G7, Rusya’nın Belarus’a nükleer savaş başlığı taşıyabilecek füzeler gönderme planlarından endişeli

G7: Ukrayna’ya verilen destek sürecek

G7 liderlerinin toplantısından bir kesit (AP)
G7 liderlerinin toplantısından bir kesit (AP)
TT

G7, Rusya’nın Belarus’a nükleer savaş başlığı taşıyabilecek füzeler gönderme planlarından endişeli

G7 liderlerinin toplantısından bir kesit (AP)
G7 liderlerinin toplantısından bir kesit (AP)

G7 ülkelerinin liderleri, Almanya’da düzenlenen zirvenin ardından yayımlanan bildirgede Rusya karşısında Ukrayna’ya verilen desteğin süreceğini vurguladı.
Söz konusu bildirgede, “Ukrayna’ya gerektiği sürece finansal, insani, askeri ve diplomatik destek sağlamaya devam edeceğiz” ifadeleri kullanıldı.
Salı gününe kadar devam edecek olan G7 zirvesinin ana konularından biri, Ukrayna’da savaşın tırmanması ve dünya çapında enerji ve gıda fiyatlarını artırması nedeniyle Batı’nın birliğini yeniden tesis etmek ve Rusya üzerindeki baskıyı artırmak oldu.
Zirvede ayrıca, Rusya’nın küresel gıda krizini şiddetlendirmemek için tahıl sevkiyatlarının Ukrayna’dan ayrılmasına izin vermesi gerektiği vurgulandı.
G7 liderlerinin bildirgesinde, “Rusya’yı acilen tarım ve ulaşım altyapısına yönelik saldırılarını durdurmaya ve Karadeniz’deki Ukrayna limanlarından tahıl taşıyan gemilerin serbest geçişine izin vermeye çağırıyoruz” denildi.
Liderler ayrıca, Rusya’nın önümüzdeki aylarda Belarus’a nükleer savaş başlığı taşıyabilecek füzeler teslim etme planlarından ciddi endişe duyulduğunu belirtti.
Bildiride, rızaları olmadan Rusya’ya götürülen Ukrayna vatandaşlarının güvenli bir şekilde ülkelerine geri gönderilmesine derhal izin verilmesi talep edildi.
G7 kaynaklarına göre, Elmau Sarayı’nda bir araya gelen devlet ve hükümet başkanları, Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy ile video bağlantısı aracılığıyla görüştü.
Zelenskiy, dünya liderlerini Rus işgalini yıl sonuna kadar sona erdirmek için ellerinden gelenin en iyisini yapmaya çağırdı.
Rusya’ya karşı ağır yaptırımlara devam etmek gerektiğini söyleyen Zelenskiy, baskıyı azaltmamanın önemini vurguladı.
Zelenskiy daha sonra Telegram hesabı üzerinden yaptığı açıklamada ise, “G7 ülkelerinin yaptırımlar konusunda tutarlı bir duruşu olması bizim için önemli. Rusya tarafından ihraç edilen petrolün fiyatı sınırlandırılarak bunlar daha da güçlendirilmelidir” ifadelerine yer verdi.
Almanya Başbakanı Olaf Scholz ise konuya ilişkin Twitter’da şunları yazdı;
“G7 olarak Ukrayna’nın yanındayız ve desteğimizi sürdüreceğiz. Bunun için hepimizin zorlu ama gerekli kararlar alması gerekiyor. Putin üzerindeki baskıyı artırmaya devam edeceğiz. Bu savaş bitmeli.”
Fransa Cumhurbaşkanlığı tarafından yapılan açıklamada ise, “Devlet Başkanı Zelenskiy, şu anda müzakere zamanı olmadığı konusunda çok net bir yanıt verdi. Ukrayna bunu yapacak durumda olduğunda, yani temelde yeniden güçlü bir pozisyon oluşturduğunda müzakere edecek” denildi.



