NATO ülkelerinde halkın ittifaka desteği arttı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

NATO ülkelerinde halkın ittifaka desteği arttı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

NATO müttefiki ülkelerde yaşayanların ittifak üyeliğine verdikleri destek geçen yıla göre yükseldi.
NATO, 28-30 Haziran'da İspanya'nın başkenti Madrid'de yapılacak zirve toplantısı öncesinde 30 üye ülkede yaklaşık 29 bin kişinin katıldığı anket yaptırdı.
Ankette "Ülkenizin NATO üyeliği lehine veya aleyhine oy kullanacak olsanız hangisini seçerdiniz?" sorusuna yüzde 72 oranında lehte cevap verildi. Bu oran 2021'de yüzde 71'di.
NATO sınırlarında yaşayanların yüzde 60'ı NATO üyeliği nedeniyle ülkelerinin daha güvende, yüzde 20'si ise daha az güvende olduğunu ifade etti.
Ülkelerinin gelecekteki güvenliği için NATO üyeliğinin önemli olduğunu düşünenlerin oranı yüzde 71, önemsiz olduğunu söyleyenlerin oranı ise yüzde 9 oldu.
Olası bir referandumda ülkelerinin NATO üyesi olarak kalmasını isteyeceklerin oranı yüzde 84 olurken, bunu istemeyeceklerin oranı yüzde 16 olarak ölçüldü.
Ankete katılanların yüzde 67'si ülkesinin bir başka NATO müttefikini saldırıya uğraması halinde savunması gerektiğini söyledi. Yüzde 11 ise buna karşı çıktı.

Rusya ve Çin'e bakış olumsuz
Ankette Rusya'nın Ukrayna'ya saldırısı da soruldu. Katılanların yüzde 67'si saldırı nedeniyle ülkelerinin güvenliğinin etkilendiğini, yüzde 25 etkilenmediğini belirtti. NATO ülkelerinde savaş çıkma ihtimalinden endişe edenlerin oranı yüzde 70, etmeyenlerin oranı yüzde 19 oldu.
Ankete katılanların yüzde 68'i Rusya'ya hoş bakmadıklarını, yüzde 9'u ise olumlu baktıklarını söyledi. Yine halkın yüzde 68'i Rusya ile ilgili görüşlerinin son bir yılda bozulduğunu ifade etti.
Çin'e yönelik düşüncelerin de son bir yılda daha olumsuz hale geldiği görüldü. Ankete katılanların yüzde 52'si Çin'e hoş bakmadıklarını belirtti. Bu oran 2021'de yüzde 41 olmuştu. Halkın yüzde 47'si Çin ile ilgili fikirlerinin son 12 ayda olumsuz yöne gittiğini söyledi.
 



İsrail-İran çatışmaları: Tahran siyasi mahkumlara baskıyı artırdı

İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)
İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)
TT

İsrail-İran çatışmaları: Tahran siyasi mahkumlara baskıyı artırdı

İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)
İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)

İsrail'le 12 günlük çatışmanın ardından İran ülke içindeki baskıyı artırıyor.

Guardian'ın haberinde, 13 Haziran'da İsrail'in saldırısıyla başlayan ve İran'ın misillemesinin ardından 24 Haziran'da ABD'nin arabuluculuğunda ateşkes ilan edilen çatışmaların, İran'da "geniş çaplı bir iç baskı dalgasını" tetiklediği belirtiliyor.

İsrail'in 23 Haziran'da Evin Hapishanesi'ne düzenlediği saldırıda 71 kişinin hayatını kaybettiği anımsatılıyor. Hayatta kalan bazı mahkumların da daha kötü koşullardaki cezaevlerine nakledildiği yazılıyor.

Mahsa Emini protestolarına katıldığı gerekçesiyle hapse atılan aktivist Rıza Handan'ın, bombalamadan sonra daha kötü şartlardaki bir hapishaneye gönderildiği belirtiliyor. 60 yaşındaki aktivistin kızı şunları söylüyor:

Ne babamın ne de diğer mahkumların yatağı var, yerde uyumak zorunda kalıyorlar. Bir keresinde uyandığında battaniyesinin içinde 6 ya da 7 tahtakurusu bulmuştu.

Kadın mahkumların da yanlarına kişisel eşyalarını bile alamadan Karçak Hapishanesi'ne gönderildiği belirtiliyor. İdam cezasına çarptırılan Kürt yardım çalışanı Pakşan Azizi'den en az iki gündür haber alınamadığı aktarılıyor. Af Örgütü'ne göre Azizi, "barışçıl insani yardım ve insan hakları faaliyetleri" nedeniyle cezalandırıldı. Tahran yönetimiyse kendisini "devlete karşı silahlı isyanla" suçluyor.

Savaş sonrası İran genelinde bir güvenlik baskısı dalgası başlatıldığı da ifade ediliyor. Kolluk kuvvetlerinin kontrol noktaları oluşturduğu ve sosyal medya paylaşımları nedeniyle birçok kişinin tutuklandığı aktarılıyor.

İsrail-İran çatışmalarında Mossad'ın Tahran'da gizli bir drone üssü kurduğu ortaya çıkmıştı. Ayrıca istihbarat teşkilatına bağlı komandoların saldırıdan aylar önce başkente sızarak operasyon sırasında İran'ın hava savunma sistemlerini imha ettiği belirlenmişti. Mossad da casusların saldırılarda yer aldığını doğrulamıştı.

İran devlet medyasında geçen ay çıkan haberlerde, İsrail istihbaratı adına çalıştığı iddia edilen 700 kişinin yakalandığını duyurulmuştu. ABD merkezli İran İnsan Hakları Merkezi'nin (CHRI) verilerine göre 6 kişi casusluk iddiasıyla idam edildi. CHRI'dan Hadi Gayemi şu iddiaları paylaşıyor:

İranlı yetkililer, insanları hiçbir gerekçe göstermeden ve avukatlarına erişim hakkı vermeden gözaltına alıyor, ardından ‘ulusal güvenlik' suçlamalarıyla idam ederek halkı sindirmeye ve kontrolü yeniden kurmaya çalışıyor.

New York Times'ın analizinde de Evin Hapishanesi'nin "insan hakları ihlalleriyle" gündem olduğu hatırlatılıyor. Haberde, 12 günlük çatışmaların ardından Tahran yönetiminin tarihsel bir kavşakta olduğu yazılıyor. İran'ın ileride içerideki baskıyı artırmakla ülkenin dönüşümüne yönelik politikaları uygulamak arasında bocalayabileceği ifade ediliyor.

Independent Türkçe, Guardian, New York Times