YÖK "öğrenci affı"na ilişkin usul ve esasları belirledi

Yükseköğretim Kurulu (YÖK), kamuoyunda "öğrenci affı" olarak adlandırılan yasal düzenlemenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirledi.

AA
AA
TT

YÖK "öğrenci affı"na ilişkin usul ve esasları belirledi

AA
AA

YÖK'ten yapılan açıklamada, 5 Temmuz 2022 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren ve kamuoyunda "öğrenci affı" olarak adlandırılan 7417 sayılı Kanun'a ilişkin usul ve esasların belirlendiği kaydedildi.
Buna göre terör, cinsel saldırı, kasten öldürmenin yanı sıra devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduklarına karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği ile mensubiyeti bulunanlar, bu kanundan yararlanamayacak.
Yükseköğretim kurumlarında hazırlık dahil bütün sınıflarda intibak, ön lisans, lisans tamamlama, lisans, lisansüstü (yüksek lisans, doktora, sanatta yeterlik, tıpta uzmanlık, tıpta yan dal uzmanlık, diş hekimliğinde uzmanlık ile eczacılıkta uzmanlık) öğrenimi gören öğrencilerden bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihe kadar ilişiği kesilenler, kanundan yararlanabilecek.
Bir programı kazanarak kayıt yapma hakkı elde ettikleri halde kayıt yaptırmayanlar ise bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 4 ay içinde (7 Kasım 2022'ye kadar) ilişiklerinin kesildiği veya kayıt hakkı kazandıkları yükseköğretim kurumuna başvuruda bulunmaları şartıyla kanunun ilgili hükümlerinden faydalanabilecek.
Yükseköğretim kurumlarından 5 Temmuz 2022'den önce ilişiği kesilen öğrenciler de kanundan yararlanmak için ilişiklerinin kesildiği yükseköğretim kurumuna aynı tarihe kadar başvuru yapabilecek.
Başvuru süresi içinde mücbir sebeplerle başvuramayanların ise mücbir sebebin ortadan kalktığı tarihten itibaren bir ay içinde başvuru yapmaları gerekiyor.
Sağlık nedenleriyle başvuramayanların da buna ilişkin heyet raporunu 5 Aralık 2022 mesai bitimine kadar ibraz etmeleri halinde bu kanundan yararlanabilecekleri bildirildi.



Araştırmacılar sinekleri kokain bağımlısı yapmak için genetiklerini değiştirdi

Meyve sinekleri normalde kokainin tadını sevmiyor (Unsplash)
Meyve sinekleri normalde kokainin tadını sevmiyor (Unsplash)
TT

Araştırmacılar sinekleri kokain bağımlısı yapmak için genetiklerini değiştirdi

Meyve sinekleri normalde kokainin tadını sevmiyor (Unsplash)
Meyve sinekleri normalde kokainin tadını sevmiyor (Unsplash)

Bilim insanları meyve sineklerinin genetiğini değiştirerek kokaini sevmelerini sağladı. Çalışmanın insanlardaki kokain bağımlılığını daha iyi anlama ve tedavi etmeye katkı sunması bekleniyor. 

Meyve sinekleri ve insanlar birbirlerine sanılandan daha fazla benziyor. Örneğin bu iki türde çeşitli hastalıklardan sorumlu genlerin yaklaşık yüzde 75'inin aynı olması, bilim insanlarının ilgisini çekiyor. Sinekler üzerindeki genetik incelemeler, bu hastalıkların daha iyi anlaşılmasına katkı sağlıyor.

Bu rahatsızlıklardan biri de kokain gibi maddelere karşı gelişen bağımlılıklar. Utah Üniversitesi'nden Dr. Adrian Rothenfluh, "Son yıllarda, sinekler ve insanların birçok açıdan sandığımızdan daha fazla birbirine benzediği ortaya çıktı" diyerek ekliyor: 

Örneğin sineklerin alkole verdiği tepkiyi düzenleyen genlerin, insanlardaki alkol bağımlılığında da rol oynadığını birçok kez gösterdik. Bu durumun kokain bağımlılığıyla bağlantılı genler için de geçerli olacağını ve bunların sineklerdeki etki mekanizmasını inceleyebileceğimizi düşünüyoruz.

Ancak sineklerin kokaini sevmemesi bu çalışmaların önünde engel teşkil ediyordu. Meyve sineklerinin bacaklarındaki tat reseptörleri, böceğin bir şeyi yemeden önce zararlı olup olmadığını algılamasını sağlıyor. 

Dr. Rothenfluh ve ekip arkadaşları yeni çalışmalarında kokainin acı tadı nedeniyle bu reseptörlere yakalandığını ve sineklerin maddeden bu yüzden uzak durduğunu doğruladı. Araştırmacılar daha sonra sineklerin genetiğini değiştirerek bu reseptörleri devre dışı bıraktı.

Bulguları hakemli dergi Journal of Neuroscience'ta 2 Haziran Pazartesi günü yayımlanan çalışmada genetiği değiştirilmiş sineklerin kokaini sevdiği gözlemlendi. Düşük seviyede kokain içeren şekerli su verilen sinekler 16 saat içinde bu içeceği tercih etmeye başladı.

Dr. Rothenfluh, "Düşük dozlarda, tıpkı insanlar gibi koşuşturmaya başlıyorlar" diyor: 

Çok yüksek dozlardaysa yine insanlar gibi hareket edemez hale geliyorlar.

Bilim insanları genetiğiyle oynanmış sinekleri üretmeyi artık öğrendiği için çalışmalarını daha kolay ve hızlı yürütmeyi umuyor. Meyve sineklerinin hızlı yaşam döngüsü ve nispeten basit genetik yapıları, üzerlerinde insanlara kıyasla daha kolay deney yapılmasına imkan tanıyor. 

Makalenin yazarlarından Travis Philyaw "Daha karmaşık organizmalarda ortaya çıkması zor olan riskli genleri tespit ederek bu bilgileri memeliler üzerinde çalışan araştırmacılara aktarabiliriz" diyor.

Ekip bu sayede insanlardaki kokain bağımlılığına yönelik yeni tedaviler geliştirmeyi umuyor. Dr. Rothenfluh şu ifadeleri kullanıyor:

Kokain tercihinin mekanizmalarını gerçekten anlamaya başlayabiliriz ve mekanizmayı ne kadar iyi anlarsak, o mekanizmaya etki edebilecek bir tedavi bulma şansımız o kadar artar.

Independent Türkçe, Popular Science, IFLScience, Journal of Neuroscience