İsrail, ABD'nin Filistinlilerle görüşme yönündeki tüm tekliflerini reddediyor

Filistin lideri Mahmud Abbas bir süre önce ABD Yakın Doğu İşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Barbara Leaf ile bir araya geldi. (WAFA)
Filistin lideri Mahmud Abbas bir süre önce ABD Yakın Doğu İşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Barbara Leaf ile bir araya geldi. (WAFA)
TT

İsrail, ABD'nin Filistinlilerle görüşme yönündeki tüm tekliflerini reddediyor

Filistin lideri Mahmud Abbas bir süre önce ABD Yakın Doğu İşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Barbara Leaf ile bir araya geldi. (WAFA)
Filistin lideri Mahmud Abbas bir süre önce ABD Yakın Doğu İşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Barbara Leaf ile bir araya geldi. (WAFA)

Tel Aviv yönetimi şu an İsrail'de bulunan ve Filistinli yetkililerle de bir araya gelen bir ABD heyetinin geçtiğimiz mart ayında Necef’te düzenlenen toplantıya benzer bir buluşma gerçekleştirilmesi önerisini bir kez daha geri çevirdi. Söz konusu toplantıda İsrail, ABD ve Arap ülkeleri dışişleri bakanları ile bir araya gelmişti. Ancak bu sefer ABD Başkanı Joe Biden'ın gelecek ay bölgeye yapacağı ziyarete hazırlık bağlamında, Filistinlilerin de toplantıya katılması istenmişti.
Haaretz, İsrail'in bu öneriyi Filistinlilerin de hazır bulunması fikri dolayısıyla reddettiğini aktardı. Bu konuda ABD’li meslektaşları ile konuşan İsrailli siyasetçiler yaptıkları açıklamada “Böyle bir toplantı düzenleme önerisi kötü bir fikir. Zira başarı ihtimali olmayan bir siyasi sürecin başlangıcı gibi görünüyor” ifadesini kullandılar. Ayrıca Filistinlilerle konuşmak için arabuluculara ihtiyaç olmadığını, halihazırda sürekli iletişim halinde olunduğunu vurguladılar.
Nitekim bu, İsraillilerin Filistinlilerle siyasi bir çerçevede bir araya gelmeyi ikinci kez kabul etmeyişi.
İki hafta önce Washington'da İsrail Ulusal Güvenlik Danışmanı Eyal Hulata ile bir araya gelen ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Wendy Sherman; ABD, Filistin Otoritesi, Mısır ve Ürdün ile üst düzeyde bir zirve gerçekleştirilmesi teklifinde bulunmuştu. Hulata ise böyle bir zirve için koşulların olgunlaşmadığına inanan İsrail hükümetinin kendisini sıkıntıya sokacak adımlarla ilgilenmediğini, en nihayetinde böyle bir zirvenin fotoğraf çekmekten fazlasını ifade etmeyeceğini öne sürmüştü.
Washington bu fikri ilk olarak aralık ayında ortaya atmış, İsrail ise bu teklife yanıt vermekten kaçınmıştı. Ancak ABD Başkanı'nın önümüzde ay bölgeyi ziyaret etmeden hemen önce konunun yeniden gündeme gelmesi üzerine bu teklifi reddettiğini açıkça bildirdi. Amerikalılar Biden’ın bu ziyaretini iple çekerken Filistinliler ise pek hevesli değil. 
Haaretz, Ramallah'takilerin ABD’nin kullandığı dil ve terminolojide değişiklik algıladıkları için kızgın olduklarını aktardı. Söz konusu zirve meselesi Filistinlilere ilk sunulduğunda, İsrail 1967 sınırlarına göre iki devletli çözüm taahhüdünde bulunmadığı takdirde böyle bir zirvenin düzenlenmesinin anlamsız olacağını vurgulamıştı.
Ramallah'ta ABD'li yetkililerle görüşen Filistinliler, Filistin’in barış sürecinin ilerletilmesi yönündeki herhangi bir talebinin, “Şu an İsrail hükümetindeki vaziyet hassas ve kırılgan. Böyle bir baskıda bulunmak İsrail hükümetinin başarısızlığına yol açabilir” yanıtı verilmesini protesto ettiler. Bu, şu aşamada siyasi adımlar atmanın mümkün olmadığı anlamına geliyor.
Haaretz’e konuşan Filistinli bir yetkili konuya dair şunları söyledi:
“Yalnızca İsrail hükümeti ve kamuoyundaki durumun dikkate alınması gerektiği yönünde bir tutum var. Peki, ya Filistin kamuoyu? Yahut Filistinlilere karşı saldırganlık?”
Ancak ABD’nin, Kudüs'teki ABD Konsolosluğu’nun yeniden açılması, Filistin Kurtuluş Örgütü'nün (FKÖ) terör örgütleri listesinden çıkarılması, Washington’daki FKÖ ofisinin yeniden faaliyete geçmesi ve tam mali desteğin sağlanması gibi İsrail hükümetiyle ilgisi olmayan taleplere yanıt vermemesi dolayısıyla Filistin’in öfkesi artıyor. Filistinli yaptığı açıklamada “Bunlar ABD’nin verebileceği kararlar. Bu yönde ilerlemek için faydasız zirve görüşmelerine gerek yok” ifadelerini kullandı.



