İsrail Savunma Bakanı: İslami Cihad Hareketi’nin yurt dışındaki yöneticileri de bedel ödeyecek

İsrail’in dün Gazze’nin güneyindeki yerleşim bölgelerine düzenlediği saldırının yol açtığı yıkım (AFP)
İsrail’in dün Gazze’nin güneyindeki yerleşim bölgelerine düzenlediği saldırının yol açtığı yıkım (AFP)
TT

İsrail Savunma Bakanı: İslami Cihad Hareketi’nin yurt dışındaki yöneticileri de bedel ödeyecek

İsrail’in dün Gazze’nin güneyindeki yerleşim bölgelerine düzenlediği saldırının yol açtığı yıkım (AFP)
İsrail’in dün Gazze’nin güneyindeki yerleşim bölgelerine düzenlediği saldırının yol açtığı yıkım (AFP)

İsrail Savunma Bakanı Benny Gantz, İslami Cihad Hareketi’nin yurt dışındaki yöneticilerinin de bedel ödeyecekleri tehdidinde bulundu.
Gantz, İsrail’in güneyindeki bir Demir Kubbe hava savunma tesisine yaptığı ziyarette, “Yurtdışında restoranlarda oturan, Tahran, Suriye ve Lübnan’daki otellerde kalan İslami Cihad’ın liderleri halklarından kopuk” dedi.
Bu liderlerin şiddetin artması nedeniyle Gazze sakinlerinin geçim kaynaklarına ciddi şekilde zarar verdiğini söyleyen Gantz, onların da bedel ödeyeceklerini söyledi.
Gantz, İslami Cihad’a yönelik mevcut saldırının sınırsız ve kısıtlama olmaksızın devam edeceğini ve yoğunlaştırılacağını vurguladı.
İsrail ile kırmızı çizgileri olmayan bir savaşta savaşma sözü veren İslami Cihad Hareketi Genel Sekreteri Ziyad en Nahale’nin Tahran’da olduğuna vurgu yapan Gantz, Gazze halkına seslenerek, “Devrim Muhafızları maaşınızı ödemeyecek” dedi.
İsrail ordusu, dün, abluka altındaki Gazze Şeridi’nde İslami Cihad Hareketi’ne ait merkezleri vurdu.
Gazze’deki Filistin direniş gruplarının askeri kanatları ise, İsrail’in saldırılarına karşılık Gazze Şeridi’nin çevresi, Tel Aviv ve merkezdeki şehirlere roket saldırıları düzenledi.
İsrail ordusu dün sabahtan itibaren Gazze’deki evleri hedef alarak yerle bir etmeye başladı.
Gantz’ın saldırıyı artırma talimatının ardından, savaş uçakları Gazze’nin Şucaiyye Mahallesi’ne düzenlediği hava saldırısında bir motosikleti hedef aldı.
İsrail ordusu yaptığı açıklamada, özel Egoz komando birliğinin Gazze Şeridi sınırındaki Filistin İslami Cihad gözlem noktasına saldırdığını bildirdi.
İsrail’in Cuma gününden bu yana Gazze Şeridi’nde sürdürdüğü ‘Şafak Vakti’ operasyonu nedeniyle 24 kişi yaşamını yitirdi.
Filistin Sağlık Bakanlığı, hayatını kaybedenler arasında 5 yaşında bir kız, 23 yaşında bir kadın ve yaşlı bir kadın olduğunu ve 125 kişinin yaralandığını belirtti.
Gazze’deki hükümete bağlı Medya Ofisi Müdürü Selame Maruf, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırısı sonucu 650 konutun tamamen veya kısmen yıkıldığını söyledi.
İslami Cihad hareketinin askeri kanadı Kudüs Tugayları, Meydanların Birliği operasyon kapsamında, Tel Aviv, Ben Gurion Havalimanı, Aşdod, Beerşeba, Aşkelon, Netivot ve Sderot’a 60 füze atıldığını bildirdi.
