Küresel piyasalarda gözler ABD'nin enflasyon verilerine çevrildi

Fotoğraf (AA)
Fotoğraf (AA)
TT

Küresel piyasalarda gözler ABD'nin enflasyon verilerine çevrildi

Fotoğraf (AA)
Fotoğraf (AA)

Küresel piyasalarda, gelecek hafta yurt içinde ödemeler dengesi ve sanayi üretim endeksi, yurt dışında ise ABD, Çin ve Almanya'da enflasyon başta olmak üzere yoğun veri gündemi takip edilecek.
Küresel pay piyasaları, ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi'nin, Çin'in askeri karşılık dahil tüm tehditlerine rağmen Tayvan'ı ziyaret etmesi ile haftaya satıcılı başladı.
Söz konusu gelişmenin ardından Çin'in Tayvan'a yönelik ekonomik yaptırım olarak nitelendirilebilecek kararları devreye alması ve büyük çaplı askeri tatbikat başlatması ile risk algısında artış yaşandı. Buna karşın, küresel çapta açıklanan imalat sanayi ve hizmet sektörü Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) verileri ile şirket finansal sonuçlarının beklentilerden iyi gelmesi, yatırımcı risk iştahının toparlanmasına yardımcı oldu ve pay piyasalarındaki düşüşler kalıcı olmadı.
Geçen hafta merakla beklenen ve ABD'de yaşanan teknik resesyonun gerçek olup olmadığına dair önemli bir kanıt olarak nitelendirilen istihdam raporu verilerinin beklentilerin oldukça üzerinde gelmesi ve iş gücü piyasasında "sürpriz" toparlanmaya işaret etmesiyle pay piyasaları haftayı kararsız tamamladı.
Tüm bu gelişmelerle haftalık bazda New York borsası ve Avrupa borsalarında ortalama yüzde 2,2 yükseliş yaşanırken Asya borsaları karışık seyretti. ABD'nin tarım dışı istihdam raporu verilerinin ardından tahvil piyasasında satışlar hız kazanırken, ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi yüzde 2,65 seviyesinden başladığı haftayı yüzde 2,83'ten tamamladı. Dolar endeksi ise haftalık bazda yüzde 0,7'lik artışla 106,6'ya yükseldi.
Altının ons fiyatı 1.795 dolarla bir ayın en yüksek seviyesini test etti, Brent petrolün varil fiyatı da 92,2 dolarla 21 Şubat'tan bu yana gördüğü en düşük seviyeye geriledi.

ABD istihdam piyasasında "sürpriz" toparlanma
ABD'de geçen hafta gözler, ülkede açıklanan gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH) verilerinin üst üste iki çeyrek düşüş kaydetmesi ile yaşanan teknik resesyonun ardından ekonomi yetkililerinin işaret ettiği istihdam piyasasına dair verilere çevrildi.
ABD Çalışma Bakanlığının bugün açıkladığı verilere göre, ülkede tarım harici sektörlerde istihdam temmuzda 528 bin kişi arttı. Piyasa beklentilerini ikiye katlayan tarım dışı istihdam verisinin, bu dönemde 250 bin kişi artması öngörülüyordu. Ülkede işsizlik oranı da aynı dönemde yüzde 3,6'dan yüzde 3,5'e düştü. Böylece, ABD'de hem tarım dışı istihdam hem de işsizlik oranı, Şubat 2020'deki salgın öncesi seviyelerine döndü.
Öte yandan hafta başında ABD'de açıklanan ABD'de Tedarik Yönetim Enstitüsü (ISM) imalat dışı endeksi, temmuzda 56,7 ile 3 ayın en yüksek seviyesine çıkarak hizmet sektöründe büyümeye işaret etti. Ülkede fabrika siparişleri de haziranda yüzde 2 ile beklentilerin üzerinde artarak yüksek faiz ortamında imalat sektörünün gücünü koruduğunu gösterdi.
Analistler, istihdam verilerinin ekonominin resesyonda olmadığına dair en güçlü bir kanıt sunduğunu, bu durumun ABD Merkez Bankası'nın (Fed) faiz artırımları konusunda elini rahatlattığını söyledi. Yatırımcıların faizlerin hızlı bir şekilde artmaya devam edeceğine dair beklentilerinin arttığına işaret eden analistler, bu durumun tahvil faizlerinde yükselişi hız kazandırdığını, dolara olan talebi de güçlendirdiğini bildirdi.
Analistler, istihdam verisinin ardından para piyasalarındaki fiyatlamalarda Fed'in eylül toplantısında yüzde 33,5 ihtimalle 50 baz puan ve yüzde 66,5 ihtimalle 75 baz puanlık faiz artışına gitmesinin beklendiğini ifade etti.
Bu gelişmelerle geçen hafta cuma günü pay piyasalarında oynaklığın artmasına karşın hafta boyunca beklentilerin üzerinde açıklanan veri ve şirket finansal sonuçlarının etkisi ile New York borsasında haftalık bazda Nasdaq Teknoloji endeksi yüzde 4,07, S&P 500 endeksi yüzde 1,79 ve Dow Jones endeksi yüzde 0,84 değer kazandı.
Gelecek hafta yatırımcılar, ABD'nin temmuz ayı enflasyon verilerini takip edecek. Haziranda yüzde 9,1 ile Kasım 1981'den bu yana en yüksek seviyeye ulaşan verinin, temmuzda yüzde 8,7'ye gerilemesi bekleniyor.

