Sadr’ın Koordinasyon Çerçevesi ile güç çekişmesi

Sadr’ın Koordinasyon Çerçevesi ile güç çekişmesi
TT

Sadr’ın Koordinasyon Çerçevesi ile güç çekişmesi

Sadr’ın Koordinasyon Çerçevesi ile güç çekişmesi

Irak’ta Şii Sadr hareketinin lideri Mukteda es-Sadr’ın rakip Şii Koordinasyon Çerçevesi ile uzun savaşını ‘geri adım atmadan’ sürdürmesi beklenmiyordu.
Şii liderin kısa manevralar taktiğinden farklı adım atarak, sadece rakiplerini devirmek için değil, aynı zamanda oyunun kurallarını değiştirmek için gerilimi tırmandırıcı eylemlerde bulunması dikkat çekiciydi.
Sadr, etkili bir Şii partiyi dışlayacak bir çoğunluk hükümeti kurma projesini açıkladığından beri, müttefikleri Koordinasyon Çerçevesi onunla aynı fikirde olmak için bir çizgi bulur bulmaz Sadr’ın geri adım atacağından şüpheleniyordu. Bu henüz gerçekleşmedi.
Peki Sadr’ı bu ölçüde tutarlı ve inatçı kalmaya motive eden nedir?
Mart 2021’de kurulan, İran’a yakın Koordinasyon Çerçevesi, geçtiğimiz aylarda Sadr’ı ‘içindeki tek Şii partisi yapacak ve diğerlerini muhalefete yabancılaştıracak’ bir hükümet kurmasını engellemek için bir plan uyguladı.
Sadr’ın çevresi, Koordinasyon Çerçevesi’nin seçim sonuçlarına karşı bir darbe gerçekleştirdiğine inanıyor.
Sadr kendisini, Koordinasyon Çerçevesi ile Nuri el-Maliki ile tarihsel bir rekabetin körüklediği açık ve doğrudan bir yüzleşme içinde buldu.
Mukteda es-Sadr, milletvekillerini Temsilciler Meclisi’nden istifaya zorlayarak, seçim sonuçlarını ve onların yıkıcı denklemlerini havaya uçurmayı seçti.
Siyasi aktörleri yeni seçimler çağrısı yaparken, Koordinasyon Çerçevesi, Sadr yanlılarının boşluğunu seçimlerde kaybeden temsilcileriyle doldurmayı seçti.
Sadr daha sonra sokağa çıkmaya hazır destekçilerini kullandı. Destekçileri geçtiğimiz hafta meclise baskın düzenledi ve oturma eylemi başlattı.
Sadr bu adımla, cumhurbaşkanını seçmek için bir oturum düzenlemeye ve ardından hükümeti kurmak için Maliki’nin yakın bir ortağını atamaya hazırlanan Koordinasyon Çerçevesi’ni devirmek istedi.
Son zamanlarda ‘Şiilerin tabiiyete’ karşı olduklarını sık sık ifade eden Sadr’ın, Irak’taki Tahran yanlılarından kurtulmak için İran ile yeni bir siyasi formül istediği açık.
Sadr için İran’ın bir düşman olup olmadığı net değil. Ancak, Sadr hareketinin karar vermede tek başına, geleneksel güçleri ve onların silahlı gruplarını tasfiye ederek iktidara sahip olduğu yeni bir Şii gerçekliğini empoze ederek onunla çatışıyor.
Zaman geçtikçe Sadr’ın artık Şii çevre içinde bir etki alanı müzakere etmek yerine, onu elde etmek ve güçlü bileşenler arasında ortaklıklar kurmak için pazarlık yaptığı ortaya çıktı.



Tunus'taki protestoların ardından Kayravan'da çatışmalar çıktı

Tunus'un başkentinde cumartesi günü düzenlenen bir gösteriden, (Reuters)
Tunus'un başkentinde cumartesi günü düzenlenen bir gösteriden, (Reuters)
TT

Tunus'taki protestoların ardından Kayravan'da çatışmalar çıktı

Tunus'un başkentinde cumartesi günü düzenlenen bir gösteriden, (Reuters)
Tunus'un başkentinde cumartesi günü düzenlenen bir gösteriden, (Reuters)

Tunus'un merkezindeki Kayravan şehrinde, cumartesi akşamı, polis ve gençler arasında art arda ikinci gece çatışmalar yaşandı.

Ailesinin ifadesine göre, çatışmalar bir kişinin polisin kovalamacası ve ardından kendisine yönelik şiddet sonucu ölmesinin ardından patlak verdi. Ölen kişinin akrabaları, ehliyetsiz motosiklet kullandığını ve bir polis aracı tarafından takip edildiğini söylüyor. Ardından dövülerek hastaneye kaldırılan adam, hastaneden kaçmayı başardı. Cumartesi günü geçirdiği kafa travması sonucu hayatını kaybetti.

Tunus'ta da yüzlerce kişi, muhalefet dernekleri ve partilerinin çağrısına yanıt olarak, dördüncü hafta üst üste başkentte "özgürlükleri savunmak ve Cumhurbaşkanı Kays Said'in politikalarını protesto etmek" amacıyla gösteri düzenledi.


