Irak’ta yoksulluk: Geleneksel tandırlar günü kurtarıyor

Irak'ta özellikle kuşatma döneminde herkesin evde ekmek yaptığı dönemler oldu (AFP)
Irak'ta özellikle kuşatma döneminde herkesin evde ekmek yaptığı dönemler oldu (AFP)
TT

Irak’ta yoksulluk: Geleneksel tandırlar günü kurtarıyor

Irak'ta özellikle kuşatma döneminde herkesin evde ekmek yaptığı dönemler oldu (AFP)
Irak'ta özellikle kuşatma döneminde herkesin evde ekmek yaptığı dönemler oldu (AFP)

Pek çok Iraklı aile, ülkede fırınların yaygınlaşmasına rağmen, miras kalan gelenek ve göreneklerin bir parçası olarak ayrıca ailelerin çoğunun yaşadığı zor ekonomik durum nedeniyle de ekmek yapmak için evlerinde tandır bulunduruyor.

Basit işlem
Ümmü Ali, “Bölgemizde çok sayıda fırın olmasına rağmen, kahvaltı, öğle ve akşam yemeklerine hazır olmak için belirli saatlerde ekmek yaptığımız tandırı tercih ediyoruz. Evdeki sıcak ekmeğin özel bir tadı var” ifadelerini kullandı.
Birçok Iraklı ailenin ev ekmeğini fırınlardan tercih etiğini söyleyen Ümmü Ali, “Tandırda yapmak Iraklı kadınların her gün yaptığı basit bir işlem. Birçok kadın bu konuda iyi. Bazı aileler sabahları veya sabahın erken saatlerinde ekmeğin sıcak olmasını ve kahvaltıda servis edilmesini tercih ediyor” dedi.
Eskiden annelerin kızlarına ev işlerinde ustalaşabilmeleri için ekmek yapmayı öğrettiğini söyleyen Ümmü Ali, ancak yeni neslin çoğunun ev yapımı ekmeğin çok daha ucuz olmasına rağmen fırında pişmiş olanları tercih ettiğini dile getirdi.
Ekonomi araştırmacısı Salih Lafta, “Birçok Iraklı, artık balık ızgarada kullanılan bir şey haline gelen tandırı bıraktı” dedi. Lafta, tandır ekmeğin Irak mirasının bir parçası olduğunu, lezzetli tadı nedeniyle sofralarda yer aldığını ve birçok kişi tarafından tercih edilmesinin ise Iraklı ailelerin ekonomik durumu ve piyasalardaki un fiyatından kaynaklandığını söyledi.
Irak'ta özellikle kuşatma sırasında herkesin evde ekmek yaptığı dönemler olduğunu söyleyen Lafta, ekonomik durum düzeldikten ve somun gibi rakip gıdaların piyasaya girmesinden sonra ekmek endüstrisinin sadece kırsal kesim ve yoksulların evleriyle veya elektrikli tandırlar sınırlandırıldığını aktardı. Lafta, kadınların ekmek üretimi sırasında harcadıkları emek, yeterli zamanın olmaması veya yeni konutlarda tandır koymak için yetersiz alanın olmasının bu kültürden uzaklaştıran etkenler olduğunu aktardı.

Fırınlar unla donatıldı
Geçtiğimiz Şubat ayında Bağdat ve bölgelerindeki fırınlar unla donatıldı. Irak Ticaret Bakanı Ala el-Cuburi, Tahıl İşleme Genel Şirketi ve Ticari Kontrol Departmanı ile resmi bir toplantısında, bakanlığın fiyat artışını önlemek adına fırınlara un tedarik eden bir partiye gireceğini kaydetti.
Cuburi, bakanlığın fırınlarda satılan somun ve hazır ekmeğin mevcut fiyatlardan farklı olmamasını şart koyduğunu söyleyerek, bakanlığın sunduğu fiyatların, fırın sahiplerinin ithal una göre daha düşük fiyatlarla  ekmek üretmesine yardımcı olacağını aktardı.
Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı habere göre Cuburi, fırın sahiplerinin vatandaşlara somun ve ekmek üretmesine yardımcı olmak için ticarethanelerdeki un miktarlarından faydalanması adına bir plan hazırladığını dile getirdi.
Diğer yandan başkent Bağdat’ta fırın sahibi olan Enes Kamil, katılımın mükemmel olduğunu belirterek, Irak evlerinde aydınlanma olmasına rağmen ailelerin ekonomik kapasitelerine göre bir bölgeden diğerine değiştiğini doğruladı.
Kamil, gümünüzde birçok ailenin basit maliyeti sebebiyle tandırda yapmak yerine hazır ekmek ve somunu tercih ettiğini söyledi.



