Batılı yetkililer Ukrayna’daki savaş için olası 3 senaryo üzerinde duruyor

Rus ve Ukrayna güçleri arasındaki çatışmalar sırasında Severodonetsk şehrinde duman ve toz yükseliyor (AFP)
Rus ve Ukrayna güçleri arasındaki çatışmalar sırasında Severodonetsk şehrinde duman ve toz yükseliyor (AFP)
TT

Batılı yetkililer Ukrayna’daki savaş için olası 3 senaryo üzerinde duruyor

Rus ve Ukrayna güçleri arasındaki çatışmalar sırasında Severodonetsk şehrinde duman ve toz yükseliyor (AFP)
Rus ve Ukrayna güçleri arasındaki çatışmalar sırasında Severodonetsk şehrinde duman ve toz yükseliyor (AFP)

Ukraynalı yetkililer, özellikle obüs ve füzeler başta olmak üzere kendilerine daha fazla silah gönderilmesi için Batı’ya çağrı yapmaya devam ediyor.
Savaş öncesi nüfusu yaklaşık 100 bin iken şu anda 12 bine düşen Severodonetsk şehri ve çevresindeki çatışmalar, ezici bir yıpratma savaşına dönüştü.
ABD ve Batılı istihbarat yetkilileri, savaşın, çatışmanın uzun vadeli sonucunun belirleneceği kritik bir aşamaya girdiğine inanıyor.
CNN’de yer alan analize göre, bu önemli an, yüksek ekonomik maliyetine ve askeri stokları üzerindeki baskıya rağmen, Batılı hükümetleri zor kararlar almaya zorlayabilir.
ABD’li üst düzey bir savunma yetkilisi, “Taraflardan birinin başarılı olacağı noktaya gelmek üzere olduğunuzu düşünüyorum. Ya Ruslar Slovyansk ve Kramatorsk’a ulaşacak ya da Ukraynalılar onları burada durduracak. Eğer Ukraynalılar burada, Rus güçleri karşısında hattı tutabilirlerse, bu önemli olacak” dedi.
Yetkili, Ukrayna ordusunun bu kritik aşamadaki performansını tahmin etmenin zor olduğunu ve saflarındaki kayıpların artmasıyla birlikte eğitimli sivil gönüllülerin savaşa katılmak için aceleyle gönderildiğini de sözlerine ekledi.

Üç senaryo
Batılı yetkililer, ortaya çıkabileceğine inandıkları üç olası senaryoyu yakından izliyor.
Bunlardan ilki, Rusya, Ukrayna’nın doğusunda kazanımlar elde etmeye devam edebilir.
İkincisi, savaşın her iki tarafta da büyük kayıplara ve küresel ekonomi üzerinde bir yük olmaya devam edip, yavaş ilerleyen bir krize yol açarak aylar veya yıllar boyunca süren bir açmaza dönüşmesi.
Bir de yetkililerin en düşük ihtimal olarak düşündükleri üçüncü bir senaryo var. Rusya savaş hedeflerini yeniden tanımlayabilir ve zafere ulaştığını ilan edebilir.
Kaynaklar, şimdilik bu senaryonun hüsnü kuruntudan biraz daha fazlası gibi göründüğünü söylüyor.
Ancak ABD’li yetkililer, Rusya’nın Ukrayna’nın doğusunda kazanımlarını pekiştirmesi halinde, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in diğer bölgelere yeni saldırılar düzenlemeye teşvik olacağından endişe ediyor.
Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, Salı günü yaptığı açıklamada Batı’yı daha fazla silahı ‘daha hızlı’ bir şekilde göndermeye çağırdı.
Zelenskiy konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
“Ukrayna yeterince güçlü olmazsa, daha da ileri gideceklerinden eminim. Onlara gücümüzü gösterdik. Bu gücün Batılı ortaklarımız tarafından da bizimle birlikte gösterilmesi önemlidir. Ukrayna’nın müttefikleri Rusya’nın toprak hırslarını engellemek istiyorsa, Batı’dan askeri yardımın daha hızlı gelmesi gerek.”
Ukrayna’nın her gün 100 ila 200 asker kaybettiğini, yüzlercesinin de yaralandığını belirten Zelenskiy, Donbas bölgesinin kontrolü için verilen savaşı ‘Avrupa tarihinin en acımasız savaşı’ olarak nitelendirdi.

Askerler Sovyet silahlarını mı tercih mi ediyor?
ABD’liler Batı silahlarının hala savaşın ön saflarına konuşlandığını iddia etse de, Ukraynalılar silah sıkıntısından bahsediyor.
Kaynaklar, Ukrayna silahlarına uygun eski Sovyet mühimmatının tükendiğini vurgulayarak, askerlerin yeni sistemler üzerinde eğitilmesinin zaman alması nedeniyle Batı silahlarının muharebe hatlarına aktarılmasının önünde engeller olduğunu söylüyor.
ABD istihbaratından bir kaynağa göre, Ukrayna kuvvetleri eğitimli oldukları Sovyet silahları varken, bazı durumlarda yabancı Batı sistemlerini kullanmamayı tercih ediyor.
Örneğin, Ukrayna kamikaze drone’u olarak bilinen olan sustalı drone’dan (Switchblade) yüzlerce almasına rağmen, bazı birimler daha kullanıcı dostu patlayıcılarla donatılmış ticari drone’ları kullanmayı tercih ediyor.
Bu nedenle ABD, stoklarında Sovyet silah ve mühimmat bulunan ülkeleri, bunları Ukrayna’ya teslim etmeye çağırıyor.
Dünyanın başka yerlerinde hala Ukrayna’ya gönderilebilecek sınırlı sayıda Sovyet dönemi mühimmat var. 
ABD’li yetkililer, ABD’nin Batılı silahların nereye gittiğine veya sınırı geçerek Ukrayna’ya girdikten sonra ne kadar etkili kullanıldığına dair net bir tablonun olmadığını kabul etti.
Bu da, çatışmalarla ilgili istihbarat tahminlerini ve Ukrayna’ya nasıl ve ne zaman ikmal yapılacağına dair siyasi kararları zorlaştırıyor.
CNN’e konuşan ABD Başkanı Joe Biden yönetiminden üst düzey bir yetkili, Ukrayna’nın mühimmat ve silahlarının azalıp azalmadığına dair bir soruya şu yanıtı verdi:
“ABD, Ukraynalıların silah tüketim oranını ve operasyonlarının hızını daha iyi anlamaya çalışıyor. Bunu bilmek zor.”
Batılı yetkililer, bu kör noktanın kısmen Ukrayna’nın Batı’ya her şeyi anlatmamasından kaynaklandığını söylüyor.
Çatışmanın Rusya sınırına yakın nispeten küçük bir alanda yoğunlaşması, Batı istihbaratının aynı esneklikle çalışmasını da zorlaştırdı.



