Mısır'ın önde gelen yargı kurumlarında üç yeni başkan göreve başladı

Aralarında Yargıtay ve Danıştay da yer alıyor

Yeni Yargıtay Başkanı Muhammed Mahcub Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi önünde yemin etti (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Yeni Yargıtay Başkanı Muhammed Mahcub Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi önünde yemin etti (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
TT

Mısır'ın önde gelen yargı kurumlarında üç yeni başkan göreve başladı

Yeni Yargıtay Başkanı Muhammed Mahcub Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi önünde yemin etti (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Yeni Yargıtay Başkanı Muhammed Mahcub Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi önünde yemin etti (Mısır Cumhurbaşkanlığı)

Mısır’da dün önde gelen üç yargı kurumunun yeni başkanları Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi önünde yemin ederek görevlerine başladılar.
Cumhurbaşkanı Sisi, Hâkim Muhammed Eid Mahcub'u Yargıtay başkanı, Müsteşar Adil Azab’ı Danıştay başkanı ve Müsteşar Muhammed Bakır’ı Devlet Dava Dairesi başkanı olarak atayan cumhurbaşkanlığı kararnamelerini imzaladı.
Mısır Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Bessam Radi, Cumhurbaşkanı Sisi'nin Yargıtay, Danıştay ve Devlet Davaları Kurumu'nun adaletin tesis edilmesindeki rollerini vurguladığını söyledi. Radi’nin açıklamasına göre Sisi, bahsi geçen yüksek yargı kurum ve kuruluşlarının, vatandaşların haklarını ve ülkenin menfaatlerini korumaya katkıda bulunacak şekilde görevlerini eksiksiz olarak yerine getirmeye devam etmeleri gereğinin altını çizdi.
Sisi aynı zamanda dün eski Yargıtay Başkanı Hâkim Abdullah Şuda, eski Danıştay Başkanı Müsteşar Muhammed Husameddin ve eski Devlet Dava Dairesi Başkanı Müsteşar Hüseyin Mustafa Fethi'ye birinci sınıf Cumhuriyet Nişanı verdi.
Mısır Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Radi, Sisi’nin söz konusu yargı kurumlarının eski başkanlarına, gösterdikleri büyük çabaların yanı sıra yasaların uygulanması ve adaletin korunmasındaki özverilerinden ötürü takdirlerini ifade ettiğini belirtti.



Hizbullah: İsrail'in tehditleri bizi silahlarımızı bırakmaya zorlamayacak

 İsrail'in geçtiğimiz perşembe günü Güney Lübnan'daki Cebel er-Reyhan'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)
İsrail'in geçtiğimiz perşembe günü Güney Lübnan'daki Cebel er-Reyhan'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)
TT

Hizbullah: İsrail'in tehditleri bizi silahlarımızı bırakmaya zorlamayacak

 İsrail'in geçtiğimiz perşembe günü Güney Lübnan'daki Cebel er-Reyhan'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)
İsrail'in geçtiğimiz perşembe günü Güney Lübnan'daki Cebel er-Reyhan'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)

Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım bugün yaptığı açıklamada, silahlarını teslim etmesi için ABD'nin sürekli baskısı altında olduğu bir dönemde İsrail'in tehditlerinin Hizbullah’ı ‘teslim olmaya’ ya da silah bırakmaya itmeyeceğini vurgularken, İsrail'in varlığını sürdürmesini ‘gerçek bir kriz’ olarak değerlendirdi.

Aşure günü münasebetiyle televizyonda yaptığı konuşmada Kasım şunları söyledi: “Bu tehdit bize teslim olmayı kabul ettirmiyor. Bize pozisyonlarınızı yumuşatın denmiyor ama saldırganlığa son verin deniyor... Bize silahlarımızı bırakmamız söylenmiyor.”

Kasım, ‘Lübnan'da ve bölgede işgalin meşrulaştırılmasının bir parçası olmayacaklarını’ vurguladı. Şarku’l Avsat’ın Lübnan Ulusal Haber Ajansı'ndan (NNA) aktardığına göre Kasım, “Koşullar zor ve karmaşık olsa da direniş ateşini yakmaya devam etme inancına sahibiz. Lübnan'da ve bölgede işgalin meşrulaştırılmasının bir parçası olmayacağız. Bir taviz ve aşağılama olan normalleşmeyi kabul etmeyeceğiz. Biz emanetin bekçileriyiz, devam edeceğiz ve yüzleşeceğiz” ifadelerini kullandı.

Kasım sözlerini şöyle sürdürdü: “Bizi tehdit etmek için çalışıyorlar ve bizden onlara yeni adımlar atılmazsa teslim olmamız gerektiğini söylüyorlar... Bu tehdit bizi teslim olmaya zorlamayacak. İsrail-ABD saldırganlığı, cinayetleri ve suçları durmalı. Sorun İsrail, direniş değil. Direniş çözümlerden biridir ve İsrail'in hayatta kalması gerçek bir krizdir.”

asdfrgt
Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım (Reuters)

Kasım, “Önümüzde anlaşma ve 1701 sayılı Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi kararının uygulanması olmak üzere iki aşama var. Bizim tutumumuz ilk aşamanın tamamlanması ve anlaşmanın uygulanmasının ardından kararı uygulamaya hazır olacağımız yönünde. Anlaşmaya varmak için esnekliğe sahibiz” dedi.

Kasım sözlerine şöyle devam etti: “ABD ve İsrail'in öldürmekle ya da teslim olmakla tehdit eden denklemiyle ilgilenmiyoruz. Biz haklarımıza bağlıyız. Şehit olmamız ya da galip gelmemiz gerekiyorsa biz varız. Bizim kabiliyetimizi, duygularımızı ve pozisyonlarımızı tartışmayın, biz sahanın adamıyız. Hizbullah adına her iki seçeneğe de hazır olduğumuzu beyan ediyorum. Barışa, ülkeyi inşa etmeye, ilerleme ve istikrar için iş birliğine hazırız. Çatışmaya ve savunmaya da hazırız; biz boyun eğmeyen, haklarımızdan ve onurumuzdan vazgeçmeyen bir halkız. Lübnan'da büyük bir hapishanede yaşamayı kabul etmiyoruz.”