Uzmanlar değerlendirdi: ABD'deki kürtaj kararı kadınların sağlığını nasıl etkileyecek?

Kadın hastalıkları ve doğum uzmanları, milyonlarca kadını etkileyeceği düşünülen yeni kararı yorumluyor

Yeni kürtaj kararını Margaret Atwood'un Damızlık Kızın Öyküsü (Handmaid's Tale) kostümüyle protesto eden bir yurttaş, "Bu kurmaca değil" yazılı dövizle Yüksek Mahkeme önünde (Reuters)
Yeni kürtaj kararını Margaret Atwood'un Damızlık Kızın Öyküsü (Handmaid's Tale) kostümüyle protesto eden bir yurttaş, "Bu kurmaca değil" yazılı dövizle Yüksek Mahkeme önünde (Reuters)
TT

Uzmanlar değerlendirdi: ABD'deki kürtaj kararı kadınların sağlığını nasıl etkileyecek?

Yeni kürtaj kararını Margaret Atwood'un Damızlık Kızın Öyküsü (Handmaid's Tale) kostümüyle protesto eden bir yurttaş, "Bu kurmaca değil" yazılı dövizle Yüksek Mahkeme önünde (Reuters)
Yeni kürtaj kararını Margaret Atwood'un Damızlık Kızın Öyküsü (Handmaid's Tale) kostümüyle protesto eden bir yurttaş, "Bu kurmaca değil" yazılı dövizle Yüksek Mahkeme önünde (Reuters)

ABD’de Yüksek Mahkeme'nin kürtajı anayasal hak haline getiren yaklaşık 50 yıllık "Roe v. Wade" adlı emsal kararı bozmasının yankıları sürüyor.
Eyaletlerin yaklaşık yarısında kürtajı kısıtlayan veya tamamıyla yasaklayan yeni yasaların yürürlüğe girmesi beklenirken, mahkemenin bu adımının ABD’li kadınların sağlığını nasıl etkileyeceği de tartışma konusu.
Kadın hastalıkları ve doğum uzmanları, milyonlarca kadını etkileyeceği düşünülen yeni kararı değerlendiriyor.

"Birçok hayatı riske atacak"
Columbia Üniversitesi Heilbrunn Nüfus ve Aile Sağlığı Fakültesi’nde görev alan Prof. Dr. Terry McGovern, "Mahkeme, kendi emsal kararına, kamuoyuna ve kadınlar, kız çocukları ve yerel toplulukların sağlık ve esenliğini destekleyen bir asırlık bilimsel kanıta karşı çıktı" ifadelerini kullanıyor:
"50  yıl önce Yüksek Mahkeme kürtajın, özel hayatın gizliliği hakkıyla korunan bir anayasal hak olduğuna hükmetmişti. Şimdi öyle olmadığını söylüyorlar."
Roe v. Wade, Amerika Birleşik Devletleri'nde kürtajı anayasal hak haline getiren, 1973 tarihli dönüm noktası niteliğindeki bir davanın adı. Bu kararın adı davacı Jane Roe ve davalı Henry Wade’den geliyordu.
Roe, 1969’da 22 yaşındayken Teksas'ta kürtaj yaptırmak istemişti. Wade ise Teksas'ın Dallas bölgesi savcısıydı. O dönemki kürtajı yasaklayan eyalet yasasını uygulamak Wade'in göreviydi. Roe kürtaj olmak istediğinde dava açtığı kişi oydu. Daha sonra Roe lehine çıkan kararla birlikte kürtaj ülkenin her köşesinde yasallaşmıştı.
Ancak Yüksek Mahkeme'nin 24 Haziran'da aldığı yeni karar, kürtaj konusunu ABD eyaletlerinin hükmüne bıraktı. Halihazırda kürtaj karşıtı kararlar almaya hazırlanan 13 eyalette 30 gün içinde bu uygulamanın yasaklanması öngörülüyor. Uzmanlarsa bu kararın bebek sahibi olmak istemeyen kadınları tehlikeye atabileceğinden endişeli.
Yine Columbia Üniversitesi’nden Doç. Dr. Kelli Hall, şu ifadeleri kullanıyor:
"Bu prosedür olmadan birçok hayat riske atılacak."

