Zor durumdaki Lübnanlı kadın şarkıcıların alternatif planları

Azalan konserler artık belirli isimlerle sınırlı.

Oyuncu Rola Saad. (Facebook)
Oyuncu Rola Saad. (Facebook)
TT

Zor durumdaki Lübnanlı kadın şarkıcıların alternatif planları

Oyuncu Rola Saad. (Facebook)
Oyuncu Rola Saad. (Facebook)

Hiam Bannout
Koronavirüs pandemisinden en fazla etkilenen sektörlerin başında sanat etkinlikleri vardı. Salgın dolayısıyla Lübnan’da da tıpkı tüm dünyada olduğu gibi konserler ve festivaller kesintiye uğradı.
Sağlık krizinin başlarında bazı sanatçılar yokluklarını online konserler ile telafi etmeye çalışmıştı. Bunlardan biri de ‘Sınırların Ötesinde Umut’ adı altında bir binanın çatısında grubuyla birlikte mini bir konser veren Nancy Ajram idi. Konserini YouTube kanalında paylaşan Ajram, söz konusu dönemde Mısır ve Lübnan’da trend hale gelerek üç milyon izleyiciye ulaşmıştı.

Hayran kitlesi
Salgının ardından hayatın belli bir derecede normale dönmesiyle birlikte sanatçılar da faaliyetlerine yeniden başladılar. Ancak konserler ve festivaller, Arap dünyasında geniş bir hayran kitlesine sahip önde gelen sanatçılarla sınırlı kaldı. Bu tür faaliyetlerden uzak kalan ikinci ve üçüncü sınıf sanatçılar, bilhassa tüm Lübnanlılar gibi bankalardaki malvarlıklarının eriyip gitmesi ardından geçimlerini sağlayabilmek ve kendilerini güvence altına alabilmek için alternatif yol aramak zorunda kaldı. Nitekim bu şarkıcılardan bazıları, hayran kitlelerine de güvenerek, oynadıkları reklamlardan gelir elde etmeye başladılar. 

Şarkıcı Nourhanne reklamlardan gelir elde etmeye yöneldi. (Facebook)

Şöhret, seyirciler, psikolojik baskı
Şarkıcı Nourhanne, konuya dair şu açıklamalarda bulundu:
“Bir sanatçı olarak mesleğimi icra etmeye devam edeceğim. Ancak konserlerin iptal edilmesi, verilen düşük ve uygunsuz ücretlerin ardından reklam gelirlerinden daha çok kazandığımı fark ettim. Meşhur olduğum için sosyal medyada oldukça fazla takip ediliyorum. Beni seven, dolayısıyla beni takip edip söylediğim, yaptığım şeylerden etkilenen birçok insan var. Bu durum reklam şirketlerinin de kârına oluyor. Beni takip eden geniş kitleden faydalanıyorlar. Sanatçılar, modeller veya sosyal medya ünlüleri ile işbirliğinde bulunma yönünde ciddi bir talep var. Doğrusu bu şekilde çalışmak benim için de kolay ve basit. Aynı zamanda çok para kazandırıyor. Sanat yaparken tek amacım para kazanmak değil elbette. Fakat Lübnanlı bir sanatçının alışık olduğu o sosyal statüyü koruyabilmesi için çok paraya ihtiyacı oluyor. Baktığınızda sanatçı olduğumdan bu yana lüks bir hayat sürüyorum, konserler sayesinde çok kazanıyorduk. Bunlar birden sona erince gelirlerimiz de azalmış oldu. Diğer yandan biz sanatçılar olarak belli bir seviyeyi korumaya çalışırken Lübnan’da yüksek fiyatlar dolayısıyla hayat daha da pahalılaşıyor. Halkın bizi olduğumuzdan daha düşük statüde görmek istememesi bizi çok yoruyor. Gözleri devamlı üzerimizde olduğu için beklentilerini karşılamadığımız zaman eleştiri yağmuruna tutmaktan çekinmiyorlar. Dolayısıyla her zaman güzel, şık ve bakımlı olmamız gerekiyor. Çok istesek de doğal görünmeye hakkımız yok. Bu bizi psikolojik baskıya maruz bırakıyor. Prestijimi korumak için yüklü miktarlarda paraya ihtiyacım var. Sanatçı mevzubahis olduğunda sanki her şey farklı olmalı. Bahşiş konusunda bile... Mesela sıradan bir vatandaş istediği kadar bahşiş verebiliyor.”

Lübnan’da konser sayısı oldukça azaldı. (sosyal medya)

Şarku’l avat’ın Independent Arabia’dan aktardığı haberde açıklamalarda bulunan Nourhanne, sanatçıların bir noktada parasız kalmaktan endişe duymadıklarını vurguladı:
“Bu konuyu konuşmayı çok sevmesem de bankalar en az bir milyon dolarımı çaldı. Ancak her sanatçının kariyeri alt üst olduğunda başvuracağı bir alternatif planı vardır. Ben de B planı olarak reklamlardan gelir elde etmeyi seçtim.”

