Lübnan İlerici Sosyalist Partisi’nin hükümette yer almamasının engelleme anlamına gelmediği bildirildi

Milletvekili Teymur Canbolat ve halk temsilcileri Muhtara Sarayı’nda bir araya geldiler. (Ulusal Haber Ajansı)
Milletvekili Teymur Canbolat ve halk temsilcileri Muhtara Sarayı’nda bir araya geldiler. (Ulusal Haber Ajansı)
TT

Lübnan İlerici Sosyalist Partisi’nin hükümette yer almamasının engelleme anlamına gelmediği bildirildi

Milletvekili Teymur Canbolat ve halk temsilcileri Muhtara Sarayı’nda bir araya geldiler. (Ulusal Haber Ajansı)
Milletvekili Teymur Canbolat ve halk temsilcileri Muhtara Sarayı’nda bir araya geldiler. (Ulusal Haber Ajansı)

Lübnan’da İlerici Sosyalist Partisi ve Meclis'teki Demokratik Buluşma Bloğu’nun lideri Teymur Canbolat’ın, Necib Mikati başkanlığındaki bir sonraki hükümette yer almayacakları yönündeki açıklaması, hükümetteki Dürzi bakanların kimin tarafından seçileceği konusunda soruları gündeme getirdi. İlerici Sosyalist Parti Meclis’teki 8 Dürzi milletvekilinin 7’sini bünyesinde barındırıyor.  
Lübnan’ın mezhep temelli siyasi yapısı gereği, mevcut partilerin ‘mezhep kotası uyarınca’ hükümette yer almasını istedikleri isimleri önermeleri gerekiyor. Başbakan adayı ise önerilen isimleri kabul ediyor ya da değiştirilmesini isteyebiliyor. Mikati liderliğindeki mevcut geçici hükümet kabinesi, İlerici Sosyalist Parti de dahil olmak üzere partiler tarafından önerilen isimlerle oluşturulmuştu. Sosyalist Parti’nin önerisi doğrultusunda mevcut Eğitim ve Yüksek Öğretim Bakanı Abbas el-Halebi seçilmiş, Dürzi kotasının ikinci bakanlığı ise Lübnan Demokrat Partisi lideri Talal Arslan tarafından önerilen İsam Şerafeddin’in Göç Bakanı olarak görevlendirmesiyle sonuçlanmıştı. Talal Arslan son seçimlerde milletvekilliğini kaybetti. Dolayısıyla Dürzi bakanların Sosyalist Parti tarafından belirlenmesi gerekiyor. Bağımsız Dürzi Milletvekili Mark Dav hükümette yer almayacağını duyurmuştu.  
İlerici Sosyalist Partisi Milletvekili Hadi ebul Hasan hükümette yer almama kararının, ‘hükümetin oluşturulmasını zorlaştırmak değil kolaylaştırmak için’ alındığını belirtti. Hasan, Şarku’l avsat’a yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Dürzi taifesi içinde nitelikli birçok isim var. Yani Necib Mikati bu isimlerden uygun gördüklerini bakan olarak tercih edebilir. Biz bu konuda isim önermeyeceğimiz gibi herhangi bir şart da öne sürmeyeceğiz. Diğer partilerin de bu şekilde hareket ederek başbakan adayına bir hareket alanı tanımalarını tavsiye ediyoruz. Bakanlıklar üzerinde bir tartışmanın olmaması ve imkansız şartların öne sürülmemesi gerekir. Önemli olan hükümetin oluşturulmasıdır. Hatırlanırsa bir önceki seçimlerde Dürzi oylarının yüzde seksenini almıştık. Buna rağmen iki bakandan birinin Talal Arslan tarafından belirlenmesine itiraz etmedik. Şimdi de hükümetle ilgili bir baskı kurmamayı tercih ediyoruz.”   
Hükümetin kurulmasında başarısız olunması ihtimaline de değinen Hasan sözlerini şöyle sürdürdü:
“Eğer hükümetin kurulamama senaryosu gerçekleşirse, mevcut geçici hükümette Abbas el-Halebi'nin pozisyonunu korumasını destekleriz. Sayın Halebi partimizin üyesi değil dostudur. Bizim arzumuz, köklü reformları gerçekleştirecek bir ‘kurtuluş hükümetinin’ oluşturulmasıdır. Bu yönde bir irade gözlemlersek her türlü destek olmaya çalışacağız.”  