BoE'den 27 yılın en yüksek faiz artırımı
Rusya-Ukrayna gerilimi kapsamında yaptırımların açıklanmaya devam etmesi ve enerji fiyatlarına ilişkin haber akışının gündemin odağında kalmaya devam ettiği Avrupa tarafında, geçen haftanın gündeminde İngiltere Merkez Bankası'nın faiz artırımı bulunuyordu.
BoE, politika faizini beklentiler doğrultusunda 50 baz puan artırarak yüzde 1,75 seviyesine çıkardı. Banka, artan enflasyonu kontrol altına alabilmek için 1995 yılından bu yana tek seferde en yüksek faiz artışına imza atarken, son adımla birlikte politika faizi, Aralık 2008'den bu yana en yüksek seviyeye çıktı. Enflasyon beklentilerini yukarı yönlü revize eden banka, yılın son çeyreğinde enflasyonun yüzde 13,2 ile zirveyi göreceğini öngördü. Bankanın ekonomiye ilişkin beklentileri ise yılın son çeyreğinde başlayan ve 2024'ün ortalarına kadar sürecek uzun süreli bir resesyona girileceğine işaret etti.
Resesyon beklentileri ile sterlin dolar ve avro karşısında değer kaybederken, İngiltere tahvil piyasasında getiri eğrileri terse döndü.
İmalat sanayi PMI verilerinin beklentilerin üzerinde geldiği ve hafta boyunca özellikle bankacılık sektörüne yönelik finansal sonuçların olunlu karşılanması ile Avrupa borsalarında pozitif bir seyir izlendi. Cuma günü endeksler yönünü ABD'nin tarım dışı istihdam verileri ile negatife çevirse de haftalık bazda Almanya'da DAX 40 endeksi yüzde 2,20, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 2,10 ve İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 1,29 yükseldi.
Avro/dolar paritesinin 1-1,03 bandında dalgalı bir seyir izlediği haftada, sterlin/dolar paritesi yüzde 0,9'luk değer kaybıyla 1,2073'ten tamamladı.
Gelecek hafta Avrupa'da yatırımcılar, Avro Bölgesi'nde sanayi üretimi ve Sentix Güven Endeksi'nin yanı sıra Almanya'da enflasyon ile İngiltere'de büyüme ve sanayi üretimini takip edecek.

Asya borsalarında artan jeopolitik tansiyon gündemi belirledi
ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Pelosi'nin Tayvan ziyaretinin ardından, dünyanın en önemli çip üreticileri arasında yer alan Tayvan ile en büyük ekonomileri ABD ve Çin'in devreye alabileceği olası ekonomik yaptırımlara ilişkin endişeler arttı. Rusya-Ukrayna savaşıyla beraber gitgide kırılganlaşan küresel ekonomide resesyon endişelerini besleyen gelişmeler her ne kadar arka plana atılmış görünse de Çin'in devam eden askeri tatbikatına ilişkin haber akışı yakından izlenmeye devam ediliyor.
Asya genelinde geçen hafta veri gündeminin zayıf olması ile küresel risk iştahına paralel bir seyir izlenirken, jeopolitik gelişmeler dolayısıyla pay piyasası yatırımcılarının "temkinli" hareket ettiği görüldü.
Öte yandan Çinli e-ticaret devi Alibaba'nın açıkladığı finansal sonuçlar kapsamında her ne kadar gelirleri beklentileri karşılasa da geleceğe dönük mesajları oynaklığı destekledi.
Bu gelişmelerle haftalık bazda Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 1,69 ve Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 2,04 gerilerken, Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 1,30 ve Hindistan'da Sensex endeksi yüzde 2,69 yükseldi.
Gelecek hafta Asya genelinde açıklanacak makroekonomik veri gündeminde, Çin'de enflasyon ile dış ticaret dengesi verileri bulunuyor.

