Suudi Arabistan, uzaydaki yeni göreve ortak

Prens Sultan bin Selman bin Abdülaziz, "Keşif" mekiğinin astronotlarıyla birlikte
Prens Sultan bin Selman bin Abdülaziz, "Keşif" mekiğinin astronotlarıyla birlikte
TT

Suudi Arabistan, uzaydaki yeni göreve ortak

Prens Sultan bin Selman bin Abdülaziz, "Keşif" mekiğinin astronotlarıyla birlikte
Prens Sultan bin Selman bin Abdülaziz, "Keşif" mekiğinin astronotlarıyla birlikte

1985 yılında ilk Arap ve Müslüman astronot olan Prens Sultan bin Selman'ı taşıyan ABD uzay mekiği Discovery'nin görüntüsü, uçsuz bucaksız uzayın derinliklerini keşfetmek ve araştırmak isteyen genç Suudi nesiller için etkili ve ilham vericiydi.
Bugün Suudi Arabistan uzay bilimlerindeki rolüne devam etmek istiyor ve bu konuda Suudi Arabistan Uzay Otoritesi CEO'su Dr. Muhammed et- Temimi, Suudi Arabistan’ın 50 yıl aradan sonra aya insanlı seyahat için bu uzay görevinin merkezinde olacağını söyledi.
Riyad yönetiminin Uzayın barışçıl keşfi için Artemis Anlaşması’na ilk katılan ülkelerden biri olması, gelecekte uzay ekonomisinde lider olmasına doğru büyük bir adım olarak kabul ediliyor.
ABD, Suudi Arabistan'ın NASA ile Artemis Anlaşması’na katılımını memnuniyetle karşıladı. NASA, insan uzay araştırmaları için tarihi ve iddialı bir vizyona öncülük ettiği gibi, insanlık tarihindeki ilk insanlı Mars görevinin yolunu açtı.
Yayınlanan bir rapora göre, Morgan Stanley, küresel uzay endüstrisinin 2040 yılına kadar 1 trilyon dolardan fazla gelir elde edebileceğini tahmin edildiğini kaydetti.
Buna karşılık, Suudi Arabistan, gelecek vaat eden uzay ekonomisi de dahil olmak üzere ekonomik seçeneklerini çeşitlendirmek için geleneksel olmayan fırsatları test etmeyi ve bu alanın arkasındaki imkanları incelemeyi dört gözle bekliyor. Suudi Arabistan, geleceğin ekonomileri ekseninde yenilikçilik konusunda Riyad’ın öncelikleri ve hedefleri doğrultusunda kaynaklarını çeşitlendirmeyi amaçlıyor.
17 Haziran 1985'te, Prens Sultan bin Selman bin Abdülaziz'in de aralarında bulunduğu 5’i ABD’li ve biri Fransız 7 astronotun yer aldığı bir uzay görevinde fırlatılan Discovery uzay aracının fırlatılmasından bu yana, Riyad’ın projeyle bağlantısı geniş şekilde kesilmedi.
2018'de Suudi Uzay Otoritesi’ni kurma kararı, bilimsel araştırma ilgi alanlarını, ilgili endüstriyel faaliyetleri, yükselen ekonomik fırsatları ve Krallığın uzay ekonomisine güçlü katılımını ve bu alanda uluslararası toplumla ortaklığının geliştirilmesini desteklemek için önemli itici gücü temsil etti.
Söz konusu kurum, çeşitli girişimleriyle uzmanlaşmış ulusal kadrolar yetiştirmeyi, genç nesillerin bu alandaki farkındalığını artırmayı ve uzay bilimleri ve uygulamalarında liderliğe ulaşmalarını sağlamaya çalıştı.
ABD ile imzalanan ve 13 maddeden oluşan Artemis Anlaşması Riyad’ın, uzay alanındaki hedeflerini karşılamakta, bilim ve keşif görevleri ile uluslararası varlığını geliştirmekte ve uzay ekonomisini geliştirmektedir. Bunun yanında anlaşma, araştırma yeteneklerini ve insan sermayesini geliştirmekte, yabancı yatırımları çekmeyi ve Suudi gençliğine binlerce iş sağlamayı amaçlayan ekonomik çeşitlendirme planına katkı sağlamaktadır.
Artemis anlaşmasının uygulanmasının üç aşamada başlaması planlanıyor. Anlaşmanın hedefleri üç maddede belirlendi:
İlki, bilimsel testler ve deneyler yapmak için insansız uzay görevleri göndermek.
İkinci aşama, üçüncü aşamaya hazırlık olarak aya inmeden keşif yapıp geri dönmek üzere astronotlar ve uzmanların bulunduğu insansız uzay görevleri göndermek.
Üçüncü aşamada ise Ay yüzeyine iniş ve uzay ve diğer gök cisimlerinin araştırma ve keşfinin tamamlanması sürecinin gerçekleştirilmesi.



