Tenis klasiği Wimbledon tartışmaların gölgesinde başlıyor

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Tenis klasiği Wimbledon tartışmaların gölgesinde başlıyor

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Avustralya Açık, Fransa Açık (Roland Garros) ve ABD Açık ile tenis sezonunun en önemli dört turnuvasından biri olan Wimbledon, bu yıl 27 Haziran-10 Temmuz tarihlerinde organize edilecek.
İngiltere'nin başkenti Londra'daki All England Lawn Tenis Kulübü, ilk kez 1877 yılında düzenlenen Wimbledon'ın maçlarına 135. kez ev sahipliği yapacak.
İki haftalık programın ortasındaki pazar günü maç oynanmaması geleneği, merkez kortun 100. yıl dönümünün kutlanacağı 2022'de terk edilecek. Böylece maç oynanan gün sayısı 13'ten 14'e yükselecek.
1877'den bu yana her yıl temmuz ayında düzenlenen iki haftalık turnuvada, ortadaki pazar günü "Middle Sunday" olarak anılıyor ve o gün karşılaşma yapılmıyordu. Kural, yağmurun maç programını sıkıştırması yüzünden sadece 1991, 1997, 2004 ve 2016'da esnetilmişti.
2022 Wimbledon'ın toplam para ödülü, 40,35 milyon sterlinle organizasyon tarihinin en yüksek seviyesine ulaştı. Toplam para ödülü, 2021'e kıyasla yüzde 11,1, yeni tip koronavirüs salgını öncesindeki 2019'a kıyasla ise yüzde 5,4 oranında yükseldi.
Buna göre organizasyonun tekler şampiyonları 2 milyon sterlin para ödülü kazanacak. Tek kadınlar ve tek erkekler şampiyonlarına 2019'da 2,35 milyon, geçen yıl ise 1,7 milyon sterlin ödül verilmişti.

Rus ve Belaruslu sporculara yasak
Rusya'nın Ukrayna'ya Belarus destekli gerçekleştirdiği askeri müdahale nedeniyle iki ülkenin sporcularının, 2022'nin üçüncü grand slam turnuvası Wimbledon'a katılmasına izin verilmemesi, tartışmalara yol açtı.
Profesyonel Tenisçiler Birliği (ATP) ve Kadınlar Tenis Birliği (WTA) dışında Rafael Nadal, Novak Djokovic, Andy Murray gibi isimler de kararı eleştirdi. Devamında ATP ve WTA, 2022 Wimbledon'da sporculara sıralama puanı verilmeyeceğini açıkladı.
Erkekler dünya 1 numarası Daniil Medvedev ve kadınlar klasmanının 6. basamağındaki Aryna Sabalenka başta olmak üzere birçok seribaşı tenisçi bu yüzden turnuvada mücadele edemeyecek.
Erkeklerde Andrey Rublev (dünya 8 numarası), Karen Khachanov (22), kadınlarda ise Daria Kasatkina (13), Victoria Azarenka (20), Veronika Kudermetova (22) ve Ekaterina Alexandrova (28) da karardan etkilenecek.

