Tebbun: Cezayir Afrika’da Akdeniz havzasında ağırlığı olan büyük bir ülke

Cezayir Cumhurbaşkanı: Cezayir, BRICS’e katılmasını sağlayacak koşulları büyük ölçüde karşılıyor

Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun (Reuters-Arşiv)
Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun (Reuters-Arşiv)
TT

Tebbun: Cezayir Afrika’da Akdeniz havzasında ağırlığı olan büyük bir ülke

Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun (Reuters-Arşiv)
Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun (Reuters-Arşiv)

Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun, ülkesini ‘Afrika’da Akdeniz havzasında ağırlığı olan büyük bir ülke’ olarak nitelendirerek, yaşanan olayların bunu kanıtladığını vurguladı.
Tebbun, dün yerel bir televizyona verdiği röportajda, Cezayir’in bağımsızlığının 60. yıldönümü münasebetiyle büyük bir askeri geçit töreni düzenlenmesine yönelik tepkilere yanıt verdi.
Cumhurbaşkanı, “Cezayir’in ordu ile halk arasındaki uyumu göstermek için askeri bir geçit töreni düzenlemeye hakkı yok mu? Askeri geçit töreni ülkelerin geleneklerinin bir parçasıdır ve sanırım 30 yıllık bir aradan sonra bu geçit törenini düzenleyerek kökenlere geri döndük. Bunun nedenlerini analiz etmeyeceğim. Ordumuz güçlü, halkımız güçlü, gururu ve milli birliğini yeniden kazandı. Ordumuz paralı asker değil veya kendisine ait olmayan yerleri işgal etmiyor. Ordumuz, vatanı korumak ve şehitlerin mesajını yerine getirmek için hiçbir zaman uluslararası normlardan sapmamıştır ve bundan sonra da sapmayacaktır.”
Libya’da çözüme yaklaşıldığı vakit ‘durumun bozulduğuna’ dikkat çeken Tebbun, “Bu ülkeyi istikrara kavuşturma arzusu var mı, yoksa başka arka planlar mı var? Libya’da meşruiyetin yanındayız ve öyle kalacağız. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi tarafından yapılanlar dışında hiçbir değişikliği kabul etmeyeceğiz. Cezayir, Libya’nın iç işlerine karışmadı ve paralı asker göndermedi. Cezayir, Libyalı kardeşlerin yeniden birleşmesinden ve Libya-Libya çözümünden yanadır. Libya’da her zaman vardık ve tek meşru çözüm olan seçimlerin yanındayız” dedi.
Mali’ye değinen Tebbun, iktidardaki orduyu mümkün olan en kısa sürede meşruiyete dönmeye ve Mali halkına sözü geri vererek seçimlere yönelmeye çağırdı.
Cumhurbaşkanı, Cezayir Anlaşması uygulanmadığı sürece Mali’deki sorunların devam edeceğine de dikkat çekti.
Güney komşusu ile bin 400 kilometrelik bir sınırı paylaşan Cezayir, 2015 yılında Mali’deki savaşı sona erdirmek için bir barış anlaşmasına sponsor oldu, ancak anlaşmanın uygulanmasında hala sıkıntı yaşanıyor.
Cezayir’in Mali’ye ekonomik ve siyasi olarak yardım etmeye hazır olduğunu dile getiren Tebbun, “Mali’de terör var ama bunun bir kısmının uydurma olduğunu düşünüyorum” dedi.
Tebbun ayrıca, Cezayir’in Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika’yı içeren BRICS grubuna katılma olasılığını gündeme getirdi.
Geleneksel güç merkezlerine bir alternatif olarak BRICS grubunun Cezayir’i ilgilendirdiğini söyleyen Tebbun, Ekonomik ve politik bir güç oluşturuyorlar. Cezayir, BRICS grubuna katılmasını sağlayacak koşulları büyük ölçüde karşılıyor” diye ekledi.



Devlete ve Hizbullah'a karşı artan kızgınlık

Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
TT

Devlete ve Hizbullah'a karşı artan kızgınlık

Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)

Güney Lübnan'ın cephe hattındaki köylerinde düzenlenen protesto ve gösteriler, etkilenenlere tazminat ödenmesindeki gecikme nedeniyle devlete ve Hizbullah'a karşı halkın duyduğu öfkeyi yansıtıyor. Bu durum, birçok kişinin köylerini terk ederek köylerinin dışında yeni bir hayat kurmasına neden oldu.