Hamileliğin riskli olduğu durumlarda ne olacak?
Bunun yanı sıra birçok uzman, hamileliğin riskli olduğu durumlarda kadınlara kürtaj hakkı tanınıp tanınmayacağını tartışıyor.
Massachusetts Genel Hastanesi’nden jinekolog Erin Bradley, "Hastalara hamile kalmamasını önerilen birçok tıbbi sorun var. Pulmoner hipertansiyon gibi rahatsızlıklarda risk çok yüksek" diyor:
"Örneğin, dış gebeliklerden endişeliyiz. Bunlar anneyi kanama riskine maruz bırakabiliyor. Bu yasalarda dış gebelikte embriyo fetüs olarak tanınırsa anneyi tedavi edemeyiz."
Harvard Tıp Okulu'nda görev alan jinekolog Alisa Goldberg’e göre de pek çok eyaletteki kanun taslakları, ceninde kalp atışı varsa hamileliğin sonlandırılmasını yasaklıyor. Ancak hamileliğin riske girdiği durumlarda bu kural da sorun yaratabilir.
"Bir gebede sepsis (enfeksiyon kaynaklı organ fonskiyon bozukluğu) gelişirse en güvenli seçenek rahmi boşaltmak ve hamileliği sonlandırmaktır" diyen uzman, şöyle ekliyor:
"Ancak bu yasakların çoğu, bu istisnayı ortadan kaldırdı ve yalnızca yaşamı tehdit eden acil durumlara izin verdi. Bu da doktorlar hamileliği sonlandırma kararı alana kadar hastaların daha da hastalanacağı anlamına geliyor. Roe v. Wade kararından önce bunun sık sık yaşandığını biliyoruz."

"Anne ölüm oranı daha da kötüleşebilir"
Prof. Dr. McGovern’ın aktarımına göre ABD'de anne ölüm oranı, diğer tüm yüksek gelirli ülkelerden neredeyse üç kat daha fazla.
Oranın siyah ve Kızılderili kadınlar için çok daha yüksek olduğunu aktaran profesör, sözlerini şöyle sürdürüyor:
"Sadece son iki yılda anne ölümlerinde yüzde 36,8 artış gördük. Bu karar sorunu daha da büyütecektir. (...) Birçok ülkeden elde edilen verilerden biliyoruz ki kürtaj suç haline geldiğinde, insanları bu prosedürden alıkoymuyor, sadece bunu daha güvensiz hale getiriyor."
Doç. Dr. Hall ise bu durumun gelecekte ABD’liler arasında eşitsizliği derinleştirebileceğini de vurguluyor:
"Eyaletlerde kapsamlı bakım hizmetine erişimi olmayan yurttaşlar, aşırı finansal önlemler almak zorunda kalıyor. Bu, nesiller boyu yoksulluğu, maddi sıkıntıları ve sosyal eşitsizlikleri şiddetlendirecektir."

"Zengin kadınlar bu hizmete erişebilecek"
Diğer yandan bahsi geçen 13 eyalet dışında kürtaj hizmeti verilmeye devam edecek. Ancak uzmanlar bu hizmete ancak varlıklı kadınların erişebileceğini belirtiyor.
Floridalı aile planlaması ve finans uzmanı Carolyn McClanahan, "Kürtaj yasağının geleceği eyaletlerde yaşayan daha zengin kadınlar prosedür için başka eyaletlere seyahat etmeye devam edecek. Ancak daha yoksul kadınlar bu seçeneğe sahip olmayabilir" diyor.

"Bu ne yazık ki en marjinal topluluklardaki kadınları (beyaz olmayanları ve ekonomik durumu yetmeyenleri) etkiliyor. Hem sağlık hem de ekonomi açısından kadın hakları için büyük bir gerileme."
 