Nadal 3'te 3 yapmayı deneyecek
Kariyerinde ilk kez sezonun ilk iki büyük turnuvasını (Avustralya Açık, Fransa Açık) kazanan Nadal, sol ayağındaki sakatlığa rağmen Wimbledon'da mücadele edecek.
36 yaşındaki Nadal, Wimbledon'da 2010'dan beri ilk, toplamda 3. kez zafere ulaşıp kendisine ait en fazla grand slam şampiyonluğu kazanan erkek tenisçi rekorunu 23'e çıkarmaya çalışacak.
İspanyol raket, bu sezon 3'te 3 yapması halinde gözünü ABD Açık'a dikecek ve aynı yıl içinde 4 grand slam turnuvasını da kazanan 3. erkek tenisçi olmak için uğraşacak.
Erkeklerde bunu başaran ilk isim 1938'de ABD'li Don Budge oldu. Avustralyalı Rod Laver da 1962 ve 1969'da tüm grand slam turnuvalarını kazandı. "Takvim yılı grand slam"i yapmayı başaran kadın tenisçiler listesi ise ABD'li Maureen Connolly (1953), Avustralyalı Margaret Court (1970) ve
Alman Steffi Graf'dan (1988) oluşuyor.
Kuraya göre Nadal'ın (2 numaralı seribaşı) final yolundaki muhtemel rakipleri, 4. turda 2017 finalisti Marin Cilic (14), çeyrek finalde Felix Auger-Aliassime (6) veya Taylor Fritz (11), yarı finalde ise Stefanos Tsitsipas (4) ya da 2021 finalisti Matteo Berrettini olacak.
Son 3 organizasyon da dahil Wimbledon'ı 6 kez kazanan Novak Djokovic'in (1) başı çektiği ana tablonun diğer yarısında ise Casper Ruud (3), Carlos Alcaraz (5), Hubert Hurkacz (7), Jannik Sinner (10) ve Denis Shapovalov (13) bulunuyor.

Serena bir yıl sonra korta dönüyor
Serena Williams, sol bacağından sakatlanarak sahayı terk etmek zorunda kaldığı 2021 Wimbledon'ın ilk turundan bu yana ilk tekler karşılaşmasına çıkmaya hazırlanıyor.
2017 Avustralya Açık zaferinden sonra oynadığı 4 grand slam finalini de kaybeden ABD'li tenisçinin, kadınlar dünya sıralamasında 1204. basamağa kadar gerilemesinin ardından göstereceği performans merakla bekleniyor.
40 yaşındaki Williams, Wimbledon'da 8. kez zafere ulaşırsa 24 şampiyonlukla "tarihin en fazla grand slam turnuvası kazanan tenisçisi" unvanının sahibi Margaret Court'u yakalayacak.
Erkekler ve kadınlarda tarihin en fazla grand slam şampiyonluğu bulunan tenisçiler listesinin zirvesinde Court'u, Serena Williams (23), Steffi Graf (22) ve Nadal (22) izliyor.

Swiatek 35 maçtır kaybetmiyor
Geçen yılın şampiyonu Ashleigh Barty'nin tenisi bırakmasının ardından kadınlar dünya sıralamasında zirveye çıkan Iga Swiatek, bu sezon gösterdiği performansla bir numaralı şampiyonluk adayı.
21 yaşındaki Swiatek, yarı final oynadığı sezonun ilk grand slam turnuvası Avustralya Açık sonrası çıktığı 37 karşılaşmada tek yenilgi yaşadı. Son 35 maçını kazanan Swiatek, bu süreçte Roland Garros dahil 6 şampiyonluk elde etti.
Turnuvaya özel davetle katılan Serena Williams, Swiatek (1 numaralı seribaşı) ile ana tablonun aynı yarısına düştü. İlk maçını dünya 113 numarası Harmony Tan ile oynayacak Williams'ın sonraki turlarda karşılaşabileceği rakipleri arasında Paula Badosa (4), 2021 finalisti Karolina Pliskova (6), Jessica Pegula (8), 2017 şampiyonu Garbine Muguruza (9), Coco Gauff (11), 2019 şampiyonu Simona Halep (16), 2011 ve 2014 şampiyonu Petra Kvitova (25) da yer alıyor.
Ana tablonun diğer bölümünde ise Anett Kontaveit (2), Ons Jabeur (3), Maria Sakkari (5), Danielle Collins (7), Emma Raducanu (10), Jelena Ostapenko (12), Belinda Bencic (14), 2018 şampiyonu Angelique Kerber (15) dikkati çekiyor.

Zverev ve Fernandez katılamayacak
Fransa Açık yarı finalinde sağ ayak bileğinden sakatlanan erkekler dünya 2 numarası Alexander Zverev ve sağ ayağında stres kırığı bulunan kadınlar klasmanının 16 numarası Leylah Fernandez, turnuvada yer almayacak.

