Doha, Çad hükümetinin isyancılarla yaptığı barış anlaşmasına ev sahipliği yaptı

42 isyancı hareket, ülke içinde ve dışında silahlı mücadeleyi kalıcı olarak bırakma sözü verdi

Doha'da anlaşmanın imzalanması sonrası, Katar Emiri dün sonra Çad’lı tarafları kabul etti (QNA)
Doha'da anlaşmanın imzalanması sonrası, Katar Emiri dün sonra Çad’lı tarafları kabul etti (QNA)
TT

Doha, Çad hükümetinin isyancılarla yaptığı barış anlaşmasına ev sahipliği yaptı

Doha'da anlaşmanın imzalanması sonrası, Katar Emiri dün sonra Çad’lı tarafları kabul etti (QNA)
Doha'da anlaşmanın imzalanması sonrası, Katar Emiri dün sonra Çad’lı tarafları kabul etti (QNA)

Çad'da çatışan taraflar, dün (Pazartesi) Katar'ın başkenti Doha'da barış anlaşmasına vardılar.
Hâlihazırda Çad’da iktidarda olan Askeri Geçiş Konseyi Başkanı Muhammed İdris Deby İtno, Katar'ın ev sahipliğinde, yaklaşık 40 isyancı grupla anlaşma imzaladı. Söz konusu anlaşma, geniş kapsamlı ulusal diyaloğun başlamasından kısa bir süre önce gerçekleşti. Bu durum, sivil yönetimin tekrar ülkeyi yönetmesinin yolunu açacak.
Taraflar arasında varılan anlaşma, 20 Ağustos'ta başkent Encemine’da, beş aydan bu yana bölgesel ve uluslararası katılımla gerçekleştirilen müzakerelerin bir sonucu olarak ulusal bir diyalog başlatmayı amaçlıyor.
Şarku’l Avsat’ın Katar Haber Ajansı'ndan aktardığı habere göre, imza törenine Katar Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman el-Sani ve çeşitli ülkelerden dışişleri bakanlarının yanı sıra Afrika Birliği temsilcileri, bölgesel ve uluslararası kuruluşların yetkilileri katıldı.
Anlaşma, Çad geçici hükümeti adına, Çad Dışişleri Bakanı Şerif Muhammed Zeyn ile Çad'daki siyasi ve askeri hareketlerin temsilcileri arasında imzalandı. Yapılan açıklamada, “Bu anlaşma, Çad’ın başkenti Encemine’de kapsamlı ulusal uzlaşı sağlamayı amaçlayan kapsamlı ulusal diyaloğun başlamasının yolunu açıyor” ifadelerine yer verildi.
Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamed Al Sani, Doha’da Barış Anlaşması'nın imzalanması münasebetiyle Emirlik Divanında, Çad Askeri Geçiş Konseyi Başkanı Korgeneral Muhammed İdris Deby ve muhaliflerin temsilcileriyle bir araya geldi.
Katar Emiri, burada yaptığı konuşmada, söz konusu anlaşmanın, Çad'da kapsamlı ulusal uzlaşının yolunu açan ilk adım olduğunu belirterek, ulusal çıkarları öncelemelerinden ötürü Çad hükümeti ile muhaliflere teşekkür etti. Şeyh Temim, Çad'daki tüm tarafları ülkelerinde istikrar ve güvenliği sağlamak için bu anlaşmaya katılmaya çağırdı.
Katar Dışişleri bakanı, imza töreninde yaptığı konuşmada, tüm tarafları geçmişte yaşananları bir kenara bırakarak geleceğe odaklanmaya çağırdı. Dışişleri Bakanı Muhammed bin Abdurrahman “Bu durum, tüm tarafları Çad halkının güvenlik, istikrar, birlik içinde yaşama ve arzu edilen gelişmeyi sağlama hakkı ile birlikte, güçlü bir ruh ve sağlam bir inançla geleceğe atılmaya zorunlu kılmaktadır” dedi.
Bakan, konuşmasında “Katar Devleti, bugün kutladığımız barış anlaşmasının Çad halkı için istikrar ve refah yolunda önemli bir dönüm noktası olmasını ve Çad’ın güvenlik, kalkınma ve refah hedeflerine ulaşmasını şiddetle arzulamaktadır. Herkes, Encemine’de yapılacak müzakereler ve ulusal diyalog sonucunda arzu edilen barışa ulaşmanın zorluğunun farkında” ifadelerini kullandı.
Katar Dışişleri bakanı, Uluslararası toplumu, diyaloğu başarılı kılmak ve Çad halkı için arzu edilen barışı elde etmek adına ulusal uzlaşmayı sağlamak için bu tarihi fırsatı değerlendirmeye ve bu noktadaki çabaları yoğunlaştırmaya çağırdı.
Katar Dışişleri Bakanı, kendi güvenlik ve istikrarlarının yanı sıra uluslararası barış ve güvenliği tehdit eden çatışmalara sahne olan ülkeleri, diyalog yoluyla barışın temellerini atmayı amaçlayan girişimlere katılmaya davet etti. Dışişleri Bakanı Muhammed bin Abdurrahman, bu tür girişimlerin halkların güvenlik, istikrar ve insana yakışır şekilde bir hayat yaşama ideallerini gerçekleştirdiğini belirterek “dünyanın birçok bölgesinde bu barışa ihtiyacımız var” dedi.
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres, Doha'daki imza töreni sırasında bir video yayınında yaptığı konuşmada, anlaşmayı Çad halkı için önemli bir an olarak nitelendirerek tüm tarafların başarılı olması için diyaloğun ‘kapsayıcı’ olması gerektiğini vurguladı.
Afrika Birliği Komisyonu Başkanı Musa Faki Mahamat, müzakerelerin bölünmeleri önleme açısından kıymetli olduğunu belirterek övgüde bulundu.
Çad hükümeti ve silahlı gruplar arasındaki müzakereler, birkaç darbeye tanık olan 16 milyon nüfuslu ülkede on yıllardır süren huzursuzluğu sona erdirmek amacıyla Katar'ın himayesinde 13 Mart'ta başladı.
Çad’ı otuz yıldan fazla bir süredir demir yumrukla yöneten eski devlet başkanı İdris Debi’nin 2021’de kuzeyde isyancılarla savaşan güçleri teftiş ederken öldürülmesinin ardından oğlu Muhammed İdris Debi 15 generalden oluşan Askeri Geçiş Konseyi’nin başkanı oldu. Konsey Siyasi muhalefet ve isyancı hareketlerle kapsayıcı bir ulusal diyalogun ardından 18 ay içinde özgür ve demokratik seçimler düzenleme sözü verdi.
Muhammed İdris Deby İtno, taraflar ile anlaşma yapmak üzere Doha'ya gelmeyi kabul etti. Ancak Çad'daki Değişim ve Uyum Cephesi (FACT) lideri Muhammed Mehdi Ali, Libya’da kalarak anlaşmayı imzalamama kararı aldı.
Değişim ve Uyum Cephesi, Çad’daki ana isyancı gruplardan biri. Ayrıca 19 Nisan 2021'de Mareşal İdris Deby Itno'nun ölümüne yol açan ve Libya'dan başlatılan saldırının arkasında duruyor. Yaptıkları açıklamada, her yerde ve her zaman diyaloğa hazır olduklarını vurgulayarak tutukluların serbest bırakılmasını dâhil bazı taleplerinin dinlenmediği nedeniyle anlaşmaya katılmadıklarını belirttiler.
İkinci büyük isyancı grup olan ‘Cumhuriyetin Kurtuluşu için Askeri Komuta Konseyi’ de “Mücadele ettiğimiz ilkeler, hedeflerini bilmediğimiz bir diyaloğa katılmamıza izin vermiyor” diyerek anlaşmayı imzalamayı reddettiğini açıkladı.
Doha'da temsil edilen 47 gruptan yaklaşık 42'si Pazartesi günü Askeri Konsey ile anlaşmayı imzaladı. Askeri yetkililer, 20 Ağustos'ta Encemine’ye gidecek olan isyancı liderlere ateşkes ve güvenlik garantisi veriyor. Diyalog tarafları, Ekim’de yapılması planlanan cumhurbaşkanlığı seçimlerinin organizasyonu konusunda on sekiz aylık sürenin sonuna kadar birlikte karar alacaklar.
Askeri Geçiş Konseyi Başkanı, Afrika Birliği ve Avrupa Birliği'nin seçimin yapılacağı tarihin ertelenmemesi taleplerine rağmen belirlenen tarihte seçimlerin yapılması konusunda güven vermiyor.
G5 Sahel ülkelerinden biri olan Çad, Fransa liderliğindeki Batılıların Orta ve Batı Afrika'daki cihatçılarla mücadele amacıyla yürüttüğü kampanyanın kilit ortaklarından biri.



