Sudan, Etiyopya’ya karşı itidalli davrandığını bildirdi

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Sudan, Etiyopya’ya karşı itidalli davrandığını bildirdi

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Sudan Dışişleri Bakanlığı, 8 vatandaşının öldürülmesiyle ilgili doğu komşusu Etiyopya ile herhangi bir gerilim yaşanmaması için itidalli davrandığını açıkladı.
Sudan resmi haber ajansı SUNA’nın haberine göre, Dışişleri Bakan Vekili Defullah el-Hac, başkent Hartum’da İngiltere'nin Sudan ve Güney Sudan Özel Temsilcisi Robert Fairweather'ı kabulünde, Etiyopya ile Faşaka bölgesinde yaşadıkları gerginlikle ilgili açıklamalar yaptı.
Etiyopya güçlerinin Sudan topraklarına girerek 7 asker ve bir sivili kaçırıp infaz ettiğini, ardından cesetlerini teşhir ettiğini belirten Hac, “Etiyopya’nın yaptığı uluslararası sözleşmelere ve normlara ve iki ülke ilişkilerinin doğasına aykırıdır. Hükümetin görevi, topraklarını ve vatandaşlarını korumaktır. Sudan, gerginliğin artmaması adına itidalli davranıyor.” ifadelerini kulandı.
Fairweather ise Sudan’ın tutumuna övgüde bulunarak, taraflara "itidal" çağrısı yaptı.

Sudan, komşusunu BM Güvenlik Konseyi'ne şikayet etti
Sudan, 27 Haziran’da 8 vatandaşını haksız yere infaz ettiği gerekçesiyle Etiyopya’yı BM Güvenlik Konseyi’ne resmen şikayet etmişti.
Sudan Dışişleri Bakanı Ali es-Sadık, BM Güvenlik Konseyi’ne hitaben yazdığı mektubunda, şunları kaydetti:
“Etiyopya ordusunun esir aldığı 7 Sudanlı asker ve bir sivili 26 Haziran’da infaz ettiğini bilgilerinize arz etmek isterim. Bu tutsaklar, 22 Haziran’da Sudan topraklarından kaçırılarak Etiyopya tarafına götürüldü. Cesetler, insani değerlere aykırı olarak çirkin bir biçimde alenen teşhir edilerek özellikle 1949 tarihli 3. Cenevre Sözleşmesi'nde yer alan uluslararası insani hukuk açıkça ihlal edilmiştir.
İki ülke ilişkileri ve ortak sınırlarda göreceli sükunetin hakim olduğu bir dönemde Etiyopya tarafından yapılan bu menfur eylemi en güçlü şekilde kınıyoruz. BM Güvenlik Konseyi’ni BM Şartı’ndaki sorumluluklarını yerine getirmeye ve bölgesel barışın korunmasını sağlamak için gerekli uygun tedbirleri almaya çağırıyoruz."

Etiyopya iddiaları reddediyor
Sudan Silahlı Kuvvetleri, 22 Haziran'da topraklarından kaçırılan 7 asker ve bir sivilin Etiyopya ordusu mensuplarınca infaz edildiğini açıklamıştı.
Sudan ordusu, doğu komşusu Etiyopya'nın yaptıklarına uygun şekilde mukabelede bulunulacağını bildirmişti.
Sudan Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan, 8 Sudanlının öldürülmesine değinerek, sahada somut, gerçek bir karşılık vereceklerini ve bir daha benzer bir olayın yaşanmasına müsaade etmeyeceklerini kaydetmişti.
Etiyopya tarafı ise iddiaları reddetmişti.
Afrika Birliği, iki ülke arasında yaşanan gerginlikten derin kaygı duyulduğunu belirtilerek, sorunun çözümü için iki tarafa da diyalog çağrısında bulundu.
Sınırda yaşanan çatışmalarda hayatını kaybedenler için derin üzüntü duyulduğu ifade edilen açıklamada, sebebi ne olursa olsun askeri müdahaleden uzak durulması gerektiği vurgulandı.
İki ülke arasında verimli topraklarıyla bilinen tartışmalı Faşaka sınır bölgesinde, yıllardır karşılıklı sınır ihlalleri ve tacizler yaşanıyor.