Yurt içinde borsadan rekor üstüne rekor
Geçen hafta Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan verilere göre, Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) temmuzda aylık yüzde 2,37 ve yıllık yüzde 79,6 artış kaydetti. AA Finans'ın anketine katılan ekonomistler, temmuzda TÜFE'nin yüzde 3,4 artacağını öngörmüştü. Bu ortalamaya göre haziranda yıllık enflasyonun yüzde 81,42'ye yükseleceği hesaplanmıştı.
Beklentilerin altında kalan verilere ilişkin Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından yayımlanan Aylık Fiyat Gelişmeleri Raporu'nda da temmuzda tüketici yıllık enflasyonunun enerji hariç tüm alt gruplarda yükselirken, söz konusu yükselişe en belirgin katkının 1,44 puanla temel mal grubundan geldiğini bildirdi.
Yurt içinde bilanço sezonu kapsamında ikinci çeyreğe ilişkin açıklanan şirket finansal sonuçları da beklentilerin üzerinde gelmeye devam ederken, küresel çapta risk iştahının yüksek seyretmesi ile Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi rekor üstüne rekor kırdı.
Endeks haftalık bazda yüzde 6,10 değer kazanarak 2.750,49 puanla kapanış rekoru kırarken, tarihi zirvesini de 2.762,95 puana taşıdı. Dolar/TL ise 17,86-18,09 bandında seyrettiği haftayı 17,9097 ile yatay tamamladı.
Gelecek hafta yurt içinde ödemeler dengesi ile sanayi üretim endeksi verileri öne çıkarken, analistler küresel çapta merkez bankalarının para politikalarına yönelik beklentilerin ve Fed yetkililerinin açıklamalarının oynaklığı artırabileceğini belirtiyor.



Sürekli kruvaziyerde yaşamanın maliyeti nedir?

Konut kruvaziyer Villa Vie Odyssey, lüks bir kardeş gemiye kavuşmaya hazırlanıyor (Villa Vie Residences)
Konut kruvaziyer Villa Vie Odyssey, lüks bir kardeş gemiye kavuşmaya hazırlanıyor (Villa Vie Residences)
TT

Sürekli kruvaziyerde yaşamanın maliyeti nedir?

Konut kruvaziyer Villa Vie Odyssey, lüks bir kardeş gemiye kavuşmaya hazırlanıyor (Villa Vie Residences)
Konut kruvaziyer Villa Vie Odyssey, lüks bir kardeş gemiye kavuşmaya hazırlanıyor (Villa Vie Residences)

Yolcuların gemide sürekli yaşamasına izin verecek yeni bir lüks gemi bu hafta duyuruldu.

İkamet imkanı tanıyan kruvaziyer şirketi Villa Vie Residences tarafından Project Lumina adıyla hizmete sunulan gemide fiyatlar, okyanus manzaralı bir kabin için 539 bin 999 dolardan başlıyor.

Villa Vie Residences, 75 ila 79 yaşlarındaki yolculara Odyssey kruvaziyerinde bir kabini ömür boyu sahiplenme, kiralama veya leasing yoluyla kiralama olanağı sunuyor. Yaş ilerledikçe fiyatlar düşüyor.

Odyssey'e benzer şekilde, yeni kardeş gemi de tamamen özel konutlar ve üst düzey olanaklar sunacak.

Villa Vie Residences'ın Facebook'ta paylaştığı bir gönderiye göre, balkonlu süitler için fiyatlar 899 bin 999 dolara yükselecek.

Yeni geminin adı, tasarım özellikleri ve ilk seferi de dahil detaylar daha sonra paylaşılacak.

