Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ait insansız hava araçlarının (İHA), ABD liderliğindeki Uluslararası Koalisyon tarafından desteklenen Suriye Demokratik Güçleri (SDG) unsurlarına yönelik saldırıları, kuzeydoğu Suriye’deki cephe hatlarını hareketlendirdi. SDG lideri Mazlum Abdi, Türkiye’nin bölgenin istikrarı için çalışan SDG kurumlarına ve unsurlarına yönelik artan İHA saldırılarına karşı uyarıda bulundu.
Son 10 gün içinde sonuncusu Perşembe günü olmak üzere Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) bölgeye dört İHA saldırısı gerçekleştirdi. Perşembe günü Ayn İsa’da Tel es-Semin köyü yakınlarında İç Güvenlik Güçleri'ne (Asayiş) bağlı bir araç hedef alındı, saldırıda üçü kadın dört SDG unsuru öldürüldü. 22 Temmuz’da Kamışlı-Kahtaniye yolu üzerinde seyir halinde olan bir aracın hedef alınmasında ise, aralarında ‘terörle mücadele biriminin’ başı olan Selva Yusuf’un da bulunduğu üç kişi öldü.
SDG lideri Abdi, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, ‘’Ayn İsa’da Asayiş güçlerini hedef alan saldırı, bölgenin güvenliğini doğrudan tehdit ediyor. İç Güvenlik Güçleri, şehirlerin, mülteci kamplarının ve DEAŞ unsurlarının tutulduğu hapishanelerin güvenliğini sağlıyor. 20 Temmuz’dan bu yana düzenlenen saldırılarda toplamda 13 savaşçı hayatını kaybetti” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin artan İHA saldırılarına ilişkin açıklamalarına devam eden Abdi, “Bu saldırılar, toprağımızı ve halkımızı koruma irademizi zaafa uğratmayacaktır” dedi.
Yeni bir operasyonun ayak sesleri
Türk Silahlı Kuvvetleri’nin kuzeydoğu Suriye’de İHA saldırılarını artırmasını, yeni bir operasyonun işaretçisi olarak yorumlayan bir Özerk Yönetim liderleri ise son derece endişeli. SDG Yönetim Kurulu üyesi Nevruz Ahmed, ‘’Uluslararası Koalisyonun iki gün önce askeri liderlerimizin öldürülmesiyle ilgili yayımladıkları taziye mesajları yeterli değildir, böylesi mesajlar Türkiye’nin saldırılarını durdurmaz, biz üzerimize düşeni yapacağız ve direnişi tırmandıracağız, kararlılığımızı kıramayacaklar’’ dedi.
ABD ve koalisyona, kendilerini korumaları çağrısında bulunan Nevruz Ahmed, ‘’Bu direnişi sergileyen güçlerin korunması lazım, çünkü bizim ve halkımızın varlığı şu anda Türk tehdidi altındadır. Türkiye’nin bu yaklaşımı tüm dünyaya tehdit oluşturuyor. Bu tehditleri ve planları boşa çıkaracağız, direnişe her zamankinden daha fazla hazırız, Türkiye’nin kontrolü altında olan bölgeleri özgürleştireceğimize ve bölücü planlarını bozacağımıza dair ahdimizi yeniliyoruz” diye konuştu.
Öte yandan SDG güçleri, kontrol bölgelerinde ‘iki kadın ve bir erkek olmak üzere, Türkiye lehine casusluk yapan üç kişilik bir şebekenin’ çökertildiğini ve üyelerinin tutuklandığını duyurdu. Söz konusu casusluk şebekesinin, Tel Tamir Askeri Meclisi’ne Ağustos ayında düzenlenen ve 7 kişinin ölümüne neden olan saldırı öncesinde Türk makamlara istihbarat sağladığı iddia edildi. SDG’den yapılan açıklamada, "Özel birimlerimizin dikkatli takibi sonucu, Türkiye lehine casusluk faaliyeti yürüten bir şebeke çökertildi. Bu şebekenin sağladığı istihbarat sayesinde, Tel Tamir Askeri Meclisi üyeleri öldürüldü. Tutuklu üç kişi soruşturma esnasında suçlarını kabul edip itiraflarda bulundu. TSK’nın yeni operasyonları için hedef belirlemek üzere olduklarını da itiraf ettiler” denildi.