Malmö Film Festivali: Suudi sineması dünyaya açılıyor

Malmö Film Festivali Başkanı’ndan Şarku'l Avsat’a: “Avrupa'da Suudi film yapımcılarının sesi duyuluyor”

Malmö Arap Film Festivali Başkanı el-Kıblevi (Şarku'l Avsat)
Malmö Arap Film Festivali Başkanı el-Kıblevi (Şarku'l Avsat)
TT

Malmö Film Festivali: Suudi sineması dünyaya açılıyor

Malmö Arap Film Festivali Başkanı el-Kıblevi (Şarku'l Avsat)
Malmö Arap Film Festivali Başkanı el-Kıblevi (Şarku'l Avsat)

Avrupalılar Suudi sinemasını nasıl görüyor? Avrupa'nın en büyük ve en ünlü Arap film festivali olan Malmö Arap Film Festivali'nin Başkanı Muhammed el-Kıblevi bu soruyu, “Avrupalı izleyiciler Suudi filmleriyle etkileşime giriyor çünkü çol sayıda yerel film var ve farklı bir görsel dilleri var” diyerek yanıtladı.
El-Kıblevi, Zahran'da düzenlenen Suudi Film Festivali'nin koridorlarında Şarku’l Avsat ile yaptığı röportajda, "Artık Avrupa'da yaşayan bizler, Suudi sinemacıların hikayelerini tüm insanlara ulaşabilecek görsel bir dille dinliyoruz" dedi.

Avrupa Suudi simemasına aç
İsveç'te ikamet eden el-Kıblevi, geçtiğimiz ay 12. Malmö Festivali'nde Suudi filmlerinin büyük ilgi görmesi nedeniyle Avrupa izleyicisinin sinema dışında öğrenemeyecekleri yeni hikayeler ve hayatlar hakkında bilgi edinme açlığına dikkat çekiyor. El-Kıblevi, Suudi sinema hareketinin modernliğiyle ilgili olarak şunları ekliyor: “Suudi sineması yeni dersek burada yanılmış oluruz.”
“Suudi sineması, kişisel çabaya dayanan eski bir sinemadır. Son beş yılda, Suudilerin - seyirci ve film yapımcıları olarak - bu deneyimi yaşama istekliliği ve yüksek kültürüyle, devlet desteği aldı. Suudi sineması sadece Arap festivalleriyle sınırlı kalmadı uluslararası festivallerde görünmeye başladı.”
El-Kıblevi, Malmö Film Festivali'nin önümüzdeki Ekim ayında Arap Kadın Film Günlerini başlatmak için çalıştığını açıkladı. Suudi kadın film yapımcılarının bu sinema etkinliğinde yer alacaklarını kaydetti.

Suudi Film Festivali
El-Kıblevi, Suudi Film Festivali'ne katılımı hakkında şunları söylüyor: “2008'de başlayan ve bugüne kadar devam eden ve sürekli gelişime tanıklık eden bu festivali biz sinemacılar yıllardır hep duyardık. Ancak ilk defa katıldım ve bu deneyimden çok etkilendim. Arkadaşlardan bu yıl düzenlenen festivalin film sayısı, konuk ve katılım açısından öncekilere kıyasla en büyük olduğunu ve ayrıca bu yıl Suudi filmleriyle birlikte ilk kez Körfez filmlerinin gösterildiğini duydum.”
El-Kıblevi, Sinema Derneği tarafından Kral Abdulaziz Dünya Kültür Merkezi (Ithra) ortaklığında ve Film Otoritesinin desteğiyle düzenlenen bu festivalin, Suudi Arabistan'daki sinema hareketinin gelişiminin doğal bir yansıması olduğunu belirtti. Ayrıca, bu festival Suudi sinemacılar için en büyük etkinlik ve bu şekilde etkilemesi doğal” dedi.
El-Kıblevi, seyircnin ve filmlerin Suudi Film Festivali'nin iki temel direği olduğuna dikkat çekerek, “Salonlar neredeyse dolu olduğu için seyirci beni büyüledi. Bu bir mutluluk meselesi, çünkü, Suudi film yapımcılarını filmlerinde daha gelişmiş bir şekilde çalışmaya teşvik eden, özellikle yerel sinema olmak üzere sinemayı seven bir izleyici kitlesi var” dedi.