Villa Vie Residences yaptığı açıklamada, "Lumina'nın tanıtımıyla birlikte, gelecekteki sakinler, Villa Vie Odyssey'deki ulaşılabilir dünya seyahati evlerinden, yakında çıkacak olan Lumina amiral gemisindeki ultra lüks villa deneyimlerine kadar geniş bir yelpazede sahiplik seçeneklerinin keyfini çıkaracak" dedi.

Yeni markanın liderliğini, daha önce 6 yıldızlı konut gemisi Crescent Seas'in kabin satışlarına yardımcı olan başkan Chris Cox üstlenecek.

Cox, proje için lüks bir gemi satın alma, tasarlama ve denize indirme görevini üstlendi.

Villa Vie Odyssey, her üç buçuk yılda bir 425'ten fazla limanı (ve 140 ülkeyi) ziyaret eden "aralıksız dünya turunda".

970 yolcu kapasiteli gemi, son dakika onarımları nedeniyle Ekim 2024'te 4 ay gecikmeli olarak sefere başlamıştı.

Gemi halihazırda Güney Pasifik'te Fiji'ye doğru seyrediyor.

The Independent, yakın zamanda Villa Vie Odyssey yolcusu Sharon Lane'le bir kruvaziyerde kalıcı olarak yaşamanın nasıl bir şey olduğunu konuştu.

Independent Türkçe


Suudi ekonomisi üçüncü çeyrekte yüzde 4,8 büyüdü... Petrol dışı faaliyetler büyümenin yüzde 50'sini oluşturuyor

Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’ın genel görünümü (SPA)
Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’ın genel görünümü (SPA)
TT

Suudi ekonomisi üçüncü çeyrekte yüzde 4,8 büyüdü... Petrol dışı faaliyetler büyümenin yüzde 50'sini oluşturuyor

Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’ın genel görünümü (SPA)
Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’ın genel görünümü (SPA)

Suudi Arabistan ekonomisi, 2025’in üçüncü çeyreğinde yıllık bazda yüzde 4,8’lik reel büyüme kaydetti. Bu büyüme, ülkenin olumlu ekonomik performansının devam ettiğini gösterirken, petrol dışı faaliyetlerin ana itici güç olduğu gözlendi. Mevsimsel olarak düzeltilmiş reel gayri safi yurt içi hasıla (GSYİH) ise bir önceki çeyreğe göre yüzde 1,4 arttı.

Suudi Arabistan Genel İstatistik Kurumu’nun (GASTAT) nihai verilerine göre, yıllık büyüme oranı, ekim ayında açıklanan ön tahminlerdeki yüzde 5’lik seviyenin biraz altında kaldı. Buna rağmen 2025’in en hızlı büyümesi olarak kayda geçti.

Yıllık toplam büyümeye en büyük katkıyı, 2,4 puan ile petrol dışı faaliyetler sağladı; bu oran, toplam yüzde 4,8’lik büyümenin yüzde 50’sini oluşturuyor. Petrol faaliyetlerinin katkısı ise 2 puan oldu. GASTAT, petrol dışı faaliyetler için büyüme tahminini yüzde 4,5’ten yüzde 4,3’e düşürürken, petrol faaliyetleri büyüme tahminini ise yüzde 8,2’den yüzde 8,3’e yükseltti.

Büyümede, ağustos sonunda OPEC+ ittifakının gönüllü üretim kesintilerinin sona ermesinin ardından petrol üretimindeki kademeli artışın etkisi oldu. Suudi Arabistan, eylül ayından itibaren günlük 547 bin varil artışla üretimini yükseltti ve kasım ayında buna ek olarak günlük 137 bin varil artış gerçekleştirdi.

Bunun yanı sıra, kamu faaliyetleri ve ürünler üzerinden alınan net vergiler de büyümeye her biri 0,2 puanlık sınırlı katkı sağladı.

Mevsimsel düzeltmelerle (çeyreklik bazda) bakıldığında, petrol ve petrol dışı faaliyetler sırasıyla büyümeye 0,8 ve 0,3 puanlık katkı sağladı.

