Sisi, Mısır’ın Ukrayna savaşı ve koronavirüs salgının yansımalarının üstesinden geleceğinden emin

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es Sisi, 30 Haziran Mısır Devrimi’ni 9. Yıldönümü münasebetiyle konuşma yaparken (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es Sisi, 30 Haziran Mısır Devrimi’ni 9. Yıldönümü münasebetiyle konuşma yaparken (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
TT

Sisi, Mısır’ın Ukrayna savaşı ve koronavirüs salgının yansımalarının üstesinden geleceğinden emin

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es Sisi, 30 Haziran Mısır Devrimi’ni 9. Yıldönümü münasebetiyle konuşma yaparken (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es Sisi, 30 Haziran Mısır Devrimi’ni 9. Yıldönümü münasebetiyle konuşma yaparken (Mısır Cumhurbaşkanlığı)

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es Sisi, Mısır'da hala pusuda bekleyen ‘şer güçler’ olduğunu belirterek, ülkesinin Rusya-Ukrayna savaşı ve koronavirüs salgınının yansımalarının üstesinden geleceğine olan inancını dile getirdi.
Sisi, Müslüman Kardeşler (İhvan) yönetimini deviren 30 Haziran Mısır Devrimi’nin 9. yıldönümü münasebetiyle yaptığı konuşmada, koronavirüs salgını sonrası küresel tedarik zincirlerinde yaşanan aksama nedeniyle büyük ve gelişmiş ekonomilerinin etkilenmesinin gizli olmadığını belirterek buna savaşın getirdiği gıda krizi ve fiyat artışının da dahil olduğunu söyledi.
Mısır Cumhurbaşkanı, 2016 yılından bu yana başarı ve titizlikle uygulanan ulusal ekonomik reform programının yanı sıra geçtiğimiz yıllarda elde edilen kalkınma çabaları olmasaydı, mevcut uluslararası durumla yüzleşmenin çok daha zor olacağını ifade etti.
Sisi, ülkesinin, yalnızca ortak iyiliği arayan ve Mısırlıların insan onuruna yakışır bir yaşam, güvenli ve müreffeh bir geleceğe yönelik özlemlerini yerine getireceği konusunda doğru bir yolda olduğunu söyledi. Mısır’ın kadim tarihte olduğu gibi birçok zorluğu aştığına dikkati çeken Sisi, mevcut uluslararası krizlerin yerel yansımalarını aşacaklarını, gelişmiş bir devlet, güvenli bir vatan ve istikrarlı bir toplum inşa etme yolunda durmaksızın yollarına devam edeceklerini kaydetti.
30 Haziran Devrimi’ni ‘ülke tarihinin belirleyici bir anı’ olarak nitelendiren Sisi, “Mısır, terör, kötülük ve yıkım güçleri arasındaki lanetli bir ittifakla karşı karşıya kaldı” dedi.
Sisi açıklamasında, “Mısırlılar çocukları ve torunları için, hoşgörülü ulusal kimliğe sahip ve dünyaya açık modern sivil bir devleti seçtiler” ifadelerini kullandı.
30 Haziran Devrimi ruhunun, meydan okumasının ve imkansızı başarmanın bugüne kadar ki çalışmaların işareti olmaya devam ettiğini söyleyen Mısır Cumhurbaşkanı, halk iradesinin mevcut zorluklarla yüzleşmede yollarını açarak kendilerine ilham verdiğini vurguladı.
2014 yılında iktidara gelen Sisi, zor bir ekonomik durumla karşı karşıya kaldıklarını, halkın azmi ve Allah’ın yardımıyla vatanı korumak için tüm zorluklara katlanarak aşmaya çalıştıklarını bildirdi.
Sisi,  hayatta kalma, inşa etme, devletin bekası, sütunlarının sağlamlaştırılması ve geleceğin inşası için hiçbir bahane göstermeyerek Mısır topraklarının geleceği ve görkemi için çalışmalara devam ettiklerini aktardı.



Irak'ta seçimlerin boykotu iktidar koalisyonunu karıştırdı

Bağdat'ta düzenlenen Koordinasyon Çerçevesi toplantısından (X)
Bağdat'ta düzenlenen Koordinasyon Çerçevesi toplantısından (X)
TT

Irak'ta seçimlerin boykotu iktidar koalisyonunu karıştırdı

Bağdat'ta düzenlenen Koordinasyon Çerçevesi toplantısından (X)
Bağdat'ta düzenlenen Koordinasyon Çerçevesi toplantısından (X)

Eski Başbakan Haydar el-İbadi Irak'ta ‘seçim sisteminin reforme edilmesi’ çağrısında bulunurken, Koordinasyon Çerçevesi’nin Mukteda es-Sadr'ın Kasım 2025'te yapılması planlanan seçimleri boykot etme kararına karşı tavır alması bekleniyor.

El-İbadi liderliğindeki Zafer Koalisyonu, seçim sisteminin ‘yolsuzluk’ suçu işleyen kişilerin seçime katılmasını engellemesi gerektiğini bildirdi. Koalisyon tarafından bugün yapılan basın açıklamasında, “Ülkenin karşı karşıya olduğu zorluklar, özellikle de bu tarihi anda, sistemin siyasi tabanını genişletmeyi, herkesi dahil etmeyi ve seçim sürecini yolsuzluğa bulaşmış kişilerden ve manipülatörlerden korumayı gerektiriyor” denildi.