Moda ve reklam sektörü
Kariyeri moda sektöründe başlayan, aynı zamanda oyunculuk deneyimine sahip Rola Saad ise profesyonel olarak şarkı söylemeye karar vermeden önce rahmetli kardeşi George'un da desteği ile bir moda ajansı kurmuştu.
Ancak sanata olan sevgisinin moda sevdasını engellemediğini söyleyen Saad, takipçilerinin karşısına farklı görünümlerde çıktığı sosyal medya hesaplarında kendisini ‘fashionista’ şeklinde niteliyor. Bazıları kendisini sanatsal parçalarını arka plana atmakla suçlarken moda tutkunu olduğunu söyleyen Saad, kariyerinde bu yönü seçtiğini söylüyor. Zira şıklığın kişiliğinin bir parçası olduğunu vurguluyor.
Kendilerini fashionista şeklinde tanıtan kadınların çoğunu eleştiren Rola Saad, “Fashionista, lüks giyinmek veya mağazaların reklamını yapmak değildir. Bir fashionista modayı kendi yaratır, modada öncüdür” dedi.
Sanatın kendisine bu olanağı sağlayamaması dolayısıyla modayı seçtiğini söyleyen Saad, “Sanat alanında çeşitli başarılar elde ettim. Bu doğru. Birçoğu bunlar için uğraşıyor. Ancak son dönemde sanat ortamından uzaklaştığımı inkar edemem. Bana ihsan edilenlerin zirvesindeyken dahi odak noktam şık olmaktı” ifadelerini kullandı.
Markaların tanınmış yüzü Rola Saad, konserlerden kazandığı parayı telafi etmek için bir finansal kaynak aramadığını belirttiği açıklamasında şunlar söyledi:
“Krizden sadece sanatçılar değil, dünya üzerindeki tüm insanlar etkilendi. Sanat için alternatif bir kariyer aramıyorum. Bu şu an benim için geçerli değil. Zira ekonomik çöküş tüm sektörleri etkiliyor. Zaman zaman reklam yüzü olduğum doğru. Her şey çok değişti. Artık hiçbir şey eskisi gibi değil. Konserlerde düşüş yaşandı. İnsanlar çeşitli birçok krizlerle yüzleşiyor. Baskı altında yaşıyorlar. Haliyle hayatları bu şekildeyken konserlere katılıp eğlenmeyi önemseyemiyorlar.”



İsrail ordusu, Güney Suriye'de Dürzilerin tedavi edileceği bir klinik açtı

Yüzleri bulanıklaştırılmış İsrail askeri hemşireleri ve doktorları bir Dürzi adamı tedavi ediyor (İsrail ordusunun videosundan ekran görüntüsü)
Yüzleri bulanıklaştırılmış İsrail askeri hemşireleri ve doktorları bir Dürzi adamı tedavi ediyor (İsrail ordusunun videosundan ekran görüntüsü)
TT

İsrail ordusu, Güney Suriye'de Dürzilerin tedavi edileceği bir klinik açtı

Yüzleri bulanıklaştırılmış İsrail askeri hemşireleri ve doktorları bir Dürzi adamı tedavi ediyor (İsrail ordusunun videosundan ekran görüntüsü)
Yüzleri bulanıklaştırılmış İsrail askeri hemşireleri ve doktorları bir Dürzi adamı tedavi ediyor (İsrail ordusunun videosundan ekran görüntüsü)

İsrail ordusu, dün Suriye'nin güneyinde Dürzi toplumuna tıbbi tedavi sağlamak amacıyla mobil bir klinik açıldığını duyurdu.

İsrail ordusundan yapılan açıklamaya göre klinik, Suriye'nin güneyindeki Dürzi kasabası Hadar yakınlarında bulunuyor.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre açıklamada, "Bu tesis, Suriye'deki Dürzi toplumuna destek olmak ve güvenliklerini sağlamak amacıyla yapılan çabaların bir parçasıdır." ifadeleri yer aldı.

Ordu, yüzleri bulanıklaştırılmış askeri hemşire ve doktorların, kolu alçıda olan bir adamı, yüzü bulanıklaştırılmış şekilde, geçici bir ev gibi görünen yerde tedavi ettiklerini gösteren video görüntüleri yayınladı.

Daha önce Suriye'nin güneyinde Dürziler ile militanlar arasında mezhepsel ayrılıklar nedeniyle kanlı çatışmalar yaşanmıştı.

Yahudi devletinin kuzeyindeki Safed kentindeki Ziv Tıp Merkezi'nde görevli bir doktor, çatışmaların başlamasından bu yana onlarca Dürzi'nin tedavi için İsrail'e sevk edildiğini söyledi.

3 Mayıs'ta yeniden başlayan çatışmaların ardından İsrail, Suriye'nin başkenti Şam'daki cumhurbaşkanlığı sarayı yakınlarına hava saldırısı düzenledi. Başbakan Binyamin Netanyahu, bunun, ülkesinin "Güney Şam'a (Suriye) güçlerinin konuşlandırılmasına" veya "Dürzi toplumuna yönelik herhangi bir tehdit" oluşturmasına izin vermeyeceği yönünde "açık bir mesaj" olduğunu söyledi.

frgty6u7
İsrail ordusu, güney Suriye'de mobil bir tıbbi tesisi işletiyor (İsrail ordusuna ait bir videodan ekran görüntüsü)

Suriye'deki Dürzi nüfusunun yaklaşık 700 bin olduğu tahmin ediliyor. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre Dürzilerin büyük çoğunluğu ülkenin güneyinde, en güçlü oldukları bölge ise Süveyda Valiliği. Ayrıca Şam'a yakın Ceramana ve Sahnaya kentlerinde de varlık gösteriyorlar ve ülkenin kuzeybatısındaki İdlib'de sınırlı bir varlıkları bulunuyor.

İsrail'de Celile, Karmel Dağı ve işgal altındaki Golan Tepeleri'nde 20'den fazla köye dağılmış durumdalar. Merkezi İstatistik Bürosu'na göre İsrail vatandaşlarının sayısı 153 bin. Bunlara ilave olarak Golan'da yaklaşık 23 bin kişi daha bulunuyor ve bunların büyük çoğunluğu daimî İsrail ikametgahına sahip.