İsrail güçleri 3 sivili katlederken 2 aylık bebeği yaraladı

İşgalcilerin saldırıları neticesinde Filistinlilerden 3 can kaybı, onlarca yaralı kaydedildi

Batı Şeria'nın Yatta kasabasında bir Filistinli ile bir İsrail askeri arasında çıkan kavga (EPA)
Batı Şeria'nın Yatta kasabasında bir Filistinli ile bir İsrail askeri arasında çıkan kavga (EPA)
TT

İsrail güçleri 3 sivili katlederken 2 aylık bebeği yaraladı

Batı Şeria'nın Yatta kasabasında bir Filistinli ile bir İsrail askeri arasında çıkan kavga (EPA)
Batı Şeria'nın Yatta kasabasında bir Filistinli ile bir İsrail askeri arasında çıkan kavga (EPA)

24 saatten kısa bir süre içerisinde, kendilerine pusu kurduğunu iddia ettikleri Filistinli 3 genci öldüren işgalci İsrail güçleri, barışçıl mitingleri bastırdıkları sırada onlarca kişiyi ise canlı ve plastik mermilerle yaraladı. İsrailli yerleşimciler ise bazı Filistin kasabalarına saldırarak kendi arazisinde yaşayan yaşlı bir çiftçiyi ve iki ayını henüz dolduran bir bebeği yaraladı.
İşgal güçleri dün sabah ‘aranan kişileri tutuklama’ bahanesiyle Cenin bölgesine baskın düzenledi. Filistin kaynaklarının bildirdiğine göre Cenin mahallesine sızan özel işgal gücü, 3 gencin bulunduğu aracı ateşe tutarak olay yerinde hayatlarını kaybetmelerine sebep oldu. Aynı kaynaklar, “Olay yerinde şiddetli çatışmalar patlak verdi. Gençlere gerçek mermilerle ateş eden İsrail askerlerinin yaraladığı 8 sivil, tedavi edilmek üzere hastaneye kaldırıldı” ifadelerine başvurdu.
Diğer yandan Cenin’deki Filistinlilerin güçlerini pusuya düşürdüğünü öne süren İsrail ordusu, kuvvetleri yanıltmaya çalışan 3 gencin kendilerini birden kurşun yağmuruna tuttuklarını, diğer gençlerin ise Cenin'deki çeşitli yerlerden kurşun sıktığını söyledi. Olayın ardından herhangi bir zarar görmeyen İsrail kuvvetlerinin hızla hareket ederek saldırganları ortadan kaldırdıklarını, ancak araçlarının zarar gördüğünü de ekledi.
Bu operasyonu ‘çirkin bir suç’ olarak değerlendiren Filistinli gruplar ise derhal yanıt verme tehdidinde bulundu. Filistin Başkanlığı, hükümet ve Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) olayı kınadı. ABD Başkanı Joe Biden'ın ziyaret arifesinde gerilimin azaltılmasını istediğini hatırlatan Filistin Otoritesi, İsrail'in ise buna tehlikeli bir gerilim ile yanıt verdiğini vurguladı.

