Suriye'nin güneyindeki Tafas'ta ateşkes anlaşmasına varıldı

Tafas ilçesinin sokakları, rejim güçlerinin askeri gerilimi artırmasının ardından tamamen boşaldı. (Şarku'l Avsat)
Tafas ilçesinin sokakları, rejim güçlerinin askeri gerilimi artırmasının ardından tamamen boşaldı. (Şarku'l Avsat)
TT

Suriye'nin güneyindeki Tafas'ta ateşkes anlaşmasına varıldı

Tafas ilçesinin sokakları, rejim güçlerinin askeri gerilimi artırmasının ardından tamamen boşaldı. (Şarku'l Avsat)
Tafas ilçesinin sokakları, rejim güçlerinin askeri gerilimi artırmasının ardından tamamen boşaldı. (Şarku'l Avsat)

Dera Merkezi Müzakere Komitesi, rejim güçlerinin Tafas ve Yaduda ilçelerinde gerilimi artırmasının ardından dün Suriye Güvenlik Komitesi ile Dera'da bir araya geldi.
Rejim güçleri tarafından çarşamba akşamı söz konusu ilçelerde askeri takviye birliklerinin toplanması ve saldırı düzenlenmesi sonucu bir genç yaşamını yitirdi, üç kişi de yaralandı.
Merkez Müzakere Komitesi kaynaklarına göre toplantıda, Güvenlik Komitesi görevlileriyle bir ön uzlaşma formülüne varıldı. Bölgede ateşkes ilan edilmesini ve aranan iki kişinin Tafas ilçesinden sınır dışı edilmesini gerektiren uzlaşmaya göre, rejim güçleri çarşamba sabahından bu yana kent çevresinde yoğunlaşan askeri takviyelerini geri çekecek. Uzlaşmaya göre yerel gruplar ve bölgenin ileri gelenleri, müzakere heyeti üyelerinin huzurunda bazı yerleri denetlemek ve ilçede aranan kişilerin bulunmadığından emin olmak için özel operasyonlar yürütecek.
Suriye'nin güneyindeki Dera'nın batı kırsalındaki Tafas ilçesi ile Yaduda ve Muzayrıb kasabaları, Suriye rejim güçlerinin çarşamba akşamından bu yana bölgedeki askeri operasyonlarını artırmasının ardından genel bir gerginliğe tanık oluyor.
Tafas kentinden yerel kaynaklara göre perşembe sabahı Suriye rejim güçleri kentin güney eteklerini çok sayıda havan topu ve tank atışıyla hedef aldı. Saldırıya eş zamanlı olarak bölgede keşif uçakları uçuruldu. Rejim güçleri ile yerel gruplar arasında aralıklı olarak hafif ve orta silahların kullanıldığı çatışmalar yaşandı.
Tafas ve Yaduda ilçeleri de çarşamba akşamı ağır silahlar ve havan topları tarafından hedef alındı. Tafas-Yaduda yolu üzerinde çarşamba sabahı Suriye rejimine bağlı takviye güçler kimliği belirsiz kişilerce hedef alındı.
Suriye rejim güçleri çarşamba sabahı onlarca savaşçı ve şehrin güneyinde konuşlanmış tanklar ve uçaksavar silahları taşıyan arabalar da dahil olmak üzere bir dizi askeri araçla Tafas ve Yaduda çevresine askeri takviye gönderdi.
Deralı aktivist Muhammed ez-Zabi'ye göre rejim güçleri güvenlik komitesinin müzakere komitesine verdiği sürenin geçen pazar günü sona ermesinden sonra gerginliği artırdı.
Suriye rejimine mensup subaylar, Dera Valisi ve Askeri Güvenlik Şubesi Başkanı, bölgedeki Suriye ordusu noktalarına saldırı düzenlemekle suçlanan yerleşim karşıtlarının teslim edilmemesi halinde Tafas ve Yaduda kasabaları da dahil olmak üzere yerleşim yerlerinin bazı bölgelerinde askeri operasyon düzenleme tehdidinde bulundular. Güvenlik komitesi top atışı ve hava saldırısı gerçekleştirmekle tehdit etti.
Tafas kasabasında güvenlik komitesi tarafından aranan en önemli kişiler arasında, bir hafta önce evi bombalanan İyad Carah bulunuyor. Muzeyrib polis karakolu üyelerinin öldürülmesine karışan Muhammed es-Subhi ve Heyetu Tahriru’ş Şam'ın (eski adıyla Nusra Cephesi) liderlerinden Ubeyde ed-Diri de arananlar listesinde yer alıyor. Bu şahıslar esas olarak merkezi müzakere komitelerinin kararlarını destekleyen yerel gruplar tarafından aranıyorlar. Eski muhaliflere ve müzakere komitelerinin üyelerine karşı suikast düzenlemekle suçlanıyorlar.
Söz konusu şahısların Tafas'ta bulunmamasına rağmen güvenlik komitesi, iade veya sınır dışı edilmelerini talep ediyor ve şehir merkezinde bir askeri nokta kurarak aramalar yapıyor. Bu, rejim güçlerinin ilçeye girmesi, burada etkisini güçlendirmesi ve askeri noktalar yerleştirmesi amacı ile gerçekleştiriliyor. Tafas ilçesi, Rus himayesinde Suriye rejimi ile çeşitli yerleşim anlaşmalarına girmesine rağmen rejim güçlerinin fiili kontrolünün dışında kaldı. Tafas, sonuncusu geçen yılın yazında olmak üzere, ilçede çok sayıda hafif ve orta silahın teslim edilmesiyle sona eren birden fazla baskın girişimine maruz kaldı.



