Pakistan ordusu: Eski Cumhurbaşkanı Müşerref ülkeye dönmeli

Eski Pakistan Cumhurbaşkanı Pervez Müşerref (AFP_Arşiv)
Eski Pakistan Cumhurbaşkanı Pervez Müşerref (AFP_Arşiv)
TT

Pakistan ordusu: Eski Cumhurbaşkanı Müşerref ülkeye dönmeli

Eski Pakistan Cumhurbaşkanı Pervez Müşerref (AFP_Arşiv)
Eski Pakistan Cumhurbaşkanı Pervez Müşerref (AFP_Arşiv)

Pakistan Ordusu Sözcüsü Tümgeneral Babar İftikhar, askeri liderliğin eski Cumhurbaşkanı Pervez Müşerref'in kötüleşen sağlığı sebebiyle ülkeye dönmesi gerektiğine inandığını bildirdi.
Ulusal basındaki haberlere göre, özel bir televizyona röportaj veren İftikhar, Birleşik Arap Emirlikleri'nde (BAE) yaşayan Müşerref'in ailesiyle irtibata geçtiklerini ifade etti.
İftikhar, askeri liderliğin eski Cumhurbaşkanı Pervez Müşerref'in kötüleşen sağlığı sebebiyle ülkeye dönmesi gerektiğine inandığını belirterek, ailesinin cevap vermesi halinde gerekli ayarlamaları yapabileceklerini kaydetti.
Tedavi için gittiği Dubai'de 2016'dan bu yana yaşayan 78 yaşındaki Müşerref, kalp ve karaciğer yetmezliğine yol açan amiloidoz hastalığından muzdarip.
Genelkurmay Başkanı olduğu 1999'da darbeyle göreve gelen Müşerref, 2001'de resmen Cumhurbaşkanı olmuştu. Müşerref, 2007'de görev süresinin uzatılması isteğine karşı çıkılmasının ardından anayasayı askıya almış ve olağanüstü hal ilan etmişti.
Bir yıl sonra, Meclis'e görevden alınması için sunulan tasarının ardından istifa eden Müşerref hakkında, 2013'te anayasayı ihlal ve vatana ihanet suçundan dava açılmıştı. Bu tarihten beri sürekli yeniden görülen ve ertelenen dava 17 Aralık 2019’da sonuçlanmış ve Müşerref idam cezasına çarptırılmıştı. Müşerref, hakkındaki idam kararına karşı 16 Aralık 2020'de Anayasa Mahkemesine temyiz başvurusunda bulunmuştu.

"Çin ile ilişkiler kritik" vurgusu
İftikhar, Kara Kuvvetleri Komutanı Kamar Cavid Bacva'nın Çin ziyaretine atıfta bulunarak, Pekin'in Pakistan'ın savunma becerilerinin artırılmasında önemli rol oynadığını belirtti.
Çin ile Pakistan arasındaki ilişkilerin stratejik önemde olduğunun altını çizen İftikhar, bu ilişkiyi bölgesel barış için kritik olarak nitelendirdi.

Komplo iddialarına yeniden ret
İftikhar, silahlı kuvvetlerin bütçeden aldığı payla ilgili olarak da 2020'den bu yana orduya ayrılan bütçede artış olmadığını aktardı.
Enflasyon açısından bakıldığında bütçelerinin azaldığına işaret eden İftikhar, ordunun 100 milyar Pakistan rupisinden (yaklaşık 485 milyon dolar) az bütçesi olduğunu söyledi.
İftikhar, eski Başbakan İmran Han'ın ABD'nin komplosu ile görevden düşürüldüğüne dair iddiaları reddetti.
31 Mart'taki Ulusal Güvenlik Komitesi Toplantısı'na atıf yapan İftikhar, katılımcıların açık ve detaylı olarak herhangi bir komploya dair kanıt olmadığı yönünde bilgilendirildiğini kaydetti.
Ülkede 3 dönem başbakanlık yapan Navaz Şerif'in kardeşi Şahbaz Şerif, 11 Nisan'da Meclis'te düzenlenen seçimde 174 oy ile salt çoğunluğun desteğini alarak başbakan seçilmişti.
Pakistan'da parlamentoda 10 Nisan'da yapılan güven oylaması sonucu 174 hayır oyu alan İmran Han hükümeti düşmüştü.



Hamaney: İran, her türlü yeni askeri saldırıya karşılık vermeye hazır

İran Dini Lideri Ali Hamaney'in internet sitesinde bu sabah yayınlanan fotoğrafı
İran Dini Lideri Ali Hamaney'in internet sitesinde bu sabah yayınlanan fotoğrafı
TT

Hamaney: İran, her türlü yeni askeri saldırıya karşılık vermeye hazır

İran Dini Lideri Ali Hamaney'in internet sitesinde bu sabah yayınlanan fotoğrafı
İran Dini Lideri Ali Hamaney'in internet sitesinde bu sabah yayınlanan fotoğrafı

İran Dini Lideri Ali Hamaney bugün yaptığı açıklamada, İran'ın her türlü yeni askeri saldırıya karşılık vermeye hazır olduğunu belirterek, Tahran'ın geçen ay İsrail'le yaptığı 12 günlük savaşta olduğundan daha güçlü bir darbeyi düşmanlarına indirebileceğini söyledi.

Şarku’l Avsat’ın İran Dini Lideri Ali Hamaney'in internet sitesinden aktardığına göre Hamaney, yargı yetkililerine İran'ın saldırılara verdiği yanıtın ‘kararlı ve etkili’ olduğunu söyledi ve İslam Cumhuriyeti'nin ‘hiçbir alanda zayıf taraf olmadığını’ vurguladı.

İsrail'i ‘kötü huylu tümör’ olarak tanımlayan Hamaney, ‘ABD'nin İsrail'in suçlarına ortak olduğunu’ söyledi. Hamaney, Tel Aviv'in Washington'a başvurmasının Tahran'a karşı sınırlı savunma kabiliyetinin kanıtı olduğunu ifade etti.

Hamaney toplum içindeki siyasi yönelim ve dini duruş farklılıklarına rağmen ‘ulusal birliğin’ korunması çağrısında bulunarak, ‘görüş farklılıklarının başta ülkenin ve siyasi sistemin savunulması olmak üzere önemli meseleler karşısında bölünme nedeni olmaması gerektiğini’ belirtti.

“İsrail savaşı İran'da hükümeti devirmeyi amaçlıyordu” diyen Hamaney, “Son savaşta ortaya çıkan milli irade, düşmanın komplolarının boşa çıkarılmasında çok önemli bir faktör oldu” şeklinde konuştu.

Hamaney sözlerini şu ifadelerle noktaladı: “Saldırganlar, İran'daki hassas kişileri ve merkezleri hedef almanın rejimi zayıflatacağını ve ardından uyuyan hücrelerini fitne çıkarmak ve rejimi devirmek için sokaklara dökmek üzere harekete geçirebileceklerini hesapladılar.”