Almanya Başbakanı Scholz: Avrupa Birliği, dış politikada ulusal veto hakkını kaldırmalı

"Sesimizi duyurmak istiyorsak bencil blokajları sonlandırmalıyız"

Olaf Scholz, mayıstaki bir açıklamasında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in, Ukrayna savaşını kazanamayacağını, Kiev'in hayatta kalacağını savunmuştu (Reuters)
Olaf Scholz, mayıstaki bir açıklamasında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in, Ukrayna savaşını kazanamayacağını, Kiev'in hayatta kalacağını savunmuştu (Reuters)
TT

Almanya Başbakanı Scholz: Avrupa Birliği, dış politikada ulusal veto hakkını kaldırmalı

Olaf Scholz, mayıstaki bir açıklamasında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in, Ukrayna savaşını kazanamayacağını, Kiev'in hayatta kalacağını savunmuştu (Reuters)
Olaf Scholz, mayıstaki bir açıklamasında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in, Ukrayna savaşını kazanamayacağını, Kiev'in hayatta kalacağını savunmuştu (Reuters)

Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Avrupa Birliği'nde (AB) dış politika ve güvenlik konularında ulusal veto hakkının kaldırılması gerektiğini savundu.
Scholz, Alman gazetesi Frankfurter Allgemeine'de pazar günü yayımlanan yazısında, AB'nin küresel siyasette öncü rolünü sürdürebilmesi için üye ülkelerin veto hakkını kullanarak aldığı "bencil blokaj" kararlarının engellenmesi gerektiğini belirtti.
AB üyesi ülkelerin arasındaki uyumsuzluğun birliği zayıflattığını savunan başbakan, "Mücadele halindeki büyük güçlerin dünyasında sesimizi duyurmayı sürdürmek istiyorsak, örneğin dış siyasette ulusal vetolara daha fazla izin veremeyiz" diye yazdı.
Scholz, Rusya - Ukrayna savaşına ve bunun Avrupa'da yarattığı sorunlara da değinerek, Kremlin'in bu savaşla "emperyalizmin Avrupa'ya geri gelmesine neden olduğunu" öne sürdü.
Başbakan, "Siyaset gerçeği görmekle başlar. Özellikle bu hoşumuza gitmediğinde. Emperyalizmin Avrupa'ya geri dönmesi de bu gerçekliğin bir kısmı. Birçok kişi, yakın ekonomik ilişkilerin ve karşılıklı bağlılıkların hem istikrar hem güvenlik sağlayacağına inanmıştı. Putin, Ukrayna'ya karşı açtığı savaşla bu umutları açıkça yok etti" ifadelerini kullandı.
Scholz, Almanya'nın "Avrupa'nın doğusunu, batısını, kuzeyini ve güneyini bir araya getirebileceğini" belirterek, zor zamanlarda birlik halinde hareket etmenin önemini vurguladı.
Mevcut AB kuralları gereği herhangi bir politikanın uygulamaya konması için 27 üye ülkenin de onayı gerekiyor.
Öte yandan Macaristan, Slovakya ve Çekya gibi Rus doğalgazına daha bağımlı konumdaki ülkeler, mayısta AB'nin Rusya'ya karşı getirmeyi planladığı petrol ambargosunu veto ederek süreci tıkamıştı. Bunun üzerine AB ülkelerinin ulusal veto hakkı da tartışmaya açılmıştı.
Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, ABD'li siyasi yayın kuruluşu Politico'ya haziranda verdiği söyleşide, birliğin dış politikayla ilgili kararlarda ulusal veto hakkını kaldırması ve nitelikli oyçokluğu uygulamasına geçmesi gerektiğini savunmuştu.

