Libya’da ihracatın durmasının ardından ‘petrol krizi’ derinleşti

Ülkedeki petrol üretimiyle ilgili çelişkili rakamlar var, Petrol Bakanlığı Petrol Şirketi Başkanı Sanallah’ı yasalara uymamakla itham ediyor

Petrol ve Gaz Bakanı Muhammed Avn, Eni North Africa şirketinin temsilcisini kabul etti. (Petrol Bakanlığı)
Petrol ve Gaz Bakanı Muhammed Avn, Eni North Africa şirketinin temsilcisini kabul etti. (Petrol Bakanlığı)
TT

Libya’da ihracatın durmasının ardından ‘petrol krizi’ derinleşti

Petrol ve Gaz Bakanı Muhammed Avn, Eni North Africa şirketinin temsilcisini kabul etti. (Petrol Bakanlığı)
Petrol ve Gaz Bakanı Muhammed Avn, Eni North Africa şirketinin temsilcisini kabul etti. (Petrol Bakanlığı)

Libyalı politikacıların ve vatandaşların büyük çoğunluğu, ülkelerindeki petrol sektörünün siyasi çatışmaların ve bölgesel anlaşmazlıkların dışında tutulmasını umuyor. Libyalılar petrol ihracatının önündeki engellerin kaldırılması için ‘hızlı bir çözüm’ bulunması çağrısında bulunuyor.
Libya Ulusal Ordusu destekçileri, Abdulhamid Dibeybe liderliğindeki geçici Ulusal Birlik Hükümeti’ni protesto etmek amacıyla, 17 Nisan’dan bu yana, ülkenin doğu ve güney bölgelerindeki bir dizi petrol alanında üretimi engelliyor. Petrol ihraç edilen bazı limanların çalışmalarını aksatıyor. Protestocular iktidarın Fethi Başağa liderliğindeki İstikrar Hükümeti’ne devredilmesini talep ediyor.  
Öte yandan Ulusal Birlik hükümetinin Petrol ve Gaz Bakanı Muhammed Avn ile Ulusal Petrol Şirketi Başkanı Mustafa Sanallah arasındaki anlaşmazlık tırmanırken, Libya'nın şu anda ürettiği petrol miktarının tam olarak ne kadar olduğu belirsizliğini koruyor. Muhammed Avn 13 Haziran’da yaptığı bir açıklamada ülkenin petrol üretiminin 1,2 milyon varil seviyesinden gerileyerek, bazı günler 100 bin varil seviyesinde gerçekleştirildiğini söyledi. Ancak bir hafta sonra günlük petrol üretiminin 700 bin varil civarında gerçekleştiğini açıkladı. Libya’daki petrol üretimi Dibeybe ve Başağa hükümetleri arasındaki siyasi rekabetin bir parçasına dönüştü. Taraflar petrol gelirlerinin nasıl harcanması gerektiği hususunda anlaşmazlık yaşıyor. Libya Ulusal Petrol Şirketi daha önce, Fil ve Şerare petrol sahalarındaki engellemelerin güç kullanılarak bertaraf edilebileceğini duyurmuştu. Petrol Şirketi, Zeytiniye ve Harika limanlarının ihracata kapatılmasının olumsuz etkilerine karşı uyarıda bulunmuştu.
CNN televizyonuna göre, ABD'nin Libya Büyükelçisi ve Özel Temsilcisi Richard Norland, Libya’daki petrol üretimiyle ilgili çelişkili rakamların gündeme gelmesini, ülkedeki siyasi gerilimler nedeniyle, petrol üretim rakamlarını çarpıtarak avantaj elde etmek isteyen tarafların yaklaşımına bağladı. Norland, ülkedeki gerçek üretimin, Petrol Bakanı Avn’ın söylediğinden çok daha yüksek olduğuna inandığını belirtti.  Libya Siyasi Diyalog Forumu’nun (LSDF) belirlediği ‘yol haritasının’ 21 Haziran’da sona ermesi, Libya’daki petrol krizini daha da derinleştirdi. Abdulhamid Dibeybe iktidarı devretmeyeceğini kesin bir dille ifade ederek, petrol krizinin çözümünde Libya Ulusal Ordusu ile müzakere etmeye de yanaşmayacağını duyurdu. Libya Temsilciler Meclisi üyesi Yusuf el-Fercani, LUO Komutanı Halife Hafter ile Başkanlık Konseyi eski Başkan Yardımcısı Ahmed Muaytik arasında Eylül 2020'de petrol gelirleriyle ilgili sağlanan anlaşmanın artık bir geçerliliği olmadığını söyledi. Fercani, Dibeybe hükümetinin yaklaşımının, dönemin ulusal Mutabakat hükümetinin yaklaşımından daha farklı olduğunu belirtti. Fercani, ‘’Ülkedeki siyasi durumlar gibi petrol meselesi de kapsamlı bir ulusal uzlaşı sağlanana kadar sürüncemede kalacaktır. Şu anda da yakın vadede bu uzlaşının sağlanacağına dair işaretler bulunmamaktadır’’ dedi.
Petrol üretiminin aksatılmasının ülkenin yararına olmadığını vurgulayan Fercani, ‘’Petrol sahalarını ve limanları kapatanlar, en büyük zararın, petrol gelirlerinin Ulusal Birlik Hükümeti tarafından israf edilmesi ve birilerine peşkeş çekilmesi olduğuna inanıyor. Bazı bakanlar ve üst düzey yetkililerin yolsuzluk yaptığı da düşünülüyor’’ diye konuştu.
Bu arada Petrol Bakanlığı ve Ulusal Petrol Şirketi arasındaki anlaşmazlık büyüyor. Petrol Bakanlığı, üretimle ilgili çelişkili bilgiler olmasını Ulusal Petrol Şirketi’nin düzenli veri paylaşmamasına bağlıyor. Bakanlıktan yapılan açıklamada, Ulusal Petrol Şirketi’nin kurumsal olarak Bakanlığa bağlı olduğu kaydedilmiş, bakanlık olarak, Libya halkının neredeyse tek geliri olan petrol üretimini korumanın, üretimi takip etmenin ve gerekirse müdahalede bulunmanın, bakanlığın yetki alanında olduğu belirtilmişti. Açıklamada, Petrol Şirketi Başkanı Mustafa Sanallah’ın, petrol sektörünü düzenleyen yasa ve mevzuatlara aykırı davrandığı, ayrıca petrol sahalarının yönetiminde teknik hatalar yaparak, üretim seviyesinin düşmesine neden olduğu öne sürülmüştü. Petrol Bakanlığı Mustafa Sanallah’ı suçlayarak, hükümetin tüm uyarılarına rağmen, ülkedeki petrol üretimiyle ilgili verileri bakanlıkla paylaşmadığına işaret etti.  Libya Ulusal Petrol Şirketi’nden bir kaynak, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, şirketin şeffaf bir şekilde hizmet verdiğini söyleyerek bakanlığın ithamlarını reddetti. Petrol üretimindeki düşüşün sorumluluğunun Mustafa Sanallah’a yüklenmemesi gerektiğini söyleyen kaynak, ‘’herkes kimin siyasi nedenlerden ötürü petrol alanlarını ve limanları kapattığını biliyor’’ dedi.



