Mısır’daki bir camide şarkı söyleyip dans eden 3 kişi göz altına alındı

Mısır Vakıflar Bakanlığı (Bakanlık İnternet Sayfası)
Mısır Vakıflar Bakanlığı (Bakanlık İnternet Sayfası)
TT

Mısır’daki bir camide şarkı söyleyip dans eden 3 kişi göz altına alındı

Mısır Vakıflar Bakanlığı (Bakanlık İnternet Sayfası)
Mısır Vakıflar Bakanlığı (Bakanlık İnternet Sayfası)

Mısır Cumhuriyet Başsavcılığı, bir camide şarkı söyleyen ve dans eden 3 kişi hakkında 15 gün süreyle gözaltı kararını aldı.
Zanlılardan birinin, cami içinde şarkı söyleyip dans etmesinin videoya alınması Mısır kamuoyunda tartışmalara yol açtı. Mısır Vakıflar Bakanlığı, videonun caminin bakım çalışmalarının yapıldığı sürede çekildiğini açıkladı.
Şarku’l Avsat’ın El Mısri El Yevm gazetesinden aktardığı habere göre Avukat Nebih el-Cunadi, Savcılığın, sanıkları ‘anayasaya aykırı bir grubun üyesi olmak, kamu güvenliğini ve huzurunu bozmak, sosyal medyada özel bir hesap kullanarak suçun paylaşılması’ ile suçladığını aktardı.
Genç bir adamın bir cami içerisinde mikrofon kullanarak şarkı söyleyip dans etmesi Mısır’da tartışmalara neden oldu. Videodaki kişinin Kalyubiye Valiliği’nde bulunan camide oymacı olarak çalıştığı ve videonun caminin bakım çalışmalarının yapıldığı günlerde çekildiği kaydedildi.
Mısır Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan yapılan açıklamada “İzleme ve Analiz Birimi, bir caminin içinde mikrofonla şarkı söyleyip dans eden bir gencin videosunu izledi. Videonun izlenmesi İçişleri Bakanlığı Ceza Soruşturma Dairesi’ne gelen rapor ile aynı zamanda gerçekleşti. Zanlı, videoyu Tiktok uygulaması üzerinde paylaşmıştır” ifadeleri kullanıldı.
Vakıflar Bakanlığı Gözetim ve Teftiş İşleri Dairesi Başkanı Şeyh Sabri Yasin Davidar, “Camide rahatsız edici hareketler eşliğinde şarkı söyleyen kişinin videosu, bir yıldan fazla bir süre önce çekildi. Çünkü videonun çekildiği zaman, söz konusu camide bakım ve onarım çalışmaları yapılıyordu” dedi. Videodaki kişinin camide oymacı olarak çalıştığı belirtildi.
Mısırlı yetkililer, camilerde kontrolün sağlanması için çalışmalar yürütüyor. Camide vaaz veya ders verecek kişilerin Ezher Üniversitesi’nden mezun olunmasına karar verildi. Kararı ihlal edenlerin ise hapis ve para cezası alabileceği belirtildi. Alınan kararlar sonucunda Vakıflar Bakanlığı yetkilileri dışında cami içinde veya dışında bağış toplanması yasaklandı.
 



Irak'ta seçimlerin boykotu iktidar koalisyonunu karıştırdı

Bağdat'ta düzenlenen Koordinasyon Çerçevesi toplantısından (X)
Bağdat'ta düzenlenen Koordinasyon Çerçevesi toplantısından (X)
TT

Irak'ta seçimlerin boykotu iktidar koalisyonunu karıştırdı

Bağdat'ta düzenlenen Koordinasyon Çerçevesi toplantısından (X)
Bağdat'ta düzenlenen Koordinasyon Çerçevesi toplantısından (X)

Eski Başbakan Haydar el-İbadi Irak'ta ‘seçim sisteminin reforme edilmesi’ çağrısında bulunurken, Koordinasyon Çerçevesi’nin Mukteda es-Sadr'ın Kasım 2025'te yapılması planlanan seçimleri boykot etme kararına karşı tavır alması bekleniyor.

El-İbadi liderliğindeki Zafer Koalisyonu, seçim sisteminin ‘yolsuzluk’ suçu işleyen kişilerin seçime katılmasını engellemesi gerektiğini bildirdi. Koalisyon tarafından bugün yapılan basın açıklamasında, “Ülkenin karşı karşıya olduğu zorluklar, özellikle de bu tarihi anda, sistemin siyasi tabanını genişletmeyi, herkesi dahil etmeyi ve seçim sürecini yolsuzluğa bulaşmış kişilerden ve manipülatörlerden korumayı gerektiriyor” denildi.