Çin'den ABD'ye uyarı: "Kazanan olmayacak"

(Reuters)
(Reuters)
TT

Çin'den ABD'ye uyarı: "Kazanan olmayacak"

(Reuters)
(Reuters)

Alisha Rahaman Sarkar Muhabir 

Çin Devlet Başkanı Yardımcısı Han Cıng, Pekin ve Washington aralarındaki anlaşmazlıkları çözme çabalarını artırsa da Donald Trump'ı hedef almış gibi görünerek, gümrük vergisi ve ticaret savaşlarının kazananı olmayacağı uyarısında bulundu.

Pekin'de düzenlenen Dünya Barış Forumu'nda konuşan Han, çok taraflı ticaret sisteminin küresel tedarik zincirlerindeki aksamaları önlemenin anahtarı olduğunu söyledi.

Han, Trump'ın gümrük vergileri listesindeki ülkelerin ABD'yle ticaret anlaşmalarını müzakere etmesi için verilen son tarih olan 9 Temmuz'dan sadece birkaç gün önce bu ifadeleri kullandı.

Çin Ticaret Bakanlığı bu hafta yaptığı açıklamada ABD'nin kendileriyle orta yolu bulmaya devam etmesini ve önceki aylarda Trump'ın ülkeye uyguladığı cezalandırıcı ithalat vergileriyle dibe vuran ikili ticari ve ekonomik ilişkilerin istikrarını korumasını umduğunu belirtti.

Bakanlık, "ABD tarafının, Çin-ABD ekonomik ve ticari ilişkilerinin karşılıklı yarar sağlayan kazan-kazan niteliğini derinlemesine anlayacağını umuyoruz" ifadelerini kullandı.

Bakanlık Washington'a anlaşmazlıkları çözmeye yönelik görüşmelerdeki olumlu ivmeyi koruma çağrısında bulunurken diğer ülkeleri ABD'yle, "Çin'in çıkarları pahasına bir anlaşma yapmamaları" yönünde uyardı.

Çin, Trump'ın vergilerine karşı misilleme olarak çok sayıda kritik mineral ve mıknatısın ihracatını askıya almıştı. Mayısta Cenevre'de yapılan ticaret görüşmeleri sırasında Pekin, 2 Nisan'dan itibaren uygulanan kısıtlamaları kaldırmayı taahhüt etmiş ancak ABD kritik malzemelerin kararlaştırıldığı kadar hızlı hareket etmediğini söylemişti.

Sonraki ay Londra'da yapılan görüşmelerde iki tarafın Cenevre anlaşmasının uygulanmasına yönelik bir çerçeve üzerinde mutabık kalmasıyla bir dönüm noktası yaşanmıştı.

Çin Ticaret Bakanlığı nadir toprak ihracatı kısıtlamalarına atfen "Çin şu anda kontrollü ürünler için uygun ihracat lisansı başvurularını inceliyor ve onaylıyor" dedi.

Buna karşılık ABD'nin "Çin'e yönelik bir dizi kısıtlayıcı tedbiri kaldırmak üzere" harekete geçtiğini ve "Pekin'i ilgili durum hakkında bilgilendirdiğini" belirten bakanlık, Washington'ın Asya devine çip tasarım yazılımı, etan ve jet motoru ihracatını yeniden başlattığı yönündeki haberleri doğruladı.

"Her iki taraftaki ekipler Londra çerçevesinin ilgili sonuçlarını uygulamak için daha fazla çaba harcıyor" diyen bakanlık, çerçeve üzerinde mutabakatın "zor sağlandığını" ifade etti.

Geçen ay Bloomberg'e konuşan ABD Ticaret Bakanı Howard Lutnick, Çin'in "nadir toprak elementlerini kendilerine teslim edeceğini" ve bunu yaptıktan sonra ABD'nin "karşı tedbirleri kaldıracağını" söylemişti.

Bu ticari ateşkes sayesinde Çin, Trump'ın gümrük vergilerinin uygulanmasına verilen 90 günlük ara gelecek hafta sona erdiğinde daha yüksek vergilerle karşılaşma riski altında değil.

Ancak China Economics başkanı Julian Evans-Pritchard'a göre Trump'ın Birleşik Krallık ve Vietnam'la yaptığı ticaret anlaşmaları, Çin'in dolaylı bir hedef olarak kalabileceğini gösteriyor.

Reuters'a konuşan Evans-Pritchard, "Görünen o ki Trump, Çin ihracatının üçüncü ülkeler üzerinden yeniden yönlendirilmesini engellemek istiyor ve bu da ABD gümrük vergilerinin etkisini azaltıyor" diyor.

 Independent Türkçe, independent.co.uk/asia