Wimbledon'ı diğerlerinden ayıranlar
En eski tenis turnuvası özelliğini taşıyan Wimbledon, ilk defa 9 Temmuz 1877 tarihinde yalnızca erkeklerden oluşan Britanyalı 22 tenisçinin katılımıyla düzenlendi.
23 Temmuz 1868'de kroket (krikete benzer bir açık hava oyunu) oynanması için kurulan, 1877'de ise "All England Lawn Tenis ve Kroket Kulübü" adını alan tesislerdeki ilk turnuvayı, Spencer Gore kazandı. 1884 yılında tek kadınlar ve çift erkekler kategorileri de turnuvaya eklenirken, çift kadınlar ve karışık çiftler ise 1913 yılında organizasyona dahil edildi.
Tenisin en prestijli organizasyonları arasında yer alan Wimbledon Turnuvası, kendine özgü kurallarıyla ayrı bir yere sahip. 1909'dan beri "koyu yeşil" ve "mor"un resmi renkler kabul edildiği turnuvada, yönetmelik gereği kortların arkasındaki fonun ''koyu yeşil'' olma zorunluluğu var. Yazılı olmasa da tenisçilerin "beyaz giyinme zorunluluğu", korta giriş ve çıkış protokolü gibi birtakım kurallar da bulunuyor. Kurallar, yalnızca 2012 Londra Olimpiyat Oyunları'nda uygulanmadı.
Wimbledon, çim kortta oynanan tek grand slam turnuvası olma özelliğini de taşıyor. Çim yüzeyde top, sert ve toprak korttan daha yüksek bir hıza kavuşuyor. Topların yerden fazla yükselmediği çim kort, hızlı servisleri ve güçlü vuruşları olan oyunculara avantaj sağlıyor.
Maç sırasında yağmur yağması halinde merkez kort dışındaki sahaların üzeri brandayla kapanıyor ve karşılaşmalara yağmur molası veriliyor. 2009'dan beri açılır-kapanır çatıya sahip merkez korttan sonra 2019'da da 1 numaralı kort, kapanabilir tavan sistemine kavuştu.

Wimbledon'ın rekorları
Tek erkeklerde İsviçreli Roger Federer'in 8, tek kadınlarda ise ABD'li Martina Navratilova'nın 9 şampiyonlukla rekoru elinde tuttuğu Wimbledon Tenis Turnuvası'na ait bazı istatistikler şöyle:
Teklerde en fazla kazananlar

Erkekler:
Roger Federer (İsviçre) - 8 kez
*William Renshaw (Büyük Britanya) - 7
Pete Sampras (ABD) - 7
Novak Djokovic (Sırbistan) - 6

Kadınlar:
Martina Navratilova (ABD) - 9
*Helen Wills Moody (ABD) - 8
Steffi Graf (Almanya) - 7
Serena Williams (ABD) - 7
*Dorothea Lambert Chambers (İngiltere) - 7

Üst üste en fazla kazananlar
Erkekler:

*William Renshaw (Büyük Britanya) - 6 kez
Björn Borg (İsveç) - 5
Roger Federer (İsviçre) - 5
Kadınlar:
Martina Navratilova (ABD) - 6
*Suzanne Lenglen (Fransa) - 5

Son 10 yılın kazananları
Erkekler:

2011 - Novak Djokovic (Sırbistan)
2012 - Roger Federer (İsviçre)
2013 - Andy Murray (Büyük Britanya)
2014 - Novak Djokovic (Sırbistan)
2015 - Novak Djokovic (Sırbistan)
2016 - Andy Murray (Büyük Britanya)
2017 - Roger Federer (İsviçre)
2018 - Novak Djokovic (Sırbistan)
2019 - Novak Djokovic (Sırbistan)
2021 - Novak Djokovic (Sırbistan)

Kadınlar:
2011 - Petra Kvitova (Çekya)
2012 - Serena Williams (ABD)
2013 - Marion Bartoli (Fransa)
2014 - Petra Kvitova (Çekya)
2015 - Serena Williams (ABD)
2016 - Serena Williams (ABD)
2017 - Garbine Muguruza (İspanya)
2018 - Angelique Kerber (Almanya)
2019 - Simona Halep (Romanya)
2021 - Ashleigh Barty (Avustralya)