Kudüs Tugayları yaptığı açıklamada, “Allah’ın izniyle, halkımıza, savaşçılarımızın moralinin en yüksek durumda olduğunu ve mücahitlerimizin sahada kazanacağını garanti ediyoruz” ifadelerine yer verdi.
İsrail ise, Cuma gününden bu yana yaklaşık 350 füze tespit ettiğini, hava savunma sistemlerinin bunların yüzde 95’ini püskürttüğünü, geri kalanının ise açık alanlara düştüğünü duyurdu.
İslami Cihad’ın fırlattığı füzeler, Gazze sınırındaki yerleşim birimlerinde bir otoparka, bir eve ve bir fabrikaya zarar verdi.
Ayrıca 23 yerleşimci ve iki askerin şarapnel veya panik nedeniyle yaralanmasına neden oldu.
İran Devrim Muhafızları Ordusu Genel Komutanı Tümgeneral Hüseyin Selami, Filistin İslami Cihad Hareketi Genel Sekreteri Ziyad en-Nahhale ile dün başkent Tahran’da bir araya geldi.
Tümgeneral Selami, “Siyonistler, işledikleri son suçlar için ağır bedel ödeyecektir. Direnişe devam edeceğiz ve diğer Filistinli direniş gruplarının iş birliği sayesinde çok iyi durumdayız” dedi.
Mısır, temasları ilerletmek için geçici de olsa bir ateşkes üzerinde çalışırken, çatışma daha karmaşık bir hal alırsa Hamas’ın bundan ne kadar uzakta kalabileceği bilinmiyor.
Saldırıya yönelik tepkiler
Suudi Arabistan, İsrail işgal güçlerinin Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırıyı kınadığını bildirdi.
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı, Riyad’ın kardeş Filistin halkının yanında olduğunu vurgulayarak, uluslararası toplumu gerilimi sona erdirmek için sorumluluklarını üstlenmeye, sivillere gerekli korumayı sağlamaya ve uzun süredir devam eden çatışmayı sona erdirmek için her türlü çabayı göstermeye çağırdı.
Arap Parlamentosu, İsrail’in Filistin halkına yönelik saldırısını kınadı.
Ürdün, Gazze Şeridi’ne yönelik İsrail saldırganlığının derhal durdurulması çağrısında bulundu.
Katar, İsrail’in yeni saldırganlığını şiddetle kınadığını ifade etti.
Suriye, bu tehlikeli gerilimden İsrail’i sorumlu tuttu ve İsrailli yetkililerin hesap vermesini talep etti.
Kuveyt, İsrail işgal güçlerinin kardeş Gazze Şeridi’nde başlattığı, çok sayıda insanın ölümüne ve yaralanmasına yol açan saldırıyı kınadı.
Cezayir bu tehlikeli gerilim karşısında ciddi endişesini dile getirdi.
El-Ezher bünyesindeki İslami Araştırmalar Akademisi Kudüs ve Diyalog Komitesi, İsrail’in Filistinli sivillere yönelik eylemlerini en güçlü şekilde kınadı.
El-Ezher Şeyhi Dr. Ahmed et-Tayyip, “İsrail’in Filistinlilere karşı uyguladığı şey, insanlığın alnındaki kara bir noktadır” dedi.
Mısır Baş Müftüsü Dr. Şevki Allam, “İşgal makamları hala uluslararası anlaşmaları ve yasaları ihlal ediyor” ifadelerini kullandı.
Rusya, gerilimin artmasıyla ilgili ciddi endişesini dile ifade ederek, ilgili tüm tarafları azami itidal göstermeye çağırdı.
Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, bloğun Gazze Şeridi’ndeki şiddeti ciddi bir endişe ile takip ettiğini ve tüm tarafları en üst düzeyde itidale çağırdığını bildirdi.



