Firavunların hayatı British Museum'da sergilenecek

Londra’daki sergi ekim ayında düzenlenecek.

British Museum'dan uzmanlar Büyülü Havzayı adlı eserin bakımını yaptılar. (British Museum)
British Museum'dan uzmanlar Büyülü Havzayı adlı eserin bakımını yaptılar. (British Museum)
TT

Firavunların hayatı British Museum'da sergilenecek

British Museum'dan uzmanlar Büyülü Havzayı adlı eserin bakımını yaptılar. (British Museum)
British Museum'dan uzmanlar Büyülü Havzayı adlı eserin bakımını yaptılar. (British Museum)

Mısır uygarlığına ve sırlarına olan ilgi asla bitmez. Toprağın altından çıkan hikayeler, efsaneler ve eski eserler Mısırlılar tarafından halen keşfedilmeye devam ediyor. Her geçen gün eski Mısır'daki hikayelerle dolu karmaşık yaşamın, aşkın, evliliğin, çatışmanın, savaşın, gücün, yargının ve ölümün bilgisine ulaşıyoruz.
British Museum uzmanları bu hikayelerden yola çıkarak Firavun uygarlığını modern dijital dünyaya tanıtan devasa bir sergi aracılığıyla etkileşimli bir sunum hazırladı. Antik müze dün, 13 Ekim-19 Şubat 2023 tarihleri arasında gerçekleştirilecek "Hiyeroglifler ve Antik Mısır'ın Sırrını Çözme" başlığı altında açılan sergiyi duyurdu.

 Mısır 12’inci hanedanı Firavunu Amenemhat 3 Tapınağı'ndan bir parça.  (British Museum Mütevelli Heyeti)
Hiyerogliflerin  deşifre edilmesiyle bilim insanlarının dünyadaki en eski uygarlıkların kilidini açmasına yardımcı olan yazıtlar ve parçalar gözden geçirildi.
Hiyeroglifler, gömülü sırları anlamanın ve büyülü sözleri deşifre etmenin anahtarı. British Museum'daki yer alan ve en ünlü eserlerden Rosetta Taşı’nın devasa serginin yıldızı olması ise oldukça doğal.
Hiyeroglif, demotik ve iyi bilinen antik Yunan dilindeki yazıtlarıyla Rosetta Taşı'nın 1799'da keşfi, 1822'de hiyerogliflerin anahtarı oldu. Bu keşif, modern dünyanın Mısır tarihi hakkındaki bilgisini yaklaşık 3 bin yıl kadar genişletmede bir atılımı temsil ediyordu.

Champollion (Champollion Müzesi) - Rosetta Taşı. (British Museum)
Müze, uluslararası koleksiyonlardan ve müzelerden ödünç alınmış parçalar da dahil olmak üzere bir kısmı ilk kez halka gösterilecek olan 240'tan fazla eseri bir araya getiren sürükleyici bir tanıklık vaadinde bulunuyor.
Seçilen parçalar Orta Çağ'a, Arap gezginlere, ardından Rönesans alimlerine, Fransız bilim insanı Jean Francois Champollion'a (1790 - 1832) ve İngiliz Thomas Young’a (1773 - 1829) kadar hiyeroglifleri deşifre etme hikayesini anlatacak şekilde düzenlendi. Orjinal Rosetta Taşı (müze şu anda eseri korumak için replika sergiliyor), Champollion ve diğer bilim insanlarının antik dünyayı anlamak için çalıştığı yazıtların yanında sergilenecek.
Sergide, Rosetta Taşı'nın yanı sıra M.Ö. 600'lü yıllara uzanan granit lahit Büyülü Havza da sergilenecek. Müzeden yapılan açıklamada, lahdin üzerindeki yazıtların sihirli güçler taşıdığına ve içini yıkamanın aşk yaralarına çare olabileceğine dair yaygın bir inanış olduğu belirtiliyor. Lahit, Kahire'deki camilerden birinin yakınında, el-Havd el-Mersud olarak bilinen bölgede bulundu. Bilim inanları bu lahdin, Hepmin adlı bir 26’ıncı hanedan asilzadesine ait olduğu sonucuna vardılar.