Selam: Silahların sadece devlete ait olması sağlanmadıkça güvenlik ve istikrar olmaz

Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam (EPA)
Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam (EPA)
TT

Selam: Silahların sadece devlete ait olması sağlanmadıkça güvenlik ve istikrar olmaz

Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam (EPA)
Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam (EPA)

Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam dün yaptığı açıklamada, hükümetin tüm topraklarına devlet otoritesini yayma çabalarını sürdürdüğünü belirterek, devletin güç kullanma tekeline sahip olmadığı sürece güvenlik veya istikrarın olamayacağını vurguladı.

Hükümet merkezinde düzenlenen bir törende konuşan Selam, "Kurtuluş ancak modern bir devlet kuran, vatandaşlarının güvenini yeniden tesis eden ve dünya çapındaki Arap kardeşlerimizin ve dostlarımızın güvenini kazanan gerçek bir reformla sağlanabilir" dedi.

"İstediğimiz devlet, hiçbir otoritenin kendi otoritesinin üstünde olmadığı güçlü ve adil bir devlettir. Bakanlık açıklamamızda da belirttiğimiz gibi, bunun için devletin güç kullanma tekeline sahip olması gerekiyor. Bu olmadan güvenlik ve istikrar olmaz. Güvenlik ve istikrar olmadan da yatırım ve ekonomik büyüme olmaz."

Hükümetin, silahları yalnızca Litani Nehri'nin güneyindeki bölgede devletle sınırlama ve yıl sonuna kadar ülkenin geri kalanına yayma çabalarını sürdürdüğünü açıkladı.

Selam, "Kaçakçılığı engellemek için sıkı idari ve güvenlik önlemleri alarak Refik Hariri Uluslararası Havalimanı ve ona giden yol üzerindeki kontrolümüzü güçlendirdik... Limanlar üzerindeki kontrolümüzü artırmak için çalışıyoruz ve Suriye tarafıyla sınırları kontrol etmek ve kaçakçılıkla mücadele etmek için iş birliğini geliştirmek üzere yeni çerçeveler oluşturduk" dedi.

Bölgesel düzeyde Selam, "Lübnan'ı Arap kökleriyle yeniden buluşturmak ve Arap kardeşlerinin güvenliğini istikrarsızlaştırmak için kullanılmasını önlemek için net bir karar aldık... Lübnan'ı kalkınma girişimlerinde aktif bir ortak olarak doğal konumuna geri döndürmek, bölge içi ticareti canlandırmak ve yatırım çekmek için çalışıyoruz" ifadelerini kullandı.

Başbakan, "İsrail ihlalleri ve topraklarımızın bazı kısımlarının işgali devam ettiği sürece Lübnan'da istikrar olamaz" vurgusunu yaptı.

Nevvaf Selam, hükümetin, önceki hükümet tarafından Kasım 2014'te onaylanan "Düşmanlıkların Durdurulması Bildirgesi"ni uygulamaya koymak için siyasi ve diplomatik çabalarını yoğunlaştırdığını da ifade etti.


Şam, Netanyahu'nun Güney Suriye gezisini kınadı

Netanyahu, dün üst düzey savunma, dışişleri ve güvenlik yetkilileriyle birlikte Suriye ile tampon bölgeyi ziyaret etti (Hükümet Basın Ofisi)
Netanyahu, dün üst düzey savunma, dışişleri ve güvenlik yetkilileriyle birlikte Suriye ile tampon bölgeyi ziyaret etti (Hükümet Basın Ofisi)
TT

Şam, Netanyahu'nun Güney Suriye gezisini kınadı

Netanyahu, dün üst düzey savunma, dışişleri ve güvenlik yetkilileriyle birlikte Suriye ile tampon bölgeyi ziyaret etti (Hükümet Basın Ofisi)
Netanyahu, dün üst düzey savunma, dışişleri ve güvenlik yetkilileriyle birlikte Suriye ile tampon bölgeyi ziyaret etti (Hükümet Basın Ofisi)

Şam, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun dün işgal altındaki Suriye'nin güney bölgesine yaptığı ziyareti kınadı. Suriye Dışişleri Bakanlığı, "Suriye Arap Cumhuriyeti, İsrail işgal başbakanı ile savunma ve dışişleri bakanlarının gayrimeşru ziyaretini en güçlü şekilde kınıyor... Bu ziyaret, ilgili Güvenlik Konseyi kararlarına aykırı bir oldu bitti dayatma girişimini temsil ediyor" açıklamasında bulundu.

