Çin’in Tayvan’ı işgal etmeden boyun eğdirebileceği 4 olası senaryo

Tayvan’a ait bir savaş uçağı, Çin’in ülkeyi işgalini simüle eden bir askeri tatbikatta (Reuters)
Tayvan’a ait bir savaş uçağı, Çin’in ülkeyi işgalini simüle eden bir askeri tatbikatta (Reuters)
TT

Çin’in Tayvan’ı işgal etmeden boyun eğdirebileceği 4 olası senaryo

Tayvan’a ait bir savaş uçağı, Çin’in ülkeyi işgalini simüle eden bir askeri tatbikatta (Reuters)
Tayvan’a ait bir savaş uçağı, Çin’in ülkeyi işgalini simüle eden bir askeri tatbikatta (Reuters)

Çin, Devlet Başkanı Şi Cinping yönetiminde uluslararası sahnede gücünü giderek daha fazla artırıyor, bu da Pekin’in Tayvan’a askeri bir saldırı başlatacağına dair endişeleri artırıyor.
Pekin, özerk adayı kendi topraklarının bir parçası olarak görüyor ve gerekirse zorla geri almaya kararlı olduğunu vurguluyor.
Ancak tam ölçekli bir işgal, Çin’in Tayvan’ı boyun eğmeye zorlaması için tek seçeneği değil.
Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığı habere göre, Pekin’in bu konuda uygulayabileceği seçeneklerden bazıları şunlar;

Yakındaki Adaların İlhakı 
Çin, Tayvan’ın çevresindeki adaların bir kısmını veya tamamını işgal etmeyi seçebilir.
Kinmen ve Matsu adaları, Çin anakara kıyılarından sadece 10 kilometre uzaklıkta. Her ikisi de Çin iç savaşının sona ermesinden sonraki yıllarda sık sık topçu bombardımanına maruz kaldı.
Pekin, Pratas Adaları ve hatta uzaktaki Spratly Takım Adaları’nın en büyüğü olan Taiping Adası gibi Güney Çin Denizi’ndeki diğer Tayvan çıkarlarını da hedef alabilir.
Bir adım daha ileri giderse, Tayvan’a çok daha yakın olan, Çin ana karasından yaklaşık 50 kilometre uzaklıktaki Penghu Takımadaları’nı ele geçirebilir.
2019 yılına kadar Tayvan Genelkurmay Başkanı olan emekli Amiral Lee Hsi-min, AFP’ye verdiği demeçte şu ifadeleri kullandı;
 “Penghu’nun stratejik önemi diğer adalardan daha fazla. Çin ordusu Penghu’yu işgal edecek olsa, kısa menzilli saldırılar ve hava üstünlüğü elde etmek için bir dayanak görevi görecektir.”
ABD Deniz Harp Okulu’nun bir raporunda, uzak adalarla başlayan bir ‘basamak taşı stratejisi’nin Pekin’e ‘bir takım önemli avantajlar’ sunacağına dikkat çekildi.
Ancak Çin, ana ada Tayvan’a saldırmamayı ve ilhakları Taipei’ye diplomatik ve psikolojik baskı uygulamak için kullanmayı da seçebilir.

Gümrük ablukası
Çin bir ‘gümrük ablukası’ uygulayabilir, yani Tayvan’ın hava ve deniz sınırlarını etkin bir şekilde kontrol edebilir, gelen gemi ve uçakları denetleyebilir, ‘masum’ araçların geçişine izin verebilir ve ‘şüpheli’ olanları Çin limanlarına yönlendirebilir.
Dış İlişkiler Konseyi’nin 2021 tarihli raporunda, “Çin hükümeti, Pekin’in kimin geldiğini (ve belki de kimin gittiğini) kendisinin kontrol ettiğini göstererek, en azından bir süre için Tayvan halkının adada kendi işlerini yürütmesine izin verecek” denildi.
Bu senaryoda, günlük feribotlar gibi yolcu trafiğinin yanı sıra gıda ve enerji ithalatına da izin verilecektir.
Dış İlişkiler Konseyi’nin raporunda ayrıca, “Amaç, Tayvan’ı bir kontrol kaybını kabul etmeye zorlamak ve Tayvan’ı en azından askeri teçhizat ve ilgili yabancı uzmanların transferinden koparmak” ifadeleri kullanıldı.

Tam bir abluka
Pekin ayrıca Tayvan Boğazı’na herhangi bir şeyin girmesini veya çıkmasını engelleyerek tam bir abluka uygulamayı da seçebilir.
Tayvan Savunma Bakanlığı’nın 2021 tarihli raporda, “Çin ordusu şu anda kritik limanlarımıza, havalimanlarımıza ve uçuş yollarımıza karşı yerel abluka uygulayabilir, hava ve deniz hatlarımızı kesebilir, askeri malzeme ve lojistik kaynaklarımızın yanı sıra askeri malzeme ve lojistik kaynaklarımızın akışını da etkileyebilir” denildi.
ABD’li emekli bir istihbarat subayı olan Lonnie Henley, geçen yıl Şubat ayında ABD-Çin Ekonomi ve Güvenlik İnceleme Komisyonu’na, Çin’in ciddi şekilde sınırlı bir kuvvetle bile bir ablukaya ‘süresiz’ devam edebileceğini söyledi.