Dün Cenin’de öldürülen 3 gencin yasını tutan Filistinliler (EPA)
Dün işgal altındaki Filistin topraklarında Cuma günleri haftalık mitingler düzenleyen Filistinliler ile bu yönde zor kullanan işgal güçleri arasında çok sayıda çatışma kaydedildi.
Filistin Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan yazılı açıklamada, “Cenin kentinde İsrail askerlerinin kurşunlarıyla 3 Filistinli şehit oldu, 8 kişi de yaralandı. Onlarca kişi mermiler dolayısıyla, yaklaşık 200 kişi ise çeşitli sebeplerle yaralandı” ifadesi yer aldı.
Mesafir Yatta’da, “Mesafir Yatta'da Yeni Nekbe’ye Hayır” başlıklı haftalık ulusal etkinliğin işgalciler tarafından bastırılması sırasında onlarca Filistinli ve yabancı dayanışma aktivisti üzerlerine sıkılan biber gazı dolayısıyla boğulma tehlikesi geçirdi. El-Halil kentinin güneyindeki Koruma ve Direniş Komiteleri Koordinatörü Fuad el-Amur, “İşgal güçleri, el-Ayn el-Beyda bölgesinde ve el-Cavaya’da Masafir Yatta bölgesinde düzenlenen eylemi bastırdı. Burada vatandaşların topraklarında yerleşim caddesi inşa ediliyor. İşgal ordusunun eylem katılımcılarına ses bombaları ve biber gazı sıkması dolayısıyla boğulma tehlikesi geçiren onlarca kişi sahada tedavi edildi” açıklamalarında bulundu.
Nablus'un güneyindeki Karyut köyünde işgalci ve yerleşimciler arasında patlak veren çatışmalarda işgalci güçlerin biber gazı kullanması üzerine çok sayıda Filistinli boğulma tehlikesi geçirdi. Çok sayıda yerleşimcinin işgal askerlerinin koruması altında köyün su kaynağına baskın düzenlediği, vatandaşların buna tepki göstermesi üzerine ise çatışmalar kaydedildi. 
Filistin Kızılayı'nın Nablus'taki Ambulans ve Acil Durum Müdürü Ahmed Cibril, Nablus'un güneyindeki Beyta kasabasında 4 sivilin plastik kaplı metal mermilerle, bir kişinin ise düşerek yaralandığını bildirdi. Cibril aynı zamanda “İşgal ordusunun Beyt Decan barışçıl yürüyüşünü bastırması ardından 7 sivil biber gazı neticesinde boğulma tehlikesi geçirdi” açıklamalarında bulundu.
Kalkilya'nın doğusunda yer alan Kefer Kaddum kasabasında, yerleşimciliğin kınandığı yürüyüşler sırasında işgalci askerlerin yoğun bir şekilde biber gazı ve plastik kaplı metal mermi kullanması üzerine 11 Filistinlinin yaralandığı, onlarca kişinin ise boğulma tehlikesi ile karşı karşıya kaldığı belirtildi. 
Yerleşimciler, El-Halil’in doğusunda yer alan kendi arazisinde çalışan yaşlı bir adama saldırarak bu kişiyi yaraladı. Yerel görgü tanıklarının bildirdiğine göre Kiryat Arba yerleşim yerinin yakınlarındaki arazisinde olduğu sırada yerleşimcilerin saldırısına uğrayan 64 yaşındaki İbrahim el-Cabari, orta derece yaralar alarak Alia Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı.
Nablus'un güneyindeki Burin kasabasında daha önce çıkan çatışmalarda 33 Filistinli ve Filistinli olmayan bir dayanışma eylemcisinin yaralandığı kaydedildi. Nablus'un güneyindeki Duma köyünde bir baba, anne ve bebeklerinin evlerinde uyudukları sırada yakılarak katledildiği Devabişe soyadından diğer bir aile saldırıya uğradı. Birkaç gün önce iki ayını dolduran Yaser Ammar Devabişe, babasıyla birlikte köyün girişinde bir arabada bulunduğu sırada yerleşimcileri tarafından biber gazına maruz bırakıldı. Saldırının üzerinden saatler geçmesine rağmen oğlunun her uyanışında ağlama krizlerine girdiğini ve gözlerini açmaya çalıştığını söyleyen baba Ammar Devabişe, “Havara kasabasından Duma'ya doğru dönüyorduk. Bazı askerleri görünce şaşırarak arabayı yavaşlattığımda ise yerleşimcilerin hızla saldırısına uğradık. Geri dönmeye çalıştığımda yerleşimcilerden biri arabaya abanarak eşim, oğlum Yaser ve 3 yaşındaki kız kardeşine biber gazı sıktı” açıklamalarında bulundu.
İsrail işgal makamlarının işgal altındaki Kudüs'te Eski Şehir’in kapılarında ve girişlerinde uyguladığı sıkı askeri önlemlere rağmen on binlerce kişi dün Mescid-i Aksa'da Cuma namazını edâ etti.
Kudüs İslami Vakıflar İdaresi, işgal altındaki Kudüs dahil olmak üzere Batı Şeria'dan yaklaşık 50 bin kişinin Mescid-i Aksa'da ‘uzaklaştırmaya ‘rağmen murâbıtlar Cuma’sında’ Cuma namazını kıldığı tahmininde bulundu.