Mısır bilimci Thomas Young'ın resmini taşıyan bakır sikke (British Museum)
Müzede, 3 bin yıl öncesine dayanan Ölüler Kitabı'ndan bir papirüs de bulunuyor. Sergilenecek olan bazı eserler, Fransa ve İngiltere'deki koleksiyonerlere dağılmış haldeydi. Müze, eserleri 18’inci yüzyılın ortalarından beri ilk kez bir araya getirdi Ödünç alınan eserler arasında Paris'teki Louvre Müzesi koleksiyonlarından, mumyayı sarmak için kullanılan keten rulolar da var. Bu parça, 17’inci yüzyılda düzenlenen ve katılımcılara hiyeroglif yazıtlar taşıyan keten rulo parçalarının verildiği mumya açılışı olarak bilinen törenin bir kalıntısı.
Sergi Champollion'un yazılarından, anılarından, Fransa'daki Ulusal Kütüphane'nin holdinglerinden ve İngiliz Kütüphanesinden Thomas Young'ın yazılarından alınana bazı özel makaleler de sunuyor. Torino'daki İtalyan Egizio Müzesi'nin mülkü olan 3 bin yıllık ölçüm çubuğu eski Mısır sembollerini incelemesi sırasında Champollion için önemli bir kanıt oluşturmuştu. Firavun uygarlığındaki matematiği anlamasına ve firavunların insan vücudundan ilham alan ölçü birimlerini kullandığını keşfetmesine yardımcı oldu.

Ölüler Kitabı'ndan bir papirüsün parçası. Mısır MÖ 1070, 21’inci hanedan. (İngiliz Müzesi Mütevelli Heyeti)
Champollion ayrıca Kuzey Umbria'daki Doğa Bilimleri Müzesi'nden ödünç alınan ve 19’uncu yüzyılın başlarında Fransız bilim insanı tarafından incelenen Bayan Bakhtenor'un mumyasının çalışmasından da yararlandı.
Newcastle'daki meslektaşlarıyla yaptığı görüşmelerde hiyerogliflerin deşifre edilmesinden birkaç yıl sonra mumyanın başlığındaki yazıtların ölünün ruhu için çeşitli tanrılara bir dua olduğunu fark etti.
Sergi, alışveriş listeleri, vergi iadeleri, yiyecekler, aşk hikayeleri, şiir ve uluslararası anlaşmaların metinlerini sunarak eski Mısır yaşamını sergiliyor. En önemli unsur ise firavunun gücüne ve ahirete olan kesin inancı sergilemesi.
Eserler dijital olarak seslendirilecek

Sakkara'dan bir keten mumya sargısı. (Louvre Müzesi - Georges Poncet)
British Museum Mısır Yazılı Kültürü Küratörü Ilona Regolsky sergiyle ilgili şunları
“Mısırbilim alanı, antik dünyaya erişim sağlamada her zaman olduğu kadar aktiftir. Dünyanın dört bir yanından bilim adamlarının 200 yıllık sürekli çalışmasına dayanan sergi, yeni araştırmalarla desteklenecek ve Mısır bilimcilerin geçmişle diyalogumuzu nasıl şekillendirmeye devam ettiğini gösterecek.”

6’ıncı hanedanlıktan kireçtaşı heykeli. (Louvre Müzesi - Georges Ponce)
British Museum Direktörü Hartwig Fischer da Eski Mısır'ın Fethi sergisinin, uzun süredir kayıp bir dilin deşifre edilmesinde 200 yıllık olağanüstü atılımı temsil ettiğini söyledi. “Binlerce yıldır ilk kez eski Mısırlılar bizimle doğrudan konuşabildiler. Sırrı çözerek bu muhteşem uygarlığı anlamamız, bize insanların geçmişine ve yaşam tarzlarına dair eşi görülmemiş bir pencere açtı” dedi.