Riyad ve Moskova... Petrolün ötesine geçen ve enerji piyasalarının istikrarını pekiştiren stratejik bir ortaklık

Suudi Arabistan Enerji Bakanı Prens Abdulaziz bin Selman ve Rusya Başbakan Yardımcısı Aleksandr Novak, Ortak Bakanlar Komitesi toplantısına başkanlık etti. (X)
Suudi Arabistan Enerji Bakanı Prens Abdulaziz bin Selman ve Rusya Başbakan Yardımcısı Aleksandr Novak, Ortak Bakanlar Komitesi toplantısına başkanlık etti. (X)
TT

Riyad ve Moskova... Petrolün ötesine geçen ve enerji piyasalarının istikrarını pekiştiren stratejik bir ortaklık

Suudi Arabistan Enerji Bakanı Prens Abdulaziz bin Selman ve Rusya Başbakan Yardımcısı Aleksandr Novak, Ortak Bakanlar Komitesi toplantısına başkanlık etti. (X)
Suudi Arabistan Enerji Bakanı Prens Abdulaziz bin Selman ve Rusya Başbakan Yardımcısı Aleksandr Novak, Ortak Bakanlar Komitesi toplantısına başkanlık etti. (X)

Suudi Arabistan ile Rusya arasındaki Yatırım ve İş Forumu sone erdi. Yoğun bir stratejik diyalog gününü geride bırakan forum, iki ülke arasındaki ortaklığı petrol koordinasyonunun ötesine taşımayı hedefliyor.