Süveyda sahil bölgesine destek verirken, karşı gösteriler Suriye hükümetini destekliyor

Suriye hükümetine destek amacıyla Tartus'ta düzenlenen gösteriden (Suriye devlet televizyonu el-İhbariyye)
Suriye hükümetine destek amacıyla Tartus'ta düzenlenen gösteriden (Suriye devlet televizyonu el-İhbariyye)
TT

Süveyda sahil bölgesine destek verirken, karşı gösteriler Suriye hükümetini destekliyor

Suriye hükümetine destek amacıyla Tartus'ta düzenlenen gösteriden (Suriye devlet televizyonu el-İhbariyye)
Suriye hükümetine destek amacıyla Tartus'ta düzenlenen gösteriden (Suriye devlet televizyonu el-İhbariyye)

Suriye genelinde dün düzenlenen protesto gösterileri ile karşı gösterilerin ardından ülkede belirgin bir kutuplaşma hâkim olmaya devam ediyor. Yetkililer, sosyal medya üzerinden artan kışkırtma kampanyalarının gölgesinde, şiddetli toplumsal çatışmalara sürüklenmemek için azami ölçüde itidal gösteriyor. Bu ortamda açıklama yapan Suriye Enformasyon Bakanı Hamza el-Mustafa, “Acı tecrübemiz bize sözün sorumluluk olduğunu, kışkırtmanın ise yıkımın ateşini beslediğini öğretti” ifadelerini kullandı.

Aynı saatlerde, İdlib kırsalındaki bir silah deposunda meydana gelen patlama sonucu beş kişi hayatını kaybetti, çok sayıda kişi de yaralandı. Öte yandan, DEAŞ’la Mücadele Uluslararası Koalisyonu (DMUK) güçleri, Deyrizor kırsalında DEAŞ’a yönelik bir hava indirme operasyonu gerçekleştirdi.

y67uı8
Suriye'nin batısındaki Lazkiye kentinde düzenlenen bir gösteriden (AFP)

Ülkenin çeşitli bölgelerinde (Humus, Hama, Lazkiye ve Tartus) düzenlenen ve yerel yönetimlerin güçlendirilmesi ile eski rejim mensuplarından tutukluların serbest bırakılması taleplerinin öne çıktığı protestoların ardından, aynı bölgelerde bu kez hükümete destek veren ve adem-i merkeziyet çağrılarını reddeden karşı gösteriler düzenlendi. Bu karşı gösterilerde, ‘eski rejimin suçlularının hesap vermesi’ talebi de dile getirildi.

Bazı protestolarda mezhepsel tonda kışkırtıcı sloganlar atılırken, Humus ve Lazkiye’nin es-Suleybe mahallesinde düzenlenen gösterilerde ise Suriye halkının birliği vurgulandı; katılımcılar, yeni Suriye yönetimi etrafında kenetlenme ve fitne girişimlerinin önlenmesi çağrısı yaptı. Öte yandan, Süveyda’da Dürzi lider Hikmet el-Hicri’ye destek veren aktivistler, ‘sahil bölgesi ayaklanması’ olarak tanımladıkları hareketle dayanışma için bir eylem gerçekleştirdi. Eylemde, adem-i merkeziyet talebi ve tutukluların serbest bırakılması çağrıları yinelendi; katılımcılar, Şeyh el-Hicri ile protesto çağrısında bulunan Şeyh Gazzal Gazzal’ın fotoğraflarını taşıdı.

Dün Süveyda’da düzenlenen bu eylem, pazartesi günü şehirde araç konvoylarıyla yapılan gösterinin devamı niteliğindeydi. O konvoy gösterisinde de katılımcılar, Şeyh el-Hicri’nin fotoğraflarının yanı sıra İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile birlikte çekilmiş görsellerini taşıdı.

gt
Süveyda'dan (Süveyda 24 internet sitesi)

Yazar Mahir Şerafeddin, Şeyh el-Hicri’nin en önde gelen destekçilerinden biri olarak, sahil bölgesindeki halkı ‘bütün güçleriyle Şeyh Gazzal Gazzal’ın etrafında kenetlenmeye’ çağırdı. Şerafeddin, Facebook’taki paylaşımında, sahil bölgesindeki hareketin ‘Şeyh el-Hicri’ye benzer halktan bir lidere ihtiyaç duyduğunu’ belirterek, “Kendi el-Hicri’nizi ortaya çıkarın; dengeleri değiştireceksiniz” dedi.