En genç kazanan
Erkekler:
Boris Becker (Almanya) (1985) - 17 yaşında
Kadınlar: Lottie Dod (Büyük Britanya) (1887) - 15

En düşük sıradan kazanan
Erkekler:
Goran Ivanisevic (Hırvatistan) (2001) - Dünya 125'incisiyken
Kadınlar: Venus Williams (ABD) (2007) - Dünya 31'incisiyken
 



Salah dünyanın en zengin oyuncuları arasında

Muhammed Salah (DPA)
Muhammed Salah (DPA)
TT

Salah dünyanın en zengin oyuncuları arasında

Muhammed Salah (DPA)
Muhammed Salah (DPA)

Liverpool'un Mısırlı forveti Muhammed Salah, Portekizli Cristiano Ronaldo ve Arjantinli Lionel Messi gibi önemli yıldızların ardından dünyanın en zengin futbolcuları listesine yedinci sıradan girdi.  

Ronaldo, Forbes'un 2025-26 futbol sezonu için en çok kazanan oyuncular listesinde 280 milyon dolar kazancı ile zirvede yer alıyor. Bu kazancın 230 milyon doları Al-Nassr'dan, 50 milyon doları ise sponsorluk anlaşmalarından geliyor.

40 yaşındaki Ronaldo, sözleşmesini uzattıktan sonra hem saha içinde hem de saha dışında takımına liderlik etmeye devam ediyor.

Lionel Messi, Amerikan kulübü Inter Miami'den kazandığı 130 milyon dolarla ikinci sırada yer alırken, Suudi Arabistan kulübü Al-Ittihad'da forma giyen Fransız Karim Benzema, 104 milyon dolarla üçüncü sırada yer alıyor.

Fransız Kylian Mbappé (95 milyon dolar) ve Norveçli Erling Haaland (80 milyon dolar) ilk beş sırayı tamamlıyor.

Yeni yüzler arasında Real Madrid'de oynayan İngiliz Jude Bellingham (44 milyon dolar) ve Barcelona'nın forveti İspanyol Lamine Yamal (43 milyon dolar) yer aldı, bu da futbol dünyasında bir gençlik hareketinin başladığını gösteriyor.

Genel olarak, en iyi 10 futbolcunun 945 milyon dolar kazanması bekleniyor. La Liga, en çok temsil edilen oyuncular listesinin başında yer alırken, Ronaldo ve Messi gibi tecrübeli oyuncularla rekabet eden genç yıldızların sayısı da giderek artıyor.


Suudi Arabistan, tarihinde yedinci kez Dünya Kupası'na katılmaya hak kazandı

Suudi Arabistan milli takımı oyuncuları Dünya Kupası'na katılmayı kutluyor. (Reuters)
Suudi Arabistan milli takımı oyuncuları Dünya Kupası'na katılmayı kutluyor. (Reuters)
TT

Suudi Arabistan, tarihinde yedinci kez Dünya Kupası'na katılmaya hak kazandı

Suudi Arabistan milli takımı oyuncuları Dünya Kupası'na katılmayı kutluyor. (Reuters)
Suudi Arabistan milli takımı oyuncuları Dünya Kupası'na katılmayı kutluyor. (Reuters)

Suudi Arabistan milli takımı, dün akşam Cidde'de dolu tribünler önünde Irak ile oynadığı maçta golsüz berabere kalarak grup aşamasını zirvede tamamladı ve tarihinde yedinci kez Dünya Kupası’na gitmeye hak kazandı.

Suudi Arabistan milli takımı daha önce 1994, 1998, 2002, 2006, 2018 ve 2022 yıllarında Dünya Kupası'na katılmıştı. Şüphesiz en dikkat çekici performansı 1994 yılında ABD'de son 16 turuna yükselmesiyle oldu.

