Pedersen’den BMGK’ya Suriye’yi unutmama çağrısı

Pedersen, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) üyelerinden sınır ötesi yardım ulaştırma mekanizmalarını yenilemesini ve ‘trajik çatışmayı’ durdurmak için birlik olmasını istedi.

Pedersen, BMGK toplantısına video konferans yoluyla katıldı. (BM)
Pedersen, BMGK toplantısına video konferans yoluyla katıldı. (BM)
TT

Pedersen’den BMGK’ya Suriye’yi unutmama çağrısı

Pedersen, BMGK toplantısına video konferans yoluyla katıldı. (BM)
Pedersen, BMGK toplantısına video konferans yoluyla katıldı. (BM)

Birleşmiş Milletler (BM) Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen, uluslararası topluma Rusya-Ukrayna savaşının yansımalarının ortasında Suriye’yi ‘unutmama’ çağrısında bulundu. Bu ay sona erecek olan sınır ötesi insani yardım ulaştırma mekanizmasının yenilenmesi, ‘trajik çatışmada’ gerilimin artma riskini ortadan kaldırılması ve 2254 sayılı karar temelinde siyasi bir çözüme ulaşmak üzere baskı uygulamak için Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) üyelerine birlik olma çağrısı yaptı.
BM Suriye Özel Temsilcisi çarşamba günü New York’ta toplanan BMGK’ya, BM’ninSuriye’de siyasi çözümü kolaylaştırmadaki rolü hakkında bir brifing verdi. “Suriye’yi unutmayın. Suriye konusunda birlik olun. Suriyelilerin bu trajik çatışmadan çıkmaya başlamasına yardım edin” dedi. Pedersen, Suriye halkının yüzleştiği bir dizi korkunç zorluğu sıralarken ekibinin, BM’ye siyasi gelişmeler, sosyo-ekonomik durum, insani konular, güvenlik sorunları, kadın hakları, gençlerin siyasi sürece katılımı, yerel yönetişim ve sosyal uyum girişimleri hakkında kapsamlı bilgi veren Suriye sivil toplum örgütleri ile bölgesel iletişiminin sonuçlarına dikkat çekti. “Bütün bu seslerin birleştiği nokta, 2254 sayılı karar doğrultusunda kapsamlı bir siyasi çözüm uygulamak için acilen eyleme geçme ihtiyacıdır” ifadelerini kullandı.
Pedersen, sivillerin insani ihtiyaçlarının arttığını belirterek, BMGK üyelerine sınır ötesi yardım dağıtım mekanizmasının 12 ay daha uzatma çağrısında bulundu. Genel Sekreter’in bu konuda söylediklerini hatırlatarak bunun ‘ahlaki bir görev’ olduğunu söyledi. Özel Temsilci sözlerini şöyle sürdürdü:
“Küresel zorluklar döneminde, BMGK’nın Suriye’deki insani konulardaki birliği, anlaşmazlığın ana taraflarının Suriye meselesinin temel yönlerini dünyanın başka yerlerindeki anlaşmazlıklardan ayrıştırabileceklerini ve iş birliği yapabileceklerini gösteriyor. Bu, Suriye konusunda her zaman savunduğum yapıcı diplomasinin çekirdeği olacak. BMGK’nın 2254 sayılı kararının uygulamada ilerleme kaydetmek istiyorsak bu kesinlikle gerekli.”
Pedersen ayrıca Suriye halkının acılarına son vermenin sürdürülebilir tek yolunun, çatışmanın siyasi çözümü olduğunu vurguladı.
Güvenlik gerilimleri ve askeri gerginliğin tehlikelerinden bahsederken bir dizi sıcak noktada şiddetin devam ettiğine dikkat çeken Pedersen Afrin ve kuzeydoğu bölgelerinin insansız hava araçları (İHA) saldırılarında, karşılıklı çatışmalarda ve yeni bir askeri operasyonla ilgili son açıklamalar sonrasında düşmanca yaklaşımlarda büyük bir artışa tanık olduğunu kaydetti. Bu bağlamda şunları söyledi:
“Kuzeybatıda, karşılıklı roket atışlarına ve hükümet yanlısı güçler tarafından hava operasyonlarına yeni bir artışa yönelik raporlar yayınlandı. Ayrıca ABD’nin, El-Kaide’ye bağlı Hurras el Din’e (Dinin Muhafızları) yönelik bir baskınına ve Afrin ve Kuzey Halep’te silahlı muhalif gruplar arasında iç çatışmalara tanık olundu. DEAŞ’ın ve terör listedeki diğer örgütleri saldırılarını sürdürüyor. Bu ay Suriye ordusu askerlerinin öldürüldüğü bir saldırıyı üstlendiler. Güneybatı’da da bazı güvenlik sorunları yaşandı.”
BMGK Genel Sekreteri’nin 10 Haziran’da Şam Uluslararası Havalimanı’na yapılan baskınları hakkındaki endişesini tekrarlayan Pedersen bu önemli noktalardaki tüm hesaplanmamış hareketlerin, değişken durumun gölgesinde daha geniş bir çatışmaya yol açabileceğine yönelik tehlike konusunda uyardı.
Pedersen, Anayasa Komisyonu toplantılarının Suriye’nin öncülüğünde ve sahipliğinde ‘doğru bir şekilde’ yapılması halinde, 2254 sayılı kararın uygulanması için siyasi bir çözüme ulaşılmasına katkıda bulunacağını düşündüğü belirtirken Suriye Anayasa Komitesi’nin 9’uncu toplantısının 25 Temmuz’da Cenevre’de yapılacağı bilgisini verdi.
Diğer yandan, BM Genel Sekreter Sözcüsü Stephane Dujarric, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in Khawla Matar’ın yerine Bejat Ruşdi’yi Suriye Özel Temsilci Yardımcısı olarak atadığını duyurdu.
Toplantıya Suriyeli genç Ömer eş-Şeğri de katıldı.
Suriye Temsilcisi Bassam Sabbağ, son aylardaki başarılarından ve Suriye hükümetinin halkın normal hayatlarına dönmelerini sağlamak, enerjilerini ve yeteneklerini, Suriye’nin geleceğini, istikrarını ve ilerlemesini inşa etme sürecine yönlendirmeye yönelik son derece önemli ve görülmemiş adımlar attığından bahsetti. Suriyeli mültecilerin anavatanlarına dönmesini engelleyen ülkelere, bu konudan ellerini çekmelerini ve geri dönüşe engeller olmayı durdurmaları çağrısında bulundu.
Sabbağ, anayasa tartışma toplantısının 9’uncu oturumu ile ilgili olarak, ülkesinin bazı katılımcı tarafların gündeme getirdiği lojistik sorunlara bir çözüm bulunmasının ardından, toplantının gerçekleştirilmesini heyecanla beklediğini belirtti. BMGK’yaİsrail’in Şam Uluslararası Havalimanı’na yönelik saldırısını kınamamasına yönelik üzüntüsünü dile getiren Sabbağ, İsrail’in Suriye topraklarının kutsallığına yönelik tekrarlanan saldırılarına son vermeye zorlanması gerektiğini vurguladı.
Rusya’nın BM Daimi Temsilcisi Yardımcısı Dmitry Polyanskiy de şu açıklamada bulundu:
 “Suriye’deki gergin durum, Batı’nın teröristlere yakınlaşma girişimleriyle bağlantılı. Rusya, yasa dışı bir şekilde bölgede bulunan yabancı güçlerin Suriye’den çekilmesini ve saldırılarını durdurmalarını, krizin çözümünün anahtarı olarak görüyor.”



