Avrupa'nın Rus gazını ikame çalışmalarında rota Azerbaycan'a çevrildi

Rusya doğal gazına alternatif arayışlarına devam eden Avrupa Birliği (AB), yenilenebilir enerji, sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ve Azerbaycan'dan alınabilecek ekstra gaz konularına odaklandı.

AA
AA
TT

Avrupa'nın Rus gazını ikame çalışmalarında rota Azerbaycan'a çevrildi

AA
AA

AA muhabirinin Uluslararası Enerji Ajansı, Azerbaycan Enerji Bakanlığı ve bp verilerinden derlediği verilere göre, Azerbaycan geçen yıl 43,9 milyar metreküp doğal gaz üretti.
Geçen yıl ürettiği gazın 18,9 milyar metreküpünü ihraç eden Bakü, bunun 8,5 milyar metreküpünü Türkiye'ye gönderdi. Bu dönemde, Trans-Adriyatik Boru Hattı (TAP) aracılığıyla 8,2 milyar metreküplük kısım ise Avrupa'ya transfer edildi.
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in şubatta yaptığı açıklamaya göre, geriye kalan doğal gaz ise Bulgaristan ve Gürcistan gibi Avrupa ülkelerine iletildi.
Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ve AB Enerji Komiseri Kadri Simson bugün Azerbaycan'da temaslarda bulunacak.
Avrupa Komisyonu'nun Twitter hesabından dün yapılan paylaşımda, "Rusya'nın enerji kaynaklarını silah olarak kullanmaya devam ettiği bir ortamda, enerji ithalatımızın çeşitlendirilmesi AB için bir önceliktir. Başkan von der Leyen ve Kadri Simson, iş birliğini daha da güçlendirmek için yarın Azerbaycan'da olacak." ifadelerine yer verildi.
Söz konusu temaslar kapsamında Azerbaycan'dan ilave doğal gaz alımı için görüşme yapılacağı öngörülüyor.
Öte yandan, toplam 1,3 trilyon metreküp kanıtlanmış doğal gaz rezervine sahip Azerbaycan'dan gönderilen gazın artırılması için ek yatırımlara ihtiyaç duyuluyor. Ek boru hattı ve kapasite genişletme yatırımlarının yanı sıra Bakü'nün doğal gaz üretimini de ciddi seviyede artırması gerekiyor.
Güney Gaz Koridoru kapsamında inşa edilen Trans Anadolu Doğalgaz Boru Hattı'nın (TANAP) Avrupa ayağı olan TAP'ın yıllık kapasitesi 10 milyar metreküp olarak hesaplanıyor. Bu boru hattı, kapasitesi ikiye çıkarılabilecek şekilde inşa edildi.
Bu arada, 8 Temmuz'da Yunanistan-Bulgaristan boru hattının (IGB) açılışı Yunanistan'ın Gümülcine kentinde yapıldı.
TAP'a bağlanan 182 kilometre uzunluğundaki IGB, Azerbaycan doğal gazını Avrupa'ya taşıyor. Ancak TAP ile birlikte söz konusu hattın kapasitesi de hesaplansa bu yalnızca Avrupa'nın Rusya'dan aldığı gazın küçük bir kısmını ikame ediyor.
Rusya'dan yılda yaklaşık 155 milyar metreküp doğal gaz satın alan Avrupa'nın Azerbaycan'dan "çok daha fazla" gaz satın alması durumunda kayda değer bir ikame söz konusu olabiliyor.
Avrupa, Güney Gaz Koridoru'nda kapasite artışı istiyor. TAP'ın kapasitesinin 10 milyar metreküpten 20 milyar metreküpe çıkarılması teknik olarak mümkün görünüyor.
TANAP'ın kapasitesinin de 16 milyar metreküpten önce 24 milyar metreküpe, daha sonra 31 milyar metreküpe çıkartılması yatırımlarla gerçekleştirilebilecek bir hedef olarak değerlendiriliyor. Bu hedeflerin ise 5 yıldan önce hayata geçirilmesi mümkün görünmüyor, zira kapasite artışları için yatırımlar yapılsa da ek protokoller ve anlaşmalar gerekiyor.
Azerbaycan'ın da doğal gaz üretimini ciddi miktarda artırması gerektiği hesaba katıldığında ülkenin, yakın gelecekte Avrupa'nın Rus gazına bağımlılığını önemli ölçüde azaltmasına yardım edemeyeceği öngörülüyor.



Mega liman atılımı: Çin'in Peru çıkarması ticareti nasıl şekillendirecek?

Çin, Peru'da finanse ettiği mega limanla Güney Amerika'daki nüfuzunu artırmayı hedefliyor (AFP)
Çin, Peru'da finanse ettiği mega limanla Güney Amerika'daki nüfuzunu artırmayı hedefliyor (AFP)
TT

Mega liman atılımı: Çin'in Peru çıkarması ticareti nasıl şekillendirecek?