İlerici Sosyalist Partisi’ndeki kaynaklar, hükümette yer almayıp Dürzi kotasına da aday göstermeyerek, Dürzilere yönelik sorumluluklarını ihmal ettikleri yönündeki ithamları şaşkınlıkla karşıladılar. Kaynaklar, Teymur Canbolat’ın, hükümetin oluşturulmasına yardımcı olacağını söylediğini hatırlatarak, bunun sorumluluk bilincinin güçlü bir kanıtı olduğunu söyledi. Şarku’l Avsat’a açıklamada bulunan bir parti kaynağı şunları aktardı:
“Biz sadece Dürzi bakanlarla ilgili değil tüm hükümet üyelerinin nitelikli kişilerden seçilmesini savunuyoruz. Mezhebimize mensup yetkin şahsiyetler var. Üstelik bunların sayısı da oldukça fazla.  Eğer bu isimlerle ilgili görüşümüze başvurulursa değerlendirmemizi paylaşırız. Ancak parti olarak herhangi bir ismi önermemeyi tercih ettik.”  
İlerici Sosyalist Partisi ve Lübnan Kuvvetleri Partisi Necib Mikati, başbakan adayı ile ilgili istişarelerde herhangi bir ismi önermedikleri gibi hükümette yer almama konusunda da benzer bir karar aldı. Hadi ebul Hasan bu konuda şu değerlendirmelerde bulundu:
“Değişim Güçleri olarak adlandırılan bağımsızlarla başbakan adayı konusunda fikir birliğine varmayı umuyorduk. Böylelikle parlamento içinde bir denge kurulabilirdi ama olmadı. Biz Nevvaf Selam’ı önerdik ancak Kuvvetler Partisi bu ismi onaylamadı. Şimdi önümüzde cumhurbaşkanlığı seçimleri var. Eğer bu konuda bir uzlaşı sağlanamazsa cumhurbaşkanlığı seçimi oldukça zorlu olacaktır.”  
Lübnan Kuvvetleri Partisi’nden bir kaynak ise Şarku’l Avsat’a şu açıklamayı yaptı:
“Hükümeti kurmakla görevlendirilmek üzere herhangi bir ismi önermediğimiz doğrudur. Bunu talihsiz bir durum olarak görüyorum. Ancak cumhurbaşkanlığı seçimlerinde kayıtsız kalmayarak aktif bir rol üstleneceğiz. Bu süreçte pasif kalmak teslim olmak anlamına gelir. Cumhurbaşkanı konusunda çabalarımızı birleştirmek için çalışacağız. Şimdiden herhangi bir söz vermemiz mümkün değil ancak ülkeyi siyasi ve ekonomik istikrara kavuşturacak bir dönemin başlayabilmesi için uygun bir cumhurbaşkanının seçilmesinde elimizden geleni yapacağız.”  



Abdulati, Gazze Şeridi'nin altyapısının yeniden inşa edilmesi çağrısında bulundu

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati (EPA)
Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati (EPA)
TT

Abdulati, Gazze Şeridi'nin altyapısının yeniden inşa edilmesi çağrısında bulundu

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati (EPA)
Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati (EPA)

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati bugün yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi’nin altyapısının yeniden inşa edilmesinin ve insani yardımların bölgeye güvenli, hızlı ve engelsiz şekilde ulaşmasının önemini vurguladı.

Açıklama, Abdulati’nin Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Eşitlik, Hazırlık ve Kriz Yönetimi Komiseri Hadja Lahbib ile gerçekleştirdiği görüşme sonrasında Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Temim Hallaf tarafından duyuruldu.

