Türk kaynaklar: SDG’ye yönelik operasyon Erdoğan, Reisi ve Putin görüşmesinde masada olacak

Suriye'nin kuzeyindeki Halep ve Lazkiye illerini birbirine bağlayan M4 karayolunda ilerleyen bir Türk askeri konvoyunun Mart 2020 tarihli arşiv fotoğrafı (AFP)
Suriye'nin kuzeyindeki Halep ve Lazkiye illerini birbirine bağlayan M4 karayolunda ilerleyen bir Türk askeri konvoyunun Mart 2020 tarihli arşiv fotoğrafı (AFP)
TT

Türk kaynaklar: SDG’ye yönelik operasyon Erdoğan, Reisi ve Putin görüşmesinde masada olacak

Suriye'nin kuzeyindeki Halep ve Lazkiye illerini birbirine bağlayan M4 karayolunda ilerleyen bir Türk askeri konvoyunun Mart 2020 tarihli arşiv fotoğrafı (AFP)
Suriye'nin kuzeyindeki Halep ve Lazkiye illerini birbirine bağlayan M4 karayolunda ilerleyen bir Türk askeri konvoyunun Mart 2020 tarihli arşiv fotoğrafı (AFP)

Türk kaynaklar, Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyinde Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) kontrolündeki bölgelere yönelik olası askeri operasyonunun, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi arasında bugün Tahran'da Suriye dosyasının ve Astana Süreci’ndeki gelişmelerin ele alınacağı üçlü zirvenin ana gündem maddesi olacağını söylediler.
Şarku’l Avsat’a konuşan kaynaklar, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın zirve sırasında Moskova’nın ve ABD'nin bölgede konuşlu güçlere ve DEAŞ karşıtı operasyonlara karşı bir tehdit olarak görüp karşı çıktıkları askeri operasyonun Rusya ve İran tarafından desteklenmesini garantilemeye çalışacağını belirttiler.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin güney sınırları boyunca Suriye topraklarının 30 kilometre derinliğinde güvenli bölge oluşturulması çalışmalarının tamamlanmasını amaçlanan askeri operasyona Rusya’nın desteğini almayı umuyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarına göre operasyonun hedefinde, Rus güçlerinin gözetimi altında olan ve Rusya'nın hava sahasını kontrol ettiği Menbiç ve Tel Rıfat olmak üzere iki bölge yer alıyor.
Moskova daha önce, Türkiye’nin bölgedeki olası bir askeri operasyonun bölgenin istikrarına yönelik tehdit oluşturacağı konusunda uyarmış, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ve Ankara’ya yakın Suriye Milli Ordusu (SMO) grupları ile SDG ve rejim güçleri arasında Halep’teki temas hatlarında gerilimin artmasının ardından rejim ile birlikte Suriye’nin kuzeyinde ve doğusunda SDG’nin ve Şam’ın kontrolündeki bölgelerde Rus güçlerine takviyelerde bulunmuştu.
Kaynaklara göre Cumhurbaşkanı Erdoğan, zirve sırasında ayrıca rejim güçleri, Rus güçleri ve İranlı milislerle karşı karşıya gelmekten kaçınmak amacıyla Tahran'ın da Suriye rejimini destekleyen bazı İranlı milislerin konuşlu olduğu bölgeleri hedef alan olası askeri operasyonuyla ilgili tutumunun netleşmesini sağlamayı istiyor. Kaynaklar, Erdoğan’ın, Putin’e ve Reisi’ye operasyonun amacının ‘sadece Türkiye’nin güney sınırlarının güvence altına alınması’ olduğuna dair garanti vereceğini söylediler.
İran daha önce, Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyinde güney sınırlarına yakın bir bölgede konuşlu SDG’nin varlığından kaynaklanan güvenlik endişelerini anladığını açıklamıştı. İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile 27 Haziran’da Ankara’da yaptığı görüşme sonrasında Türkiye'nin Suriye'deki güvenlik endişelerinin bir an önce ve kalıcı şekilde giderilmesi gerektiğini vurguladı. Ülkesinin, Türkiye'nin Suriye'deki güvenlik endişelerini çok iyi bir şekilde anladığına işaret eden İranlı Bakan, “Aynı zamanda özel bir operasyonu gündeme getirmesini de anlıyoruz” ifadelerini kullandı. Ancak Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed ile 3 Temmuz'da Şam'da yaptığı görüşmenin ardından yaptığı açıklamada, Türkiye’nin Suriye'deki olası askeri operasyonunun Esed ile yaptığı görüşmenin başlıca gündem maddelerinden biri olduğunu belirten Abdullahiyan, Esed’e Tahran'ın Suriye'ye karşı güç kullanılmasına ve herhangi bir askeri operasyon başlatılmasına karşı olduğunu söylediğini ve Esed’in İran'ın himayesinde diyaloga dayalı her türlü çözümü desteklediğini belirtmişti.
Gözlemciler, Erdoğan'ın askeri operasyona karşı çıkan Rusya’nın ve İran'ın tutumunu değiştirmek için Türkiye’nin Birleşmiş Milletler (BM) tarafından uygulananlar dışında Moskova'ya herhangi bir yaptırım uygulamayı reddettiği Ukrayna'daki savaşla ilgili önemli kartlara güvendiğini düşünüyorlar. Türkiye aynı zamanda Rusya ile Batı arasında diyalog kurulmasını sağlamaya ve BM ile iş birliği içinde Karadeniz'de güvenli süreler oluşturarak tahıl, petrol ve gübre ihracatı krizini çözmeye çalışıyor. Rusya’nın Ukrayna’da yürüttüğü savaş, Türkiye’nin olası askeri operasyonu duyurana kadar Moskova’nın dikkatini Suriye'den biraz uzaklaştırmıştı. Ancak duyurunun ardından Rusya, Suriye’deki askeri hareketliliğini yoğunlaştırarak SDG ve rejim tarafından kontrol edilen bölgelere asker konuşlandırdı.
Gözlemciler, aynı durumun İran için de geçerli olduğunu, çünkü Türkiye'nin nükleer programı nedeniyle İran’a abluka uygulanmasını reddeden bir tutum sergilediğini ve uygulanan ablukanın etkilerini hafifletmeye yardımcı olduğunu belirttiler. Bunun yanında gözlemciler, Türkiye'nin, PKK'nın Suriye’deki uzantısı olarak gördüğü YPG'yi hedef aldığını ve PKK’nın Türkiye için olduğu kadar İran için de tehdit oluşturduğunu vurgulayarak Tahran’ı söz konusu operasyona ikna etmeye çalıştığını kaydettiler.
Aynı gözlemciler, Türkiye'nin ABD’nin ve Rusya'nın onayı olmadan Suriye'nin kuzeyinde büyük çaplı bir askeri operasyon gerçekleştiremeyeceğini de öne sürdüler.