Koalisyon, ‘herhangi bir devletin çöküşünün üstesinden gelmenin, halkın çıkarlarını ve devletin varlığını koruyarak iç siyasi ve sosyal birlikle başarılabileceğini’ vurguladı. Açıklamada, “Ulusal bir reform vizyonu temelinde aday olmamak, çıkarlar nedeniyle başkalarının seçimlere katılmasına izin vermemekten temelde farklıdır” ifadesi yer aldı.

Koordinasyon Çerçevesi’nin ana bileşenlerinden biri olan el-İbadi'nin koalisyonu, Sadr'ın benzer bir açıklama yapmasından bir gün sonra seçimleri boykot ettiğini duyurdu.

 Eski Irak Başbakanı Haydar el-İbadi (X)Eski Irak Başbakanı Haydar el-İbadi (X)

Koordinasyon Çerçevesi'nin pozisyonu

Koordinasyon Çerçevesi, Sadr ve el-İbadi'nin kararları ve bunların bir sonraki parlamentoda Şii temsiliyeti üzerindeki etkileri konusunda hemen bir görüş bildirmedi. Bilgi sahibi kaynaklar, “Sadr ve el-İbadi'nin kararlarını ele alma konusunda Şii meclisi içinde anlaşmazlıklar var” dedi.

Şarku’l Avsat'a konuşan kaynaklar şu ifadeleri kullandı: “Bedir Örgütü lideri Hadi el-Amiri ve Hikmet Hareketi lideri Ammar el-Hekim'in başını çektiği bazı Şii liderlerin durumu kontrol altına alma çabaları var. Yaşananlara uyum sağlamak için uzlaşmacı bir çözüm arayışının yanı sıra Sadr'a seçimlere katılması ve boykotu tersine çevirmesi için davette bulunma ve Bağımsız Yüksek Seçim Komisyonu'nu birkaç günlüğüne adaylık kapısını yeniden açmaya davet etme olasılığı da var… Koordinasyon Çerçevesi içinde farklı görüşler var, ancak Kanun Devleti Koalisyonu lideri Nuri el-Maliki'nin tutumunun Sadr'ı boykotu kırmaya ve seçimlere katılacağını açıklamaya davet etme eğiliminde olduğu dikkat çekiyor.”

Sadr, Kasım ayında yapılması planlanan parlamento seçimlerini boykot etme kararından dönmek için zorlu koşullar öne sürdü.

Sadr X platformundaki hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, “Yolsuzluk var olduğu sürece hiçbir seçime katılmayacağım. Doğruluk ancak kontrolsüz silahların teslim edilmesi, milislerin dağıtılması ve ordunun güçlendirilmesiyle tesis edilecektir” ifadelerini kullandı.

Yerel platformlarda, Sadr Hareketi liderleri ile aralarında Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani'nin de bulunduğu Şii liderler arasında seçimlere katılma amacıyla temaslar kurulduğuna dair sızıntılar dolaşıyor.

Şarku’l Avsat'a konuşan siyasi bir kaynak, ‘Sadr Hareketi ile geri dönme olasılıkları konusunda şu ana kadar görüşmelerin durmadığını’ söyledi.

Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr (Sadr Hareketi medyası)Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr (Sadr Hareketi medyası)

Seçimlerin meşruiyeti

Son dönemde izlenen çeşitli göstergelere göre seçimlerin meşruiyetine ilişkin endişeler bulunuyor. Boykotun kırılgan bir bölgesel ve uluslararası ortamda diğer kesimler tarafından da tekrarlanması, özellikle silah taşıyan ya da geçmişte silah taşımış olanlar başta olmak üzere pek çok Şii gücün, İran'ın hedef alınmasının ardından ABD ve İsrail tarafından hedef alınabilecekleri korkusunu taşımaya devam ettikleri bir dönemde, siyasi sistemin meşruiyetini etkileyebilir.

Aynı bağlamda araştırmacı Seyf es-Saadi Şarku’l Avsat'a verdiği demeçte şu ifadeleri kullandı: “Irak'taki siyasi sınıf, boykot eden çoğunluğun seçimlere katılma güvenini yeniden tesis edecek olgun bir seçim sistemi sunamadı. Bunun nedeni, seçim yasasının her seçim döneminde, oy veren halkın gerekçeleri dikkate alınmaksızın, büyük geleneksel partilerin ölçülerine uyacak şekilde değiştirilmesidir… Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr ve iki eski başbakan Haydar el-İbadi ve Mustafa el-Kazımi'nin boykotu, seçimlere giden sürecin ciddiyetinin bir göstergesidir.”

Ancak es-Saadi, ‘seçim bölgesi sistemi, Sainte Lague sistemi ve benimsenen yüzde ile her seçimde sorunlara neden olan sonuç hızlandırma cihazlarına ilişkin doğru istatistiklere dayanan olgun bir yasanın çıkarılması yoluyla Irak'taki seçim sisteminde reform yapılabileceğini’ düşünüyor.