Lübnan ve İran ilişkileri "hassas" bir aşamada bulunuyor

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Haziran 2025'te İran Dışişleri Bakanı’nın Beyrut ziyaretinde Recci ve Arakçi arasında arabuluculuk yapıyor (Arşiv- Lübnan Cumhurbaşkanlığı)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Haziran 2025'te İran Dışişleri Bakanı’nın Beyrut ziyaretinde Recci ve Arakçi arasında arabuluculuk yapıyor (Arşiv- Lübnan Cumhurbaşkanlığı)
TT

Lübnan ve İran ilişkileri "hassas" bir aşamada bulunuyor

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Haziran 2025'te İran Dışişleri Bakanı’nın Beyrut ziyaretinde Recci ve Arakçi arasında arabuluculuk yapıyor (Arşiv- Lübnan Cumhurbaşkanlığı)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Haziran 2025'te İran Dışişleri Bakanı’nın Beyrut ziyaretinde Recci ve Arakçi arasında arabuluculuk yapıyor (Arşiv- Lübnan Cumhurbaşkanlığı)

Lübnan-İran ilişkileri çok hassas bir aşamaya geldi ve şu anda, İran liderliği kararını verip Lübnan işlerine müdahalesini durdurmadığı sürece, kontrolden çıkma ve önlenemez olumsuz sonuçlar doğurma riskiyle karşı karşıya. Önde gelen bir siyasi kaynak Şarku’l Avsat'a durumu böyle aktardı. İran'ın Beyrut'taki elçileri müdahaleyi reddederken, Lübnan'daki resmi makamlar müdahaleyi kanıtlayan delillere sahip olduklarını vurguluyor.

Kaynak, İran'ın müdahalesine örnekler verdi; bunlardan ilki, resmi davet olmadan elçilerin gelmesiydi ve resmi görüşmelerinin çoğunun, Hizbullah, Hamas ve İslami Cihad hareketlerinin önderliğindeki görüşmelerini haklı çıkarmak için siyasi bir kılıf sağlama bağlamında kaldığını vurguladı.


Uluslararası koalisyonun eski sözcüsü, SDG güçlerinin Suriye Savunma Bakanlığı'na entegre edilmesi çağrısında bulundu

Suriye İçişleri Bakanlığı'nın açıklamasına göre Suriye güvenlik güçleri saldırının ardından Palmira kentinde nitelikli ve kararlı bir operasyon gerçekleştirdi, (Suriye İçişleri Bakanlığı)
Suriye İçişleri Bakanlığı'nın açıklamasına göre Suriye güvenlik güçleri saldırının ardından Palmira kentinde nitelikli ve kararlı bir operasyon gerçekleştirdi, (Suriye İçişleri Bakanlığı)
TT

Uluslararası koalisyonun eski sözcüsü, SDG güçlerinin Suriye Savunma Bakanlığı'na entegre edilmesi çağrısında bulundu

Suriye İçişleri Bakanlığı'nın açıklamasına göre Suriye güvenlik güçleri saldırının ardından Palmira kentinde nitelikli ve kararlı bir operasyon gerçekleştirdi, (Suriye İçişleri Bakanlığı)
Suriye İçişleri Bakanlığı'nın açıklamasına göre Suriye güvenlik güçleri saldırının ardından Palmira kentinde nitelikli ve kararlı bir operasyon gerçekleştirdi, (Suriye İçişleri Bakanlığı)

Uluslararası koalisyonun eski sözcüsü Albay Myles Caggins, Palmira'daki ortak Suriye-Amerikan devriyesine yapılan saldırının sürpriz olduğunu belirterek, Washington'un Suriye ile uzun vadeli güvenlik ilişkileri kurmak istediğini kaydetti.

Suriye devlet televizyonunda yayınlanan açıklamalarında Caggins, “Amerika Birleşik Devletleri’nin Suriye güvenlik güçlerini DEAŞ’a karşı mücadelede destekleme konusunda özel ve devam eden bir misyonu var ve bu, Suriye hükümetiyle iş birliği içinde yapılacak” dedi. Caggins, Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) Savunma Bakanlığı ile bütünleştirilmesinin gerekliliğini de vurguladı.

Ayrıca, “Amerikan mevzilerine sık sık saldırılar düzenleniyor ve İran milisleri, güçlerimizin bulunduğu bölgelerde gerilim yaratmaya çalışıyor ve çalışmaya devam edecek” ifadelerini kullandı.

Amerikalı yetkili, Suriye Devlet Başkanı Ahmed elş-Şara'nın bölgede barışa yönelik önemli çalışmalar yaptığını ve Suriye-Amerika ilişkilerinin güçlü olduğunu, ekonomiyi ve refahı güçlendirmenin terörizmle mücadelede önemli bir unsur olduğunu açıkladı.

Şam, cumartesi günü Suriye'nin merkezindeki Palmira kenti yakınlarında ABD-Suriye ortak askeri heyetine yönelik düzenlenen ve üç Amerikalının (iki asker ve bir sivil tercümanları) öldüğü, birçok personelin ise yaralandığı silahlı saldırıyı "terör saldırısı" olarak kınadı.

Suriye Dışişleri Bakanı Esad eş-Şeybani, X platformundaki hesabından yaptığı açıklamada, "Suriye, Palmira yakınlarında Suriye-ABD ortak terörle mücadele devriyesini hedef alan terör saldırısını şiddetle kınıyor" dedi. Şeybani, sözlerine şöyle devam etti: "Kurbanların ailelerine, Amerikan hükümetine ve halkına başsağlığı diliyor, yaralılara acil şifa temenni ediyoruz."