Netanyahu, ateşkes hattının Suriye tarafında konuşlu İsrail askerlerini ziyaretinde, Suriye'deki tampon bölgede bulunan güçlerinin varlığının "son derece önemli" olduğunu söyledi. "Hem savunma hem de saldırı kabiliyetlerimize büyük önem veriyoruz. Bu, her an değişebilecek bir görev, ancak size güveniyoruz" ifadelerini kullandı.

Bu arada İsrail güçleri, Suriye ile İsrail arasında faaliyet gösteren bir silah kaçakçılığı şebekesine dahil oldukları şüphesiyle, aralarında beş aktif ve yedek askerin de bulunduğu kuzey İsrail sakinlerinden birkaçını tutukladı.

Dün yapılan açıklamaya göre, kaçakçılık şebekesi, Suriye'nin güneyindeki Hader köyü bölgesinde faaliyet göstererek, İsrail'in 1967'den beri işgal ettiği Golan Tepeleri'ndeki Mecdel Şems kasabasını hedef aldı.

Açıklamada, askerlerin kaçakçılıkta merkezi rol oynadığı, ağa karışanlar arasında İsrail ordusunda binbaşı rütbesinde bir Arap subayının da bulunduğu belirtildi.


Gazze'de 10 binden fazla çocuğa çeşitli hastalıklara karşı aşı yapıldı

Şubat ayı sonunda Gazze'de ateşkes sırasında çocuk felci aşısı olan bir Filistinli çocuk (Reuters)
Şubat ayı sonunda Gazze'de ateşkes sırasında çocuk felci aşısı olan bir Filistinli çocuk (Reuters)
TT

Gazze'de 10 binden fazla çocuğa çeşitli hastalıklara karşı aşı yapıldı

Şubat ayı sonunda Gazze'de ateşkes sırasında çocuk felci aşısı olan bir Filistinli çocuk (Reuters)
Şubat ayı sonunda Gazze'de ateşkes sırasında çocuk felci aşısı olan bir Filistinli çocuk (Reuters)

Dünya Sağlık Örgütü, 9 Kasım'da başlattığı ve 40 binden fazla çocuğu aşılamayı hedefleyen kampanya kapsamında Gazze Şeridi'nde 10 bin çocuğa çeşitli hastalıklara karşı aşı sağlamayı başardığını duyurdu.

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, "X" platformunda yaptığı açıklamada, örgütü ve diğer ortak kuruluşların, 9 Kasım'da başlatılan ve önümüzdeki cumartesi gününe kadar devam edecek aşılama kampanyasının ilk sekiz gününde Gazze'de üç yaşın altındaki 10 binden fazla çocuğun aşılandığını duyurdu.

"Kampanya 40.000'den fazla çocuğu aşılamayı hedefliyor." dedi.

Kampanyanın UNICEF, Birleşmiş Milletler Filistinli Mülteciler İçin Yardım ve Çalışma Ajansı (UNRWA) ve Gazze Şeridi'ndeki Hamas Sağlık Bakanlığı iş birliğiyle yürütüldüğünü açıkladı.

Amacın bu çocukları kızamık, kabakulak, kızamıkçık, difteri, tetanos, boğmaca, hepatit B, tüberküloz, çocuk felci, rotavirüs ve zatürreden korumak olduğunu belirtti.

Kampanyanın ikinci ve üçüncü aşamalarının aralık ve ocak aylarında yapılması planlanıyor.

Tedros, "Ateşkesin hâlâ devam etmesini görmek cesaret verici, çünkü bu, WHO ve ortaklarının Gazze genelinde temel sağlık hizmetlerini genişletmesine ve harap olmuş sağlık sisteminin yeniden donatılmasına ve inşasına destek olmasına olanak sağlıyor" ifadelerini kullandı.