'Ses bombası yapımı' videosu izleyen çocuk, karışımı hazırlarken gözünden yaralandı

Adana'da sosyal medyada gördüğü "ses bombası yapımı" videosunu izleyen 11 yaşındaki çocuk, aynısından yapmaya çalışırken hazırladığı karışımın patlaması sonucu gözünden yaralandı.

AA
AA
TT

'Ses bombası yapımı' videosu izleyen çocuk, karışımı hazırlarken gözünden yaralandı

AA
AA

Merkez Yüreğir ilçesinde yaşayan M.E.Ç, sosyal medyada nasıl yapıldığının anlatıldığı videoyu izledikten sonra "ses bombası" hazırlamak istedi.
Çocuk, evde bulunan bir temizlik malzemesini de kullanarak, videoda izlediği karışımı hazırladı. Karışımın patlaması sonucu iki gözünden yaralanan M.E.Ç, annesinin haber vermesi üzerine olay yerine gelen ambulansla Adana Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırıldı.
İki gözünde görme kaybı riski bulunan çocuğun hastanedeki tedavisi sürüyor.
Bu yıl 6. sınıfa geçen öğrenci M.E.Ç, AA muhabirine, sosyal medyada karşısına çıkan videoyu merak ederek izlediğini söyledi.
Videodaki malzemeleri evde bulduğunu belirten M.E.Ç, "Sosyal medyada geziyordum, karşıma 'bomba yapımı' videosu çıktı. Ben de merak ettim, izledim. Malzemeleri evde buldum, yaptım. Şişe şişti şişti, attım, patladı. Bir an gözüme geldi. Ne olduğunu hatırlamıyorum." dedi.

"Sorumluların yakalanmasını ve ceza almasını istiyoruz"
Çocuğun amcası Cem Ali Ç. de yeğeninin sosyal medyada gördüğü karışımı, evde ailesinden habersiz denediğini ifade etti.
Yeğeninin evde bulduğu malzemelerle bu karışımı yaptığını anlatan Cem Ali Ç, "Karıştırıyor ve bomba gibi patlıyor. Gözünü kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya kalıyor. Şu anda hastanede, doktorlar çok net bir şey söylemeseler de ilerleyen süreçte göz kaybı yaşanabileceğine dair geri dönüşler yapıldı. Biz de toplumsal bilinç oluşturma adına bu konuyu kamuoyuna duyurmak istedik." ifadesini kullandı.
Cem Ali Ç, sorumluların ceza almasını istediklerini vurgulayarak şöyle konuştu:
"Bu videolar çok kolay şekilde paylaşılıyor. Maalesef çocukların da ulaşabildiği mecralarda paylaşılıyor. Herhangi bir uyarı yok. Bununla ilgili girişimlerimizi yapacağız. Savcılığa şikayette bulunacağız. Sorumluların yakalanmasını ve ceza almasını istiyoruz. En azından hiçbir şey yapılamasa bile bu videoların gösterimden kaldırılması konusunda işlemler yapılmasını istiyoruz. Bu doğrultuda hukuksal anlamda girişimlerimizin hepsini yapacağız. Nasıl sonuç alırız bilmiyoruz ama sonuna kadar bu işin peşinden gideceğiz. Başımıza gelenlerin başka çocukların da başına gelmesini istemiyoruz. Bunlara ailelerin dikkat etmesini istiyoruz. 5 yaşından 65 yaşına kadar herkesin girdiği bu sosyal medyada gerçekten pervasızca paylaşılan bu videoların ne gibi sonuçlar çıkardığını herkesin görmesini istiyoruz."

"İnsanların şikayet etmesi önlem almayı kolaylaştırabilir"
Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Çocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ayşegül Yolga Tahiroğlu ise sosyal medya ve internet kullanımının özellikle Kovid-19 süreciyle tüm yaş gruplarında arttığına işaret etti.
Sosyal medya ve internetin kontrol dışı olmasının yaşamda da sorunlara yol açabildiğini anlatan Tahiroğlu, bu durumdan en çok çocuklar ve ergenlerin etkilendiğine dikkati çekti.
Tahiroğlu, çocuk ve ergenlerin pek çok alanda risklere maruz kaldığının altını çizerek şöyle devam etti:
"Bu görüntülerle ilgili birtakım yasal düzenlemeler var. O yasal düzenlemeyi işletmek kolay değil. Böyle görüntüler gördüklerinde de insanların şikayet etmesi önlem almayı kolaylaştırabilir. Bunları bitirmek kolay değil. Mesela bir olay oldu, bu link engellenebilir ama bu tarifin yapılabileceği bir sürü link vardır. Hepsini engellemek mümkün değil. En güvenlisi, sizin kendi çocuğunuzdan sorumlu olduğunuzu bilip internet kullanımını denetlemek. İnternette sadece bomba tarifi değil her şeye ulaşabilirsiniz."
Aynı yaş grubunda pek çok çocuğun bu tarz bilgilere ulaşıp deneme riski bulunduğunu dile getiren Tahiroğlu, "Çocuklar riski bilebilir ama 'Bana bir şey olmaz' zannederler. 'Bana bir şey olmaz' çok ön plandadır. O yüzden riski fark etse bile merak ediyorsa durmaz. Tabii ki eğiteceğiz, riskleri anlatacağız, mümkün olduğunca dikkate almasına çalışacağız ama bir taraftan da ne yaptığının farkında olmak zorundayız." değerlendirmesinde bulundu.
Tahiroğlu, okul çağındaki çocukların televizyon ve internet kullanımının günlük 1,5-2 saati geçmemesi gerektiği uyarısında bulunarak, "Bunları söylerken 'İnternet ve medya araçları kötüdür.' demek istemiyorum. İnternet çok büyük bir icat. 'Çocuklar internet öğrenmesin, yasaklansın.' demek istemiyorum. Tabii ki neyi nereden bulacağını, nasıl kullanacağını öğretmeliyiz. Bilgisayarı da öğretmeliyiz ama bilgisayarda oyun oynamak bilgisayarı öğrenmek değil. Bu kötüye kullanmak. Aşırı olmadan, içerik olarak eğitici olabilecek şekilde kullanmayı öğretmeliyiz." diye konuştu.