Abdulati, Gazze Şeridi'nin altyapısının yeniden inşa edilmesi çağrısında bulundu

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati (EPA)
Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati (EPA)
TT

Abdulati, Gazze Şeridi'nin altyapısının yeniden inşa edilmesi çağrısında bulundu

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati (EPA)
Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati (EPA)

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati bugün yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi’nin altyapısının yeniden inşa edilmesinin ve insani yardımların bölgeye güvenli, hızlı ve engelsiz şekilde ulaşmasının önemini vurguladı.

Açıklama, Abdulati’nin Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Eşitlik, Hazırlık ve Kriz Yönetimi Komiseri Hadja Lahbib ile gerçekleştirdiği görüşme sonrasında Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Temim Hallaf tarafından duyuruldu.

Hallaf’ın açıklamasına göre Abdulati, mart ayında yayımlanan ortak bildiriyle Mısır-AB ilişkilerinin kapsamlı ve stratejik bir ortaklığa yükseltilmesinden bu yana yaşanan olumlu gelişmeleri memnuniyetle karşıladı. Bakan, ortaklığın altı ana ekseninin uygulanması çerçevesinde karşılıklı çıkar alanlarında iş birliğini güçlendirmeye kararlı olduklarını belirtti. Ayrıca uluslararası toplumun bölgedeki jeopolitik krizler ile mülteci ve göçmen sorunlarının yükünü paylaşma sorumluluğunu hatırlatarak, komşu ülkelerdeki krizler nedeniyle milyonlarca yabancıya ev sahipliği yapan Mısır’ın ağır bir yük taşıdığını ifade etti.

Abdulati, Lahbib’i Gazze Şeridi’ndeki son duruma ve ateşkesin Şarm eş-Şeyh Barış Anlaşması doğrultusunda kalıcı hâle getirilmesine yönelik yürütülen çabalara dair bilgilendirdi. Ayrıca Mısır’ın, erken toparlanma, yeniden inşa ve Gazze’nin kalkınmasını ele alacak uluslararası konferansa yönelik hazırlıklarını sürdürdüğünü aktardı.

Mısır Dışişleri Bakanı, 20 Kasım’da Brüksel’de yapılan Filistin Bağışçılar Grubu’nun ilk toplantısını da memnuniyetle karşıladı. AB ve üye ülkelerden yeniden imar sürecinin finansmanına etkin katılım beklediklerini belirten Abdulati, Filistin halkına ve Filistin Yönetimi’ne destek sağlayan Avrupa mekanizmalarının etkinleştirilmesi ve bütçelerinin güçlendirilmesinin önemini vurguladı.

Suriye dosyasına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Abdulati, Mısır’ın Suriye’nin birliğine ve toprak bütünlüğüne saygı gösterilmesini savunan kararlı tutumunu yineledi. Abdulati, ülkenin istikrarını zayıflatabilecek her türlü girişim ve müdahaleye karşı olduklarını belirterek, Suriye halkının beklentilerini karşılayacak kapsamlı bir siyasi sürecin hayata geçirilmesi çağrısında bulundu.

Açıklamaya göre Lahbib, Mısır’ın bölge barışı ve istikrarı için yürüttüğü çabaları ve Gazze Şeridi’nde ateşkesin sağlanması ile insani yardımların ulaştırılmasındaki kritik rolünü takdir etti. AB’nin Mısır’ın bu yöndeki çalışmalarını desteklediğini ve stratejik ortaklığı güçlendirmeye önem verdiğini ifade etti.

Hallaf, görüşmede Sudan’daki gelişmelerin de ele alındığını aktardı. Abdulati’nin, özellikle el-Faşir bölgesinde işlenen ağır ihlalleri kınadığı ve Sudan’daki çatışmaların durdurulması ile devletin birliği ve bütünlüğünün korunması için Mısır’ın dörtlü mekanizma kapsamında yürüttüğü çabaları anlattığı belirtildi.

Abdulati, insani yardımların Sudan’a ulaştırılmasının önemine dikkat çekerek, ülkenin egemenliğine saygı duyulması ve uluslararası kuruluşlarla iş birliği içinde yardım akışının kolaylaştırılması yönündeki kararlılıklarını vurguladı.