Trump'ın BM Daimi Temsilcisi adayı BM'yi önyargılı olmakla suçladı ve reform çağrısında bulundu

ABD Başkanı Donald Trump'ın Birleşmiş Milletler (BM) Daimî Temsilcisi adayı Mike Waltz (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump'ın Birleşmiş Milletler (BM) Daimî Temsilcisi adayı Mike Waltz (Reuters)
TT

Trump'ın BM Daimi Temsilcisi adayı BM'yi önyargılı olmakla suçladı ve reform çağrısında bulundu

ABD Başkanı Donald Trump'ın Birleşmiş Milletler (BM) Daimî Temsilcisi adayı Mike Waltz (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump'ın Birleşmiş Milletler (BM) Daimî Temsilcisi adayı Mike Waltz (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump'ın Birleşmiş Milletler (BM) Daimî Temsilcisi adayı ve eski Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz, BM'nin muazzam potansiyelini överken reform yapılmasının önemini vurguladı.

Senato Dış İlişkiler Komitesi'ndeki onay oturumunda konuşan Waltz şunları söyledi: “Çin'den Rusya'ya, Avrupa'dan gelişmekte olan ülkelere kadar herkesin anlaşmazlıkları çözmek için bir araya gelebileceği bir yer olmalı. Ancak 80 yılın ardından BM, temel misyonu olan barışı sağlama görevinden uzaklaştı. BM Şartı’na ve onun temel ilkelerine geri dönmeliyiz. ‘Barışı koruma’ amacı halen önemli bir role sahip, ancak reforma da ihtiyaç var.”

Waltz, ABD'nin BM operasyonlarının yüzde 25'ini finanse ettiğini, Afrika'daki misyonların ‘milyarlarca dolara mal olduğunu ve on binlerce askeri içerdiğini’ kaydetti. Waltz, “1940'lardan bu yana var olan, yenilenmiş bir yetkisi olmayan ve görünürde bir sonu olmayan iki misyonumuz var. BM Güvenlik Konseyi'ne misyonların süresini ve maliyetlerini sınırlandırması, hedeflerini netleştirmesi ve ulus inşasına değil barışı korumaya odaklanması için baskı yapmalıyız” ifadelerini kullandı.

Waltz, Çin'le yüzleşmenin kendisi için ‘mutlak bir öncelik’ olduğunu vurguladı ve Pekin'in etkisine karşı koymak için ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile birlikte çalışma sözü verdi.

BM'de ‘antisemitizmle’ yüzleşmek

Öte yandan Waltz, BM Genel Kurulu'nun 2015-2023 yılları arasında İsrail aleyhinde 154 karar kabul ederken, diğer tüm ülkeler aleyhinde sadece 71 karar kabul ettiğine dikkat çekerek, ‘yaygın antisemitizmle’ yüzleşilmesi gerektiği çağrısında bulundu. Waltz, Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) çalışanlarını 7 Ekim olaylarına karışmakla ve okullarını da ‘Yahudi karşıtı nefreti öğretmekle’ suçlayarak, ‘UNRWA'nın dağıtılması’ gerektiğini bildirdi.

Waltz, ‘İsrail ile iş yapan ABD şirketlerinin boykot edilmesi çağrısında bulunan BM Filistin Özel Raportörü Francesca Albanese'nin yeniden atanmasının bu önyargının bir tezahürü olduğunu’ söyledi.

Suriye ‘değerlendirilmesi gereken bir fırsat’

Suriye konusunda ise Waltz, ABD için büyük bir fırsat olduğunu belirterek, önceliklerinin BM'deki müttefik ve ortaklarıyla birlikte çalışarak ‘Esed rejimini hedef alan ve İran'ın etkisini sınırlayan yaptırımları’ kaldırmak olacağını vurguladı.

Waltz, “Önümüzde değerlendirilmesi gereken bir fırsat olduğunu düşünüyorum. Ancak kritik bir dönemden geçiyoruz. Bu bana Libya’yı hatırlatıyor, bir seçim yapmamız gerekiyor: Ya bu fırsatı değerlendiririz ya da Suriye kaosa sürüklenir ve bu da tüm bölgeyi beraberinde sürükleyebilir. Şu anda bu fırsat değerlendirilebilir” şeklinde konuştu.

Suriye konusunda ABD’nin Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff, Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack ve diğer yetkililerle birlikte çalışmayı dört gözle beklediğini ifade eden Waltz, “Suriye'de Libya'da yaptığımızdan daha iyisini yapmayı umuyoruz” dedi.

Waltz sözlerini şöyle tamamladı: “ABD Başkanı'nın liderliğinde barış ve refahı yaymaya devam edebileceğimize ve ‘BM'yi yeniden büyük yapabileceğimize’ inanıyorum.”