SMO unsurlarını taşıyan minibüsü hedef alan füze saldırısında 9 kişi öldü  

Saldırıya hedef olan minibüs. (Akhbar Halep)  
Saldırıya hedef olan minibüs. (Akhbar Halep)  
TT

SMO unsurlarını taşıyan minibüsü hedef alan füze saldırısında 9 kişi öldü  

Saldırıya hedef olan minibüs. (Akhbar Halep)  
Saldırıya hedef olan minibüs. (Akhbar Halep)  

Suriye'nin kuzeyinde Suriye Milli Ordusu (SMO) unsurlarına yapılan saldırıda 9 kişi hayatını kaybetti. SMO kaynakları, Afrin yakınlarındaki Basufan köyü civarında SMO bileşenlerinden Feylakul Şam unsurlarını taşıyan minibüsün Suriye Demokratik Güçleri (SDG) tarafından ısı güdümlü bir füze ile hedef alındığını, saldırıda 9 kişinin öldüğünü iki kişinin yaralandığını aktardı. Feylakul Şam personeli YPG ile temas hattında nöbet değişimine gitmekteydi. Beyaz Miğferler diye bilinen sivil savunma ekipleri olay yerine intikal ederek, ölü ve yaralıları hastaneye taşıdı. Hayatını kaybedenlerin çoğunun Şam’ın Dareyya kırsalından bölgeye göçe zorlanmış kişiler olduğu öğrenildi. Feylakul Şam grubunun medya Sorumlusu Seyf Raad ise, Anadolu Ajansı (AA) muhabirine yaptığı açıklamada, saldırının rejim güçleri tarafından gerçekleştirildiğini söyledi. Raad, saldırılara misilleme olarak, rejim güçlerine ait askeri noktaları vurduklarını belirtti.  
 SMO kaynağı, Türk Silahlı Kuvvetleri ve Suriye Milli Ordusu’nun saldırının ardından, Şeyh Akil, Deyr Cemal, Ayn Hasan ve Tel Rıfat’taki YPG noktalarına top atışı gerçekleştirdiğini bildirdi. Suriye Milli Ordusu, rejim ve YPG ile Menbiç ve Tel Rıfat’taki temas noktalarına çok sayıda asker intikal etti.  
Türkiye Silahlı Kuvvetleri’nin de Tel Rıfat’a yakın bölgelere yeni askeri birlikler sevk ettiği belirtildi. 
Türkiye’ye ait bir insansız hava aracı günler önce, Halep’in kuzeyinde SDG ait bir askeri aracı hedef almış, saldırıda 2 SDG unsuru öldürülmüştü. 
Söz konusu saldırının ardından, Suriye Milli Ordusu bir tarafta diğer tarafta rejim ve SDG güçleri olmak üzere, Deyr Cemal, Tel Rıfat ve Menbiç yakınındaki bölgelerde karşılıklı havan topu atışları gerçekleştirilmişti. Türkiye Suriye’nin kuzeyinde 30 kilometre derinlikte bir güvenlik bölgesi oluşturmak için bölgeye operasyon hazırlıkları yapıyor.



Irak, DEAŞ’tan daha tehlikeli bir beka sorunundan nasıl kurtuldu?

ABD’nin Bağdat'taki Büyükelçiliği'nin bulunduğu Yeşil Bölge'ye giden yolda İran'la dayanışma gösterisine katılan Iraklı mollalar (AP)
ABD’nin Bağdat'taki Büyükelçiliği'nin bulunduğu Yeşil Bölge'ye giden yolda İran'la dayanışma gösterisine katılan Iraklı mollalar (AP)
TT

Irak, DEAŞ’tan daha tehlikeli bir beka sorunundan nasıl kurtuldu?

ABD’nin Bağdat'taki Büyükelçiliği'nin bulunduğu Yeşil Bölge'ye giden yolda İran'la dayanışma gösterisine katılan Iraklı mollalar (AP)
ABD’nin Bağdat'taki Büyükelçiliği'nin bulunduğu Yeşil Bölge'ye giden yolda İran'la dayanışma gösterisine katılan Iraklı mollalar (AP)

Şarku’l Avsat’a konuşan Bağdat'taki diplomatik kaynaklar, Iraklı yetkililerin İsrail-İran savaşına sürüklenmekten korktuğunu ve bunu ‘Irak için, ülkenin üçte birini işgal eden DEAŞ’ın oluşturduğu tehditten daha tehlikeli bir beka sorunu’ olarak gördüklerini açıkladı.