B Grubu’nda mücadele eden Suudi Arabistan puanını dörde çıkararak liderliği ele geçirirken, Irak üç puanla ikinci sırada yer aldı ve A Grubu'nda ikinci sırada yer alan Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ile karşılaşarak Dünya Kupası'na katılmak için son bir şans elde etti. Bu maçın galibi, yeni sistem kapsamında genişletilmiş kıtalararası play-off'lara katılmaya hak kazanacak. Bu play-off'lara Kuzey, Orta Amerika ve Karayipler Futbol Konfederasyonu'ndan (CONCACAF) iki takım, Afrika'dan bir takım, Güney Amerika'dan bir takım ve Okyanusya'dan bir takım olmak üzere toplam altı takım katılacak.

Diğer yandan Katar, Doha'daki Casim bin Hamad Stadyumu'nda BAE'yi 2-1 yenerek tarihinde ikinci kez ve eleme turlarından ilk kez finallere katılmaya hak kazandı.

Katar’ın gollerini Bualem Huhi (49. dakika) ve Pedro Miguel (74. dakika) kaydetti. Katar, Tarık Muhammed'in 89. dakikada kırmızı kart görmesi nedeniyle maçı on kişiyle tamamlarken, BAE ise oyuna sonradan giren Sultan Adil (90+8) ile farkı azalttı.

Katar, dört puanla A Grubu'nu birinci sırada tamamladı. 3 puanla ikinci sıraya düşen BAE ise 13 ve 18 Kasım'da iki maçlı sistemle B Grubu'nun ikinci sıradaki takımıyla (Irak) kıtalararası play-off'lara katılma hakkı kazanarak, ikinci kez Dünya Kupası'na katılma şansını sürdürdü.

Umman, A Grubu'nda bir puanla üçüncü sırada kaldı.


Ayhancan Güven'in şampiyon olduğu DTM nedir?

Ayhancan Güven, "Hâlâ inanması zor. Zor bir sezondu, kolay bir sezon olmasını kesinlikle beklemiyorduk ama böyle bir finali kimse hayal edemezdi. Şu anda hayalimi yaşıyorum" diye konuştu (X/DTM)
Ayhancan Güven, "Hâlâ inanması zor. Zor bir sezondu, kolay bir sezon olmasını kesinlikle beklemiyorduk ama böyle bir finali kimse hayal edemezdi. Şu anda hayalimi yaşıyorum" diye konuştu (X/DTM)
TT

Ayhancan Güven'in şampiyon olduğu DTM nedir?

Ayhancan Güven, "Hâlâ inanması zor. Zor bir sezondu, kolay bir sezon olmasını kesinlikle beklemiyorduk ama böyle bir finali kimse hayal edemezdi. Şu anda hayalimi yaşıyorum" diye konuştu (X/DTM)
Ayhancan Güven, "Hâlâ inanması zor. Zor bir sezondu, kolay bir sezon olmasını kesinlikle beklemiyorduk ama böyle bir finali kimse hayal edemezdi. Şu anda hayalimi yaşıyorum" diye konuştu (X/DTM)

Adrenalin'den herkese merhaba. Bu hafta Ayhancan Güven'in şampiyonluğunu ilan ederek Türk motor sporları tarihinde görülmemiş bir başarı elde ettiği DTM'yi inceleyeceğiz. 

DTM'nin, tam adıyla Deutsche Tourenwagen Masters (Alman Binek Otomobili Şampiyonası), kökleri 1980'lerin ortalarına kadar uzanıyor. 1984'te Deutschen Produktionswagen Meisterschaft adıyla başlayan seri, Group A (gerçek yol otomobillerinin modifiye edilmiş versiyonları) düzenlemeleriyle yarışan üretim bazlı otomobillerle başladı.

İlk versiyon, 1984–1996 yılları arasında Deutsche Tourenwagen Meisterschaft adıyla sürdü. Bu dönemde BMW, Mercedes, Audi, Opel gibi markalar sahnede yer aldı. Ancak maliyetlerin yükselmesi ve teknik karmaşıklıklar nedeniyle seri 1996'da durduruldu. 

