Hindistan'da Hazreti Muhammed'e hakareti protesto eden bazı Müslümanların evleri yıkıldı

Fotoğraf: twitter.com/@javerias
Fotoğraf: twitter.com/@javerias
TT

Hindistan'da Hazreti Muhammed'e hakareti protesto eden bazı Müslümanların evleri yıkıldı

Fotoğraf: twitter.com/@javerias
Fotoğraf: twitter.com/@javerias

Hindistan'da Hazreti Muhammed'e yönelik hakaret ifadelerinin ardından başlayan protestolara katılan bazı Müslümanların evleri yıkıldı.
BBC'nin haberinde, Uttar Pradeş eyaletinde, protestolara katılan 3 Müslümanın evinin buldozerlerle yıkıldığı belirtildi.
Eyalet yetkilileri, evlerin yasa dışı olduğunu ve tahliye tebligatının yapıldığını iddia etti.
Uttar Pradeş Eyaleti Başbakanı Yogi Adityanath'ın basın danışmanı Mrityunjay Kumar, Twitter'dan, buldozerlerin evleri yıktığı görüntüleri de ekleyerek yaptığı paylaşımında, "Asiler her cumanın ardından cumartesinin geldiğini unutmayın" ifadesini kullandı.
Müslümanlara ait evlerin yıkımı, Hint makamlarının Müslümanları baskılama araçlarının bir yenisi olarak görülüyor.
Hindistan'da geçen haftadan bu yana Hazreti Muhammed'e hakaret nedeniyle gerilim tırmanırken Uttar Pradeş Eyaleti Başbakanı Adityanath, protesto gösterilerine katılan Müslümanların evlerinin, "yasa dışı oldukları gerekçesiyle" yıkılması talimatı vermişti.
Hindistan'da iktidardaki Halk Partisinden (BJP) 2 yetkilinin İslam dini ve Hazreti Muhammed'e yönelik hakaret içeren ifadeleri nedeniyle önceki gün protestolara sahne olan Uttar Pradeş eyaletinde polislerin, Müslüman gençleri darbettiği görüntüler ortaya çıktı.
Görüntülerde, polislerin ellerindeki lathi coplarıyla (Hindistan polisi tarafından kullanılan bambudan yapılan uzun cop) gençleri dövdüğü görülüyor.

Carkand'daki protestolarda 2 kişi ölmüştü
BJP Sözcüsü Nupur Sharma, BJP Yeni Delhi Medya Başkanı Naveen Kumar Jindal ve partinin gençlik politikalarından sorumlu isimlerden Harshit Srivastava, İslam dinine ve Hazreti Muhammed'e yönelik hakaret içeren ifadeler kullanmış ve bunun ardından tansiyon yükselmişti.
Buna tepki olarak Carkand eyaletinde 10 Haziran'da düzenlenen protestolarda 2 kişi hayatını kaybetmişti.
Uttar Pradeş eyaletinin farklı bölgelerindeki protestolara katılan 300'den fazla kişi de gözaltına alınmıştı.
 



Amerikalı, psikiyatri hastanesinden taburcu edildikten sonra Rusya'dan ayrıldı

Moskova'daki bir Rus mahkeme binasının önünde iki polis memuru (Arşiv- Reuters)
Moskova'daki bir Rus mahkeme binasının önünde iki polis memuru (Arşiv- Reuters)
TT

Amerikalı, psikiyatri hastanesinden taburcu edildikten sonra Rusya'dan ayrıldı

Moskova'daki bir Rus mahkeme binasının önünde iki polis memuru (Arşiv- Reuters)
Moskova'daki bir Rus mahkeme binasının önünde iki polis memuru (Arşiv- Reuters)

Amerikan vatandaşı Joseph Tater, yaklaşık bir yıl boyunca hapishanede ve psikiyatri hastanesinde tutulduktan sonra Rusya'dan ayrıldı.

46 yaşındaki Tater, ağustos ayında Moskova'da otel çalışanlarına kötü muamele ve ardından bir polis memuruna saldırı suçlamasıyla tutuklandı.

Nisan ayında mahkeme, Tater'in yargılanmaya uygun olmadığına karar verdi ve onu “tıbbi nitelikteki zorlayıcı tedbirler” yani zorunlu psikiyatrik tedaviye sevk etti.

Rus yetkililer, Tater'i kararın açıklanmasından önce bir gözaltı merkezinden psikiyatri koğuşuna nakletmişti. TASS'ın o zamanki haberine göre, bir sağlık heyeti Tater'in “gerginlik, dürtüsellik, hayali düşünceler ve davranışlar” sergilediğini belirtmişti.

Rus resmi haber ajansları, Tater'in eylül ayında yapılan duruşmada ABD vatandaşlığından vazgeçmek istediğini ve CIA'nın kendisini takip ettiğini söylediğini bildirmişti.

Şarku’l Avsat’ın Sputnik’ten aktardığına göre kolluk kuvvetleri, “yargı kararıyla psikiyatri hastanesinde tutulan ABD vatandaşı Tater'in Moskova'daki klinikten çıkmasına izin verildiğini ve Rusya topraklarını terk ettiğini” bildirdi.

Rusya, son yıllarda casusluk, Rus ordusunu eleştirmek, hırsızlık ve ailevi anlaşmazlıklar gibi çeşitli suçlamalarla çok sayıda ABD vatandaşını tutukladı. Bu durum, Washington'un Moskova'yı “rehine alma” ve bunları takas işlemlerinde kullanma niyetinde olduğu yönündeki suçlamalarına yol açtı.

ABD ve Rusya çifte vatandaşı olan Ksenia Karelina, nisan ayında, Ukrayna'yı destekleyen bir hayır kurumuna yaklaşık 50 dolar bağışladığı için 12 yıl hapis cezasına çarptırıldıktan sonra serbest bırakıldı.

Buna karşılık Washington, Rus-Alman vatandaşı Arthur Petrov'u serbest bıraktı. Petrov, ABD yapımı elektronik cihazları Rus ordusuyla iş yapan şirketlere yasadışı olarak ihraç etmekle suçlanıyordu.