Belus: Fecir Kuvvetlerinin tasfiyesi, İran’ın Süveyda kentindeki Şii yayılmacılığını söküp atmakla eşdeğer

Belus’a bağlı ‘Şeyh Vahid el-Belus Kuvvetleri’ geçtiğimiz günlerde Fecir Kuvvetlerinden esir alınanlardan bazılarını serbest bıraktı.

Süveyda’nın batısındaki El-Mezra kentinde yerel silahlı grupların liderleriyle fotoğraf çektiren Belus. (Onurlu Adamlar Haraketi Misafirhanesi)
Süveyda’nın batısındaki El-Mezra kentinde yerel silahlı grupların liderleriyle fotoğraf çektiren Belus. (Onurlu Adamlar Haraketi Misafirhanesi)
TT

Belus: Fecir Kuvvetlerinin tasfiyesi, İran’ın Süveyda kentindeki Şii yayılmacılığını söküp atmakla eşdeğer

Süveyda’nın batısındaki El-Mezra kentinde yerel silahlı grupların liderleriyle fotoğraf çektiren Belus. (Onurlu Adamlar Haraketi Misafirhanesi)
Süveyda’nın batısındaki El-Mezra kentinde yerel silahlı grupların liderleriyle fotoğraf çektiren Belus. (Onurlu Adamlar Haraketi Misafirhanesi)

Suriye’nin güneyindeki Süveyda kentinde faaliyet gösteren Onurlu Adamlar Hareketi’nin (Rical El-Kerame) kurucusu Şeyh Vahid el-Belus’un oğlu Leys el-Belus, yaptığı açıklamada, merkezi Atil beldesinde bulunan rejime bağlı Askeri Güvenlik Servisi adına çalışan Raci Falhut komutasındaki Fecir Kuvvetleri’nin tasfiyesinin, İran’ın Süveyda kentindeki Şii yayılmacılığını söküp atmakla eşdeğer olduğunu ifade etti.
Leys Belus salı günü yayınlanan videosunda, pazartesi günü Süveyda’nın El-Mezra beldesinde bulunan evinde din adamları ve kanaat önderleriyle yaptığı toplantı hakkında konuştu. Belus, “Raci Falhut çetesinin tasfiyesi, İran’ın Süveyda’daki Şii yayılmacılığının sökülüp atılmasıdır. Süveyda’nın aşiret şeyhlerini ve yetkililerini istihbarat servisleri içinde tezgahlanan şeyler hakkında çokça uyardık” dedi.
Şarku’l Avsat’ın yerel bir kaynaktan edindiği bilgiye göre Belus’un evindeki toplantı, Belus’a bağlı “Şeyh Vahid el-Belus Kuvvetleri” olarak bilinen silahlı grup tarafından alkonulan Fecir Kuvvetleri grubundan esirlerin serbest bırakıldığı sırada düzenlendi. Kaynak, serbest bırakılan esirler hakkında yürütülen soruşturmada, bu kişilerin Süveyda kentinde yaşanan cinayetlere karışmadıklarının ortaya çıktığını söyledi.
Leys Belus, konuşmasının devamında, geçen hafta perşembe günü Raci Falhut’a bağlı unsurun cesedinin Süveyda şehir merkezindeki El-Meşnaka Kavşağı çevresine atılması olayına değindi. Öldürülen 6 unsurun esir olduklarına ve bu nedenle onlara esir muamelesi yapılması gerektiğini değerlendiren Süveyda’nın bazı sakinleri söz konusu olaya tepki göstermişti. Belus, konu hakkında, “Öldürülerek cesetleri Süveyda kentindeki El-Meşnaka Kavşağı’na atılan kişiler Süveyda’nın kadınlarına ve şeyhlerine karşı işledikleri cinayetlerle biliniyorlar” dedi.
Süveyda’daki Dürzi cemaatin ruhani liderinin ‘Raci Falhut terör çetesinin tasfiye edilmesi’ çağrısını hatırlatan Belus, Terörle Mücadele Gücü Komutanı Samir el-Hekim’in öldürülmesi ve Hazime beldesinde Terörle Mücadele Gücü’ne bağlı 8 unsurun kaçırılması karşısında sessiz kalınırken, söz konusu 6 kişinin öldürülmesine yönelik eleştiriler karşısında şaşırdığını ifade etti.
Belus ayrıca Şam-Süveyda karayolu üzerinde yer alan Atil beldesindeki Fecir Kuvvetleri’ne ait karargahlara ve noktalara geçtiğimiz günlerde düzenledikleri saldırıya ne Onurlu Adamlar Hareketi ne muhalefet ne de Suriye rejimine bağlı olmayan bağımsız bir silahlı grubun daha katıldığını ve bu gruba bağlı onlarca savaşçının olduğunu belirtti.
Onurlu Adamlar Hareketi, 2016 yılında Leys Belus’un hareketle ilişiğinin kesildiğini ilan eden resmi bir karar yayınladı. Belus bunun üzerine 2021’de kurulduğu ilk dönemlerde ‘Süveyda’daki Suriye Tugayı’ partisine katıldı. Belus Süveyda’daki bedevi aşiretlerden üç kişinin öldürüldüğü ve partinin askeri kanadı Terörle Mücadele Gücü tarafından cesetlerinin parçalara ayrıldığı olaydan sonra partiden ayrıldı.
Süveyda sakinlerinden iki kişiyi öldürmekle suçlanan ve yerel askeri gruplar tarafından tutuklanan Fecir Kuvvetleri mensubu Muhammed Ebu Hamdan’ın cesedi El-Meşnaka Kavşağı’na atıldı. Hamdan’ın cesedini Süveyda sakinleri buldu. Bu olay, Hamdan’ın tutuklanmasından üç gün sonra gerçekleşti.
Süveyda’daki güvenlik birimlerine bağlı olan ve Selim Hamid’in komutasındaki ‘Fahd Kuvvetleri’ adlı yerel bir silahlı grup, orta ağırlıktaki silahlarını Süveyda kentinin kuzeydoğusundaki Kanavat beldesindeki din adamı ve kanaat önderlerine teslim etti. Süveyda’daki yerel kaynaklara göre grup ayrıca başka hiçbir gruba katılmamayı ve kentin güvenliğine zarar verecek eylemlerde bulunmamayı taahhüt etti.
Grup, silahlarını teslim etme kararını, Kanavat beldesindeki din adamı ve kanaat önderleri ile yürüttüğü müzakerelerin ardından verdi. Bu müzakereler ise Süveyda’daki yerel grupların, silahlarını teslim etmesi için Fahd Kuvvetlerine 24 saat süre tanımasının ardından geldi. Söz konusu müzakerelerin ardından Fahd Kuvvetleri orta ağırlıktaki silahlarını din adamlarına teslim etti. Din adamları da bu silahları Onurlu Adamlar Hareketi’ne verdi. Fahd Kuvvetleri ayrıca herhangi bir kişinin kendilerine karşı bir iddia öne sürmesi halinde haklarında toplumsal kurallara göre karar verilmesini kabul etti.
Süveyda24 haber sitesinin haberine göre, Süveyda İl Sağlık Müdürlüğü, kentte geçen hafta yaşanan silahlı çatışmalarda 23 kişinin öldüğünü, 35 kişinin de yaralandığını açıkladı. Fecir Kuvvetleri’ne ait noktalara saldırı düzenleyen çeşitli silahlı gruplar, saldırının ardından Fecir Kuvvetleri’nden yaklaşık 20 kişiyi esir aldı. Yürütülen soruşturmaların ardından bu kişilerden bazıları serbest bırakılırken, ikisi Şehba kentindeki Savcılığa teslim edildi, altısı da öldürülerek cesetleri El-Meşnaka Kavşağı’na atıldı. Bu olay tepkilere neden oldu.