Şeref konuğu
Suudi sineması, geçtiğimiz ay İsveç'te düzenlenen ve 2011 yılında başlayan 12. Malmö Arap Film Festivali"nin şeref konuğu oldu. Avrupa'nın en büyük ve en ünlü Arap film festivali, İsveç'te yerleşik, küresel bir görsel dil olarak filme dayalı kültürler arasında köprüler kurmayı ve çeşitliliğinde insan boyutunu taklit etmeyi amaçlıyor.
Suudi sinemasını şeref konuğu olarak seçen festival, Krallık ve onun çeşitli kollarındaki film endüstrisine ışık tutan zengin program sunuyor. Şeref konuğu programında Suudi sinemasının önde gelen trendlerini temsil eden beş uzun metrajlı film ve yedi kısa film gösterimi ile Suudi Film Otoritesini Tanıtmak başlıklı bir seminerin yanı sıra, Suudi Arabistan'ın dört bir yanından fotoğraflardan oluşan bir sergi ve Yetenekler Köprüsü başlıklı eğitim programı yer aldı.



Çığır açan çalışmada Parkinson'un erken belirtileri tespit edildi

Parkinson hastası GyroGlove'la ve GyroGlove olmadan yaptığı spiral çizimlerindeki farkı gösteriyor (AFP)
Parkinson hastası GyroGlove'la ve GyroGlove olmadan yaptığı spiral çizimlerindeki farkı gösteriyor (AFP)
TT

Çığır açan çalışmada Parkinson'un erken belirtileri tespit edildi

Parkinson hastası GyroGlove'la ve GyroGlove olmadan yaptığı spiral çizimlerindeki farkı gösteriyor (AFP)
Parkinson hastası GyroGlove'la ve GyroGlove olmadan yaptığı spiral çizimlerindeki farkı gösteriyor (AFP)

Farelerde Parkinson hastalığının erken belirtilerini keşfeden Çinli bilim insanları, bu zayıflatıcı hastalığın insanlarda çok daha erken teşhis edilmesini sağlayabilecek bir ilerleme kaydetti.

Çin Bilimler Akademisi'nden araştırmacılar, farelerde belirli bir tür orta beyin dopamin (DA) nöronlarının kaybıyla ortaya çıkan şaha kalkma, yürüme ve kamburlaşma gibi davranışların Parkinson hastalığıyla bağlantılı olduğunu buldu.

Parkinson'un bilinen en erken belirtileri arasında ağrı, kaygı, denge sorunları, sertlik, koku kaybı, uyku sorunları ve depresyon sayılabilir.

Titreme, el yazısında değişiklikler ve mimiklerde azalma gibi diğer belirtiler daha sonra hastalık ilerledikçe ortaya çıkar.

Yavaş yavaş, hastalar ciddi hareket sorunları yaşayabilir ve bu durum, erken teşhis ve tedavinin önemini vurgular.

Şimdiye kadar araştırmalar çoğunlukla DA nöronlarının ruh hali düzenleme ve ödül mekanizmalarındaki işlevlerine odaklandı.

Orta beyin bölgelerinde substantia nigra pars compacta (SNc) ve ventral tegmental alanda (VTA) bulunan bu sinir hücreleri, hareket, duygu ve ödül işlemenin düzenlenmesi için gerekli.

Ancak bilim insanları, DA nöronlarının daha ince ve spontane davranışlardaki rollerinin tam olarak anlaşılamadığını söylüyor.

Son çalışmada araştırmacılar, şaha kalkma ve kamburlaşma gibi davranışların bir tür SNc DA nöronunun kaybıyla ilişkili olduğunu ancak VTA'dakilerin olmadığını keşfetti.

Çalışmaya göre, bu ince davranışlar SNc DA nöron kaybının önemli göstergeleri olabilir ve Parkinson'a dair anlayışımızı geliştirebilir.

Bilim insanları, dopamin nöronlarının tükendiği iki fare modelinin hareketlerini incelemek için gelişmiş bir yapay zeka davranış analiz sistemi kullandı.

Araştırmacılar bu yaklaşımla, geleneksel yöntemlerin gözden kaçırabileceği ayrıntılı ve incelikli davranış özelliklerini yakalayabildi.

Çalışma, PD modelinde, VTA'da değil ama SNc'de DA nöronlarının kaybıyla doğrudan ilişkili olan şaha kalkma ve kamburlaşma davranışlarında azalmalar olduğunu ortaya koydu.

Fare modellerinde tırmanma diye adlandırılan ve tırmanmaya benzeyen bir başka davranışın da ortabeynin SNc bölgesindeki DA nöronlarının kaybıyla güçlü bir şekilde bağlantılı olduğu bulundu.

Bilim insanları, bulguların Parkinson hastalığının ilerleyişinin izlenmesinde potansiyel davranışsal göstergeler olarak kamburlaşma davranışının izlenmesi ihtiyacının altını çizdiğini söylüyor.

Çin Bilimler Akademisi'nden çalışmanın yazarı Xuemei Liu, "Davranışsal değişiklikleri hedeflenen sinirsel hasarla ilişkilendirmek, PH ilerlemesinin anlaşılmasını ilerletiyor ve tedavi stratejilerinin iyileştirilmesine yönelik değerli bilgiler sunuyor" dedi.

Independent Türkçe