15 Temmuz darbe girişimiyle bağlantılı 63 askeri personele yönelik yakalama kararı çıkarıldı

15 Temmuz darbe girişimi sırasında tankın tepesinde silahını doğrultan bir asker, Ankara, 16 Temmuz 2016 (Reuters)
15 Temmuz darbe girişimi sırasında tankın tepesinde silahını doğrultan bir asker, Ankara, 16 Temmuz 2016 (Reuters)
TT

15 Temmuz darbe girişimiyle bağlantılı 63 askeri personele yönelik yakalama kararı çıkarıldı

15 Temmuz darbe girişimi sırasında tankın tepesinde silahını doğrultan bir asker, Ankara, 16 Temmuz 2016 (Reuters)
15 Temmuz darbe girişimi sırasında tankın tepesinde silahını doğrultan bir asker, Ankara, 16 Temmuz 2016 (Reuters)

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı bugün, 15 Temmuz darbe girişimiyle suçlanan Fetullahçı Terör Örgütü'yle (FETÖ) bağlantılı oldukları gerekçesiyle 63 muvazzaf askeri personel hakkında yakalama kararı çıkardı.

Başsavcılık şüpheliler arasında ordu, deniz kuvvetleri, hava kuvvetleri ve jandarmadan dört albayın bulunduğunu açıkladı. Şarku’l Avsat’ın AP’den aktardığına göre ülke genelinde sabah erken saatlerde yapılan baskınlarda 56 şüpheli gözaltına alındı.

Gözaltına alınanların, Türkiye'nin FETÖ olarak adlandırdığı yasadışı grupla bağlantılı oldukları iddia ediliyor. Örgütün lideri Fethullah Gülen, 1999 yılından bu yana sürgünde yaşadığı ABD'de geçen yıl ekim ayında öldü.

15 Temmuz 2016'da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan hükümetini devirmek amacıyla Ankara ve İstanbul'da sokaklara dökülen darbeci askerler yaklaşık 290 kişiyi öldürdü. Savaş uçakları, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) binasını ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ni bombalarken, o sırada tatilde olan Erdoğan suikasttan ya da tutuklanmaktan kıl payı kurtuldu.

Darbe girişiminin ardından ordu, polis, yargı ve diğer devlet kurumlarında yapılan tasfiye on binlerce kişinin tutuklanmasına yol açtı. FETÖ ile bağlantılı okullar, işletmeler ve medya kuruluşları kapatıldı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan yapılan açıklamada, Türk Silahlı Kuvvetleri’ne (TSK) sızmış örgüt mensuplarının tespit edildiği ve FETÖ’nün ‘anayasal düzene ve devletin bekasına yönelik en büyük tehdidi’ oluşturmaya devam ettiği belirtildi. Açıklamada, başarısız darbe girişiminden bu yana 25 bin 801 askeri şüphelinin gözaltına alındığı belirtildi.

Açıklamada, şüphelilere yöneltilen suçlamaların tam olarak ne olduğu belirtilmedi.

Eski bir din adamı olan Gülen, on yıllar boyunca küresel bir hayran kitlesini harekete geçirdi ve Erdoğan'ın 2003 yılında iktidara gelmesine yardımcı oldu. İttifak, hükümetin Gülen'e ait bazı eğitim kurumlarını kapatması ve Gülen'in polis ve yargıdaki takipçilerinin Erdoğan hükümetini yolsuzluk suçlamalarıyla takip etmesinin ardından çöktü.

Gülen, başarısız darbe girişimiyle herhangi bir ilgisi olduğunu her zaman reddetti. 2024 yılının ekim ayında ölen Gülen, ABD'den defalarca iadesini talep eden Türkiye tarafından aranıyordu.