Cumhurbaşkanı Erdoğan: Türkiye-İran-Rusya üçlü zirvesi Astana sürecini ayağa kaldıracak

AA
AA
TT

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Türkiye-İran-Rusya üçlü zirvesi Astana sürecini ayağa kaldıracak

AA
AA

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye-İran-Rusya üçlü zirvesine ilişkin, "Astana sürecini yeniden bir değerlendirme, Astana sürecini yeniden ayağa kaldırma durumu olacaktır." dedi.
Erdoğan, Sadabad Sarayı'nda, Türkiye-İran Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi 7. Toplantısı'nın ardından İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ile düzenlediği ortak basın toplantısında, dar kapsamlı ve heyetler arası toplantılarda gerçekleştirdikleri istişarelerin iki ülke ilişkilerine yeni bir ivme kazandıracağına inandığını belirtti.
Reisi'nin ortaya koyduğu İran'ın komşularla ilişkilerinin geliştirilmesi vizyonunu çok değerli bulduğunu ifade eden Erdoğan, siyasi, askeri, ekonomik, ticari, kültürel alandaki etraflıca görüşmeleri gerek ilgili bakanların gerekse kendilerinin ifade etme fırsatı bulduklarını söyledi.
İki ülkenin daha önce 30 milyar dolarlık ticaret hacmine ulaşma hedefinin olduğunu anımsatan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Maalesef Kovid-19 salgını sebebiyle ciddi manada gerilemeyle karşı karşıya kaldık. Şu an itibarıyla 7,5 milyar doları yakaladık. İnanıyorum ki iki ülkenin kararlı yürüyüşüyle biz 30 milyar dolara yine ulaşacağız. Savunma sanayinde atacağımız adımlarla bu süreci hızlandırmamız mümkün. Gerek petrol gerek doğal gaz alanında atılacak adımlarla da bu hızlanabilir. Türkiye olarak bildiğiniz gibi özellikle savunma sanayinde ciddi bir sıçramamız mevcut. Bu konudaki dayanışmamızı çok ama çok önemsiyorum."
Cumhurbaşkanı Reisi'nin ifade ettiği gibi terörle mücadelelerinin büyük bir önem taşıdığına dikkati çeken Erdoğan, şunları kaydetti:
"PJAK, PKK, PYD, YPG, FETÖ terör örgütleri, her iki ülkenin de ciddi manada baş belasıdır. Bildiğiniz gibi biz bunları artık NATO sözleşmesinin içerisine de soktuk. Çünkü, bunlar hangi ülkede olursa olsun o ülkenin huzurunu kaçıran baş belalarıdır. Dolayısıyla bunlarla, dayanışma içinde bir mücadeleyi sürdürmemiz gerekiyor."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün Türkiye-İran Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi 7. Toplantısı'nın dışında önemli bir toplantıyı daha gerçekleştireceklerini anımsattı.
Astana üçlüsü olarak liderlerle bir araya geleceklerini anlatan Erdoğan, şunları söyledi:
"Gerek Sayın Putin gerek şahsım gerekse Sayın Reisi bir araya gelerek gelişmelerin son halini masaya yatırmış olacağız. Astana sürecini yeniden bir değerlendirme, Astana sürecini yeniden ayağa kaldırma durumu olacaktır. Bu vesileyle tüm bakan arkadaşlarıma çok teşekkür ediyorum. Aralarındaki mutabakatı, dayanışmayı devam ettirmelerini özellikle kendilerinden rica ediyorum."



İran ve İsrail'in savaşa geri dönme riskine dair 4 işaret

İran ve İsrail bayrakları (Reuters)
İran ve İsrail bayrakları (Reuters)
TT

İran ve İsrail'in savaşa geri dönme riskine dair 4 işaret

İran ve İsrail bayrakları (Reuters)
İran ve İsrail bayrakları (Reuters)

İran ve İsrail arasındaki gerilim, bugüne kadarki en doğrudan ve yıkıcı çatışmaları olan haziran ayındaki 12 günlük savaşın ardından yüksek seyretmeye devam ediyor. Amerikan “Newsweek” dergisi, Tel Aviv ve Tahran'ın savaşa geri dönme riski taşıdığına dair dört göstergeye dikkat çekti.

Dergi, çatışmanın 13 Haziran'da İsrail'in İran'ın nükleer ve askeri hedeflerine yönelik saldırılarıyla başladığını ve bunun yüzlerce insansız hava aracı (İHA) ve balistik füzenin İsrail'i hedef aldığı yaygın bir İran tepkisini tetiklediğini bildirdi.

22 Haziran'da ABD, İran'ın önemli nükleer tesislerine hava ve füze saldırıları düzenledi. İran ise ABD Ee-Udeyd üssünü hedef alarak misillemede bulundu.

