Hindistan'da askere alım sisteminin değiştirilmesi tepki topluyor

Hindistan askerleri (Reuters_Arşiv)
Hindistan askerleri (Reuters_Arşiv)
TT

Hindistan'da askere alım sisteminin değiştirilmesi tepki topluyor

Hindistan askerleri (Reuters_Arşiv)
Hindistan askerleri (Reuters_Arşiv)

Hindistan'da "Agnipath" olarak adlandırılan orduya asker alımını düzenleyen ve ordunun personel sayısında küçülmeye gidilmesini öngören düzenleme tepki topluyor.
Uzmanlar asker alımındaki değişikliklerin aşamalar halinde uygulamaya konarak orduya etkisinin test edilmesini tavsiye ediyor.
Hindistan ordusunun 2022-2023 yılında yaklaşık 54,20 milyar dolar olan askeri bütçesinin yaklaşık 14.93 milyar doları emeklilik ödemelerine harcanıyor.
Hindistan Hava Kuvvetleri Komutanlığı, 14 Haziran'da açıklanan yeni 4 yıllık sözleşmeli askerliğe yaklaşık 46 bin kişinin başvurduğunu açıkladı.
Asker alımını düzenleyen reform karşıtı gösterilerde şimdiye kadar iki kişi öldü, çok sayıda kişi de yaralandı.
Toplam 1.4 milyon aktif personeliyle Hint ordusu dünyanın ikinci büyük askeri gücü olarak öne çıkıyor.

- Planın ordunun operasyonel kapasitesine etkisi
Hindistan ordusu eski mensuplarından emekli Korgeneral Deependra Singh Hooda, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Agnipath kapsamındaki altı aylık eğitimin profesyonel askerlik için yeterli olmayabileceğini belirtti.
Hooda, değişikliklerin ordunun operasyonel kabiliyetinde nasıl bir etkisi olacağının henüz net olmadığını ifade ederek, uygulamanın aşamalar halinde devreye alınarak denenmesi gerektiğini kaydetti.
Askeri tarihçi Mandeep Bajwa, ülkedeki gençlerin kendilerini aldatılmış hissettiklerini iddia ederek, dört yılın sonunda personelin yaklaşık yüzde 75'inin emekli maaşı, tazminat ve sağlık güvencesi olmadan ordudan ayrılacağını belirtti.
Bajwa, iş garantisinin bulunmadığı gerekçesiyle yetenekli kişilerin askerliğe başvurmayacağını ve bunun da orduda disiplin sorununa yol açabileceğini söyledi.
Ordudan ayrılan askerlerle daha sonra belir bir siyasi ideoloji çerçevesinde paramiliter yapılar kurulabileceğine dair şüpheler bulunduğuna işaret eden Bajwa, hükümetin tarım yasalarında olduğu gibi bunu da değiştirmek zorunda kalabileceğini savundu.
Hindistan'da muhalefetteki Ulusal Kongresi Partisi lideri Rahul Gandhi, Hindu milliyetçiliği ideolojisine dayanan iktidardaki Hindistan Halk Partisinin ( BJP) ordunun geleneklerine, itibarına ve disiplinine gölge düşürmekten vazgeçmesi gerektiğini kaydederek değişikliklere tepki gösterdi.
Gandhi, askeri reformların ordunun gücünü zayıflattığı değerlendirmesinde bulundu.

- BJP askeri reformları savunuyor
BJP sözcüsü Sambit Patra, asker alımındaki değişiklikleri savunurken muhalefetin buradan siyaset devşirmeye çalıştığını öne sürdü.
Patra, Hindistan'ı büyük bir ülke yapmak için reformların gerekli olduğunu iddia etti.
Hindistan Ulusal Güvenlik Yüksek Danışmanı Ajit Doval da ülkenin "genç bir orduya" sahip olmak için silahlı kuvvetlerde bir değişikliğe ihtiyaç duyulması nedeniyle bu düzenlemenin gerekli olduğunu savundu.

- Protestolara yol açan "Agnipath" reformu
Hindistan hükümeti, 14 Haziran'da, Hindistan Ordusu, Donanması ve Hava Kuvvetlerine kısa vadeli sözleşmeli olarak asker alımı için "büyük savunma politikası reformu" olarak nitelendirdiği "Agnipath" reformunu açıklamıştı.
Ülkede protestolara yol açan değişiklik kapsamında, askerler altı ayı eğitim olmak üzere toplam dört yıl görev yapacak. Her yıl 45 bin ila 50 bin asker alınması planlanan programda sadece askerlerin yüzde 25'i görevine devam edebilecek.
Yaşları 17,5 ila 21 olan gençleri hedefleyen düzenleme kapsamında askerlere aylık 384 dolar başlangıç ​​maaşı ödenecek.
Askerlerin dört yıllık görev süresinin ardından ne yapacağı ise ülkede endişeye yol açıyor.