Yeni DTM serisi ise 2000'de yeniden başladı, bu sefer daha kontrollü teknik kurallarla ve "silhouette" (yol otomobillerine benzer görünüm altında yarış şasisi) araçlarla. 2000–2020 yılları arasında DTM'de yarışan araçlar, dışarıdan normal binek otomobillere benzese de aslında tamamen yarış için tasarlanmış özel araçlardı. Yani görünüşleri "tur (binek) otomobil" gibiydi ama teknik olarak "prototip" denen safkan yarış makinelerine çok yakındılar.

2021 itibarıyla DTM, GT3 sınıfı kurallarına geçiş yaptı. Yani artık yarışlar, üretim otomobillerin yüksek performanslı versiyonlarının modifikasyonlarıyla yapılmakta. Günümüzde DTM, genellikle Almanya'da, bazen de Hollanda, Avusturya gibi ülkelerde de düzenleniyor.

Yarış formatı da zaman içinde değişti. Örneğin 2017'den itibaren hafta sonu iki yarış (55 dakika + 1 tur) formatı benimsendi. Ayrıca pit stop stratejileri, lastik değişimleri gibi taktiksel unsurlar ön planda. 2025 sezonunda hem cumartesi hem pazar yarışlarında "55 dakika + 1 tur" formatı korunmakta ancak cumartesi yarışında bir zorunlu pit stop, pazar yarışında iki zorunlu pit stop uygulanıyor. 

40 yılı aşkın süresince DTM, Almanya'nın en tanınmış motor sporu markalarından biri haline geldi. Teknik açıdan DTM, aerodinamik gelişmeler, güvenlik sistemleri, yarış stratejileri gibi alanlarda inovasyon kaynağı oldu. 

GT (Grand Touring) yani büyük tur otomobili yarışları, yol otomobillerine daha yakın performanslı versiyonlarla yapılan yarışları tanımlar. Bu sınıfta, üretim otomobillerin modifiye edilmiş yarış versiyonları kullanılır. Motor, aerodinamik ve şasi düzenlemeleri yapılsa da otomobilin temeli hâlâ tanıdık bir modeldir.

dfgrt
8 yarış hafta sonu ve 16 yarış üzerinden koşulan sezonun son haftasına birçok pilot şampiyonluk umuduyla girmişti. Kupayı kaldıran isim Ayhancan Güven oldu (DTM)

GT3, GT4 gibi sınıflar FIA (Uluslararası Otomobil Federasyonu) tarafından düzenlenen sınıflar. GT3 sınıfı, marka çeşitliliği, denge performansı (Balance of Performance — BoP) sistemiyle dikkat çekiyor. BoP, farklı markaların performanslarının yarış içinde dengelenmesini sağlar. GT yarışlarında strateji, lastik yönetimi, pit stop zamanlaması ve sürücünün aracı tutuşu çok kritiktir.

DTM'nin GT3'ye geçmesi, onu önceki "silhouette" dönemi araçlardan daha üretim kökenli, daha sürdürülebilir maliyetlerle ilerleyen bir seri haline getirdi. Bu sayede GT yarışlarının teknik yaklaşımları, stratejik zenginlikleri DTM içinde tamamen hakim oldu.

DTM tarihinde birçok efsane ismi görmek mümkün. Yeni DTM döneminin en başarılı sürücülerinden Bernd Schneider'nın 5 şampiyonluğu var. 

Uzun yıllar Audi'yle DTM'de yarışan Mattias Ekström'ün de iki şampiyonluğu bulunuyor. Mika Häkkinen, Ralf Schumacher, Jean Alesi gibi eski F1 pilotları da belirli dönemlerde DTM koltuğuna oturdu. 

Marküs Winkelhock, Timo Scheider, Bruno Spengler gibi isimler de DTM pistlerinin saygın sürücüleri. 