İHA’lı saldırı
Öte yandan Türkiye’ye ait bir insansız hava aracı (İHA) dün, Halep'in kuzey kırsalındaki Tel Rıfat ilçesinde, SDG’nin ve rejimin kontrolünde olan ve Rusya’nın bir askeri üssünün bulunduğu bölgeyi hedef alarak maddi hasara yol açtı. Yine dün Halep'in doğusundaki Menbiç kırsalındaki cephelerde konuşlu rejim güçlerine Rus güçlerinin eşliğinde yeni takviye güçler sağlandı. Takviye güçler, bölgedeki çeşitli noktalara konuşlandırıldı.
Diğer taraftan Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), ABD askerlerinin dün Haseke'nin kuzeybatısındaki Tel Temr beldesinin merkezinde SDG güçlerinin koruması altında devriyeler gerçekleştirdiklerini bildirdi. SOHR, ABD güçlerinin, Ankara'nın geçtiğimiz Mayıs ayında askeri bir operasyon başlatabileceğini duyurmasından bu yana Suriye’nin kuzeydoğusundaki Haseke kırsalında yer alan Türkiye ile sınır bölgelerinde neredeyse her gün rutin olarak devriyeler gerçekleştirdiğine dikkati çekti.



Stockholm ve Şam, hüküm giymiş Suriyelilerin sınır dışı edilmesini artırmak için iş birliği yapacak

İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)
İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)
TT

Stockholm ve Şam, hüküm giymiş Suriyelilerin sınır dışı edilmesini artırmak için iş birliği yapacak

İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)
İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)

İsveç Göç Bakanı Johan Forssell, bugün yaptığı açıklamada, Stockholm ve Şam'ın, İsveç'te işlenen suçlardan hüküm giymiş Suriyelilerin sınır dışı edilmesini artırmak için iş birliği yapacağını duyurdu. Bu, Stockholm'ün Suriye'ye yaptığı yardımların bir kısmını dağıtmaya devam edebilmesi için koyduğu bir koşuldu.

Forssell, İsveç kamu yayın kuruluşu SR'de yaptığı açıklamada, söz konusu kişilerin "İsveç'te bulunan ve orada suç işlemiş Suriye vatandaşı kişiler olduğunu ve sınır dışı edilmeleri gerektiğini, ancak bunun çeşitli nedenlerle bazen çok zor olduğunu" belirtti.

Forssell ve Uluslararası Kalkınma Bakanı Benjamin Dossa, bu hafta Suriye'yi ziyaret ederek Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ile görüştü. Bu, İsveçli bakanların 2011'den bu yana Şam'a yaptığı ilk ziyaretti.

2015 yılında savaştan kaçan birçok Suriyeliye İsveç'te sığınma hakkı tanıyan büyük göçmen akınının ardından, ardışık sol ve sağ hükümetler sığınma kurallarını sıkılaştırdı.

Forssell, "İsveç'in en önemli önceliklerinden biri konusunda iş birliği yapmayı kabul ettik," diyerek, "İsveç'e gelenlerin büyük çoğunluğu dürüst ve yasalara saygılı, ancak suç işleyenler de var" ifadeleriini kullandı.

Forssell, "Bu insanları sınır dışı edebilmeliyiz; İsveç'te onlara yer yok" dedi.