Suriye, Türk ve Rus varlıkları arasında bir denge kurmayı hedefliyor

Suriye ordusunun Lazkiye vilayetindeki Rus Hmeymim üssünün girişinde operasyon birliğine mensup bir asker- 29 Aralık 2024 (AFP)
Suriye ordusunun Lazkiye vilayetindeki Rus Hmeymim üssünün girişinde operasyon birliğine mensup bir asker- 29 Aralık 2024 (AFP)
TT

Suriye, Türk ve Rus varlıkları arasında bir denge kurmayı hedefliyor

Suriye ordusunun Lazkiye vilayetindeki Rus Hmeymim üssünün girişinde operasyon birliğine mensup bir asker- 29 Aralık 2024 (AFP)
Suriye ordusunun Lazkiye vilayetindeki Rus Hmeymim üssünün girişinde operasyon birliğine mensup bir asker- 29 Aralık 2024 (AFP)

İsrail televizyon kanalı i24NEWS, dün Suriyeli kaynaklara dayandırdığı haberinde Şam'ın, İsrail ile bir güvenlik anlaşmasına varmak için topraklarındaki Türk ve Rus varlığı arasında denge kurmak istediğini bildirdi.

Kanal, Suriye'nin ülkenin güneyinde ve Golan Tepeleri yakınlarında Rus güçlerinin konuşlandırılmasını İsrail ile müzakereleri güçlendirmenin bir yolu olarak gördüğünü belirtti.

Televizyon haberinde, İsrail'in Suriye'deki Rus varlığının devamı konusunda Amerika Birleşik Devletleri ile görüşmeler yaptığı ifade edildi.

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara'ya yakın bir kaynak, İsrail ve Suriye arasında güvenlik anlaşması konusunda son haftalarda önemli ilerleme kaydedildiğini ve yakında imzalanmasının mümkün olduğunu bildirdi.