Bu sürücüler, sadece hızlı olmayı değil; strateji, istikrar ve takım uyumunu da başardı, ki özellikle GT/DTM dünyasında bu unsurlar çok önemli.

DTM, özellikle Avrupa'daki otomobil üreticileri için bir vitrin niteliği taşıyor. Marka imajı, teknik gelişim ve yarış teknolojisi test alanı olarak DTM büyük prestije sahip. GT3 dönemiyle bu rol daha da pekişti çünkü üretim otomobillere daha yakın versiyonlar yarışıyor; bu da teknoloji transferini ve tüketici bağlantısını kuvvetlendiriyor.

Ayrıca DTM, izleyiciler için yüksek temposu, kıran kırana yarışları, stratejik derinliği ve ünlü markalarıyla çekici. Pist üzerindeki görsel şölen, özellikle pist yarışlarının "binek otomobillerle" yapılması nedeniyle halkın ilgisini artırıyor.

DTM aynı zamanda sürücüler için bir kariyer basamağı. Bir pilot DTM'de başarılı olursa hem GT serilerine hem de daha üst seviye yarışlara yönelme imkanı buluyor.

Ayhancan Güven, 1 Şubat 1998 doğumlu. GT World Challenge Europe Powered by AWS+1 Karting'le başlayan kariyeri, simülasyon yarışı deneyimleriyle de şekillendi. Porsche'nin genç pilot programına seçilerek motor sporu kulvarında daha görünür hale geldi. 

2025 sezonunda Güven, Porsche destekli Manthey EMA takımıyla DTM'e katıldı. Sezonun ilk haftasında Oschersleben pistinde tarihi bir başarı elde etti. Günün ikinci yarışını kazanarak DTM tarihinde yarış kazanan ilk Türk pilot oldu. Bu zafer, onun sezon boyunca iddialı olacağının ilk sinyaliydi.

Ardından Hollanda'da (Zandvoort) birincilik elde etti. Sachsenring pistinde hafta sonunda çifte galibiyet alarak zirve yarışındaki konumunu sağlamlaştırdı. Özellikle Sachsenring'de 9. sıradan başlayıp ekstra 20 kg ağırlık cezasına rağmen kazanması çok konuşuldu. 

Sezon boyunca toplam 4 yarış galibiyetiyle en fazla yarış kazanan sürücü konumuna geldi. Sezon sonunda pilotlar klasmanında Lucas Auer'ı geride bırakarak şampiyonluğu elde etti.

Güven, sınıra yakın sürüş tarzıyla ünlü. "Arabaları genelde isimlendiriyorum; bu seneki aracımın adı Yoshi" gibi ifadelerle araçla kurduğu duygusal bağını dile getiriyor.  Ayrıca motor sporlarında idolü olarak Michael Schumacher'i gösteriyor.

Şampiyonluk onun için sadece bir zirve değil; kariyerinde yeni kapılar açacak bir dönüm noktası. GT serileri, uluslararası yarışlar ve belki daha büyük sahneler onun için artık ulaşılabilir hale geldi.

DTM, 40 yılı aşkın tarihiyle otomobil yarış dünyasında saygın bir yer tutuyor. Teknik gelişim, marka vitrinleri ve dramatik yarışlarıyla hem izleyicilerin ilgisini çekiyor hem de sürücülere kariyer basamakları sunuyor. GT3 geçişiyle modern dönemde daha da sürdürülebilir ve çekici hale gelmiş durumda.

2025 sezonunda DTM şampiyonu olan Ayhancan Güven'in kartingden başlayan yolculuğu, zorlu yarış haftaları, akılcı stratejiler ve sınırları zorlayan sürüşlerle taçlandı. Bu başarı yalnızca bir yarış zaferi değil; Türkiye'nin motor sporlarındaki yükselişinin bir başka örneği.

İlerleyen yıllarda Güven'in hangi kulvarlarda yarışacağı, DTM sahnesindeki kalıcılığı ve uluslararası alandaki başarısı merakla takip edilecek.

Yararlanılan kaynaklar: DTM, Pirelli, Red Bull