Suriyeli aşiretler, SDG kontrolündeki bölgelerde siyasi çıkmaz konusunda uyarıyor

Suriye ve Fransa dışişleri bakanları cuma günü Paris'te ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi ile bir araya geldi. (SANA)
Suriye ve Fransa dışişleri bakanları cuma günü Paris'te ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi ile bir araya geldi. (SANA)
TT

Suriyeli aşiretler, SDG kontrolündeki bölgelerde siyasi çıkmaz konusunda uyarıyor

Suriye ve Fransa dışişleri bakanları cuma günü Paris'te ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi ile bir araya geldi. (SANA)
Suriye ve Fransa dışişleri bakanları cuma günü Paris'te ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi ile bir araya geldi. (SANA)

Suriye Aşiretler ve Kabileler Yüksek Konseyi üyesi Şeyh Hamud el-Ferec Şarku’l Avsat'a yaptığı açıklamada, Suriye'nin kuzey ve kuzeydoğusunda siyasi bir çözümsüzlük olduğu uyarısında bulunarak, “siyasi bir çözüme ulaşılmadığı takdirde olayların çatışmaya doğru gideceğini” söyledi. El-Ferec, aşiretlerin Suriye devletinin kararlarına bağlılığını vurgulayarak, hiçbir tarafın ‘bölgeyi gelişigüzel bir savaşa bulaştırmak’ istemediğini belirtti.