Kışkırtıcı kanallar…

Lazkiye Emniyet Müdürü Tuğgeneral Abdulaziz Hilal el-Ahmed, başlangıçta protesto görünümüyle ortaya çıkan çağrıların kısa sürede ‘toplumsal bölünme yaratmayı hedefleyen, mezhepsel tonda sistematik bir kışkırtma platformuna’ dönüştüğünü söyledi. Ahmed, yurtdışından yayın yapan ve nefret söylemi ile mezhepsel gerilimleri körüklemekle bilinen bazı medya kanallarının bu çağrıları büyüttüğünü, hatta taleplerin ‘kanlı olaylara karışmış ağır insan hakları ihlalleriyle suçlanan savaş suçlularının serbest bırakılmasına’ kadar genişletildiğini ifade etti.

Ahmed ayrıca, gösteriler sırasında ‘eski rejimin kalıntılarıyla bağlantılı suç hücrelerine mensup grupların’ tespit edildiğini aktardı. Bu grupların kargaşayı körüklediğini, polis, özel görev timleri ve trafik ekiplerine saldırdığını, ayrıca il emniyet müdürlüğüne bağlı bazı resmi araçları tahrip ettiğini belirtti.

rgthy
Lazkiye'deki güvenlik güçleri (Suriye resmi haber ajansı SANA)

Ahmed, Lazkiye kent merkezindeki Ziraat Kavşağı’nda yapılan eylemi korumakla görevli güvenlik güçlerinin, Ziraat mahallesi yönünden doğrudan ateş altına alındığını açıkladı. Ahmed’e göre söz konusu mahallede, ‘eski rejime bağlı askeri kurumlarla ilişkili bazı subaylar’ yaşıyor. Açılan ateş sonucu iki iç güvenlik personeli ile eyleme katılan bazı siviller yaralandı.

Tuğgeneral Ahmed, “Gösteri yapma ve görüş açıklama hakkı tüm Suriyeliler için meşrudur. Ancak iç güvenlik unsurlarına saldıran, yetki sınırlarını aşan, mezhepsel kargaşa yaratmak için kışkırtma faaliyetlerine katılan herkes yasal çerçevede hesap vermek zorundadır” şeklinde konuştu. Hiçbir tarafın ‘cezasız kalmasına izin verilmeyeceğini’ vurguladı.

Süveyda

Salı günü kentteki bir genel güvenlik kontrol noktasına düzenlenen saldırının ardından Süveyda’da yükselen gerilimi değerlendiren Süveyda Emniyet Müdürü Süleyman Abdulbaki, “Hikmet el-Hicri’nin öncülük ettiği bu tırmanış, devletin işleyişini felç eden bir tümör hâline geliyor” dedi.

xsdfr
Süveyda şehri levhasının yakınında bulunan Suriye güvenlik güçleri (Reuters)

Abdulbaki, Suriye devlet televizyonu el-İhbariyye’ye yaptığı açıklamada, Süveyda’daki genel güvenlik birimlerinin ‘çatışmaya sürüklenmemek için azami çaba gösterdiğini, yanıtın yalnızca saldırılara ve ateş açılan noktalara yönelik olduğunu’ söyledi. Sonuçta ‘Suriye kanının bir olduğunu ve Süveydalıların da kendi halkları olduğunu’ belirterek, bir diyalog zemini oluşturmak için çalıştıklarını ifade etti. Abdulbaki, Hikmet el-Hicri’yi ‘çatışmayı körüklemek ve devletle iş birliğini reddetmekle’ suçladı.