İsrail'in i24NEWS haber sitesine konuşan kaynak, bu son atılımın ABD Başkanı Donald Trump'ın önemli çabaları sayesinde gerçekleştiğini belirterek, diplomatik bir ilave içerecek olan anlaşmanın, yakın gelecekte bir Avrupa ülkesinde yapılacak üst düzey bir Suriye-İsrail görüşmesinde imzalanmasının muhtemel olduğunu kaydetti.

Suriyeli kaynak, Eş-Şara ile İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu arasında yapılacak bir görüşmede doğrudan imzalanma olasılığını da göz ardı etmediğini ifade etti.

Şarku’l Avsat’ın İsrail kanalından aktardığına göre Suriye Dışişleri Bakanı Esad eş-Şeybani geçen ay, Şam'ın 1974 Ateşkes Anlaşması'na dayalı, bazı küçük değişikliklerle ve tampon bölgeler olmaksızın, yıl sonuna kadar Suriye ve İsrail arasında bir güvenlik anlaşmasına varılmasını beklediğini söyledi.

İsrail ise eski Cumhurbaşkanı Beşşar Esed rejiminin düşmesinden sonra İsrail ordusunun Suriye'de ele geçirdiği tüm mevzilerden İsrail'in çekilmesi yönündeki Suriye'nin talebini reddediyor.

i24NEWS'e göre İsrail kaynakları, İsrail ordusunun Suriye topraklarında şu anda kontrol ettiği dokuz noktadan bazılarından çekilmesinin ancak Suriye ile tam bir barış anlaşması karşılığında gerçekleşeceğini, güvenlik anlaşması karşılığında olmayacağını belirtiyor.


UBH: Genelkurmay Başkanı'nın uçağının iki kara kutusunun Almanya'ya gönderilmesi konusunda Türkiye ile anlaşmaya varıldı

Haddad ve arkadaşlarını taşıyan talihsiz uçağın enkazından parçalar (Batı Libya İçişleri Bakanlığı)
Haddad ve arkadaşlarını taşıyan talihsiz uçağın enkazından parçalar (Batı Libya İçişleri Bakanlığı)
TT

UBH: Genelkurmay Başkanı'nın uçağının iki kara kutusunun Almanya'ya gönderilmesi konusunda Türkiye ile anlaşmaya varıldı

Haddad ve arkadaşlarını taşıyan talihsiz uçağın enkazından parçalar (Batı Libya İçişleri Bakanlığı)
Haddad ve arkadaşlarını taşıyan talihsiz uçağın enkazından parçalar (Batı Libya İçişleri Bakanlığı)

Libya Ulusal Birlik Hükümeti İçişleri Bakanlığı dün, Genelkurmay Başkanı Muhammed el-Haddad ve beraberindekileri taşıyan uçağın kara kutularının doğru teknik analiz için Almanya'ya gönderilmesi konusunda Türk yetkililerle anlaşmaya varıldığını duyurdu.

Bakanlık, Facebook'ta yaptığı bir paylaşımda, yasal işlemleri tamamlamak amacıyla, talihsiz uçaktaki yolcuların ailelerinin bazılarından alınan DNA örneklerinin karşılaştırma ve kurbanların kesin kimlik tespiti için Türk yetkililere verildiğini belirtti.

Bakanlık, Genelkurmay Başkanı ve beraberindekilerin ölümüne yol açan uçak kazasıyla ilgili soruşturma komisyonunun Türk makamlarıyla koordinasyon içinde çalışmalarına devam ettiğini ifade etti.

Bakanlık ayrıca, Türk Başsavcısının olayla ilgili tüm belgeleri ve kamera kayıtlarını Libya makamlarına vermeye hazır olduğunu teyit ettiğini ve ortak soruşturma için izlenen prosedürleri ve verilen onayları özetleyen resmi bir muhtıranın Libya Başsavcısına gönderileceğini kaydetti.

Korgeneral Muhammed el-Haddad'ın ölümü Libya kamuoyunda birçok soru işaretine yol açtı (AFP)Korgeneral Muhammed el-Haddad'ın ölümü Libya kamuoyunda birçok soru işaretine yol açtı (AFP)

Ulusal Birlik Hükümeti Başkanı Abdülhamid Dibeybe, Ankara üzerinde uçağıyla temasın kesilmesinin ardından Libya Genelkurmay Başkanı'nın hayatını kaybettiğini duyurdu.