Çin, Peru'da finanse ettiği mega limanla Güney Amerika'daki nüfuzunu artırmayı hedefliyor (AFP)
Çin, Peru'da finanse ettiği mega limanla Güney Amerika'daki nüfuzunu artırmayı hedefliyor (AFP)

Donald Trump'ın başkanlık seçimlerini kazanmasıyla ABD-Çin ilişkilerinin nasıl şekilleneceği belirsizliğini korurken Pekin, Washington'ın "arka bahçesi" Güney Amerika'daki yatırımlarına devam ediyor. Çin'in finansmanıyla Peru'da inşa edilen mega liman da Washington'ın radarında. 

Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ve Peru Devlet Başkanı Dina Boluarte, Chancay Limanı'nın açılışını 14 Kasım'da gerçekleştirdi. 

Birleşik Krallık'ın kamu yayıncısı BBC'nin analizinde, Çin'in Kuşak ve Yol Girişimi kapsamında inşa edilen mega limanın "Kuzey Amerika'yı devre dışı bırakacak yeni ticaret rotaları oluşturabileceği" ifade ediliyor. 

Şi'nin açılışa katılmasının, Pekin'in bu limana ne kadar değer verdiğinin göstergesi olduğu yorumu da yapılıyor. Boluarte ve Şi, Asya-Pasifik Ekonomik İşbirliği (APEC) Zirvesi kapsamında bir araya gelmişti. Chancay Limanı'nın açılışı da zirveye damga vurdu. 

Şi, Çin ve Latin Amerika ülkeleri arasındaki ekonomik bağları güçlendirmeyi hedeflediklerini belirtirken, Boluarte de limanın açılışını "Peruluların gurur duyduğu tarihi bir an" diye niteledi.

BBC'nin analizinde, ABD'nin Güney Amerika'daki "komşularına ve onların ihtiyaçlarına kayıtsız kalmasının bedelini ödediği" değerlendirmesi paylaşılıyor. Washington merkezli düşünce kuruluşu Peterson Uluslararası Ekonomi Enstitüsü'nden Monica de Bolle, Pekin'in hamlesine ilişkin şu yorumu yapıyor: 

ABD, Latin Amerika'da uzun süredir etkin değil, Çin de çok hızlı adımlar attı, son 10 yılda bölgedeki durumu gerçekten yeniden şekillendirdi. Amerika'nın arka bahçesinde doğrudan Çin'le ilişki kuruluyor. Bu sorun yaratacak bir durum.

Çin devletine ait Cosco Shipping'in yürüttüğü 3,5 milyar dolarlık proje, Peru'nun Pasifik kıyısındaki balıkçı kasabası Chancay'ı devasa bir lojistik merkezine dönüştürdü. Peru'nun başkenti Lima'nın yaklaşık 70 kilometre kuzeyindeki mega liman, iki ülke arasındaki tek yönlü nakliye süresini 35 günden 23 güne indirdiği gibi, lojistik maliyetlerinde de yüzde 20'den fazla tasarruf sağlayacak. 

Ayrıca Peru'da her yıl 8 binden fazla kişinin doğrudan istihdama katılmasına ek olarak yıllık 4,5 milyar dolar gelir yaratması öngörülüyor. 

"Şanghay'dan Chancay'a" sloganıyla inşa edilen mega liman, 15 güvertesiyle Latin Amerika'nın en büyük derin deniz limanı olacak. Tüm aşamaları tamamlandığında bu mega liman sadece Peru'nun değil Şili, Ekvador, Kolombiya ve Brezilya'nın ürünlerinin de Asya'ya ulaşmasını sağlayacak.

ABD'li yetkililer, bu limanın askeri amaçlarla kullanılabileceğini de öne sürüyor. Britanya gazetesi Financial Times'ın (FT) görüştüğü ABD Güney Komutanlığı'ndan emekli General Laura Richardson, Çin donanmasının buraya gemi konuşlandırarak limanı "çift fonksiyonlu" şekilde kullanabileceğini savunuyor. 

Amerikan gazetesi Wall Street Journal, Çin'in Arjantin'den lityum, Venezuela'dan ham petrol ve Brezilya'dan demir cevheriyle soya satın aldığını hatırlatarak, Pekin'in Güney Amerika'daki projelerinin toplam değerinin 286 milyar doları bulduğuna işaret ediyor. 

ABD'nin Güney Amerika ülkelerini "ikinci plana atması" sebebiyle Pekin yönetiminden birçok diplomat ve bürokratın bölgede yoğun faaliyet gösterdiğine dikkat çekiliyor. WSJ'ye konuşan Washington'ın eski Panama Büyükelçisi John Feeley, ABD'nin bölgeye yönelik politikasını değiştirmesi gerektiğini belirterek şunları söylüyor: 

ABD, Latin Amerika'ya bir fırsat gözüyle değil bir sorun olarak bakıyor.

Independent Türkçe, BBC, Wall Street Journal, Financial Times, RT