Suriye İçişleri Bakanlığı ise daha önce yaptığı açıklamada, Süveyda’nın batı kırsalında bakanlığa bağlı bir güvenlik kontrol noktasının ‘kanun dışı gruplar’ tarafından saldırıya uğradığını ve saldırıda bir güvenlik görevlisinin hayatını kaybettiğini, ikisinin de yaralandığını bildirdi. Açıklamaya göre, İçişleri Bakanlığı birimleri ateşin kaynağına karşılık verdi ve ‘saldırgan gruplar arasında ölü ve yaralılar’ olduğu ifade edildi. Bakanlık, bu tür saldırıların ‘yalnızca Süveyda’daki güvenliği ve sivillerin günlük yaşamını istikrarsızlaştırmayı hedeflediğini’ vurguladı.

Öte yandan Süveyda’daki yerel medya kaynakları, genel güvenlik güçlerinin salı akşamı kentin kuzeyinde birden fazla hatta ‘insansız hava araçları (İHA) ve ağır makineli tüfeklerle ani operasyonlar’ düzenlediğini aktardı. Şarku’l Avsat’ın yerel haber sitesi Süveyda 24’ten aktardığına göre, bu olaylarda bir genç öldü, çok sayıda kişi de yaralandı. Site ayrıca, Süveyda’nın güneybatısındaki Yerd köyü yakınlarında bir kontrol noktasına yönelik silahlı saldırıda, bir güvenlik görevlisinin öldürülmesi ve ikisinin yaralanmasının ardından bölgede ‘yoğun gerilim’ yaşandığını duyurdu.

ty7u
Süveyda vilayetinin Basra el-Harir bölgesindeki Suriye güvenlik güçleri (AP)

Yerel haber sitesi, bölgedeki kaynaklara dayanarak, ‘yerel grupların herhangi bir saldırı düzenlediği iddialarının doğru olmadığını’ belirtti. Kaynaklara göre ateş açılması olayı, ‘kontrol noktasında, arama yapılmadan geçmeye çalışan bir aracın durdurulması sırasında’ meydana geldi.

Aynı kaynaklar, insani yardım hattı üzerinde, Busra eş-Şam’a uzanan güzergâhtaki bu kontrol noktasına takviye birliklerin gönderilmesinin ardından, iki kişinin güvenlik güçlerince gözaltına alındığını bildirdi. Bu gelişmeyi, Süveyda kentinin batı kesiminde yerel Ulusal Muhafız grupları ile genel güvenlik güçleri arasında kısa süreli çatışmalar izledi.

Yıkımın yakıtı

Kahire’de düzenlenen Arap Enformasyon Bakanları Konseyi’nin 55. oturumunda konuşan Suriye Enformasyon Bakanı Hamza el-Mustafa, Suriye’nin ‘çoğulculuğa saygı duyan, diyaloğa inanan özgür ve sorumlu bir medya inşa etmeye çalıştığını’ söyledi. Mustafa, medyanın ‘halkın sesi ve Suriye’nin çeşitli toplumsal bileşenleri arasında köprü’ olması gerektiğini belirterek şu ifadeyi kullandı: “Acı tecrübemiz bize gösterdi ki, söz sorumluluktur; kışkırtma ise yıkımın yakıtıdır.”

İdlib kırsalı

Saha kaynaklarına göre, İdlib’in kuzeybatısındaki Kafr Teharim kasabasında bir silah deposunda patlama meydana geldi. Yerel kaynaklar, patlamanın DMUK uçaklarının hava saldırısından kaynaklanmış olabileceğini öne sürdü. Ancak vilayetin iç güvenlik birimleri, patlamanın yakında çalışan bir tamir ekibinden kaynaklanan arıza nedeniyle gerçekleştiğini açıkladı. Patlamada 5 işçi hayatını kaybetti, 9 kişi yaralandı. Sosyal medyada paylaşılan görüntülerde yoğun duman bulutları görülürken, bölge sakinleri patlamanın ‘geniş bir alanda hissedildiğini ve yakın okullardaki çocuklarda paniğe yol açtığını’ aktardı.

fr
Tamamen yıkılan deponun bulunduğu yere gelen kurtarma ekipleri (Suriye resmi haber ajansı SANA)

Yerel kaynaklar, Deyrizor’da DMUK güçlerinin, Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ile iş birliği içinde, kentin kuzeydoğu kırsalındaki Marat beldesinin Zelzele mahallesinde bir hava indirme operasyonu gerçekleştirdiğini bildirdi. Operasyon kapsamında iki eve baskın düzenlendi ve DEAŞ örgütüne bağlı olmakla suçlanan iki kişi gözaltına alındı.