Görüşmede ayrıca Lübnan’daki gelişmeler ele alındı. Abdulati, Mısır’ın Lübnan’ın birliği, egemenliği, güvenliği ve istikrarına verdiği desteğin değişmez olduğunu ifade etti.


Stockholm ve Şam, hüküm giymiş Suriyelilerin sınır dışı edilmesini artırmak için iş birliği yapacak

İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)
İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)
TT

Stockholm ve Şam, hüküm giymiş Suriyelilerin sınır dışı edilmesini artırmak için iş birliği yapacak

İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)
İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)

İsveç Göç Bakanı Johan Forssell, bugün yaptığı açıklamada, Stockholm ve Şam'ın, İsveç'te işlenen suçlardan hüküm giymiş Suriyelilerin sınır dışı edilmesini artırmak için iş birliği yapacağını duyurdu. Bu, Stockholm'ün Suriye'ye yaptığı yardımların bir kısmını dağıtmaya devam edebilmesi için koyduğu bir koşuldu.

Forssell, İsveç kamu yayın kuruluşu SR'de yaptığı açıklamada, söz konusu kişilerin "İsveç'te bulunan ve orada suç işlemiş Suriye vatandaşı kişiler olduğunu ve sınır dışı edilmeleri gerektiğini, ancak bunun çeşitli nedenlerle bazen çok zor olduğunu" belirtti.

Forssell ve Uluslararası Kalkınma Bakanı Benjamin Dossa, bu hafta Suriye'yi ziyaret ederek Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ile görüştü. Bu, İsveçli bakanların 2011'den bu yana Şam'a yaptığı ilk ziyaretti.

2015 yılında savaştan kaçan birçok Suriyeliye İsveç'te sığınma hakkı tanıyan büyük göçmen akınının ardından, ardışık sol ve sağ hükümetler sığınma kurallarını sıkılaştırdı.

Forssell, "İsveç'in en önemli önceliklerinden biri konusunda iş birliği yapmayı kabul ettik," diyerek, "İsveç'e gelenlerin büyük çoğunluğu dürüst ve yasalara saygılı, ancak suç işleyenler de var" ifadeleriini kullandı.

Forssell, "Bu insanları sınır dışı edebilmeliyiz; İsveç'te onlara yer yok" dedi.

İsveç kalkınma yardımlarını düzenleyen ve artık göçü azaltmayı ve sınır dışı işlemlerini hızlandırmayı da içeren yeni ilkeye işaret etti; bu iki hükümet önceliği var.

"İsveç çıkarlarımız tehlikede... Kalkınma yardımı sağladığımızda, bu ülkelerin bizimle iş birliği yapmalarını ve vatandaşlarını, özellikle de İsveç'te suç işleyenleri geri almalarını bekliyoruz. Benzer adımlar atılmazsa, kalkınma yardımı sağlamayacağız" dedi.

İki bakan, Suriyelilerin geri dönüşü konusunu eş-Şara ile genel olarak görüştü. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre ülkelerine dönmek isteyen Suriyelilere, seyahat masrafları ve diğer lojistik giderlerini karşılamak üzere mali yardım alma hakkı tanınıyor.


Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü toplantısında: Rus silahlarının etkili olduğu kanıtlandı

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)
TT

Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü toplantısında: Rus silahlarının etkili olduğu kanıtlandı

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)

Alman Haber Ajansı'nın (DPA) haberine göre, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü (KGAÖ) toplantısında Rus silahlarının etkinliği hakkında konuştu.

Rus haber ajansı Interfax'ın aktardığına göre Putin, bugün Kırgızistan'da düzenlenen askeri ittifak toplantısında, "Gerçek muharebe operasyonlarında etkili olduğu kanıtlanmış modern Rus silahları ve teknolojisiyle birleşik silahlı kuvvetleri donatmak için geniş çaplı bir program başlatmayı öneriyoruz" dedi.

Rusya, Ukrayna'ya karşı yürüttüğü savaşta düzenli olarak yeni silah sistemleri test ediyor.

Kırgızistan'ın başkenti Bişkek'te konuşan Putin, hava ve savunma kabiliyetlerine odaklanan ortak askeri tatbikatların planlandığını söyledi.

 KGAÖ, Rusya'nın hakim olduğu bir askeri ittifaktır.

Şu anda eski Sovyet cumhuriyetleri olan Tacikistan, Kırgızistan, Kazakistan ve Belarus'u kapsamaktadır.

Ermenistan, Dağlık Karabağ bölgesindeki anlaşmazlıkta Azerbaycan'a yenilmesinin ardından Rusya ile gerginliğin artması üzerine Şubat 2024'te ittifak üyeliğini dondurdu.