Süveyda'da tırmanan çatışmalar ve "devletin geri dönüşü" bahsi

İsrail askerleri ve Dürzi aileler perşembe günü Golan Tepeleri'ndeki Mecdel Şems'tan Suriye'ye dönüyor, (Reuters)
İsrail askerleri ve Dürzi aileler perşembe günü Golan Tepeleri'ndeki Mecdel Şems'tan Suriye'ye dönüyor, (Reuters)
TT

Süveyda'da tırmanan çatışmalar ve "devletin geri dönüşü" bahsi

İsrail askerleri ve Dürzi aileler perşembe günü Golan Tepeleri'ndeki Mecdel Şems'tan Suriye'ye dönüyor, (Reuters)
İsrail askerleri ve Dürzi aileler perşembe günü Golan Tepeleri'ndeki Mecdel Şems'tan Suriye'ye dönüyor, (Reuters)

Binlerce Arap aşiret savaşçısı, Dürzi gruplara karşı Bedevileri desteklemek üzere Suriye'nin güneyindeki Süveyda vilayetine akın ederken, pazar gününden bu yana devam eden ve yüzlerce kişinin ölümüne ya da yaralanmasına neden olan çatışmaların tırmanmasını önlemek için “devletin vilayete geri dönmesi” üzerine bahis oynanıyor gibi görünüyor.

Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığına göre İsrailli bir yetkili, "Güneybatı Suriye'de devam eden istikrarsızlık nedeniyle İsrail, (Suriye) iç güvenlik güçlerinin önümüzdeki 48 saat boyunca Süveyda eyaletine sınırlı girişine izin vermeyi kabul etti" dedi. Bu, hükümet güçlerinin birkaç gün önce eyalete girdiğinde bombalanması ve Başbakan Ahmed eş-Şara hükümetinin onları geri çekmesine yol açan İsrail'in tutumunda bir değişikliği temsil ediyor. Tel Aviv'deki siyasi kaynaklar, İsrail'in tutumundaki değişikliğin Amerikan baskısı sonucu olduğunu belirtti.

Ancak dün akşam itibarıyla hükümet güçleri, Arap kabilelerinin şehre doğru ilerlemeye çalışmasıyla çatışmaların tırmandığı Süveyda'ya henüz dönmedi.

Acil Durum ve Afet Yönetimi Bakanlığı 650'den fazla ölü ve yaralı olduğunu bildirirken, AFP’nin haberine göre Suriyeli bir doktor, Süveyda hastanesine pazartesi gününden bu yana 400'den fazla ceset geldiğini söyledi.