Kuvvetler Genel Komutanlığı Sözcüsü Sabah al-Numan ise, ABD Büyükelçiliği'nin bazı personelini tahliye etme kararının, Irak topraklarında herhangi bir güvenlik tehdidi ile ilgisi olmayan, önleyici bir tedbir olduğunu belirtti. Numan, tüm diplomatik misyonların istikrarlı ve güvenli bir ortamda çalıştığını, Ülke genelinde istikrarın artması ve güvenlik planlarının etkin bir şekilde uygulanmasıyla birlikte, ABD'nin Bağdat'taki büyükelçiliğini tahliye etme kararının Irak'ta herhangi bir güvenlik tehdidi ile ilgisi olmadığını belirtti.

Irak'ın güneyindeki petrol sahalarında operasyonları denetleyen bir Iraklı yetkili de, yabancı enerji şirketlerinin ülkedeki faaliyetlerini normal şekilde sürdürdüğünü söyledi.

jukı
İki adet “Sikorski Black Hawk” helikopteri Bağdat semalarında uçuyor (Reuters)

Reuters, yetkilinin Irak Petrol Bakanlığı'nın sektörde faaliyet gösteren şirketlerden personel sayısında azalma konusunda herhangi bir bildirim almadığını aktardı.

Fraksiyonlar düzeyinde ise, Kataib Seyyid eş-Şüheda Tugayı'nın sekreteri Ebu Alaa el-Velayi Perşembe günü, İran'a karşı savaş çıkması halinde ABD'nin çıkarlarına saldırmak için onlarca intihar bombacısı gönderecekleri tehdidinde bulundu.

İstihbarat bilgileri

Bu bağlamda, Bağdat Üniversitesi'nde kamu politikası profesörü olan İhsan Şemri, “Washington ile Tahran arasındaki müzakerelerin tıkanması halinde, gerginliğin tırmanarak İsrail'in İran'daki nükleer ve füze tesislerine geniş çaplı bir saldırı düzenlemesine kadar varabileceğini” belirtti.

Ancak Şemri, Şarku'l Avsat'a verdiği demeçte, gerilimin kapsamlı bir savaşa varamayacağını ve en olası senaryonun İsrail'in İran'a sınırlı bir saldırı düzenlemesi olduğunu belirtti.

Iraklı araştırmacı Akil Abbas ise ABD'nin İran'a yönelik bir saldırı hazırlığında olduğuna dair yeterli gösterge bulunmadığını, aksine Irak'taki silahlı grupların Irak ve Arap ülkelerinde Amerikalıları hedef alabileceğine dair istihbarat bilgileri olduğunu ve bu nedenle bazı önlemlerin alındığını belirtti.