Katar: Gazze halkı topraklarını terk etmek istemiyor, kimsenin onları zorlamaya hakkı yok

Filistinliler, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cebaliye'de, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik savaşında yıkılan binaların arasında sokakta yürüyor (AP)
Filistinliler, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cebaliye'de, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik savaşında yıkılan binaların arasında sokakta yürüyor (AP)
TT

Katar: Gazze halkı topraklarını terk etmek istemiyor, kimsenin onları zorlamaya hakkı yok

Filistinliler, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cebaliye'de, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik savaşında yıkılan binaların arasında sokakta yürüyor (AP)
Filistinliler, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cebaliye'de, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik savaşında yıkılan binaların arasında sokakta yürüyor (AP)

Katar Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani, ülkesinin Filistin halkına desteğinin süreceğini ancak Doha’nın “başkalarının yıktığını yeniden inşa etmeyeceğini” söyledi. Bakan, İsrail’in iki yılı aşkın süredir Gazze Şeridi’nde yol açtığı yıkıma işaret etti.

Doha Forumu’nda konuşan Al Sani, Gazze’de yaşayanların topraklarını terk etmek istemediğini vurgulayarak “Hiçbir tarafın onları göçe zorlamaya ya da başka bir yere taşımaya hakkı yok” dedi.

İsrail güçlerinin Gazze içinde kalmaya devam etmesinin ve ihlallerin sürmesinin çatışmayı yeniden tırmandırabileceğini belirten Katar Dışişleri Bakanı, Filistin meselesine çözüm bulunmamasının bölgesel gerginlikleri derinleştirdiğini ifade etti. “İki devletli çözüm”ün tek çıkış yolu olduğunu vurgulayan Al Sani, bölgenin “Filistinlilere yönelik etnik temizliği amaçlayan aşırılıkçı ajandalara” bırakılamayacağını söyledi.

İran’ın nükleer programına ilişkin diplomatik girişimlerin yokluğuna da dikkat çeken Al Sani, Tahran’a karşı atılacak her adımın bölge ülkeleri için sonuçlar doğuracağını belirtti.

Katar Dışişleri Bakanı ayrıca, ABD’nin Rusya-Ukrayna savaşının sona erdirilmesine yönelik çabalarının başarılı olmasını umduklarını dile getirdi.


Suudi Arabistan'ın Suriye'deki beslenme durumunu iyileştirme programı

Operasyon ve Programlar Merkezi Genel Müdür Yardımcısı Mühendis Ahmed el-Baiz, dün Riyad'da programın imzalanması sırasında (SPA)
Operasyon ve Programlar Merkezi Genel Müdür Yardımcısı Mühendis Ahmed el-Baiz, dün Riyad'da programın imzalanması sırasında (SPA)
TT

Suudi Arabistan'ın Suriye'deki beslenme durumunu iyileştirme programı

Operasyon ve Programlar Merkezi Genel Müdür Yardımcısı Mühendis Ahmed el-Baiz, dün Riyad'da programın imzalanması sırasında (SPA)
Operasyon ve Programlar Merkezi Genel Müdür Yardımcısı Mühendis Ahmed el-Baiz, dün Riyad'da programın imzalanması sırasında (SPA)

Kral Selman İnsani Yardım ve Destek Merkezi (KSRelief), dün Suriye genelindeki ihtiyaç bölgelerinde ve yerinden edilmiş topluluklarda beş yaş altı çocuklar, hamile kadınlar ve emziren anneler de dahil olmak üzere en savunmasız grupların beslenme durumlarını iyileştirmek için bir yönetim programı imzaladı.

