Stradivarius keman 15.34 milyon dolara satıldı

Stradivarius kemanı, Antonio Stradivari tarafından yapılan 600 kemandan biri
Stradivarius kemanı, Antonio Stradivari tarafından yapılan 600 kemandan biri
TT

Stradivarius keman 15.34 milyon dolara satıldı

Stradivarius kemanı, Antonio Stradivari tarafından yapılan 600 kemandan biri
Stradivarius kemanı, Antonio Stradivari tarafından yapılan 600 kemandan biri

Dünyanın en ünlü kemanı Stradivarius’un ender bir modeli, New York’taki Tarisio Müzayede Evi’nde 15.34 milyon dolara satıldı.
Ünlü müzik aletleri üreticisi Antonio Stradivari (1644-1737) tarafından 1714’te yapılan keman, yaklaşık 40 yıldır Rus asıllı ABD’li sanatçı Tosha Seidel’e (1899-1962) aitti.
Seidel, kemanı bir Hollywood klasiği olan, 1939 tarihli Oz Büyücüsü (The Wizards of Oz) filminin soundtrack’ini çalarken kullandı.
Tarisio Müzayede Evi’nin kurucusu ve yöneticisi Jason Price, “Seidel, Albert Einstein’ın da hocasıydı. Bu yüzden bu keman, Albert’in New Jersey’deki evinde büyük fizikçiyle yan yana geldi” dedi.
1930’larda ABD’ye göç eden Seidel ve Nazi rejiminden kaçan Albert Einstein, ülkelerini terk eden Alman Yahudi bilim adamlarını desteklemek için 1933’te New York’ta bir konsere katıldı.
Cremona ustası tarafından yapılan binlerce enstrümandan yaklaşık 600'ü bugün hala kayıtlı.
Tarisio Müzayede Evi, kemanı alan kişinin kimliğini açıkladı.
Müzayede rekoru, şair Lord Byron’ın torunu Lady Anne Blunt’a ait olduğu için ‘Lady Planet’ adı verilen bir Stradivarius kemanın Londra’da 15.89 milyon dolara satıldığı 2011 yılına uzanıyor.
2014 yılında, önerilen minimum satış fiyatı 45 milyon dolar olan kemanın başka bir versiyonu ise Sotheby’s Müzaye Evi’nde alıcı bulamadı.



Netflix'in 100 puanlı savaş belgeseli izleyicileri gözyaşlarına boğdu

Kara Şahin Düştü: Mogadişu Muharebesi'nin öne çıkan unsurlarından biri de arşiv görüntülerinin yanı sıra bazı çarpıcı anların yeniden canlandırılması (Netflix) 
Kara Şahin Düştü: Mogadişu Muharebesi'nin öne çıkan unsurlarından biri de arşiv görüntülerinin yanı sıra bazı çarpıcı anların yeniden canlandırılması (Netflix) 
TT

Netflix'in 100 puanlı savaş belgeseli izleyicileri gözyaşlarına boğdu

Kara Şahin Düştü: Mogadişu Muharebesi'nin öne çıkan unsurlarından biri de arşiv görüntülerinin yanı sıra bazı çarpıcı anların yeniden canlandırılması (Netflix) 
Kara Şahin Düştü: Mogadişu Muharebesi'nin öne çıkan unsurlarından biri de arşiv görüntülerinin yanı sıra bazı çarpıcı anların yeniden canlandırılması (Netflix) 

Netflix'in 2025 yapımlarından biri olan savaş belgeseli Kara Şahin Düştü: Mogadişu Muharebesi (Surviving Black Hawk Down), izleyicileri derinden sarstı ve gözyaşlarına boğdu. Yayına girdiği günden bu yana hem televizyon yazarlarından hem de izleyicilerden tam not alan üç bölümlük belgesel, eleştiri derleme sitesi Rotten Tomatoes'da 100 üzerinden 100 tam puana ulaşmayı başardı.

Gerçekler kurguyu geride bıraktı

Yayın devi, bu yıl American Primeval ve Cassandra gibi güçlü yapımlarla dikkat çekmişti. Ancak Kara Şahin Düştü: Mogadişu Muharebesi, gerçekliğin kurguyu bir kez daha geride bıraktığı yapımlardan biri oldu. 

Platformda 10 Şubat'ta yayına giren belgesel, kısa sürede büyük ilgi gördü ve Love is Blind'la Cobra Kai'ın final sezonunun ardından Netflix'in en çok izlenen üçüncü yapımı olmayı başardı.

Birçok kişi, 1993'te Somali'nin başkenti Mogadişu'da yaşanan çatışmayı, Ridley Scott imzalı 2001 yapımı drama Kara Şahin Düştü'yle (Black Hawk Down) biliyor. Scott'ın filmi, ABD askerlerinin yaşadıklarını etkileyici biçimde anlatan bir yapım olsa da nihayetinde kurmaca bir sinema filmiydi. Yeni belgeselse hikayeyi hayatta kalan askerlerin gözünden, onların kendi sözleriyle aktarıyor. 

"Savaş travmasını güçlü bir şekilde aktarıyor"

Belgeselde aynı zamanda çatışmanın ortasında kalan Somalili sivillerin yaşadıklarına da yer veriliyor. Röportajlar, yoğun tempolu canlandırmalar, arşiv ve gerçek çatışma görüntülerinin harmanlandığı belgesel, o gün yaşananların yıkıcı boyutunu gözler önüne seriyor.

Yapımcılığını Ridley Scott'ın üstlendiği, yönetmenliğiniyse Jack MacInnes'in yaptığı seri, ağırlıklı olarak ABD askerlerinin anlatımlarına yer verse de Somalili tanıkların ve çatışmaya katılanların sesine de kulak veriyor. 

Decider yazarı Joel Keller belgeselin "birçok kişinin bugüne dek görmediği detayları gün yüzüne çıkardığını" söyledi. Observer'dan Andrew Anthony ise belgesel için "savaş travmasını güçlü bir şekilde aktarıyor" ifadelerini kullandı.    

Bazı izleyicilerse yapımın "Amerika'yı kötü göstermek istediğini" iddia ederken, kimi de "fazla ABD odaklı" olduğunu savundu. Bu zıt görüşler, belgeselin zorlu bir denge yakalamayı başardığını gösteriyor.

Independent Türkçe, Express, Metro