Esed, savaş sürecinde ilk kez Halep’i ziyaret etti

Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed’in dün, Halep’te büyük bir elektrik santralini ziyaret etti. (Suriye Devlet Başkanlığı/AP)
Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed’in dün, Halep’te büyük bir elektrik santralini ziyaret etti. (Suriye Devlet Başkanlığı/AP)
TT

Esed, savaş sürecinde ilk kez Halep’i ziyaret etti

Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed’in dün, Halep’te büyük bir elektrik santralini ziyaret etti. (Suriye Devlet Başkanlığı/AP)
Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed’in dün, Halep’te büyük bir elektrik santralini ziyaret etti. (Suriye Devlet Başkanlığı/AP)

Suriye Devlet Başkanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre Devlet Başkanı Beşşar Esed dün, 11 yıldan uzun bir süredir devam eden çatışmanın patlak vermesinden bu yana ilk kez ülkenin kuzeyindeki Halep’i ziyaret etti. Büyük bir elektrik santralini ve bir su pompalama istasyonunu teftiş etti.
Suriye Devlet Başkanlığı’nın Telegram hesabında, Esed’in Halep kırsalındaki Tel Hasil’deki su pompa istasyonundaki işçilerin ve teknisyenlerin, Queiq Nehri’ni beslemek ve nehirdeki su akışı ve Halep şehrinin mahalleleri ve sokakları arasındaki su akışını sağlamak için, Handarat'taki şelale alanına daimi su pompalanmasını başlatma törenine katıldığını bildirildi. Devlet Başkanlığı, bu suyun Halep’ten akarak şehrin güney ovalarında yaklaşık 8 bin 500 hektarlık tarım arazisini sulayacağını açıkladı.
Başkanlık, Esed’in Halep’in tarım ovalarında sulama sisteminin önemli bir parçası olduğu için su pompalama istasyonun tüm motorlarının bakımının yapılmasının ve daha geniş tarım arazilerinin sulanması için istasyondaki diğer iki motorun bakımının hızlandırılmasının önemine dikkat çektiğini bildirdi. Ayrıca sanayi şehri Şeyh Neccar’daki fabrikalara ve atölyelere yeterli miktarda su sağlamaya devam edilmesinin önemini vurguladığını aktardı.
Esed, Halep’in tarım ovalarını sulamak üzere başlatılan proje kapsamında, 2008 yılında Tel Hasil istasyonunu açmıştı. Ancak 2012 yılında güvenlik güçleri ve silahlı muhalif gruplar arasındaki çatışmalar sırasında istasyon hizmet dışı bırakıldı.
AFP’ye göre Suriye Devlet Başkanlığı tarafından yayınlanan bir videoda Esed, istasyon çalışanlarına hitaben şunları söyledi:
“Halep valiliği ve özellikle şehir bölgesi, diğer tüm valiliklerden farklı şekilde acı çekti. Hiçbir büyükşehir su, elektrik, hizmet, füzeler, yıkım ve terör açısından Halep kadar sıkıntıya sahne olmadı. Bu başarıda en büyük pay Halep Valiliği ve Halep şehrinin hakkıdır.”
Söz konusu proje ile Suriye’deki ana istasyonlardan olan şebekenin onarılması ve yeniden çalıştırılması, Halep ve kırsal bölgelerine elektrik sağlanması hedefleniyor.  
Bu  Esed’in, 2012 yılından bu yana çoğunluğu hükümet kontrolünde olmayan bölgeye ilk ziyareti oldu. Geçtiğimiz yıllarda hükümet güçleri, muhalif gruplara ve DEAŞ’a karşı verilen yoğun savaşların ardından, Halep’in çoğu bölgesinin kontrolünü kademeli olarak yeniden ele geçirdi.
AFP’ye göre Suriye’nin ekonomik başkenti olan Halep’in kontrolü için verilen mücadele, Rus destekli hükümet güçlerinin hükümet güçlerinin en belirgin zaferi ayrıca 2012-2016 yılları arasında şehrin doğu mahallelerini kontrol eden muhalif grupların aldığı en büyük yenilgi olarak kabul ediliyor.
Suriye hükümeti henüz valiliğin tamamını geri alamadı. Özellikle, kontrolün Suriye grupları arasında bölündüğü Türkiye sınır şeridi ele geçirilmedi. Diğer yandan Heyetu Tahriru’ş Şam (HTŞ) da batı kırsalındaki sınırlı alanları kontrol ediyor.
Başkanlığa göre, bakım çalışmalarından sonra istasyonun 5’inci kısmının çalışmaya başlatılmasıyla, Halep’te elektrik enerjisi sağlamak üzere 200 megavat üretimde bulunulacak.
Suriye ordusu, 2014 yılında bölgeyi ele geçiren DEAŞ ile yapılan savaşların ardından 2016 yılında istasyonun kontrolünü geri aldı.
Halep Genel Elektirik Şirketi, Şubat 2021’de İran desteğiyle bir bakım projesinin başladığını duyurdu. Şam ve Tahran, Eylül 2017’de  Halep istasyonunun bakımının yanı sıra Lazkiye’de bir elektrik santralinin kurulmasını ve diğer bölgelerde elektrik sektörlerinin bakım ve rehabilitasyonunu içeren, elektrik sektörü alanında iş birliği üzerine bir mutabakat zaptı imzaladı.