Beyaz Saray: Amerika ve Ukrayna'nın barış anlaşması konusunda iki noktada anlaşamadığı belirtiliyor

Beyaz Saray sözcüsü Karoline Leavitt, gazetecilere yaptığı açıklamadan bir kare (EPA)
Beyaz Saray sözcüsü Karoline Leavitt, gazetecilere yaptığı açıklamadan bir kare (EPA)
TT

Beyaz Saray: Amerika ve Ukrayna'nın barış anlaşması konusunda iki noktada anlaşamadığı belirtiliyor

Beyaz Saray sözcüsü Karoline Leavitt, gazetecilere yaptığı açıklamadan bir kare (EPA)
Beyaz Saray sözcüsü Karoline Leavitt, gazetecilere yaptığı açıklamadan bir kare (EPA)

Beyaz Saray Sözcüsü Karolyn Leavitt, dün yaptığı açıklamada, ABD Başkanı Donald Trump ile Ukraynalı mevkidaşı Volodimir Zelenskiy arasında bu hafta herhangi bir görüşme planlanmadığını söyledi.

Reuters'a konuşan kaynaklar, Zelenskiy'nin bu hafta Trump ile Ukrayna'daki savaşı sona erdirme planının hassas yönlerini görüşmek üzere Amerika Birleşik Devletleri'ne gidebileceğini söyledi.

Leavitt, Washington ve Kiev'in Rusya'nın Ukrayna'daki savaşını sona erdirme amaçlı olası bir anlaşma konusunda verimli görüşmelerde bulunduğunu ve hâlâ "sadece iki anlaşmazlık noktası" olduğunu ifade etti.

Fox News'in The Story programına verdiği röportajda, ABD Başkanı Donald Trump'ın savaşı sona erdirmek için bir anlaşmaya varma olasılığı konusunda iyimser olduğunu belirtti.

Leavitt, özellikle Cumhuriyetçi Parti içinden Başkan Donald Trump'a yöneltilen, Trump'ın Ukrayna'daki çatışmayı sona erdirme çabalarında Rusya'ya karşı taraflı davrandığını eleştirilerine yanıt verdi.

Şarku'l Avsat'ın AFP'den aktardığına göre Beyaz Saray sözcüsü, "Amerika Birleşik Devletleri'nin bu savaşı sona erdirmek için her iki tarafla da eşit şartlarda çalışmadığı" fikrinin tamamen yanlış olduğunu belirtti.

Levitt, Trump'ın, Rusya'nın Ukrayna'yı işgaliyle başlayan savaşı sona erdirmek için bir plan üzerinde çalışma olasılığı konusunda "iyimserlik ve umut" ifade ettiğini söyledi.

Benzer bir bağlamda, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy dün yaptığı açıklamada, ABD ve Avrupa ile görüşülen önerilen barış planının "doğru" noktalar içerdiğini, ancak Amerikalı mevkidaşı Donald Trump ile görüşeceği hassas konular olduğunu söyledi.

Zelenskiy, dün akşam televizyonda yaptığı konuşmada, "Cenevre görüşmelerinin ardından, şu an itibarıyla daha az madde var- artık 28 değil- ve bu çerçeveye önemli sayıda doğru unsur dahil edildi" dedi.

Zelenskiy, "Ekibimiz bugün yeni taslak adımlar hakkında bir rapor sundu ve bu gerçekten doğru bir yaklaşım. Hassas konular ve en hassas noktalara gelince, bunları Başkan Trump ile görüşeceğim" ifadesini kullandı.

ABD yönetiminin önerdiği plana göre Moskova'nın hak iddia ettiği doğu Ukrayna'daki Donetsk ve Luhansk bölgeleri ile Rusya'nın 2014'te ilhak ettiği Kırım Yarımadası, ABD de dahil olmak üzere "fiilen Rus toprağı olarak tanınacak".

28 maddelik Amerikan planı, iki güney bölgesinin, Herson ve Zaporijya'nın bölünmesini öngörüyor. Kiev mevcut formülü kabul ederse, NATO'ya katılma hedefinden de vazgeçmeli ve bunu anayasasına dahil etmelidir.

Planda ayrıca Ukrayna ordusunun 600 bin askerle sınırlandırılması, NATO'nun Ukrayna'ya asker konuşlandırmaması, ancak Avrupa savaş uçaklarının Kiev'i korumak için Polonya'da konuşlandırılması öngörülüyor.


Trump, yapay zeka temelli bilimsel araştırmaları hızlandırmak için “Genesis Misyonu” kararnamesini imzaladı

Trump, Beyaz Saray'ın Oval Ofisi'nde imzaladığı bir başkanlık kararnamesini elinde tutarken (Arşiv - Reuters)
Trump, Beyaz Saray'ın Oval Ofisi'nde imzaladığı bir başkanlık kararnamesini elinde tutarken (Arşiv - Reuters)
TT

Trump, yapay zeka temelli bilimsel araştırmaları hızlandırmak için “Genesis Misyonu” kararnamesini imzaladı

Trump, Beyaz Saray'ın Oval Ofisi'nde imzaladığı bir başkanlık kararnamesini elinde tutarken (Arşiv - Reuters)
Trump, Beyaz Saray'ın Oval Ofisi'nde imzaladığı bir başkanlık kararnamesini elinde tutarken (Arşiv - Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump, araştırmaları hızlandırmak ve bilimsel atılımlar gerçekleştirmek için yapay zekayı (AI) kullanmaya yönelik olan ‘Genesis Mission’ isimli ulusal girişimi başlatan kararnameyi imzaladı.