Koalisyon, ‘herhangi bir devletin çöküşünün üstesinden gelmenin, halkın çıkarlarını ve devletin varlığını koruyarak iç siyasi ve sosyal birlikle başarılabileceğini’ vurguladı. Açıklamada, “Ulusal bir reform vizyonu temelinde aday olmamak, çıkarlar nedeniyle başkalarının seçimlere katılmasına izin vermemekten temelde farklıdır” ifadesi yer aldı.

Koordinasyon Çerçevesi’nin ana bileşenlerinden biri olan el-İbadi'nin koalisyonu, Sadr'ın benzer bir açıklama yapmasından bir gün sonra seçimleri boykot ettiğini duyurdu.

 Eski Irak Başbakanı Haydar el-İbadi (X)Eski Irak Başbakanı Haydar el-İbadi (X)

Koordinasyon Çerçevesi'nin pozisyonu

Koordinasyon Çerçevesi, Sadr ve el-İbadi'nin kararları ve bunların bir sonraki parlamentoda Şii temsiliyeti üzerindeki etkileri konusunda hemen bir görüş bildirmedi. Bilgi sahibi kaynaklar, “Sadr ve el-İbadi'nin kararlarını ele alma konusunda Şii meclisi içinde anlaşmazlıklar var” dedi.

Şarku’l Avsat'a konuşan kaynaklar şu ifadeleri kullandı: “Bedir Örgütü lideri Hadi el-Amiri ve Hikmet Hareketi lideri Ammar el-Hekim'in başını çektiği bazı Şii liderlerin durumu kontrol altına alma çabaları var. Yaşananlara uyum sağlamak için uzlaşmacı bir çözüm arayışının yanı sıra Sadr'a seçimlere katılması ve boykotu tersine çevirmesi için davette bulunma ve Bağımsız Yüksek Seçim Komisyonu'nu birkaç günlüğüne adaylık kapısını yeniden açmaya davet etme olasılığı da var… Koordinasyon Çerçevesi içinde farklı görüşler var, ancak Kanun Devleti Koalisyonu lideri Nuri el-Maliki'nin tutumunun Sadr'ı boykotu kırmaya ve seçimlere katılacağını açıklamaya davet etme eğiliminde olduğu dikkat çekiyor.”

Sadr, Kasım ayında yapılması planlanan parlamento seçimlerini boykot etme kararından dönmek için zorlu koşullar öne sürdü.

Sadr X platformundaki hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, “Yolsuzluk var olduğu sürece hiçbir seçime katılmayacağım. Doğruluk ancak kontrolsüz silahların teslim edilmesi, milislerin dağıtılması ve ordunun güçlendirilmesiyle tesis edilecektir” ifadelerini kullandı.

Yerel platformlarda, Sadr Hareketi liderleri ile aralarında Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani'nin de bulunduğu Şii liderler arasında seçimlere katılma amacıyla temaslar kurulduğuna dair sızıntılar dolaşıyor.

Şarku’l Avsat'a konuşan siyasi bir kaynak, ‘Sadr Hareketi ile geri dönme olasılıkları konusunda şu ana kadar görüşmelerin durmadığını’ söyledi.

Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr (Sadr Hareketi medyası)Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr (Sadr Hareketi medyası)

Seçimlerin meşruiyeti

Son dönemde izlenen çeşitli göstergelere göre seçimlerin meşruiyetine ilişkin endişeler bulunuyor. Boykotun kırılgan bir bölgesel ve uluslararası ortamda diğer kesimler tarafından da tekrarlanması, özellikle silah taşıyan ya da geçmişte silah taşımış olanlar başta olmak üzere pek çok Şii gücün, İran'ın hedef alınmasının ardından ABD ve İsrail tarafından hedef alınabilecekleri korkusunu taşımaya devam ettikleri bir dönemde, siyasi sistemin meşruiyetini etkileyebilir.

Aynı bağlamda araştırmacı Seyf es-Saadi Şarku’l Avsat'a verdiği demeçte şu ifadeleri kullandı: “Irak'taki siyasi sınıf, boykot eden çoğunluğun seçimlere katılma güvenini yeniden tesis edecek olgun bir seçim sistemi sunamadı. Bunun nedeni, seçim yasasının her seçim döneminde, oy veren halkın gerekçeleri dikkate alınmaksızın, büyük geleneksel partilerin ölçülerine uyacak şekilde değiştirilmesidir… Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr ve iki eski başbakan Haydar el-İbadi ve Mustafa el-Kazımi'nin boykotu, seçimlere giden sürecin ciddiyetinin bir göstergesidir.”

Ancak es-Saadi, ‘seçim bölgesi sistemi, Sainte Lague sistemi ve benimsenen yüzde ile her seçimde sorunlara neden olan sonuç hızlandırma cihazlarına ilişkin doğru istatistiklere dayanan olgun bir yasanın çıkarılması yoluyla Irak'taki seçim sisteminde reform yapılabileceğini’ düşünüyor.