El-Ferec, Suriye hükümeti ile Suriye Demokratik Güçleri (SDG) arasında Paris'te yapılması beklenen ve ertelendiği söylenen toplantının, Şam'ın toplantıyı Fransa'da yapmak istememesi ve aşiretlerin SDG'nin yanında yer alma konusundaki çekinceleri nedeniyle iptal edildiğini açıkladı. Ancak Kürt kaynaklar, Paris'te yapılması planlanan toplantının ‘ertelendiğini’, liderler düzeyinde olmasa da daha sonra yapılmasının beklendiğini söyledi. Kürt kaynaklar, toplantının DEAŞ’la Mücadele Uluslararası Koalisyonu'nun (DMUK) talebi üzerine ertelendiğini ve kararın SDG'ye resmen bildirildiğini doğruladı.

sdfghy
Suriye Demokratik Güçleri (SDG) geçtiğimiz pazartesi günü Suriye'nin kuzeydoğusundaki Haseke vilayetinde askerî geçit töreni düzenledi. (Şarku’l Avsat)

SDG tarafından kontrol edilen bölgelerde son günlerde artan gerginlik, Suriye'nin Cezire vilayetlerindeki (Rakka, Deyrizor ve Haseke) bir dizi birlik, kurum, siyasi ve sivil grup ile yerel medya kuruluşunu dışişleri bakanlarına (Suriye Dışişleri Bakanı Esad Hasan eş-Şeybani, Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noel Barrot ve ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio) resmi kanallar aracılığıyla bir bilgilendirme notu sunmaya zorladı. Belgenin bir kopyası Şarku'l Avsat'a ulaştı.

‘Suriye Ceziresi’ olarak bilinen bölgedeki gruplar tarafından imzalanan bilgilendirme notunda, bölgelerindeki gerçekliğin artık ertelenemeyeceği ve görmezden gelinemeyeceği belirtilerek, SDG'nin bölgede kendisini fiili bir otorite olarak dayattığı ve Arap, Kürt, Türkmen, Süryani ve Ermeni bileşenlerin aleyhine tek bir bileşen için ayrıcalıklar tesis ettiği ifade edildi. ‘Özgürlükler gerçeğinin eski rejim dönemindekinden çok da farklı olmadığına’ dikkat çekildi. Notta şu ifadeler yer aldı: “Vicdan mahkumları çok sayıda, çoğulculuk bastırılmış durumda ve itiraz eden herkes tutuklanmaya ve marjinalleştirilmeye maruz kalıyor... En tehlikelisi ise azınlık kartının açıkça kullanılması ve hem sahilde hem de güney Suriye'de yasadışı askeri aktörlerin desteklenmesiyle birlikte ortak ulusal dokudan geriye kalanları parçalamak için bir araç olarak kullanılması.”

Bilgilendirme notunda 8 talep yer aldı: SDG'nin tek bir siyasi, askeri veya idari blok olarak devlet kurumlarına entegre edilmesinin reddedilmesi, Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi ile bağlantılı güvenlik hizmetlerinin lağvedilmesi, tüm ulusal kaynakların ve kamu kurumlarının devlete iade edilmesi, bölge vatandaşlarının zorla askere alınmasının iptal edilmesi, kadınların herhangi bir bahane ile kaçırılmasının önlenmesi, eski rejim kalıntılarına ev sahipliği yapan eğitim kamplarının dağıtılması, uyuşturucu ticareti ile mücadele edilmesi ve siyasi veya milliyetçi nedenlerle zorla yerinden edilenlerin güvenli bir şekilde geri dönmelerinin sağlanması.

dfrgthy
2022'de Haseke kırsalında Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ile DEAŞ’la Mücadele Uluslararası Koalisyonu (DMUK) arasında yapılan ortak eğitim tatbikatından (Arşiv – AFP)

Konuyla ilgili olarak sosyal medyada, Arap aşiretlerine atfedilen ve SDG'yi belirli bir süre sonunda silahlarını ve Deyrizor, Rakka ve Haseke bölgelerini teslim etmemesi halinde genel bir nifak ilan etmekle tehdit eden bir açıklama dolaşıma sokuldu. Şeyh Hamud el-Ferec aşiretlere atfedilen bu açıklamanın önemini küçümseyerek, imzacıların açık isimlerinin yer almadığı ve video kaydının eşlik etmediği bir açıklamanın dikkate alınmayacağını vurguladı. Ancak el-Ferec, Cezire’deki aşiretlerin alarm durumunu ve Tabka'nın dış mahalleleri ile Rakka'nın güneyindeki ez-Zemle bölgesinde hükümet güçlerinin hareketliliğinin varlığını inkâr etmedi.