Hizbullah, devlet otoritesine meydan okuyor

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, dün (salı) Baabda Sarayı'nda düzenlenen Bakanlar Kurulu toplantısına başkanlık etti. (EPA)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, dün (salı) Baabda Sarayı'nda düzenlenen Bakanlar Kurulu toplantısına başkanlık etti. (EPA)
TT

Hizbullah, devlet otoritesine meydan okuyor

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, dün (salı) Baabda Sarayı'nda düzenlenen Bakanlar Kurulu toplantısına başkanlık etti. (EPA)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, dün (salı) Baabda Sarayı'nda düzenlenen Bakanlar Kurulu toplantısına başkanlık etti. (EPA)

Hizbullah, İsrail'in ateşkes anlaşmasını ihlal etmesi nedeniyle, silahların devletin elinde toplanması için önerilen herhangi bir takvimi reddederek Lübnan devletinin otoritesine meydan okudu. Bu olay, Cumhurbaşkanı Joseph Avn'ın başkanlık ettiği ve silahların devletin tekelinde olması konusunun görüşüldüğü Bakanlar Kurulu toplantısıyla aynı zamana denk geldi.

Bakanlar Kurulu dün bu konuyu dört saat boyunca görüştü. Lübnan ordusuna, bu yılın sonuna kadar silahların tamamen resmi güvenlik kurumlarının elinde toplanması için bir uygulama planı hazırlaması talimatı verildi ve bu planın ağustos ayı sonuna kadar Bakanlar Kurulu'na sunulması istendi. Başbakan Nevvaf Selam'ın açıklamasına göre, ‘silahların tek elden kontrolü’ konusu oturumda tam olarak tartışılmadı; yarınki (perşembe) oturumda görüşülmeye devam edecek.

Hizbullah, hükümetin takvim belirleme çabalarına iki yönlü bir tepki gösterdi. İlki, güney banliyölerinde onlarca gencin motosikletlerle yürüyüşler düzenlemesi şeklinde sokaklarda yaşandı. İkincisi ise siyasi alanda, Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım'ın Lübnan devleti ile İsrail arasında 27 Kasım'da imzalanan ateşkes anlaşması dışında herhangi bir yeni anlaşmayı kabul etmeyi reddetmesiyle ortaya çıktı. Kasım, “Silahlarımızı çekmeye niyetimiz yok” dedi ve ‘ulusal güvenlik ve savunma stratejisi hakkında ulusal bir tartışma’ çağrısında bulundu. Kasım ayrıca, İsrail'in Lübnan'a geniş çaplı bir savaş başlatması halinde füzelerle saldırı tehdidinde bulundu.

Kasım, Lübnan hükümetine şu soruyu yöneltti: “Bakanlar Kurulu bildirisinin üçüncü maddesine göre, direnişi bırakıp İsrail'e teslim olmak ve silahları teslim etmek egemenliği korumak mıdır?”

Kasım sözlerini şöyle sürdürdü: “Bakanlar Kurulu bildirisi saldırganları caydırmaktan bahsediyor, ama Lübnan'ı felaketten kurtaracak devlet nerede? Sınırları ve hudutları kim savunacak? Eğer bunu yapamayacağınızı söylüyorsanız, o zaman bu yeteneği koruyalım ve geliştirelim.”

Hizbullah’ın ‘üç başkanla (Cumhurbaşkanı, Başbakan, Meclis Başkanı) iş birliğini sürdürmeye kararlı olduğunu, tartışma, anlayış ve iş birliğine önem verdiklerini’ vurgulayan Kasım, “Kimsenin bize emir vermesine izin vermeyeceğiz” dedi.