Gazze: İsrail hava saldırısında çoğu yardım bekleyen 21 kişi hayatını kaybetti

Gazze'de sığınak olarak kullanılan bir okula düzenlenen İsrail hava saldırısında hayatını kaybedenlerin cenaze namazını kılan Filistinliler (AP)
Gazze'de sığınak olarak kullanılan bir okula düzenlenen İsrail hava saldırısında hayatını kaybedenlerin cenaze namazını kılan Filistinliler (AP)
TT

Gazze: İsrail hava saldırısında çoğu yardım bekleyen 21 kişi hayatını kaybetti

Gazze'de sığınak olarak kullanılan bir okula düzenlenen İsrail hava saldırısında hayatını kaybedenlerin cenaze namazını kılan Filistinliler (AP)
Gazze'de sığınak olarak kullanılan bir okula düzenlenen İsrail hava saldırısında hayatını kaybedenlerin cenaze namazını kılan Filistinliler (AP)

Filistin merkezli medya kuruluşları bugün, İsrail'in şafak vakti Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda 21 kişinin hayatını kaybettiğini, bunlardan 16'sının yardım bekleyen kişiler olduğunu bildirdi.

Filistin resmi haber ajansı WAFA, bugün erken saatlerde İsrail'in Gazze şehrinin batısını bombalaması sonucu 6 kişinin yaşamını yitirdiğini bildirdi. Ajans, sağlık kaynaklarına dayandırdığı haberinde, yardım bekleyenlerin bir kısmının el-Vaha bölgesinde doğrudan kurşunlara maruz kaldıktan sonra Gazze'deki Şifa Tıp Kompleksi'ne kaldırıldığını aktardı.

WAFA ayrıca, İsrail savaş uçaklarının Gazze şehrinin doğusunda bulunan Şucaiyye mahallesindeki çeşitli bölgeleri hedef alan bir dizi hava saldırısı düzenlediğini belirtti.

Kızılhaç

Uluslararası Kızıl Haç Komitesi (ICRC) Başkanı Mirjana Spoljaric yaptığı açıklamada, uluslararası toplumu, Gazze Şeridi'nde giderek artan insani acıya son vermek için harekete geçmeye çağırdı.

Spoljaric, “Gazze Şeridi'nde olanların hiçbir gerekçesi olamaz. İnsani acıların boyutu ve insan onuruna yapılan saldırıların seviyesi yasal ve ahlaki olarak kabul edilebilir sınırları aşmıştır” ifadelerini kullandı.

Ateşkesin devam etmemesinin, siviller arasında daha fazla can kaybı anlamına geldiğini vurgulayan Spoljaric, sivillerin ayrım gözetmeyen savaşın yol açtığı büyük acılar altında ezildiğini ve en temel yaşam gereksinimlerinden mahrum kaldıklarını belirtti.