Independent Türkçe, RT, Reuters, Frankfurter Allgemeine



Netanyahu, ‘iyi niyet gösterilmesi halinde’ Suriye ile anlaşma olabileceğini düşünüyor

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, geçtiğimiz ay üst düzey savunma, dışişleri ve güvenlik yetkilileri eşliğinde Suriye sınırındaki tampon bölgeyi gezdi. (Hükümet Basın Ofisi)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, geçtiğimiz ay üst düzey savunma, dışişleri ve güvenlik yetkilileri eşliğinde Suriye sınırındaki tampon bölgeyi gezdi. (Hükümet Basın Ofisi)
TT

Netanyahu, ‘iyi niyet gösterilmesi halinde’ Suriye ile anlaşma olabileceğini düşünüyor

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, geçtiğimiz ay üst düzey savunma, dışişleri ve güvenlik yetkilileri eşliğinde Suriye sınırındaki tampon bölgeyi gezdi. (Hükümet Basın Ofisi)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, geçtiğimiz ay üst düzey savunma, dışişleri ve güvenlik yetkilileri eşliğinde Suriye sınırındaki tampon bölgeyi gezdi. (Hükümet Basın Ofisi)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ‘iyi niyet gösterilmesi halinde’ Suriye ile bir anlaşmanın mümkün olabileceğini söyledi.

Şarku’l Avsat’ın Yediot Aharonot’tan aktardığına göre Netanyahu, geçen hafta Suriye’de yaşanan çatışmada yaralanan askerleri ziyaret ederken yaptığı açıklamada, “Suriye’den beklenen, Şam’dan mevcut tampon bölgeye kadar silahsızlandırılmış bir tampon hat oluşturmasıdır. Buna elbette Hermon Dağı’nın etekleri ve zirvesi de dahildir” dedi.

Netanyahu, “Bu bölgeler üzerindeki kontrolümüzü, İsrail vatandaşlarının güvenliğini sağlamak için sürdürüyoruz. Eğer iyi niyet gösterilir ve bu ilkeler üzerinde anlaşılırsa, Suriyelilerle bir anlaşmaya varmak da mümkün. Ancak her koşulda kendi ilkelerimizden vazgeçmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.

Diğer taraftan İsrail medyasına göre Netanyahu ve Savunma Bakanı Yisrael Katz, bugün ABD’nin Ortadoğu Özel Temsilci Yardımcısı Morgan Ortagus ile bir araya geldi.

Yediot Aharonot’a bağlı Ynet haber sitesinin aktardığına göre görüşme, Kudüs’te Başbakanlık Ofisi’nde gerçekleşti.

Ortagus’un ilerleyen saatlerde Beyrut’u ziyaret etmesinin beklendiği bildirildi.


İsrail, Hamas tarafından teslim edilen kalıntı örneklerini aldı

Geçtiğimiz ay Gazze Şeridi'nde tutulan İsrailli bir rehinenin cesedini almak için hasarlı binaların önünden geçen Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) aracı (Reuters)
Geçtiğimiz ay Gazze Şeridi'nde tutulan İsrailli bir rehinenin cesedini almak için hasarlı binaların önünden geçen Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) aracı (Reuters)
TT

İsrail, Hamas tarafından teslim edilen kalıntı örneklerini aldı

Geçtiğimiz ay Gazze Şeridi'nde tutulan İsrailli bir rehinenin cesedini almak için hasarlı binaların önünden geçen Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) aracı (Reuters)
Geçtiğimiz ay Gazze Şeridi'nde tutulan İsrailli bir rehinenin cesedini almak için hasarlı binaların önünden geçen Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) aracı (Reuters)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ofisi bugün, İsrail’in Hamas tarafından Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) aracılığıyla teslim edilen kalıntı örneklerini teslim aldığını duyurdu. Örneklerin adli tıp laboratuvarına gönderilmesi planlanıyor.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'tan aktardığına göre bir Hamas lideri, hareketin bugün Gazze Şeridi'nde kalan iki cesetten birini teslim edeceğini açıklamıştı.

İsrailli rehine Ran Gvili ve Taylandlı rehine Sudthisak Rinthalak'ın cesetleri halen Gazze'de bulunuyor.