Gazze anlaşması: Arabulucuların ikinci aşamaya geçişini engelleyen dört sorun

Cibaliye'de yıkılan binaların enkazı arasında sokaklara kurulmuş çadırlar (AFP)
Cibaliye'de yıkılan binaların enkazı arasında sokaklara kurulmuş çadırlar (AFP)
TT

Gazze anlaşması: Arabulucuların ikinci aşamaya geçişini engelleyen dört sorun

Cibaliye'de yıkılan binaların enkazı arasında sokaklara kurulmuş çadırlar (AFP)
Cibaliye'de yıkılan binaların enkazı arasında sokaklara kurulmuş çadırlar (AFP)

Gazze Şeridi’ndeki ateşkesin garantörleri ve arabulucuları, Washington’un yokluğunda Gazze anlaşması ile ilgili bir toplantıya ev sahipliği yapan Kahire’de, ateşkesin sürdürülmesinin önünde bazı ‘zorluklar’ bulunduğunu kabul etti. Toplantıda, ateşkesin ikinci aşamasına geçiş için adımlar ele alınsa da, anlaşmanın beşinci haftasını aşmasına rağmen bu aşamaya yaklaşılabilmiş değil.

Mısır, Katar ve Türkiye’nin katıldığı toplantıda söz konusu zorluklar detaylandırılmasa da, uzmanlar Şarku’l Avsat’a yaptıkları açıklamalarda, temel engellerin başında Filistin tarafları arasındaki uzlaşının eksikliği ve Gazze Yönetim Komitesi’nin kurulmamış olması geldiğini belirtiyor. Ayrıca Refah’taki savaşçı krizinin devam etmesi, ABD’nin Ukrayna gündemiyle meşgul olması ve Gazze’deki silahsızlandırma konusunun çözülememesi de süreci zorlaştırıyor. Uzmanlar, arabulucuların bu engelleri aşmak için daha yoğun çaba göstereceğini öngörüyor.

Hamas heyeti, hareketin baş müzakerecisi Halil el-Hayye başkanlığında, pazar günü Kahire’de Mısır Genel İstihbarat Servisi Başkanı Hasan Reşad ile bir görüşme yaptı. Görüşmede, iletişim kesilen Refah’taki Hamas savaşçılarının durumu ele alındı.

İsrail ve Filistin medyası, Refah tünellerinde yaklaşık 200 Hamas savaşçısının kuşatılmış durumda olduğunu ve bu alanın, 10 Ekim’den bu yana yürürlükte olan ateşkes kapsamında İsrail güçlerinin yeniden konuşlandığı bir bölge olduğunu bildiriyor.

Filistinli analist Muhtar Gabaşi’ye göre, Hamas savaşçılarının durumu, ikinci aşamanın önündeki asıl engel değil. ABD’nin toplantıya katılmaması ve İsrail’in ikinci aşamaya geçme konusunda isteksizliği süreci zorlaştıran diğer faktörler arasında.

Filistinli siyasi analist Abdulmehdi Mutava ise Filistin tarafları arasında Gazze Yönetim Komitesi konusunda uzlaşı eksikliği, silahsızlandırmanın nasıl yapılacağı sorusuna cevap verilmemesi ve bölgede görev yapacak uluslararası gücün belirlenmemesi gibi sorunlara dikkat çekti.

Kahire el-İhbariyye televizyonu, arabulucular ve garantörlerin toplantısına Mısır Genel İstihbarat Servisi Başkanı Hasan Reşad, Katar Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani ve Millî İstihbarat Teşkilâtı (MİT) Başkanı İbrahim Kalın’ın katıldığını; toplantıda olası ihlallerin giderilmesi ve ateşkesin sabitlenmesi için önlemler üzerinde durulduğunu aktardı.

zxsdf
Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki mülteci kampları, yağışların ardından sular altında kaldı. (AFP)

Kahire el-İhbariyye televizyonu, salı akşamı katılımcıların ABD Başkanı Donald Trump’ın savaş sonrası Gazze yönetimi için hazırlanan 20 maddelik planının ikinci aşamasının uygulanması ve ateşkes ihlallerinin önlenmesi konusundaki ortak çabaları görüştüğünü bildirdi. Amaç, ateşkesi kalıcı hale getirmek olarak açıklandı.