Sudan'da iki hükümet... Çözüm mü, bölünme mi?

Geçtiğimiz temmuz ayında Omdurman'daki bir çarşı (AFP)
Geçtiğimiz temmuz ayında Omdurman'daki bir çarşı (AFP)
TT

Sudan'da iki hükümet... Çözüm mü, bölünme mi?

Geçtiğimiz temmuz ayında Omdurman'daki bir çarşı (AFP)
Geçtiğimiz temmuz ayında Omdurman'daki bir çarşı (AFP)

Sudan'da iki hükümetin varlığı, iç ve dış çevrelerde akıllardan uzak bir ihtimal değildi. Bu senaryo, Sudan ordusu ile Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) arasında savaşın patlak vermesinden yaklaşık bir yıl sonra, barışçıl bir çözüm için herhangi bir vizyon veya işaretin ufukta görünmemesi nedeniyle, olası birkaç senaryodan biri olarak ortaya atıldı.

ABD Barış Enstitüsü (USIP) Nisan 2024'te, Kenya'nın başkenti Nairobi'de, savaşa karşı olan geniş bir yelpazedeki siyasi ve sivil güçlerin katılımıyla bir çalıştay düzenledi. Çalıştayda savaşın gidişatı ve nereye varacağı değerlendirildi ve olası senaryolar incelendi.

Çalıştayda 3 senaryo ortaya kondu; İlki, savaşın, çatışmanın iki tarafından biri olan Sudan ordusu veya HDK’nin askeri zaferiyle sona ermesi idi. Ancak bu seçenek, savaşın niteliği ve dış müdahalelerin açıkça ortaya çıkması nedeniyle dışlandı.

frgty6u7
Sudan ordusu ile Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) arasında Hartum'da yaşanan çatışmalarda ağır hasar gören bina (AFP)

İkinci senaryo, müzakere ve savaştı. Bu senaryoda, sahadaki güç dengesinde radikal bir değişiklik ya da ‘zayıf denge’ meydana gelir ve müzakere masasında savaşın durdurulması yönünde bir adım atılır. Her iki taraf da çatışmalardan yorgun düşmüş olsa da, ordu ve İslamcı müttefiklerinin, düşmanlıkları durdurmayı ve sivilleri koruyarak insani yardım ulaştırmayı amaçlayan Cidde Platformu’na defalarca ret cevabı vermeleri nedeniyle, bu seçenek o dönemde mümkün olmadı.

Çalıştayda yapılan uzun tartışmaların ardından odaklanılan üçüncü senaryo, Sudan'da iki hükümetin varlığıdır. Bu senaryo en olası olanıdır ve ülkedeki çatışmaların şiddetini azaltabilir ve taraflar arasında müzakere masasına oturmak için yollar açabilir.