İsveç kalkınma yardımlarını düzenleyen ve artık göçü azaltmayı ve sınır dışı işlemlerini hızlandırmayı da içeren yeni ilkeye işaret etti; bu iki hükümet önceliği var.

"İsveç çıkarlarımız tehlikede... Kalkınma yardımı sağladığımızda, bu ülkelerin bizimle iş birliği yapmalarını ve vatandaşlarını, özellikle de İsveç'te suç işleyenleri geri almalarını bekliyoruz. Benzer adımlar atılmazsa, kalkınma yardımı sağlamayacağız" dedi.

İki bakan, Suriyelilerin geri dönüşü konusunu eş-Şara ile genel olarak görüştü. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre ülkelerine dönmek isteyen Suriyelilere, seyahat masrafları ve diğer lojistik giderlerini karşılamak üzere mali yardım alma hakkı tanınıyor.


Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü toplantısında: Rus silahlarının etkili olduğu kanıtlandı

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)
TT

Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü toplantısında: Rus silahlarının etkili olduğu kanıtlandı

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)

Alman Haber Ajansı'nın (DPA) haberine göre, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü (KGAÖ) toplantısında Rus silahlarının etkinliği hakkında konuştu.

Rus haber ajansı Interfax'ın aktardığına göre Putin, bugün Kırgızistan'da düzenlenen askeri ittifak toplantısında, "Gerçek muharebe operasyonlarında etkili olduğu kanıtlanmış modern Rus silahları ve teknolojisiyle birleşik silahlı kuvvetleri donatmak için geniş çaplı bir program başlatmayı öneriyoruz" dedi.

Rusya, Ukrayna'ya karşı yürüttüğü savaşta düzenli olarak yeni silah sistemleri test ediyor.

Kırgızistan'ın başkenti Bişkek'te konuşan Putin, hava ve savunma kabiliyetlerine odaklanan ortak askeri tatbikatların planlandığını söyledi.

 KGAÖ, Rusya'nın hakim olduğu bir askeri ittifaktır.

Şu anda eski Sovyet cumhuriyetleri olan Tacikistan, Kırgızistan, Kazakistan ve Belarus'u kapsamaktadır.

Ermenistan, Dağlık Karabağ bölgesindeki anlaşmazlıkta Azerbaycan'a yenilmesinin ardından Rusya ile gerginliğin artması üzerine Şubat 2024'te ittifak üyeliğini dondurdu.


İsrail Savunma Bakanı Katz: Suriye’deki silahlı gruplar Golan Tepeleri’ni ele geçirmeyi düşünüyor

Golan Tepeleri (Reuters)
Golan Tepeleri (Reuters)
TT

İsrail Savunma Bakanı Katz: Suriye’deki silahlı gruplar Golan Tepeleri’ni ele geçirmeyi düşünüyor

Golan Tepeleri (Reuters)
Golan Tepeleri (Reuters)

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, Knesset Dışişleri ve Savunma Komitesi toplantısında yaptığı açıklamada, Suriye’deki bazı silahlı grupların Golan Tepeleri’ni ele geçirmeyi düşündüğünü söyledi. Şarku’l Avsat’ın Times of Israel’den aktardığına göre Katz, İsrail’in Şam ile güvenlik anlaşması ya da normalleşme yolunda olmadığını belirterek, Suriye ordusu ya da ülkedeki farklı milislerin İsrail yerleşimlerine saldırma veya Suriye’deki Dürzi toplumunu yeniden tehdit etme ihtimaline karşı hazırlık yapıldığını ifade etti.

Katz, Husilerin de Golan Tepeleri’ne yönelik olası bir kara harekâtını değerlendirdiğini söyledi.

Öte yandan, İsrail güçleri Aralık 2024’te Beşşar Esad rejiminin çöküşünün ardından Suriye’nin güneyinde dokuz noktada konuşlandı. Bu noktaların büyük bölümü, iki ülke arasındaki sınırda Birleşmiş Milletler tarafından izlenen tampon bölgede yer alırken, konuşlanma alanları arasında Cebel Hermon’un (Şeyh Dağı) Suriye tarafındaki iki nokta da bulunuyor.

İsrail, bu birliklerin İsrail yerleşimlerini korumak ve düşman unsurların eline geçtiğinde tehdit oluşturabilecek silahları güvence altına almak amacıyla Suriye topraklarında yaklaşık 15 kilometre derinliğe kadar faaliyet yürüttüğünü açıkladı. Bu potansiyel tehdit unsurları arasında Lübnan Hizbullahı ile İran destekli diğer milis gruplar da yer alıyor.

Suriye’nin güneybatısında bulunan Golan Tepeleri, başkent Şam’ın yaklaşık 60 kilometre batısında yer alıyor ve toplamda 1.860 kilometrekarelik bir alanı kaplıyor. İsrail, Haziran 1967 Savaşı sırasında bölgenin yaklaşık 1.250 kilometrekarelik kısmını işgal etmiş, 1981’de ise fiilen ilhak etmişti. Ancak bu ilhak, bölgeyi hâlen işgal altındaki Suriye toprağı olarak kabul eden Birleşmiş Milletler tarafından tanınmıyor.