Bu gelişmeler, Haseke'nin güneyindeki eş-Şeddadi Üssü’nde SDG komutanları ile Deyrizor vilayetinin sivil ve askeri konseylerinin temsilcilerinin yanı sıra bölgedeki aşiretlerin ileri gelenlerinin de katıldığı genişletilmiş bir toplantı yapıldığına dair haberlerin ardından geldi.

SDG Sözcüsü Ferhad eş-Şami Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada, Şeddadi'deki toplantıya ilişkin haberleri yalanlayarak, “Bunlar yalan iddialardır, gerçekle hiçbir ilgisi yoktur ve kaos yaratmayı amaçlayan kötü niyetli niyetleri yansıtmaktadır” dedi. Aşiretlerin SDG'yi genel alarm ilan etmesi konusunda uyaran açıklamasını da kaos yaratmanın bir parçası olarak değerlendiren eş-Şami, bunun ‘sahte’ bir açıklama olduğunu söyledi ve ‘aşiretlerin kuzey ve doğu Suriye'de yönetim ve güvenliğin önemli bir ayağı olduğunu, liderliklerinin bilindiğini ve kimsenin bilinmeyen açıklamalarla onlar adına konuşamayacağını’ vurguladı.

sdfrg
Suriye Demokratik Güçleri (SDG) lideri Mazlum Abdi, geçtiğimiz mart ayında Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera ile yapılan anlaşmanın uygulanmasını görüşmek üzere askeri liderlerle bir araya geldi. (Şarku'l Avsat)

Cumartesi günü basında yer alan haberlerde, Haseke'nin güneyindeki eş-Şeddadi kentinde bulunan ABD üssünde kapsamlı bir toplantı yapıldığı bildirildi. Şarku'l Avsat’ın Syria TV'den aktardığına göre SDG lideri Mazlum Abdi toplantı sırasında SDG'nin bölgelerini devretme ya da özerk yönetimi feshetme niyetinde olmadığını vurguladı. Abdi, Suriye devletiyle herhangi bir yakınlaşmanın, başta özerk yönetimin yapısının korunması ve güçlerin üzerinde mutabık kalınan düzenlemeler çerçevesinde entegre edilmesi olmak üzere, belli koşullar altında gerçekleşeceğini açıkladı. Abdi ayrıca, önümüzdeki birkaç gün içinde SDG komitelerinin askeri kurumlar da dahil olmak üzere devlet kurumlarının devri için Deyrizor vilayetinden başlayarak Rakka ve Haseke vilayetlerini de kapsayacak şekilde Suriye hükümetiyle bir dizi toplantı başlatacağını duyurdu.

Daha önce Suriye Dışişleri Bakanlığı Amerikan İşleri Dairesi Müdürü Kutaybe İdlbi, ‘Suriye hükümeti ile SDG arasında 10 Mart'ta imzalanan anlaşmanın uygulanması konusunda herhangi bir ilerleme kaydedilmediğini’ belirtmişti. Suriye devlet televizyonuna yaptığı açıklamada İdlibi, Washington ile Suriye hükümeti arasında çeşitli konularda ‘tam bir anlayış’ olduğunu söyledi. İdlibi, ABD ve Fransa'nın ‘Suriye'nin birliğini koruyacak adımların tamamlanması gerektiğine inandığını’ ve Fransız yetkililerin tutumunun ‘Fransa'nın Suriyelilerin istediği bir çözüme ulaşmak için SDG'ye baskı yapma isteğini gösterdiğini’ söyledi.

İdlibi'nin açıklamaları Paris toplantısının ‘ertelendiği’ ya da ‘iptal edildiği’ duyurulmadan önce geldi.

aSDFRGT
Bedeviler ve Dürziler arasındaki çatışmalar sonucu Suveyda'da yıkım manzaraları (DPA)

Şam hükümetine yakın medya kaynakları, Suveyda'daki olayların ardından SDG'nin ‘Mart anlaşmasını uygulama konusunda temkinli davrandığını ve gerilimin artması halinde DMUK güçlerinin müdahalesine bel bağladığını’ söyledi. ‘DMUK güçlerinin Suriye'ye girişi DEAŞ'la mücadele için olduğuna göre DMUK güçleri SDG'nin yanında iç çatışmalara müdahale edecek mi?’ sorusuna kaynaklar, “Ortam henüz net değil” yanıtını verdi.

10 Mart anlaşması, sınır kapıları, havaalanı ve petrol ve gaz sahaları da dahil olmak üzere Suriye'nin kuzeydoğusundaki sivil ve askeri kurumların Suriye devlet yönetimine entegre edilmesini öngörüyor. Ayrıca Suriye'nin toprak bütünlüğünü teyit ediyor ve bölünmeyi reddediyor.