Ethan Hawke kariyerinin "son perdesine" yaklaştığını söyledi

Ethan Hawke, "kendinden çok fazla şey bulduğu için" ünlü filmi Gün Doğmadan'ı izlemekte zorlandığını söylemişti (Columbia Pictures)
Ethan Hawke, "kendinden çok fazla şey bulduğu için" ünlü filmi Gün Doğmadan'ı izlemekte zorlandığını söylemişti (Columbia Pictures)
TT

Ethan Hawke kariyerinin "son perdesine" yaklaştığını söyledi

Ethan Hawke, "kendinden çok fazla şey bulduğu için" ünlü filmi Gün Doğmadan'ı izlemekte zorlandığını söylemişti (Columbia Pictures)
Ethan Hawke, "kendinden çok fazla şey bulduğu için" ünlü filmi Gün Doğmadan'ı izlemekte zorlandığını söylemişti (Columbia Pictures)

Ethan Hawke, kariyerinin "son perdesinde" olduğunu söyledi ve gelecekteki film rollerinin kendisi için sınırlı olacağını iddia etti.
The Independent'ın haberine göre, oyuncu, 1989'da çıkış yaptığı drama filmi Ölü Ozanlar Derneği'ndeki (Dead Poets' Society) rolünün ardından, seksenlerden beri Hollywood'da varlığını sürdürüyor
O zamandan beri Hawke, iki defa En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu Akademi Ödülü'ne aday gösterildi ve Gün Doğmadan (Before Sunrise) üçlemesindeki Jesse de dahil olmak üzere birçok rolle tanınıyor.
Fakat artık "genç bir yaşlı" değil de "yaşlı bir genç" olduğunu duyuran Hawke, emekliliğin ufukta göründüğünü ima etti.
IndieWire'a konuşan Hawke, "Bunu tercih ederim" dedi. Oyuncu şu ifadeleri kullandı:
"Talih Kuşu'nda (The Good Lord Bird) John Brown karakterini canlandırmak benim için buymuş gibi hissediyorum: 'Yaşlı adam' kariyerimin, son perdemin başlangıcı."
Hawke, çalışmalarına dönüp baktığında, bazı kısımların değerli gözükmediğini fark ettiğini anlatarak devam etti.

"Kesinlikle kendimi filmografime bakarken ve mümkün olsa hangilerini kesip atabileceğimi düşünürken buluyorum çünkü sayılı zamanım kaldı. Sayılı filmim kaldığını biliyorum. Zamanın farkına varıyorsun. Gençken, dünyadaki tüm zamana sahip olduğumu düşünerek 'Bunu yapacağım, bunu yapacağım, bu iyi bir öğrenme deneyimi olacak ve sonra bunu deneyeceğim' diyordum. Şimdi, 'Şundan veya bundan hiçbir şey öğrenmedim, buna harcadığım üç ay yerine ailemle vakit geçirsem daha iyi olurdu' diyorum."
Yakında çıkacak çizgi roman uyarlaması Bullet Train'in tanıtımı sırasında, filmin diğer yıldızı Brad Pitt de geçen ay benzer bir düşünceyi dile getirmişti.
GQ'ya konuşan Pitt şunları söylemişti:
"Kendimi son demlerimde olarak görüyorum, son sömestr ya da trimesterimdeyim. Bu kısım nasıl olacak? Peki bu dönemi nasıl tasarlamak istiyorum?"
Hawke bu yıl Independent'a, Gün Doğmadan'ın yönetmeni Richard Linklater'la ilişkisini ve belenmedik Marvel Sinematik Evreni'nde rol alma kararını anlatmıştı.



Nicolas Cage, yeni filminde köpekbalığı tehlikesi atlatmış: Ölebilirdim

Nicolas Cage, Sörfçü'de (Lionsgate)
Nicolas Cage, Sörfçü'de (Lionsgate)
TT

Nicolas Cage, yeni filminde köpekbalığı tehlikesi atlatmış: Ölebilirdim

Nicolas Cage, Sörfçü'de (Lionsgate)
Nicolas Cage, Sörfçü'de (Lionsgate)

Nicolas Cage yeni filmi Sörfçü (The Surfer) için sörf yapmayı öğrenirken ölümle burun buruna geldiğini söyledi.