Independent Türkçe, CNBC, Columbia Üniversitesi, Clinical Advisor



Florida’daki cerrah Afrika’daki hastayı robotla uzaktan ameliyat etti

Patel, "Bir cerrah için küçük, sağlık hizmetleri için büyük bir adımdı" dedi (Robotik Cerrahi Derneği/ABC News)
Patel, "Bir cerrah için küçük, sağlık hizmetleri için büyük bir adımdı" dedi (Robotik Cerrahi Derneği/ABC News)
TT

Florida’daki cerrah Afrika’daki hastayı robotla uzaktan ameliyat etti

Patel, "Bir cerrah için küçük, sağlık hizmetleri için büyük bir adımdı" dedi (Robotik Cerrahi Derneği/ABC News)
Patel, "Bir cerrah için küçük, sağlık hizmetleri için büyük bir adımdı" dedi (Robotik Cerrahi Derneği/ABC News)

Rachel Dobkin 

ABD'nin Florida eyaletindeki bir doktor, Afrika'da binlerce kilometre uzaktaki kanser hastasına robot yardımıyla uzaktan ameliyat yaptı.

ABC News'un tıp muhabiri Dr. Darien Sutton'ın salı günkü özel haberine göre, Orlando'daki Advent Health'e bağlı Küresel Robotik Enstitüsü'nün tıp direktörü Vipul Patel, Angola'dan Fernando da Silva'ya prostatektomi yaptı. Bu operasyonda prostatın bir kısmı veya tamamı alınıyor.

67 yaşındaki Da Silva'ya martta prostat kanseri teşhisi kondu ve bu ay Patel, kıtalararası robotik tele-cerrahi kullanarak kanserli kütleyi çıkardı. ABC News'a göre ameliyat başarılı geçti.

Kanala konuşan Patel, prostat kanserinin Afrika'da çok yaygın olduğunu belirterek, "Geçmişte bu hastalığı gerçekten iyi takip etmemişlerdi veya tedavileri yoktu" diye ekledi.
 

Görsel kaldırıldı.Florida'daki Dr. Vipul Patel, Afrika'da binlerce kilometre uzaktaki bir kanser hastasını robot kullanarak uzaktan ameliyat etti (Robotik Cerrahi Derneği/ABC News)


Doktor, bu ameliyatın gerçekleşeceğinin uzun zamandır belli olduğunu söyledi.

Patel, "Tam iki yıldır bunun üzerinde çalışıyoruz" dedi. 

Doğru teknolojileri bulmak için dünyayı dolaştık.

Da Silva, Gıda ve İlaç İdaresi tarafından onaylanan, bu teknolojiyi test edileceği insan klinik denemesindeki ilk hastaydı.

ABC News'un haberine göre, cerrahlar daha önce "gelişmiş görüntü ve çevik kontrollerle" hastaları ameliyat etmek için milyonlarca dolarlık bir robot kullanmıştı ancak makineyi çalıştırırken genellikle hastalarının yanındaydılar.

Patel, hastasından uzakta bu teknolojiyi test etmek için fiber optik kablolar kullandı. Doktor, "Beynimde fark edilebilir bir gecikme olmadı" dedi.

Cerrahi ekibi, müdahale etmek zorunda kalma ihtimaline karşı Da Silva'yla birlikte ameliyathanedeydi.

Doktor, "A, B, C ve D planlarımızı hazırladık. Ekibim her zaman hastanın yanında olur" diye konuştu.

Telekomünikasyonla ilgili bir sorun çıkması durumunda, "ekip devreye girip ameliyatı güvenli bir şekilde tamamlayacaktı" dedi.

Ameliyatı değerlendiren Patel, bunu "bir cerrah için küçük, sağlık hizmetleri için büyük bir adım" diye niteledi.

"İnsani açıdan etkileri muazzam" dedi.

Doktor, "Açıkçası uluslararası alanda, dünyada hizmetlerin yetersiz olduğu çok fazla bölge var" dedi ve ABD'deki kırsal toplulukların da bu teknolojiden yararlanabileceğini ekledi.

Acil servis doktorları, cerrahların uzaktan erişilebileceği bir teknolojiye sahip olacak, hatta belki ambulanslarda bile hastaneye ulaşamayanlara uzaktan müdahale edilebilecek.

Patel, gelecekte daha fazla tele-cerrahi yapabilme umuduyla ameliyattan topladığı verileri Gıda ve İlaç Dairesi'ne sunacağını söyledi.

Independent Türkçe, independent.co.uk/news/world/americas