Türk bir yetkiliye göre MİT Başkanı, Kahire’de Mısırlı mevkidaşı ve Katar Dışişleri Bakanı ile bir araya gelerek, Gazze’deki ateşkesin ikinci aşamasına geçişi ve ABD ile koordinasyon içinde tüm engellerin kaldırılmasını ele aldı. Toplantının amacı, ateşkesin sürdürülmesini sağlamak ve yeni ihlallerin önüne geçmekti. Şarku’l Avsat’ın Reuters’tan aktardığına göre bu görüşme, Hamas heyetinin Mısır Genel İstihbarat Servisi Başkanı ile gerçekleştirdiği toplantıdan iki gün sonra yapıldı.

Hamas ile yapılan önceki görüşmede, ikinci aşamanın başlıca unsurları olarak Hamas’ın silahsızlandırılması, geçici bir yönetim otoritesinin kurulması ve Gazze’de istikrarı sağlamak için yabancı güçlerden oluşan uluslararası bir gücün konuşlandırılması ele alındı.

Filistinli analist Abdulmehdi Mutava, arabulucular ve garantörler arasındaki toplantıların kritik bir dönemde gerçekleştiğini belirterek, “Eğer arabulucular silahsızlandırma ve uluslararası güçlerin konuşlandırılması konusunda bir formül üzerinde anlaşırsa, işler olumlu yönde değişir; aksi halde birinci aşamada sıkışıp kalırız” dedi.

Muhtar Gabaşi ise ABD’nin sürece müdahil olmaması ve başka gündemlerle meşgul olmasının, ikinci aşamaya geçişi zayıflatacağını vurguladı.


Irak'taki büyük bir doğalgaz sahasındaki çalışmalar İHA saldırısının ardından askıya alındı

Irak Kürdistanı, Süleymaniye ilindeki Kormor gaz sahası (Arşiv- Reuters)
Irak Kürdistanı, Süleymaniye ilindeki Kormor gaz sahası (Arşiv- Reuters)
TT

Irak'taki büyük bir doğalgaz sahasındaki çalışmalar İHA saldırısının ardından askıya alındı

Irak Kürdistanı, Süleymaniye ilindeki Kormor gaz sahası (Arşiv- Reuters)
Irak Kürdistanı, Süleymaniye ilindeki Kormor gaz sahası (Arşiv- Reuters)

Irak Kürdistanı'ndaki Kormor gaz sahasındaki mühendisler, dün yaptıkları açıklamada, insansız hava aracı (İHA) saldırısının sahadaki faaliyetlerin askıya alınmasına neden olduğunu duyurdular.

Kürdistan Bölgesi Doğal Kaynaklar ve Elektrik Bakanlıkları ortak bir açıklamada, saldırının ardından bölgedeki tüm elektrik santrallerine gaz arzının durdurulduğunu açıkladı. Güvenlik kaynakları, sahadaki depolama tanklarını vuran saldırının yangına yol açtığını ve bazı işçilerin yaralandığını bildirdi.

Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığına göre bir işçi, çalışanların daha fazla saldırı korkusuyla sığındıkları sahadaki sığınağın içinden, "Bir İHA, sahadaki büyük bir gaz depolama tesisine saldırarak büyük hasara yol açtı ve yangın hala devam ediyor" dedi. Rudaw'ın X internet sitesinde yayınladığı bir videoda, saldırının ardından bölgeden dumanların yükseldiği görülüyor

Ortak açıklamada, iki bakanlıktan ve sahayı işleten BAE merkezli şirket Dana Gas'tan ekiplerin şu anda olay yerinde inceleme yaptığı belirtildi. Saldırının faillerinin kimliği henüz belirlenemedi.

Bu, son günlerde sahaya yapılan ikinci İHA saldırısı. Pazar akşamı, Irak Kürt güvenlik güçleri, sahaya ulaşmasını engellemek için bir İHA’yı düşürdü.