Saldırı yöntemi
Çin ordusu tam bir kara işgali yapmaktan kaçınabilir ancak bunun yerine önemli askeri ve sivil altyapıyı ortadan kaldırmak için hava ve füze saldırılarını kullanabilir ve Tayvan’ın savunmasını felce uğratabilir.
Aynı amaca ulaşmak için siber savaşı da kullanabilir.
ABD Savunma Bakanlığı’nın eski yetkilisi ve güvenlik analisti Andrew Krepinevich The Telegraph gazetesine verdiği demeçte şöyle konuştu;
“Çin ordusu kendi doktrinine göre hareket ederse, Tayvan’ın kritik altyapısını ve askeri komuta bağlantılarını devre dışı bırakmak için büyük ölçekli elektromanyetik haberleşmeyi ve havadaki sinyalleri bozabilir ve diğer elektronik savaş biçimleriyle desteklenen büyük bir siber saldırı görebiliriz.”
Çin ayrıca adayı terörize etmek için hava üstünlüğünü kullanarak Tayvan’a boyun eğdirmeyi seçebilir.
Singapur’daki S. Rajaratnam Uluslararası Çalışmalar Okulu’nda yardımcı araştırma görevlisi olan James Char’a göre, Pekin ‘Çinli kardeşler’ dedikleri Tayvanlılar arasında kan ve yıkıma yol açacağı için bu adımı atmayabilir.



Trump Keşmir konusunda anlaşma ararken, Hindistan'ın diplomatik hırsı sınanıyor

ABD Başkanı Donald Trump, Hindistan Başbakanı Narendra Modi'yi Beyaz Saray'da ağırladı. (Arşiv – AP
ABD Başkanı Donald Trump, Hindistan Başbakanı Narendra Modi'yi Beyaz Saray'da ağırladı. (Arşiv – AP
TT

Trump Keşmir konusunda anlaşma ararken, Hindistan'ın diplomatik hırsı sınanıyor

ABD Başkanı Donald Trump, Hindistan Başbakanı Narendra Modi'yi Beyaz Saray'da ağırladı. (Arşiv – AP
ABD Başkanı Donald Trump, Hindistan Başbakanı Narendra Modi'yi Beyaz Saray'da ağırladı. (Arşiv – AP

Analistler, Hindistan ve Pakistan'ın ABD'nin müdahalesi sayesinde topyekûn savaşın eşiğinden döndüğünü, ancak ABD Başkanı Donald Trump'ın Keşmir anlaşmazlığında arabuluculuk yapmayı teklif etmesinin ardından Yeni Delhi'nin küresel diplomatik güç olma hedefinin büyük bir sınavla karşı karşıya olduğunu söyledi.

Şarku’l Avsat’ın Reuters’tan aktardığına göre Hindistan'ın dünyanın beşinci büyük ekonomisi olma yolundaki hızlı yükselişi, küresel sahnedeki güvenini ve etkisini arttırdı. Hindistan, Sri Lanka'daki ekonomik çöküş ve Myanmar depremi gibi bölgesel krizlerin ele alınmasında önemli bir rol oynadı.

Ancak Keşmir konusunda Pakistan'la yaşanan çatışma Hindistan siyasetinin sinir uçlarına dokunuyor. Son birkaç gündür iki ülke arasında karşılıklı füze atışları ve hava saldırılarıyla şiddetlenen çatışmalarda en az 66 kişi hayatını kaybetti.

Hindistan'ın, Keşmir sorununda kendi çıkarlarından ödün vermeden ticaret gibi konularda Trump'ın gözüne girmek için diplomatik olarak nasıl bir yol izleyeceği büyük ölçüde iç politikaya bağlı olacak ve Keşmir sorununun gelecekteki seyrini belirleyebilecek.

Güney Asya analisti olan Michael Kugelman, “Hindistan (ateşkesin gerektirdiği) daha geniş kapsamlı görüşmelere sıcak bakmıyor. Bu yaklaşıma bağlı kalmak zorlu bir iş olacak” ifadelerini kullandı.

Ateşkesin ne kadar kırılgan olduğunun bir işareti olarak iki hükümet cumartesi gecesi geç saatlerde ciddi ihlal suçlamalarında bulundu.

Kugelman ateşkesin gerilimin en yüksek olduğu dönemde ‘aceleyle sağlandığını’ kaydetti. Trump dün, “Bu iki büyük ulusla ticareti önemli ölçüde arttıracağım” dedi. Hindistan Başbakanı Narendra Modi, çatışmanın başlamasından bu yana kamuoyu önünde herhangi bir yorumda bulunmadı.

