Gannuşi’nin de aralarında olduğu 33 kişi hakkında “terör örgütü" üyeliğinden dava açıldı

Raşid el-Gannuşi
Raşid el-Gannuşi
TT

Gannuşi’nin de aralarında olduğu 33 kişi hakkında “terör örgütü" üyeliğinden dava açıldı

Raşid el-Gannuşi
Raşid el-Gannuşi

Tunus’ta Nahda hareketi lideri Raşid el-Gannuşi’nin de aralarında olduğu 33 kişi hakkında “terör örgütü üyeliği” suçlamasıyla dava açıldı.
Tunus resmi haber ajansı TAP’ın haberine göre göre, 2013 yılında suikaste uğrayan siyasi liderlerden Şükrü Beliyd ve Muhammed Brahmi’nin avukatlarından İman Kazzara, Gannuşi’ye açılan terör davasına ilişkin açıklama yaptı.
Davanın terör örgütü üyeliği ve kara para aklama suçlamalarından açıldığını belirten Kazzara, “Pazartesi günü, Nahda Hareketi lideri Gannuşi’nin de dahil olduğu 33 kişi hakkında terör örgütü üyeliğinden dava açıldı” ifadelerine yer verildi.
33 sanık için 17 farklı suçlama ile dava açıldığını belirten Kazzara, soruşturmayı Terörle Mücadele Birimleri tarafından yürütüldüğünü açıkladı.
Şükrü Beliyd ve Muhammed Brahimi davalarını takip eden savunma ekibi, 8 Şubat'ta yaptıkları anma programında, Nahda Hareketi'ni ve Gannuşi’nin bu suikastlardan sorumlu olduklarını ileri sürmüştü.
Tunuslu siyasetçi Beliyd'in Şubat 2013'te ve Brahmi'nin Temmuz 2013'te öldürülmesinin ardından koalisyon hükumeti, protestolar ve siyasi kaosu engellemek adına istifa ederek görevini teknokrat hükumete bırakmıştı.
Geçen yıllar içinde suikastlere ilişkin soruşturmada ciddi bir ilerleme kaydedilememesi muhalefetin yoğun eleştirilerine neden oluyor.



Tunus, Gannuşi dahil olmak üzere önde gelen siyasetçilere ağır hapis cezaları verdi

Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi (DPA)
Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi (DPA)
TT

Tunus, Gannuşi dahil olmak üzere önde gelen siyasetçilere ağır hapis cezaları verdi

Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi (DPA)
Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi (DPA)

Tunus merkezli radyo istasyonu Mosaique FM dün bir mahkemenin, Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi ve eski güvenlik yetkilileri de dahil olmak üzere önde gelen siyasetçilere komplo kurmak suçlamasıyla 12 ila 35 yıl arasında hapis cezaları verdiğini bildirdi.

Bu davada devlete karşı komplo kurmakla suçlananlar arasında, Cumhurbaşkanı Kays Said'in eski Özel Kalem Müdürü Nadia Akkaşa da bulunuyor.

Hakkında 35 yıl hapis cezası bulunan Akkaşa ülkeden kaçtı.

Mosaique FM, bu davada sanık olan eski Başbakan Yusuf eş-Şahid'in, kendisini ceza mahkemesine sevk eden iddianame kararını temyiz ettiğini, temyiz sonucu beklendiği için bu kararın şimdiye kadar hükümlerin kapsamına girmediğini belirtti.

İslami çizgideki Nahda Hareketi’nin deneyimli lideri Gannuşi (84), 14 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Cumhurbaşkanı Said tarafından feshedilen meclisin başkanı olan Gannuşi, 2023 yılından beri hapiste ve son birkaç ay içinde ayrı davalarda toplam 27 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Bu davada 21 kişiye suçlama yöneltildi, bunlardan 10'u halihazırda hapiste, 11'i ise ülkeden kaçtı.

Mahkeme, eski İstihbarat Teşkilatı Başkanı Kemal Keyzani'yi 35 yıl hapis cezasına, eski dışişleri bakanı Rafik Abdusselam’ı 35 yıl hapis cezasına ve Raşid Gannuşi'nin oğlu Muaz Gannuşi'yi 35 yıl hapis cezasına çarptırdı. Üçü de ülkeden kaçtı.

Cumhurbaşkanı Said, 2021 yılında meclisi feshetti ve ülkeyi kararnamelerle yönetmeye başladı. Ardından bağımsız yargı yüksek konseyini feshetti ve onlarca yargıcı görevden aldı. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre muhalefet bu hamleyi, 2011 yılında ‘Arap Baharı’ ayaklanmalarını tetikleyen ‘yeni doğan demokrasiyi baltalayan bir darbe’ olarak nitelendiriyor.

Cumhurbaşkanı Said ise bu suçlamaları reddediyor ve attığı adımların yasal olduğunu ve siyasi elitler arasında yıllardır süren kaos ve yolsuzluğu sona erdirmeyi amaçladığını söylüyor.

Cumhurbaşkanı Said'in 2021 yılında iktidarın büyük bir kısmını ele geçirmesinden bu yana muhalefet liderlerinin çoğu, bazı gazeteciler ve Said'i eleştirenler hapiste tutuluyor.

Bu yıl, başka bir mahkemede muhalefet liderleri, iş adamları ve avukatlara yine komplo suçlamasıyla 5 ila 66 yıl arasında değişen hapis cezaları verildi. Muhalefet, bu davanın Cumhurbaşkanı Said’in muhaliflerini bastırmak için uydurulmuş olduğunu söylüyor.

İnsan hakları grupları ve aktivistler, Said'in Tunus'u açık bir hapishaneye dönüştürdüğünü ve yargı ve polisi siyasi rakiplerini hedef almak için kullandığını söylüyorlar.

Tüm bu suçlamaları reddeden Cumhurbaşkanı Said, diktatör olmayacağını, kim olursa olsun, hangi makamda olursa olsun, hiç kimsenin kanunların üstünde olmadığını söylüyor.