Başrolde Jodie Foster: Fransız filmine alkışlar 10 dakika susmadı

62 yaşındaki Jodie Foster, projelerini seçerken titiz davrandığını belirterek, "Sadece oyunculuk yapmak için kamera karşısına geçmiyorum. Projenin gerçekten bana hitap etmesi gerekiyor" diyor (Ad Vitam)
62 yaşındaki Jodie Foster, projelerini seçerken titiz davrandığını belirterek, "Sadece oyunculuk yapmak için kamera karşısına geçmiyorum. Projenin gerçekten bana hitap etmesi gerekiyor" diyor (Ad Vitam)
TT

Başrolde Jodie Foster: Fransız filmine alkışlar 10 dakika susmadı

62 yaşındaki Jodie Foster, projelerini seçerken titiz davrandığını belirterek, "Sadece oyunculuk yapmak için kamera karşısına geçmiyorum. Projenin gerçekten bana hitap etmesi gerekiyor" diyor (Ad Vitam)
62 yaşındaki Jodie Foster, projelerini seçerken titiz davrandığını belirterek, "Sadece oyunculuk yapmak için kamera karşısına geçmiyorum. Projenin gerçekten bana hitap etmesi gerekiyor" diyor (Ad Vitam)

Fransız yönetmen Rebecca Zlotowski ve Oscar ödüllü oyuncu Jodie Foster, Vie Privée adlı yeni filmlerini Salı akşamı Cannes Film Festivali'nde, yarışma dışı bölümde izleyiciyle buluşturdu. Gösterimin ardından film, yaklaşık 10 dakikalık ayakta alkışla ödüllendirildi.

Fransızca çekilen gizem ve suç türündeki filmde Foster, ünlü psikiyatrist Lilian Steiner'a hayat veriyor. Lilian, bir hastasının ölüm haberini alınca derinden sarsılıyor ve bunun bir cinayet olduğuna inanarak olayı kendi başına araştırmaya başlıyor. Filmde Foster'a Daniel Auteuil, Virginie Efira, Mathieu Amalric, Vincent Lacoste ve Luana Bajrami eşlik ediyor.

Filmin Kuzey ve Latin Amerika hakları, şubatta Sony Pictures Classics tarafından satın alındı. Vie Privée'nin Fransa'daki dağıtımı Ad Vitam tarafından yapılacak ve 2025'in ilerleyen aylarında vizyona girmesi planlanıyor.

Zlotowski'nin yönetmen koltuğundaki 6. filmi olan Vie Privée, Cannes'ın Resmi Seçkisi'nde yer alan ikinci yapımı. Yönetmen, daha önce 2013'te Belirli Bir Bakış bölümünde Nükleer Santral'le (Grand Central) festivale katılmıştı.

"Mesele doğru hikayeyi bulmak"

Jodie Foster, festivalde yaptığı konuşmada Zlotowski'yle ilk buluşmasını şöyle anlattı:

Filmin senaryosunu baştan sona, kelime kelime yaklaşık 6-7 saat boyunca birlikte inceledik. O an, Rebecca'nın işini ne kadar ciddiye aldığını ve her detaya dair çok net bir vizyonu olduğunu anladım.

Gösterim öncesinde Variety'ye konuşan Foster, uzun süredir bir Fransız filminde oynamak istediğini belirterek şu ifadeleri kullandı:

Benim için mesele doğru hikayeyi bulmak. Fransız filmlerini çok seviyorum ama pek çoğu üç gün boyunca karakterleri takip ettiğiniz davranış filmleri oluyor. Bu benim tarzım değil. Ben, öyküyü karakterle birlikte geliştiren, anlatıya odaklı projeler arıyorum. Bu film de aradığım her şeyi sundu.

Kariyerinde Para Tuzağı (Money Monster), Kukla (The Beaver), Bagsi Malon (Bugsy Malone), Taksi Şoförü (Taxi Driver) ve Alice Artık Burada Oturmuyor (Alice Doesn't Live Here Anymore) gibi Cannes'da gösterilen birçok yapımda yer alan Foster, akıcı şekilde Fransızca konuşuyor. Ancak bu film, Jean-Pierre Jeunet'nin 2005 yapımı Kayıp Nişanlı (Un long dimanche de fiançailles) filminden sonra Fransızca çektiği ilk yapım. 

Son yıllarda yeniden kamera önüne geçen Foster, 2023 yapımı Nyad'daki rolüyle En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu dalında Oscar'a aday gösterilmiş ve 2024 yapımı True Detective: Night Country'deki performansıyla Emmy ödülü kazanmıştı.

Independent Türkçe, Variety, Deadline