Geçtiğimiz hafta, Sudan Kurucu İttifakı, HDK Komutanı Korgeneral Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) başkanlığında, ülkenin batısındaki Güney Darfur eyaletinin başkenti Nyala'yı merkez alan paralel bir hükümet kurduğunu duyurdu. Ancak, ülkeyi bölünmeye maruz bırakma korkusuyla, resmi devlet kurumları dışında herhangi bir otorite kurulmasına bölgede önceden karşı çıkılmıştı.

Siyasi analist Mahir Ebu’l Cuh, Port Sudan ve Nyala'da meşruiyet için çekişen iki hükümetin varlığının artık bir gerçek olduğunu ve her ikisinin de meşru olmadığını, bu nedenle herhangi bir yasal tanıma olmaksızın ele alınacağını söyledi.

dfrgty6
Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı ve Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan, askerleriyle birlikte daha önceki bir Hartum ziyareti sırasında (Arşiv – Sudan ordusu sayfası)

Ebu’l Cuh, “Arap ve Afrika ülkeleri Sudan'ın bölünmesini istemiyor ve bölünmeye izin vermeyecek. Böylece bölgede parçalanmanın önü açılmayacak” ifadelerini kullandı.

Ebu’l Cuh, “Port Sudan'da ordunun liderliğindeki fiili hükümetin para birimi ve kimlik belgelerinin değiştirilmesi ve kontrol ettiği bölgelerde lise sınavlarının yapılmasıyla ilgili olarak attığı adımlar, HDK’yi bir ittifak kurmak ve paralel bir otorite oluşturmak için gerekçeler ve mazeretler bulmaya itti” dedi.

Siyasi analist Ebu’l Cuh, uluslararası toplumun ‘Sudan'da iki hükümetin varlığının çatışmanın sonucu olduğunu; nedeni olmadığını, çözümün her iki tarafın da varlığında yattığını ve bunun bölgesel ve uluslararası tarafların çıkarlarına uygun olduğunu anladığını, bu nedenle her iki hükümetle de muhatap olunmasının muhtemel olduğunu’ belirtti.

Ebu’l Cuh, ABD, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Mısır'dan oluşan dörtlünün ertelenen toplantısının amacının ‘bölge ülkelerinin endişelerini ve çıkarlarını uzlaşma formülüyle ele almak, bunları krizin çözümüne katkıları çerçevesinde değerlendirmek ve ateşkesle başlayıp Sudan'da demokratik federal sivil yönetimin yeniden tesis edilmesiyle devam etmek’ olduğunu bildirdi.

Ebu’l Cuh, HDK’nin ‘taktiksel’ bir çerçeve içinde ‘iki hükümetin varlığı’ senaryosunu hedeflediğini ve bunun amacının ‘müzakerelerin (eğer gerçekleşirse) fiili durum olarak iki otorite arasında veya her iki tarafın askeri liderleri arasında yapılması’ olduğunu söyledi.

Siyasi ve askeri analist Hüsameddin Bedevi ise Sudan'da iki hükümetin varlığının, uluslararası toplumun barışçıl çözüm şansını artıracağını düşündüğü bir senaryo olduğunu, ancak aynı zamanda düşmanlığın ileri aşamalarına ve çatışmanın uzamasına yol açabilecek olumsuz sonuçlar doğurabileceğini ifade etti.

Bedevi, “Silahlı çatışmanın devam etmesi ve uluslararası aktörlerin çekişmeleri, tarafları kontrol haritasını genişletmeye ve kendi sosyal çevrelerini temsil eden bölgelerde askeri varlık göstermeye itti” dedi.

Bedevi, “Her iki taraf da uluslararası meşruiyet arıyor ve kontrolündeki bölgelerde sivilleri koruduğu mesajını dünyaya iletmeye çalışıyor” diye konuştu.

Diğer yandan Darfur Bölgesi Valisi ve Sudan Kurtuluş Hareketi lideri Mini Arko Minawi, HDK tarafından ilan edilen paralel hükümetin bir veya iki yıl devam etmesi halinde fiili bir hükümet haline geleceğini ve uluslararası alanda tanınacağını, insani yardımların ulaştırılmasını kolaylaştırmak için ateşkesin dayatılacağını söylemişti.