Görsel kaldırıldı.Pakistan Başbakanı Şahbaz Şerif (Reuters)

Hindistan Keşmir'i kendi topraklarının ayrılmaz bir parçası olarak görüyor ve özellikle de dışarıdan bir arabulucu aracılığıyla müzakere edilemeyeceğini düşünüyor. Hem Hindistan hem de Pakistan, Keşmir'in bazı kısımlarını kontrol ediyor ve bölgede tam egemenlik iddiasında bulunuyor. Hindistan'ın Pakistan destekli bir isyan olarak tanımladığı durum yüzünden bölge üzerinde iki savaş ve çok sayıda başka çatışma yaşandı. Pakistan ise isyanı desteklediğini reddediyor.

Hindistanlı savunma analisti Brahma Chellaney, “Hindistan, ABD'nin baskısıyla, başladıktan sadece üç gün sonra askeri operasyonları durdurmayı kabul ederek, uluslararası toplumun dikkatini bu krize neden olan Pakistan destekli sınır ötesi terörizme odaklamak yerine Keşmir çatışmasına çekiyor” dedi.

İki ülkenin 1947'de ayrılmasından sonra Hindistan ve Pakistan, Keşmir konusunda süregelen anlaşmazlıklarında Batı tarafından on yıllar boyunca bir ve aynı olarak görüldü. Ancak son birkaç yılda Hindistan'ın ekonomik yükselişi de dahil olmak üzere çeşitli nedenlerle bu durum değişti. Pakistan'ın ekonomisi ise sıkıntıda ve Hindistan'ın yalnızca onda biri büyüklüğünde.

Görsel kaldırıldı.Hindistan Başbakanı Narendra Modi, (EPA)

Trump'ın Keşmir sorununa bir çözüm bulunması önerisi ve ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio'nun Hindistan ve Pakistan'ın tarafsız bir yerde daha geniş konularda görüşmelere başlayacağı yönündeki açıklaması, Hindistan'daki birçok kişiyi hayal kırıklığına uğrattı.

Pakistan, Trump'ın Keşmir konusundaki teklifi için defalarca teşekkür ederken, Hindistan, ateşkesin sağlanmasında herhangi bir üçüncü tarafın rolünü kabul etmeyerek, bunun tamamen iki taraf arasındaki bir anlaşmanın sonucu olduğunu ileri sürdü.

Hindistan'daki analistler ve muhalefet partileri, Yeni Delhi'nin geçtiğimiz çarşamba günü Pakistan'a füze atarak stratejik hedeflerine ulaşıp ulaşmadığını sorgulamaya başladı. Hindistan, bunun geçen ay Keşmir'de turistleri hedef alan ve 26 kişinin ölümüne yol açan saldırıya misilleme olduğunu iddia etti. Yeni Delhi saldırıdan Pakistan'ı sorumlu tuttu, İslamabad ise bu iddiayı reddetti.

Pakistan'ın iç kesimlerine füzelerin ateşlenmesi Modi'nin seleflerine kıyasla risk almaya daha meyilli olduğunu gösterdi. Ancak ani ateşkes Modi'yi ülke içinde nadir görülen eleştirilere maruz bıraktı.

Modi'nin Hindu milliyetçisi Bharatiya Janata Partisi'nden (Hindistan Halk Partisi) eski bir parlamenter olan Swapan Dasgupta, ateşkesin Hindistan'da çeşitli nedenlerle iyi karşılanmadığını, çünkü ‘Trump'ın aniden ortaya çıkıp kararını açıkladığını’ söyledi.

Hindistan'ın ana muhalefet partisi Hindistan Ulusal Kongresi de bu görüşü yineleyerek, hükümetten ‘Washington'un neden ateşkes ilan ettiğini’ açıklamasını talep etti. Hindistan Ulusal Kongresi Sözcüsü Jairam Ramesh, “Üçüncü tarafların arabuluculuğu için kapıları açtık mı?” diye sordu.

Düşmanlıkların sona ermesine rağmen, ilişkilerde Hindistan'ın sertliğini test edecek ve daha katı bir yaklaşım benimsemesine neden olabilecek bir dizi sıcak nokta var.

Diğer yandan Pakistanlı diplomatlar ve hükümet yetkilileri, ülkeleri için en önemli konunun, Hindistan'ın geçen ay askıya aldığı ve Pakistan'daki çok sayıda çiftçi ve hidroelektrik santrali için hayati bir su kaynağı olan İndus Su Anlaşması olacağını söyledi.

Pakistan eski Dışişleri Bakanı ve mevcut hükümeti destekleyen Pakistan Halk Partisi'nin lideri Bilawal Bhutto Zerdari, “ABD'nin daha geniş bir diyalog için verdiği güvence olmasaydı Pakistan ateşkesi kabul etmezdi” dedi.

Pakistan'ın eski Ulusal Güvenlik Danışmanı Moeed Yusuf, Keşmir'le ilgili risk döngüsünü kırmak için kapsamlı bir anlaşmanın gerekli olduğunu söyledi. Yusuf, “Çünkü krizin kökleri halen orada. Her altı ayda, bir yılda, iki ya da üç yılda bir benzer bir şey oluyor ve sonra nükleer bir ortamda savaşın eşiğine geri dönüyoruz” ifadelerini kullandı.