Kaynaklar, DEAŞ’ın Irak’ın bedeninden atılması gereken yabancı bir cisim olduğunu, özellikle de Bağdat'ın DEAŞ’la mücadelesinde uluslararası ve bölgesel destek gördüğünü, ancak savaşın Irak'ın birliğini tehdit ettiğini belirttiler.

Söz konusu ‘beka sorunu’ aşağıdaki maddelerle açıklanabilir:

* Savaşın patlak vermesiyle Bağdat, Azerbaycan ve diğer kanallar aracılığıyla İsrail'den, Irak topraklarından kendisine yönelik herhangi bir saldırıya ‘katı ve acı verici’ misilleme yapacağına dair mesajlar aldı. Mesajlarda, Iraklı yetkililer kendi topraklarından başlatılan saldırılardan sorumlu tutuluyordu.

* Washington, önceki tavsiyelerinden doğrudan uyardı ve İran yanlısı grupların düzenleyeceği saldırıların yol açabileceği ağır sonuçlara dikkati çekti.

hnjıo
Koordinasyon Çerçevesi destekçileri, Irak güvenlik güçlerinin ABD’nin Bağdat Büyükelçiliği'ne giden köprüyü kapatmak için kurduğu barikatın üzerine İran bayrağı dikiyorlar (AP)

* Iraklı yetkililer, ‘felaket senaryosu’ olarak nitelendirdikleri bir durumun yaşanmasından yani Irak'taki silahlı grupların İsrail'e saldırmasından ve İsrail'in de savaşın başında Lübnan'daki Hizbullah liderlerine veya İranlı generallere ve bilim adamlarına yaptığı gibi bir dizi suikast düzenlemesinden endişe duyuyorlardı.

* Kaynaklar, milislere ağır darbeler indirilmesinin Şii sokakları kızıştıracağını ve bu durumun dini otoriteyi sert bir tavır almaya iteceğini, bunun da krizin Şii-İsrail çatışmasına dönüşmesine yol açacağını belirtti.

* Bu senaryo, Irak'ın o dönemdeki Şii bileşeninin Irak'ı önlenebilir bir savaşa sürükleme sorumluluğunu üstleneceği endişelerini uyandırdı.

* Diğer bir tehlike ise Kürtlerin, Irak yönetiminin tek bir bileşeni temsil ediyormuş gibi davrandığını, ülkenin savaşlardan yorulduğunu ve bölgenin Bağdat'tan uzak durmayı tercih ettiğini, çünkü ona yaklaşmanın istenmeyen savaşlara sürüklediğini ilan etme olasılığı.

* Muhammed Şiya es-Sudani hükümeti kararlılık ve bilgelikle hareket etti. Farklı kesimlere göre ülkenin birliğini tehdit eden herhangi bir çatışmaya sürükleme girişimine müsamaha göstermeyeceğini bildirdi ve diğer yandan bölgesel ve uluslararası güçlerle, özellikle Amerika ile iletişim kanallarını açık tuttu.

cvfbghjuk
Iraklı milisler, geçtiğimiz ekim ayında Bağdat'ta İran'ın İsrail'e verdiği yanıtı kutlarken (Reuters)

* Iraklı yetkililer, İranlı yetkililerin milis grupları savaşa katılmaya teşvik etmek yerine sükuneti korumaya teşvik eden tutumundan yararlandı.

* Bir başka önemli faktör ise silahlı grupların, özellikle Lübnan'da Hizbullah'ın maruz kaldığı saldırılar ve İsrail’in İran’ın derinliklerinde gerçekleştirdiği nokta atışı saldırılar, İsrail'in kendisine düşman olan örgütler hakkında kesin bilgilere sahip olduğunu ve teknolojik üstünlüğü ve bu saldırılar sayesinde hedeflerine ulaşabildiğini gösterince savaşın kendi kapasitelerinin ötesinde olduğunu fark etmeleriydi.

* Kaynaklar, baskılara ve çabalara rağmen ‘devletin kontrolü dışındaki grupların’ üç saldırı hazırlığı yaptığını, ancak yetkililerin saldırıların gerçekleştirilmesinden önce bunları engellediğini belirtti.

Kaynaklar, İsrail'in savaşı İran topraklarına taşıması ve ABD’yi İran'ın nükleer tesislerini hedef almaya teşvik etmesi nedeniyle İran'ın derin bir yara aldığını tahmin ediyor. İran nükleer programıyla ilgili gerekli tavizleri vermezse yeni bir savaşın çıkması ihtimaller dahilinde.