Hong Kong'da tartışma yaratan öneri: "Yönetimin karalanması yasaklansın"

Hong Kong Baş Yöneticisi John Lee (Reuters)
Hong Kong Baş Yöneticisi John Lee (Reuters)
TT

Hong Kong'da tartışma yaratan öneri: "Yönetimin karalanması yasaklansın"

Hong Kong Baş Yöneticisi John Lee (Reuters)
Hong Kong Baş Yöneticisi John Lee (Reuters)

Shweta Sharma Muhabir 

Hong Kong'un yasama meclisi, milletvekillerinin yönetimi "karalamasını" yasaklayacak ve Pekin'in kent üzerindeki genel kontrolüne "samimi destek" verilmesini zorunlu kılacak bir dizi yeni etik kural teklif etti.

Sadakati sağlamayı amaçlayan kurallar, bunların ihlali durumunda uzaklaştırmalar ve maaş kesintilerini de içeren 5 aşamalı bir ceza sistemi öngörüyor.

Hong Kong Yasama Konseyi'ne (LegCo) bu hafta sunulan yeni etik kuralların, Meclis Komitesi tarafından incelendikten sonra bir sonraki yasama döneminin başında yürürlüğe girmesi bekleniyor.

Belgeye göre milletvekillerinin görevlerini yerine getirirken "Baş Yönetici'ye" ve Özel İdari Bölge (ÖİB) yönetimine "samimi destek" vermeleri ve yapıcı bir tutum sergilemeleri gerekiyor.

Metinde "Baş Yönetici'nin ve ÖİB yönetiminin görevlerindeki güvenilirliğini kasten karalamamalı; yürütmenin liderliğindeki yönetimin etkinliğini isteyerek zayıflatmamalı ya da baltalamamalılar" diye ekleniyor.

Ayrıca yalnızca Pekin'e ve Çin Komünist Partisi'ne (ÇKP) sadık kişilerin Hong Kong'da kamu görevi üstlenebileceği yönündeki emirlere atıfta bulunarak "Hong Kong'u vatanseverlerin yönetmesi" ilkesinin kapsamlı bir şekilde hayata geçirilmesi çağrısında bulunuyor.

Hong Kong Free Press'e göre LegCo Başkanı Andrew Leung, kuralların milletvekillerinin konuşmasını engellemeyeceğini söyledi ancak "kırmızı çizgiyi aşmamaları" gerektiğine dair onları uyardı.

LegCo yeni kuralları uygulamak için Üyelerin Menfaatleri Komitesi'nin rolünü genişleterek adını "Yasama Konseyi Denetleme Komitesi" olarak değiştirmeyi önerdi.

Yeniden yapılandırılan bu organ, milletvekilleri hakkındaki şikayetleri soruşturma ve disiplin cezaları uygulama yetkisine sahip olacak.

Gözlemciler bu etik kuralların, 2020'de çıkarılan ulusal güvenlik yasasından bu yana siyasi muhalefet üzerindeki denetimi sıkılaştırmak ve yalnızca Pekin yanlısı "vatanseverlerin" Hong Kong'u yönetmesini sağlamak amacıyla yürütülen daha geniş kapsamlı bir baskının parçası olduğunu belirtiyor.

Çin anakarasına sınır dışı edilmeleri öngören bir yasa tasarısına tepki olarak 2019'da patlak veren hükümet karşıtı kitlesel protestoların aylarca sürmesinin ardından Pekin, Haziran 2020'de ulusal güvenlik yasasını yürürlüğe koyarak muhalefeti etkin bir şekilde susturdu.

O zamandan beri, önde gelen birçok aktivist ya yargılanıyor ya hapse atılıyor, demokrasi yanlısı medya kuruluşları kapatılıyor ve sivil toplum örgütleri dağılıyor veya faaliyetlerini gizlice sürdüyor.

Mart 2021'de Pekin, Hong Kong'u yalnızca "vatanseverlerin" yönetebilmesini sağlamayı amaçlayan bir yasa çıkardı.

Bu reformla yasama meclisindeki demokratik temsil azaldı, seçimlere daha sıkı denetim geldi ve adayları değerlendirmek için Pekin yanlısı bir inceleme komitesi kuruldu.

Hong Kong yönetimi bu değişikliğin kentin istikrarını ve refahını koruyacağını iddia etse de demokrasi yanlısı adayların seçime girmesini fiilen engellediği için uluslararası kamuoyundan geniş çapta eleştiriye maruz kaldı.

 Independent Türkçe, independent.co.uk/asia