61 yaşındaki Oscar ödüllü aktör, yönetmen Lorcan Finnegan'ın yeni filminde oğluyla birlikte çocukluğunun geçtiği plajı tekrar ziyaret eden ancak yerel halk tarafından aşağılanan bir adamı canlandırıyor.

Entertainment Weekly'ye konuşan Cage, rol için sörf yapmayı öğrenmenin zor olduğunu kabul etti ve paparazilerin antrenmanını sadece düşerken fotoğraflamasından şaka yollu yakındı:

Sörf tahtasının üzerinde durduğum tek kareyi çekmediler!

Film, koşulların tehlikeli olabildiği Batı Avustralya'daki Yallingup'ta çekildi. Cage, "Hava koşulları ve ister inanın ister inanmayın, köpekbalığı ihbarları gibi şeyler vardı" dedi.

Daha önceki sörf denemelerini hatırlayan Cage şunları itiraf etti:

Sörf yaptım ama her denememde darmadağın oldum. Sunset Sahili'nde sörf yaptım. Öğrenmeye çalışırken öğretmenim bana kısa tahta verdi. Ben de 'Bak, ben uzun tahta istiyorum' dedim.

Suya çıktığında bu ona yardımcı olmamış. Cage, "Sadece dayak yedim, tam anlamıyla akıntıya kapıldım ve sörf tahtamı gördüklerini söylediler, ona 'mezar taşı' diyorlar, şu üçgen kısım tam öyle" dedi.

Takla atarken kayışa tırmanıyordum ve ölebilirdim.

Cage bu deneyimin kendisini sörften soğuttuğunu da sözlerine ekledi:

Küçük bir çocuğum var, artık bunu yapmak isteyip istemediğimi bilmiyorum.

The Independent'ta yazan film eleştirmeni Xan Brooks ise şunları söyledi:

Sörfçü, bahtsız, yıpranmış yalnız bir adamı bir grup yerel zorbayla karşı karşıya getiren vahşi, zorlu, sahilde geçen düşük bütçeli bir film. Yalnız adam büyük dalgalarda sörf yapmak ve sahilde yeni bir yuva kurmak istiyor ama otoparka hapsedilmiş durumda ve yavaş yavaş aklını yitiriyor. Tam da tatilinin cehenneme döndüğü sırada kabadayılar, 'Sörf yapmadan önce acı çekmelisin' diyor. Çok geçmeden su birikintilerinden içmeye ve çöp kutularından yemeye başlıyor. Bir fare tarafından ısırılıyor ve bir papağan tarafından üzerine pisleniyor. Adam hem bir şaka hem de bir tehlike, bir kurban ve bir kahraman. Nicolas Cage tarafından canlandırıldığını söylemem yersiz mi olur? Lorcan Finnegan'ın fazlasıyla yumruk sarhoşu yeni gerilim filmi Sörfçü'de rol alabilecek başka oyuncular da olabilirdi ve bunlar hikayeye daha iyi uyabilirdi. Sörfçü, Batı Avustralya'da geçiyor ve kahramanın kendisi de buralı biri. Bu da senaryonun Cage'in varlığını haklı çıkarmak için birkaç hantal dönüş yapması gerektiği anlamına geliyor. Yoldan geçen bir fotoğrafçı 'Amerikalı olduğunuzu sanıyordum' deyince, aktör aslında yıllarını Kaliforniya'da geçirdiğini ve şimdi uçurumdaki eski aile evine geri dönmek istediğini açıklıyor. Cage, Connery ve Schwarzenegger gibi, nadiren aksanla uğraşıyor ve her rolden dalgıç kıyafeti içindeki Incredible Hulk gibi fırlama eğiliminde. Hiçbir senaryo onu dizginleyemez, neyse o olmak zorunda. Sörfçü bunu kabullenip gerekli ayarlamaları yapıyor. Görünüşe göre kahramanın adı bile yok. O, sörf tahtası olan Nicolas Cage: Filmin en önemli özelliği bu.

Independent Türkçe