Dibeybe ayrıca, Ankara'ya yaptığı resmi bir gezi dönüşünde meydana gelen trajik bir kaza sonucu Haddad'ın yol arkadaşlarının da hayatını kaybettiğini açıkladı: Kara Kuvvetleri Genelkurmay Başkanı Korgeneral Futuri Gribel; Askeri Sanayi Şirketi Direktörü Tuğgeneral Mahmud Al Katavi; Libya Ordusu Genelkurmay Başkanı Danışmanı Sayın Muhammed el Assavi Diyab ve Genelkurmay Başkanı'nın medya ofisindeki fotoğrafçı Sayın Muhammed Ömer Ahmed Mahcub.

"Bu trajik kayıp, millet, askeri kurum ve tüm halk için büyük bir kayıptır. Ülkelerine samimiyet ve özveriyle hizmet etmiş, disiplin, sorumluluk ve milli bağlılık konusunda örnek teşkil etmiş insanları kaybettik" ifadelerini kullandı.

Türkiye İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, salı akşamı Ankara'dan ayrıldıktan kısa bir süre sonra Libya Genelkurmay Başkanı'nı taşıyan uçakla temasın kesildiğini açıklamıştı.

Bakan, X platformu üzerinden yaptığı açıklamada, "Bu akşam saat 20:52'de (GMT 17:52) Ankara Esenboğa Havalimanı'ndan Trablus'a doğru 20:10'da kalkan 9H-DFJ tescil numaralı Falcon 50 tipi özel jetle temas kesildi" dedi.

Bakan, "Haymana bölgesinden acil iniş talebi alındı, ancak daha sonra uçakla temas kesildi" diye belirtti. "Uçakta Libya Silahlı Kuvvetleri Genelkurmay Başkanı Korgeneral Muhammed Ali Ahmed el-Haddad da dahil olmak üzere beş kişi bulunuyordu" diyen Bakan, daha sonra uçağın enkazının bulunduğunu ifade etti.


Gazze'deki çeteler tampon bölgenin genişletilmesinin önünü açıyor

Gazze'nin merkezindeki Deyr el-Belah'ta dün bir yardım kuruluşunun mutfağından yemek almak için bekleyen kuyruklar arasında Filistinli bir kız çocuğu, (AP)
Gazze'nin merkezindeki Deyr el-Belah'ta dün bir yardım kuruluşunun mutfağından yemek almak için bekleyen kuyruklar arasında Filistinli bir kız çocuğu, (AP)
TT

Gazze'deki çeteler tampon bölgenin genişletilmesinin önünü açıyor

Gazze'nin merkezindeki Deyr el-Belah'ta dün bir yardım kuruluşunun mutfağından yemek almak için bekleyen kuyruklar arasında Filistinli bir kız çocuğu, (AP)
Gazze'nin merkezindeki Deyr el-Belah'ta dün bir yardım kuruluşunun mutfağından yemek almak için bekleyen kuyruklar arasında Filistinli bir kız çocuğu, (AP)

İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki tampon bölgeyi genişletmesinin bir ön gösterimi olarak ve savaşın başlangıcından bu yana eşi benzeri görülmemiş bir olayda, Gazze şehrinin doğu mahallelerinde faaliyet gösteren silahlı çeteler dün, şehrin doğusundaki el-Tuffah mahallesinde, sarı hata (İsrail ve Hamas'ın kontrolündeki bölgeler arasındaki sınır çizgisi) bitişik bir yerleşim bloğunun sakinlerini tamamen tahliye olmaya zorladı.

Şarku’l Avsat'a konuşan saha kaynakları, "Rami Halas Grubu" olarak bilinen gruba bağlı kişilerin dün günü şafak vakti Şucaiyye ve Kibbutz bölgelerindeki kalan sakinlerin evlerine yaklaştığını, havaya ateş açtıktan sonra ayrıldığını bildirdi. Ancak daha sonra tekrar geri dönerek, sakinlerin gün batımına kadar tahliye edilmesini talep ettiler ve uymayanları vurmakla tehdit ettiler.

Aynı kaynaklara göre, bu silahlı grubun üyeleri, birkaç yüz metre mesafeden küçük bir hoparlör kullanarak bölgenin tamamen tahliye edilmesini talep ettiler. Sakinlerin sayısının iki yüzden fazla olduğu tahmin ediliyor.

Görgü tanıkları, silahlı kişilerin, tahliye emrinin "sarı hat"ın doğusunda, ailelerin evlerinden 150 metreden fazla uzakta konuşlanmış İsrail ordusu tarafından verildiğini sakinlere bildirdiğini aktardı. Aileler, Gazze şehrine doğru batıya kaçmak zorunda kaldı.

Sahadaki kaynaklara göre, İsrail güçleri salı ve çarşamba akşamları bu bölgelere patlayıcı içermeyen sarı variller bıraktı, ancak sakinlere tahliye emri vermedi.