24 Haziran'da varılan ateşkese rağmen, derin stratejik ve nükleer gerilimler çözümsüz kalmaya devam ediyor.

Sana'daki Husiler, İran'la dayanışma içinde ABD ve İsrail bayraklarını yaktı (Reuters)Sana'daki Husiler, İran'la dayanışma içinde ABD ve İsrail bayraklarını yaktı (Reuters)

İran-İsrail çatışmasının tırmanmasının, Ortadoğu'yu istikrarsızlaştırabileceği, küresel enerji ve güvenliği tehdit edebileceği, ABD ve Çin gibi büyük güçleri doğrudan çatışmaya sürükleyebileceği belirtildi. Ateşkes, temel ihtilaflı konuları ele almadan bırakarak yeni bir çatışmanın önünü açtı. Şarku’l Avsat’ın Newsweek’ten aktadığı analize göre son dönemdeki bazı gelişmeler, yeni bir çatışma riskinin arttığına işaret ediyor.

“Newsweek”, yeni çatışmalara yol açabilecek nedenleri inceledi.

1-Hızlı Silahlanma

İsrail tarafından zarar verilen savunmasını yeniden inşa etmeye çalışan İran, Çin'den karadan havaya füze bataryaları satın alarak her iki tarafı da yeniden silahlandırıyor.

Ayrıca Çin Savunma Bakanlığı, İran'ın eskiyen ve çoğunluğu Rus yapımı olan hava savunma sistemlerini geliştirmek amacıyla bu uçakları satın almak istediğine dair haberler arasında, "dost ülkelere" J-10 çok amaçlı savaş uçağı tedarik etme isteğini doğruladı.

Bu arada, İsrail'in Lübnan üzerindeki hava devriyelerini güçlendirdiğini, sivilleri korumak için yeni yerel güvenlik birimleri oluşturduğunu ve ön saflardaki birlikleri desteklemek için yedek kuvvetleri yeniden harekete geçirdiğini Savunma Bakanı Israel Katz doğruladı.

Amerika Birleşik Devletleri, eksilen teçhizatın yerine yenilerini koymak için İsrail'e silah sevkiyatını hızlandırdı, İsrail’e gelişmiş hassas mühimmat ve füze savunma sistemleri sağladı.

2- İran Nükleer Programının Durumu

Çatışma sırasında İran nükleer tesislerine verilen büyük hasara rağmen, önemli tesislerin kapatılıp kapatılmadığı belirsizliğini koruyor.

İran, uranyum zenginleştirmeye ve gelişmiş santrifüjler geliştirmeye devam ettiğini, nükleer hedeflerini sürdürdüğünü ve Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) ile denetimler konusunda iş birliğini askıya aldığını belirtiyor.

Trump yönetimiyle müzakerelerin geleceği ise belirsizliğini koruyor.

3- Trump ve Netanyahu'nun Yakınlaşması

Kısa bir süre önce Trump ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, İran'la nasıl başa çıkılacağı konusunda fikir ayrılığına düşmüş gibi görünüyordu.

Ancak son görüşmeler, Tahran'ın nükleer emelleri ve bölgesel vekillerine verdiği destek konusunda yakınlaşmalarının güçlendiğini gösteriyor.

ABD Başkanı Donald Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eşini Sara'yı Beyaz Saray'da ağırladı (DPA)ABD Başkanı Donald Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eşini Sara'yı Beyaz Saray'da ağırladı (DPA)

Netanyahu, Trump'ın yaklaşımını açıkça desteklerken, "İsrail kendini savunmak için gerekli tüm önlemleri alacak" dedi.

Netanyahu, yakın iş birliklerinin bir göstergesi olarak, Trump'ı Nobel Barış Ödülü'ne aday göstererek, Ortadoğu güvenliği konusunda ortak bir cephe oluşturduklarını vurguladı.

4- Tahran Vekillerinin Artan Faaliyetleri

Yemen'deki İran destekli Husiler, son zamanlarda İsrail'e yönelik saldırılarını yoğunlaştırdı; Tel Aviv yakınlarındaki bölgeleri füze ve insansız hava araçlarıyla hedef aldı ve Kızıldeniz'de İsrail ile bağlantılı olduğu iddia edilen Yunan Eternity C ve Magic Seas adlı iki gemiyi batırdı.

Bu koordineli saldırılar, Husilerin artan askeri yeteneklerini ve İran'ın İsrail'e baskı yapma ve hayati önem taşıyan nakliye hatlarını aksatma konusundaki geniş kapsamlı stratejisini ortaya koyuyor.

Artan çatışmalar ise ABD'nin bölgede doğrudan bir askeri çatışmaya sürüklenme olasılığını artırıyor.

Sırada ne var?

İran askeri yeteneklerini güçlendirirken ve Husiler gibi vekilleri bölgesel saldırılarını artırırken gerilim yüksek seyrediyor.

Tahran diplomasiye ihtiyatlı bir ilgi gösterse de nükleer veya füze geliştirme çalışmalarını durdurmaya dair hiçbir işaret vermiyor. İsrail ise bu tehditlerle mücadele etmeye kararlı.

Newsweek'e göre, birçok cephede baskı artarken, yeni bir doğrudan çatışma riski devam ediyor.