Bu hamleler, evlerini ve mülklerini kaybettikten sonra hala yerinden edilme deneyimini yaşayan ve İsrail'in neredeyse her gün oraları hedef aldığını ve zamanla hasarın daha da artacağını bilerek henüz yeniden inşa tazminatı alamayan sınır kasabalarındaki sakinlerin trajik yaşamının başlamasından iki yıldan fazla bir süre sonra geliyor.

Bu bağlamda siyasi analist Ali el-Emin, Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada, bu tür hareketlerin ortaya çıkmasının "normal olduğunu, çünkü köylerin neredeyse terk edildiğini" söylüyor. Emin, "Bu protestoların, halka sırt çevirenlere karşı yapıldığını ve protestocuların, onun (Hizbullah'ın) tutumlarının, meselenin ele alınmasına yönelik her türlü olasılığın ufkunu kapatmaya katkıda bulunduğuna inandıklarını" vurguluyor.


Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz
TT

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara, dün İsrail'in güney Suriye'de silahsızlandırılmış bölge kurulması talebini, ülkesini "tehlikeli bir duruma" sokacağı gerekçesiyle reddetti ve "(Biz) İsrail de dahil olmak üzere şiddet ihraç eden bir ülke olmakla ilgilenmiyoruz" dedi.

Eş-Şara, Doha Forumu'na katılımı sırasında verdiği röportajda, bu yılın başlarında Dürzi ve Alevilerin yaşadığı bölgelerde yaşanan kanlı çatışmalara atıfta bulunarak, "Sahilde ve Süveyda'da işlenen suçların faillerini yargılayacağız" sözü verdi.

Eski Cumhurbaşkanı Beşşar Esed'in devrilme yıldönümü arifesinde, El-Arabiya/El-Hadath kanalı, devrik cumhurbaşkanını, 2024 yılında gizemli bir şekilde öldürülen danışmanı Luna eş-Şibl ile bir arada olduğu video kayıtları yayınladı. Danışmanıyla birlikte yapılan "Esed kayıtları", güçlerinde savaşan Suriye askerleriyle alay etme, devrik cumhurbaşkanının Şam Guta'sına yönelttiği hakaretler (Guta'ya lanetler yağdırma) ve "Kaplan" lakaplı askeri komutan Süheyl el-Hasan ile Lübnan "Hizbullahı"nı eleştirme gibi ifadeler içeriyor.

Suriyeliler, sızdırılan ses kayıtlarının Esed'in, bir yıl önce muhalif grupların Şam'a girmesi ve rejiminin devrilmesiyle askeri olarak ilk kez düşüş yaşamasının ardından, destekçileri ve Suriye'de ve komşu ülkelerde onunla birlikte savaşanların gözünde ikinci kez düşüş yaşadığına işaret ettiğini düşünüyor.


Arapların kaygısı Gazzelilerin Refah üzerinden göç etmesinin önlenmesine odaklandı

Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
TT

Arapların kaygısı Gazzelilerin Refah üzerinden göç etmesinin önlenmesine odaklandı

Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)

İsrail, ateşkes anlaşmasının ikinci aşaması beklentisiyle ve belirsiz bir durum ortasında, Gazze Şeridi'nde kontrolü altındaki bölgelerin geri kalanını tahrip etmeye devam ederken, Arap ve İslam ülkeleri Gazzelilerin Refah üzerinden yerinden edilme tehlikesine karşı önleyici tedbirler almakla meşgul.

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati, dün Doha Forumu'nda yaptığı açıklamada, "Refah Sınır Kapısı, Filistinlilerin yerinden edilmesi için bir geçit olmayacak, sadece Gazze'ye insani ve tıbbi yardım ulaştırmak için kullanılacak" ifadelerini kullandı.

Filistin Toprakları Hükümet Faaliyetleri Koordinatörlüğü Ofisi, çarşamba günü yaptığı açıklamada, Refah sınır kapısının "önümüzdeki günlerde Kahire ile koordinasyon halinde yalnızca Gazze Şeridi sakinlerinin Mısır'a çıkışı için açılacağını" duyurdu.

Ayrıca Suudi Arabistan, Mısır, Ürdün, BAE, Endonezya, Pakistan, Türkiye ve Katar dışişleri bakanları cuma akşamı yaptıkları açıklamada, "Filistin halkını topraklarından çıkarmaya yönelik her türlü girişimi tamamen reddettiklerini" vurguladılar.