Spoljaric, “Devam eden düşmanlık eylemleri acımasızca insanların canını alıyor, çocuklar yetersiz beslenme nedeniyle ölüyor ve aileler var olmayan güvenliği aramak için tekrar tekrar yerlerinden ediliyor” dedi.

Spoljaric, Gazze Şeridi'nde 350 ICRC personelinin gıda ve temiz suya erişimde aynı zor koşullarla karşı karşıya olduğunu kaydetti.

Bu trajedinin derhal ve kesin bir şekilde sona erdirilmesi gerektiğini vurgulayan Spoljaric, siyasi tereddütlerin veya devam eden ihlallerin gerekçelendirilmesinin, savaş zamanında asgari insanlık standartlarını korumadaki toplu başarısızlık olarak tarihe geçeceğini ifade etti.

Spoljaric, ülkelerden Cenevre Sözleşmeleri kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirmelerini ve uluslararası insani hukukun saygı görmesini sağlamalarını talep etti.

Gazze’nin güneyindeki Refah'taki Birleşmiş Milletler’e bağlı bir okulda yiyecek alan Filistinli çocuklar. (AFP)Gazze’nin güneyindeki Refah'taki Birleşmiş Milletler’e bağlı bir okulda yiyecek alan Filistinli çocuklar. (AFP)

Spoljaric ayrıca, Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerine insani yardımların acilen, engelsiz ve ayrım gözetmeksizin ulaştırılmasının yeniden başlatılması, kalan tüm esirlerin serbest bırakılması ve ICRC'nin İsrail'deki gözaltı merkezlerinde tutulan Filistinli mahkûmları ziyaret etmesine izin verilmesi çağrısında bulundu.

Spoljaric, Gazze Şeridi'nde hayat kurtarmanın, savaş kurallarına saygı gösterme ve uluslararası insani hukukun sivillere sağladığı korumayı garanti etme konusunda siyasi cesaret gösterilmesi halinde mümkün olduğunu vurguladı.

7 Ekim 2023'ten bu yana İsrail, Gazze Şeridi'ne saldırılar düzenliyor. Söz konusu saldırılar sonucunda çoğu çocuk ve kadın olmak üzere 59 bin 676 Filistinli hayatını kaybetti ve 143 bin 965 kişi yaralandı. Bu rakamlar kesin değil; çünkü bazı kurbanlar halen enkaz altında ve kurtarma ekipleri onlara ulaşamıyor.

İsrail, yardım bekleyenlere karşı da korkunç katliamlar gerçekleştiriyor. Yardım bekleyen insanlar, her gün rastgele ateş açılması ve doğrudan hedef alınmaları nedeniyle ölüm tehlikesiyle karşı karşıya. Mayıs ayında yardım dağıtım noktalarının faaliyete geçmesinden bu yana yaşamını yitirenlerin sayısı bini aştı ve yüzlerce kişi yaralandı.

Gazze halkı, yardıma erişimin kesilmesi nedeniyle açlık içinde yaşıyor. Gazze Şeridi’ndeki Sağlık Bakanlığı dün, bölgedeki hastanelerde 24 saat içinde açlık ve yetersiz beslenme nedeniyle 9 yeni ölüm vakası kaydedildiğini bildirdi.

Bakanlık yaptığı açıklamada, açlık ve yetersiz beslenme nedeniyle hayatını kaybedenlerin toplam sayısının 122'ye yükseldiğini, bunların 83'ünün çocuk olduğunu belirtti.

Birleşmiş Milletler Dünya Gıda Programı (WFP) dün yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi nüfusunun yaklaşık üçte birinin günlerdir yemek yemediğini belirterek, yetersiz beslenmenin hızla arttığı uyarısında bulundu.

WFP tarafından yapılan açıklamada, “Gazze Şeridi'ndeki gıda krizi, daha önce görülmemiş bir umutsuzluk düzeyine ulaştı. Her üç kişiden biri günlerce yemek yemiyor. Beslenme yetersizliği hızla artıyor; 90 bin kadın ve çocuk acil tedaviye ihtiyaç duyuyor” denildi.