Program, eğitimli ve kalifiye ekipler aracılığıyla kapsamlı koruyucu ve tedavi edici beslenme hizmetleri sunarak hayat kurtarmaya ve sürdürülebilir iyileşmeyi sağlamaya katkıda bulunacak. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre program Deyrizor, Hama, Humus ve Halep vilayetlerinde 645 bin kişiye doğrudan ve dolaylı olarak fayda sağlayacak.

Bu program, sağlık tesislerindeki beslenme kliniklerinin iyileştirilmesini, mobilya, tıbbi ekipman ve diğer ihtiyaçlarla donatılmasını, kliniklerin işletilmesini, personel kapasitesinin artırılmasını ve toplum bilinçlendirme programlarının sağlanmasını kapsamaktadır.

Program, Suudi Arabistan'ın insani yardım kolu olan KSRelief aracılığıyla sağlık sektörünü desteklemek ve Suriye halkının acılarını hafifletmek için yürüttüğü çabaların bir parçasıdır.


Sakhir Deklarasyonu: Körfez güvenliği bölünmez bir bütündür

Körfez ülkelerinin liderleri ve temsilcilerinin dün Manama zirvesinde çekilmiş hatıra fotoğrafı (SPA)
Körfez ülkelerinin liderleri ve temsilcilerinin dün Manama zirvesinde çekilmiş hatıra fotoğrafı (SPA)
TT

Sakhir Deklarasyonu: Körfez güvenliği bölünmez bir bütündür

Körfez ülkelerinin liderleri ve temsilcilerinin dün Manama zirvesinde çekilmiş hatıra fotoğrafı (SPA)
Körfez ülkelerinin liderleri ve temsilcilerinin dün Manama zirvesinde çekilmiş hatıra fotoğrafı (SPA)

Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) üye ülkelerinin liderleri, dün Bahreyn'in başkenti Manama'da bir araya gelerek, KİK'in güvenliğinin bölünmez olduğunu vurguladılar. Altı üye ülkenin ve bölgedeki diğer tüm ülkelerin egemenliğine saygı gösterme, içişlerine karışmama ve güç kullanımını veya güç kullanımı tehdidini reddetme taahhütlerini teyit ettiler.

"Sakhir Deklarasyonu", Körfez ülkelerinin ortak güvenliği güçlendirme, Filistin devletinin kurulmasını ilerletme ve Arap dünyasındaki savaşları sona erdirme yönündeki yönelimini yansıtan çeşitli mesajlar içeriyordu.

Körfez İşbirliği Konseyi Genel Sekreteri Casim el-Budeyvi, Körfez Sivil Havacılık Otoritesi'nin kurulduğunu, Katma Değer Vergisi ve Seçici Vergi Birleşik Anlaşması'nın bazı maddelerinde değişiklik yapıldığını, Körfez Sanayi Platformu'nun başlatıldığını, Dördüncü Sanayi Devrimi için Körfez Merkezi'nin uygulanmaya başlandığını ve Gümrük Veri Değişim Platformu 2026'nın işletilmesiyle Gümrük Birliği projesinde ilerleme sağlandığını duyurdu.

Öte yandan Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Prens Muhammed bin Selman bin Abdülaziz ile Bahreyn Veliaht Prensi ve Başbakanı Prens Selman bin Hamad, dün Manama'da iki ülke arasındaki Koordinasyon Konseyi'nin dördüncü toplantısına başkanlık etti.