Bu gelişme, İsrail güçlerinin bugün Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki el-Bureyc Mülteci Kampı’nda bir Filistinliyi öldürmesi ve Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerinde evlerin yıkılması ve bombardımanların devam etmesi ile birlikte gerçekleşti.

Filistin resmi haber ajansı WAFA, ‘işgal güçlerinin kuzeydeki Cibaliye Mülteci Kampı’na yoğun hava saldırıları düzenlediğini ve kuzey Gazze’de bazı konut binalarını yıktığını’ bildirdi. Ayrıca İsrail’e ait insansız hava araçları (İHA) et-Tuffah mahallesindeki es-Senafur kavşağı yakınlarında Filistinlilerin evlerine bombalar attı ve eşzamanlı olarak yoğun ateş açıldı.


Güney Asya’da sel ve kasırga: Sıfırdan başlamak zorundayız

Sri Lanka'nın yanı sıra Endonezya da afetten en çok etkilenen ülkelerden biri oldu (AP)
Sri Lanka'nın yanı sıra Endonezya da afetten en çok etkilenen ülkelerden biri oldu (AP)
TT

Güney Asya’da sel ve kasırga: Sıfırdan başlamak zorundayız

Sri Lanka'nın yanı sıra Endonezya da afetten en çok etkilenen ülkelerden biri oldu (AP)
Sri Lanka'nın yanı sıra Endonezya da afetten en çok etkilenen ülkelerden biri oldu (AP)

Sri Lanka'da 400'e yakın kişiyi öldüren sel felaketinden kurtulanlar yaşanan kaosu anlattı.

Sri Lanka Afet Yönetim Merkezi (DMC), ülkede geçen haftadan bu yana devam eden şiddetli yağışların yol açtığı afetlerde can kayıplarının 390'a çıktığını, 370 kişidense hâlâ haber alınamadığını bildirdi. 

Ayrıca arama kurtarma ekiplerinin su baskını ve heyelan riski taşıyan birçok bölgeye ulaşmakta güçlük çektiği vurgulandı.

Sri Lanka Devlet Başkanı Anura Kumara Dissanayake, ülke genelinde olağanüstü hal (OHAL) ilan edildiğini duyurmuş, kurtarma çalışmaları için 20 binden fazla askeri personelin görevlendirileceğini belirtmişti.

Guardian'ın irtibata geçtiği Layani Rasika Niroşani, yoğun yağışlara alışık olduklarını fakat bu kadar büyük bir afetle karşılaşacaklarını tahmin etmediklerini söylüyor. 

Selde her şeyini kaybettiğini belirten iki çocuk annesi 36 yaşındaki kadın şöyle devam ediyor: 

Evimiz toprak altında kaldı. Ailem hâlâ şok içinde. Sıfırdan başlamak zorundayız. Bazen bu, yaşamaktan bile daha kötü olabilir.

Kantharuban Praşant da sel nedeniyle evlerini kaybeden 125'ten fazla aileye Badulla'daki bir okulda barınak sağladıklarını belirtiyor.

Yardım malzemelerine ulaşmakta güçlük çektiklerini belirten 32 yaşındaki öğretmen, birçok ailenin selde mahsur kaldığını söylüyor. 

Bazı Sri Lankalılar, yetkililerin afet uyarısı yapmadığına da dikkat çekiyor. 45 yaşındaki Ja Nilanthi, nehir suları tehlikeli seviyeye ulaştığında bile herhangi bir uyarı veya tahliye emri almadıklarını belirtiyor.

Ditwah Kasırgası ve muson yağışlarının yol açtığı sel ve toprak kaymaları nedeniyle can kaybı Endonezya'da 604'e, Tayland'da 176'ya ve Malezya'da üçe yükseldi. 

Güney Asya'da toplamda en az 1172 kişinin canını alan afetlerin yol açtığı yıkımın boyutu henüz tam olarak bilinmiyor. 

Bilim insanlarına göre Güney Asya, iklim değişikliğine karşı yüksek riskli bölgelerden biri. 

Independent Türkçe, Guardian, Reuters, CNN