Hallaf’ın açıklamasına göre Abdulati, mart ayında yayımlanan ortak bildiriyle Mısır-AB ilişkilerinin kapsamlı ve stratejik bir ortaklığa yükseltilmesinden bu yana yaşanan olumlu gelişmeleri memnuniyetle karşıladı. Bakan, ortaklığın altı ana ekseninin uygulanması çerçevesinde karşılıklı çıkar alanlarında iş birliğini güçlendirmeye kararlı olduklarını belirtti. Ayrıca uluslararası toplumun bölgedeki jeopolitik krizler ile mülteci ve göçmen sorunlarının yükünü paylaşma sorumluluğunu hatırlatarak, komşu ülkelerdeki krizler nedeniyle milyonlarca yabancıya ev sahipliği yapan Mısır’ın ağır bir yük taşıdığını ifade etti.

Abdulati, Lahbib’i Gazze Şeridi’ndeki son duruma ve ateşkesin Şarm eş-Şeyh Barış Anlaşması doğrultusunda kalıcı hâle getirilmesine yönelik yürütülen çabalara dair bilgilendirdi. Ayrıca Mısır’ın, erken toparlanma, yeniden inşa ve Gazze’nin kalkınmasını ele alacak uluslararası konferansa yönelik hazırlıklarını sürdürdüğünü aktardı.

Mısır Dışişleri Bakanı, 20 Kasım’da Brüksel’de yapılan Filistin Bağışçılar Grubu’nun ilk toplantısını da memnuniyetle karşıladı. AB ve üye ülkelerden yeniden imar sürecinin finansmanına etkin katılım beklediklerini belirten Abdulati, Filistin halkına ve Filistin Yönetimi’ne destek sağlayan Avrupa mekanizmalarının etkinleştirilmesi ve bütçelerinin güçlendirilmesinin önemini vurguladı.

Suriye dosyasına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Abdulati, Mısır’ın Suriye’nin birliğine ve toprak bütünlüğüne saygı gösterilmesini savunan kararlı tutumunu yineledi. Abdulati, ülkenin istikrarını zayıflatabilecek her türlü girişim ve müdahaleye karşı olduklarını belirterek, Suriye halkının beklentilerini karşılayacak kapsamlı bir siyasi sürecin hayata geçirilmesi çağrısında bulundu.

Açıklamaya göre Lahbib, Mısır’ın bölge barışı ve istikrarı için yürüttüğü çabaları ve Gazze Şeridi’nde ateşkesin sağlanması ile insani yardımların ulaştırılmasındaki kritik rolünü takdir etti. AB’nin Mısır’ın bu yöndeki çalışmalarını desteklediğini ve stratejik ortaklığı güçlendirmeye önem verdiğini ifade etti.

Hallaf, görüşmede Sudan’daki gelişmelerin de ele alındığını aktardı. Abdulati’nin, özellikle el-Faşir bölgesinde işlenen ağır ihlalleri kınadığı ve Sudan’daki çatışmaların durdurulması ile devletin birliği ve bütünlüğünün korunması için Mısır’ın dörtlü mekanizma kapsamında yürüttüğü çabaları anlattığı belirtildi.

Abdulati, insani yardımların Sudan’a ulaştırılmasının önemine dikkat çekerek, ülkenin egemenliğine saygı duyulması ve uluslararası kuruluşlarla iş birliği içinde yardım akışının kolaylaştırılması yönündeki kararlılıklarını vurguladı.

Görüşmede ayrıca Lübnan’daki gelişmeler ele alındı. Abdulati, Mısır’ın Lübnan’ın birliği, egemenliği, güvenliği ve istikrarına verdiği desteğin değişmez olduğunu ifade etti.


Stockholm ve Şam, hüküm giymiş Suriyelilerin sınır dışı edilmesini artırmak için iş birliği yapacak

İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)
İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)
TT

Stockholm ve Şam, hüküm giymiş Suriyelilerin sınır dışı edilmesini artırmak için iş birliği yapacak

İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)
İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)

İsveç Göç Bakanı Johan Forssell, bugün yaptığı açıklamada, Stockholm ve Şam'ın, İsveç'te işlenen suçlardan hüküm giymiş Suriyelilerin sınır dışı edilmesini artırmak için iş birliği yapacağını duyurdu. Bu, Stockholm'ün Suriye'ye yaptığı yardımların bir kısmını dağıtmaya devam edebilmesi için koyduğu bir koşuldu.