Faaliyet türlerine göre performansa bakıldığında, tüm ekonomik faaliyetler yıllık bazda pozitif büyüme kaydetti. Üçüncü çeyrekte en hızlı büyüyen sektör, yıllık yüzde 11,9 ve çeyreklik yüzde 3,9 artışla petrol rafinajı oldu. Bunu, ham petrol ve doğalgaz faaliyetleri izledi; bu sektörler yıllık yüzde 7,3, çeyreklik yüzde 3,2 büyüme gösterdi. Elektrik, gaz ve su faaliyetleri ise yıllık yüzde 6,4, çeyreklik yüzde 1 oranında büyüme kaydetti.

Harcamaların bileşenlerine gelince, yıllık ve çeyreklik karşılaştırmalarda farklılıklar gözlendi. Özel nihai tüketim harcamaları yıllık yüzde 2,6 artarken, çeyreklik bazda yüzde 0,6 geriledi. Buna karşın, devletin nihai tüketim harcamaları yıllık yüzde 3,1 düşerken, çeyreklik bazda yüzde 1,4 arttı.

Toplam sabit sermaye oluşumu yıllık bazda yüzde 0,7 azaldı; ancak çeyreklik bazda güçlü bir artışla yüzde 6,2 yükseldi. Bu durum, üçüncü çeyrekte yatırım harcamalarının bir önceki çeyreğe kıyasla arttığını gösteriyor.

Dış ticarette ise performans, ihracattaki güçlü artışla desteklendi. İhracat yıllık yüzde 18,4, çeyreklik yüzde 7,5 yükseldi ve Suudi ürünlerine yönelik dış talebin güçlü olduğunu ortaya koydu. İthalat ise yıllık yüzde 4,3 artarken, çeyreklik bazda yüzde 1,2 azaldı.


ABD'deki Cumhuriyetçiler hayat pahalılığından endişeli

Halk enflasyondan ve maaşların artmamasından şikayetçi (Reuters)
Halk enflasyondan ve maaşların artmamasından şikayetçi (Reuters)
TT

ABD'deki Cumhuriyetçiler hayat pahalılığından endişeli

Halk enflasyondan ve maaşların artmamasından şikayetçi (Reuters)
Halk enflasyondan ve maaşların artmamasından şikayetçi (Reuters)

Gazze savaşında ateşkesin sağlanmasında kilit rol oynayan Donald Trump yönetimi, Ukrayna için de büyük çaba gösterirken ABD'deki Cumhuriyetçiler iç siyasetten endişe duyuyor.

Cumhuriyetçilerin önemli bir kısmı, hayat pahalılığı konusunun yeterince ele alınmadığını ve bunun gelecek yıl yapılacak ara seçimlerin sonuçlarına olumsuz yansıyacağını düşünüyor. 

Wall Street Journal (WSJ), Trump'ın danışmanlarının seçmenlerin ekonomik kaygılarının giderilmesini haftalardır önerdiğini, ekonominin güçlü olduğunu savunan ABD Başkanı'nınsa Demokratların bu konuyu gündemleştirme çabalarını göz ardı etmekten yana olduğunu bildiriyor.

WSJ'nin Beyaz Saray'daki kaynakları, buna rağmen Trump'ın danışmanlarının ABD Başkanı'nın 2026 başında yapacağı konuşmaların metinlerine ekonomi vurgusunu eklemeyi planladığını aktarıyor. 

Amerikan gazetesi, istihdamda ve işsizlik oranlarında istenen iyileşmenin henüz sağlanamadığını da öne sürüyor. 

Trump ve ona yakın isimlerse Demokrat Parti döneminden kalma sorunları, muhaliflerin kendilerini hedef almak için kullandığını iddia ediyor. 

Washington Post'un (WP) konuştuğu seçim stratejistleri, Joe Biden'ın kaybetmesine neden olan ekonomik problemlerin Donald Trump önderliğindeki Cumhuriyetçi Parti'nin adaylarını da vurabileceğini vurguladı. 

Trump'ın market fiyatlarını düşürmek için Brezilya kahvesi, meyve ve kırmızı et gibi bazı gıdalara yönelik gümrük vergilerini azalttığı, ilaç şirketleriyle indirime gitmeleri için müzakere yürüttüğü ve otomobil fiyatlarının düşmesi için adımlar attığı WP'nin haberinde hatırlatıldı.

Kısa süre önce yapılan Washington Post-ABC News-Ipsos anketi, Amerikalıların yüzde 62'sinin Trump'a ekonomide düşük not verdiğini ortaya koymuştu. 

Independent Türkçe, Wall Street Journal, Washington Post