Genesis Mission, yapay zeka kullanarak kamu araştırmalarından bilimsel veriler toplayabilen bir platform oluşturmayı amaçlıyor. Başkanlık kararnamesine göre bu alan yeni yapay zeka modellerinin geliştirilmesine, araştırmanın belirli aşamalarının otomatikleştirilmesine ve yeni hipotezlerin test edilmesine olanak tanıyacak.

ABD Enerji Bakanı Chris Wright, telefonla düzenlediği basın toplantısında çip devleri Nvidia ve AMD'den bahsetti. Ayrıca, bulut bilişim şirketleri Dell ve HP'nin de projenin ortakları olduğunu belirten Bakan Wright, başka şirketlerin de projeye katılacağını kaydetti.

Genesis Mission girişimi, laboratuvarlar ve devlet kurumları arasında veri toplamanın yanı sıra platform kullanıcılarına yeterli bilgi işlem gücü sağlamak için büyük bulut altyapılarının kullanılmasını da öngörüyor. Dün yayınlanan başkanlık kararnamesi, Enerji Bakanlığı'na, nükleer füzyondan yarı iletken üretimine kadar çeşitli alanlarda keşifleri hızlandırmak için ülkenin süper bilgisayarlarını, federal bilimsel veri setlerini ve araştırma tesislerini bir araya getiren entegre bir yapay zeka platformu kurma yetkisi veriyor.

Kararname metninde, “ABD, yapay zeka geliştirme alanında küresel teknolojik üstünlük için rekabet ediyor” deniyor. Yapay zeka, ‘bilimsel keşif ve ekonomik büyüme için önemli bir sınır’ olarak tanımlanıyor. Girişimin merkezinde, araştırmacılara yüksek performanslı bilgi işlem kaynaklarına, yapay zeka modelleme araçlarına ve bilimsel modelleri eğitmek ve araştırmaları otomatikleştirmek için geniş federal veri koleksiyonlarına erişim sağlayacak olan Amerikan Bilim ve Güvenlik Platformu yer alıyor.

Öncelikli alanlar arasında ileri imalat, biyoteknoloji, biyomalzemeler, nükleer enerji, kuantum bilişim ve yarı iletkenler bulunuyor. Tüm bunlar, ABD'nin Çin'den artan rekabetle karşı karşıya olduğu alanlar. Başkanlık kararnamesi, hassas araştırmaların güvenliği için sıkı siber güvenlik önlemleri alınarak özel şirketler, üniversiteler ve ulusal laboratuvarlarla iş birliği yapılmasını öngörüyor.


Tayvan Başbakanı: Çin'e geri dönmek Tayvan halkı için bir seçenek değil

Çin ve Tayvan bayrakları (Reuters)
Çin ve Tayvan bayrakları (Reuters)
TT

Tayvan Başbakanı: Çin'e geri dönmek Tayvan halkı için bir seçenek değil

Çin ve Tayvan bayrakları (Reuters)
Çin ve Tayvan bayrakları (Reuters)

Tayvan Başbakanı Chu Jung-tae, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in ABD Başkanı Donald Trump ile yaptığı telefon görüşmesinde Pekin'in Tayvan üzerindeki egemenlik iddialarını güçlendirmesinin ardından bugün yaptığı açıklamada, adanın 23 milyonluk nüfusu için Çin'e geri dönmenin bir seçenek olmadığını söyledi.

Şi dün Trump'a, II. Dünya Savaşı'nın sonunda "Tayvan'ın Çin'e dönmesinin" Pekin'in dünya düzeni vizyonunun önemli bir parçası olduğunu söyledi. Tayvan'ın demokratik olarak seçilmiş hükümeti, Çin'in bu tutumunu şiddetle reddediyor.

Chu, parlamento dışında gazetecilere yaptığı açıklamada, Tayvan'ın "tamamen bağımsız ve egemen bir ülke" olduğunun tekrar vurgulanması gerektiğini söyledi. "Ülkemizin 23 milyonluk nüfusu için (geri dönmek) bir seçenek değil, bu çok açık" ifadelerini kullandı.