Forssell, İsveç kamu yayın kuruluşu SR'de yaptığı açıklamada, söz konusu kişilerin "İsveç'te bulunan ve orada suç işlemiş Suriye vatandaşı kişiler olduğunu ve sınır dışı edilmeleri gerektiğini, ancak bunun çeşitli nedenlerle bazen çok zor olduğunu" belirtti.

Forssell ve Uluslararası Kalkınma Bakanı Benjamin Dossa, bu hafta Suriye'yi ziyaret ederek Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ile görüştü. Bu, İsveçli bakanların 2011'den bu yana Şam'a yaptığı ilk ziyaretti.

2015 yılında savaştan kaçan birçok Suriyeliye İsveç'te sığınma hakkı tanıyan büyük göçmen akınının ardından, ardışık sol ve sağ hükümetler sığınma kurallarını sıkılaştırdı.

Forssell, "İsveç'in en önemli önceliklerinden biri konusunda iş birliği yapmayı kabul ettik," diyerek, "İsveç'e gelenlerin büyük çoğunluğu dürüst ve yasalara saygılı, ancak suç işleyenler de var" ifadeleriini kullandı.

Forssell, "Bu insanları sınır dışı edebilmeliyiz; İsveç'te onlara yer yok" dedi.

İsveç kalkınma yardımlarını düzenleyen ve artık göçü azaltmayı ve sınır dışı işlemlerini hızlandırmayı da içeren yeni ilkeye işaret etti; bu iki hükümet önceliği var.

"İsveç çıkarlarımız tehlikede... Kalkınma yardımı sağladığımızda, bu ülkelerin bizimle iş birliği yapmalarını ve vatandaşlarını, özellikle de İsveç'te suç işleyenleri geri almalarını bekliyoruz. Benzer adımlar atılmazsa, kalkınma yardımı sağlamayacağız" dedi.

İki bakan, Suriyelilerin geri dönüşü konusunu eş-Şara ile genel olarak görüştü. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre ülkelerine dönmek isteyen Suriyelilere, seyahat masrafları ve diğer lojistik giderlerini karşılamak üzere mali yardım alma hakkı tanınıyor.


Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü toplantısında: Rus silahlarının etkili olduğu kanıtlandı

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)
TT

Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü toplantısında: Rus silahlarının etkili olduğu kanıtlandı

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)

Alman Haber Ajansı'nın (DPA) haberine göre, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü (KGAÖ) toplantısında Rus silahlarının etkinliği hakkında konuştu.

Rus haber ajansı Interfax'ın aktardığına göre Putin, bugün Kırgızistan'da düzenlenen askeri ittifak toplantısında, "Gerçek muharebe operasyonlarında etkili olduğu kanıtlanmış modern Rus silahları ve teknolojisiyle birleşik silahlı kuvvetleri donatmak için geniş çaplı bir program başlatmayı öneriyoruz" dedi.

Rusya, Ukrayna'ya karşı yürüttüğü savaşta düzenli olarak yeni silah sistemleri test ediyor.

Kırgızistan'ın başkenti Bişkek'te konuşan Putin, hava ve savunma kabiliyetlerine odaklanan ortak askeri tatbikatların planlandığını söyledi.

 KGAÖ, Rusya'nın hakim olduğu bir askeri ittifaktır.

Şu anda eski Sovyet cumhuriyetleri olan Tacikistan, Kırgızistan, Kazakistan ve Belarus'u kapsamaktadır.

Ermenistan, Dağlık Karabağ bölgesindeki anlaşmazlıkta Azerbaycan'a yenilmesinin ardından Rusya ile gerginliğin artması üzerine Şubat 2024'te ittifak üyeliğini dondurdu.