9. Ortak Bakanlar Komitesi toplantısı kapsamında düzenlenen forum, artan ticaret hacmiyle desteklenen ekonomik ve yatırım iş birliğini derinleştirme yönündeki ortak iradeyi vurguladı.

Forum, Riyad’da Suudi Arabistan Enerji Bakanı Prens Abdulaziz bin Selman ile Rusya Başbakan Yardımcısı Aleksandr Novak tarafından açıldı. Açılışa Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan da katıldı. Forumda, iki ülke arasındaki ekonomik iş birliğini güçlendirmek amacıyla üst düzey yetkililer, uzmanlar ve yatırımcılardan oluşan bir heyet yer aldı.

sdcfg
Suudi Arabistan Enerji Bakanı Prens Abdulaziz bin Selman, Suudi Arabistan – Rusya Yatırım ve İş Forumu'nun açılışında bir konuşma yaptı. (X)

Enerji ve Yatırım bakanlıkları tarafından düzenlenen forumda konuşan Prens Abdulaziz bin Selman, OPEC+ ittifakının üye ülkelerin maksimum üretim kapasitesini değerlendirmek için benimsediği yeni mekanizmayı ‘dönüm noktası’ olarak nitelendirdi. Prens, mekanizmanın ‘adil ve şeffaf’ olduğunu vurgulayarak, piyasaların istikrarına katkı sağlayacağını ve üretime yatırım yapanlar için bir ödül niteliği taşıdığını belirtti.

Prens Abdulaziz bin Selman ile Aleksandr Novak, Suudi Arabistan – Rusya Ortak Bakanlar Komitesi toplantısına da başkanlık etti. Toplantıda, enerji, ticaret ve ekonomi, yatırım, uzay, sanayi ve maden kaynakları, sağlık, eğitim, medya, kültür, spor, turizm, ulaştırma, konut, tarım gibi birçok kritik alanda iş birliğini geliştirmeye yönelik gündem konuları ele alındı.

Her iki taraf da, iki ülke arasındaki ortak ilgi alanlarındaki iş birliğinin sürekli olarak ilerlemesinden duydukları memnuniyeti dile getirdi. Taraflar, ekonomilerin gelişimine katkı sağlayacak ortaklığı güçlendirme isteklerini vurguladı ve özellikle Suudi Arabistan – Rusya İş Forumu ile Ortak İş Konseyi toplantılarının başarılı geçmesini takdirle karşıladılar.

cdfgtr
Rusya Başbakan Yardımcısı Aleksandr Novak, Ortak Bakanlar Komitesi toplantısına katıldı. (RIA Novosti)

Suudi Arabistan Odalar Birliği Başkanı Hasan bin Muceb el-Huveyzi, toplantının önemine ilişkin yaptığı açıklamada, Suudi Arabistan ile Rusya arasındaki ekonomik ilişkilerin ‘küresel enerji piyasalarında istikrar ve büyümeyi destekleyen önemli bir dayanak’ olduğunu vurguladı.

El-Huveyzi, stratejik ortaklık kapsamında son yıllarda madencilik, sanayi, tarım ve ileri teknoloji gibi kritik sektörleri kapsayacak şekilde önemli bir genişleme yaşandığını ve bunun iki ülkenin ekonomik kapasitesinin bütünleşmesini yansıttığını belirtti. Ayrıca, iki ülke arasındaki iş birliğinin somut şekilde büyüdüğüne dikkat çekerek, ticaret hacminin 3,8 milyar doları aştığını ve yüzde 60’lık bir artış kaydettiğini, bunun da özel sektörün iki ülkeye duyduğu güvenin bir göstergesi olduğunu ifade etti.

Enerjiden ekonomik çeşitliliğe

Suudi Arabistan Şura Konseyi Üyesi Fadl bin Sad el-Buayneyn, forumun düzenlenmesini ‘iki ülke arasındaki ikili ilişkileri ve ekonomik ortaklığı derinleştirmenin bir aracı’ olarak nitelendirdi. Forumun, ekonomik ortaklığı güçlendirmeyi ve bu hedeflerin önündeki zorluklarla başa çıkmayı amaçladığını vurguladı.

El-Buayneyn, Suudi Arabistan ile Rusya arasındaki petrol koordinasyonunun ve OPEC+’nın rolünün enerji piyasalarının istikrarını sağladığını ifade etti. Ayrıca, ekonomik ortaklığı güçlendirmeye yönelik sistemli çalışmalar yürütüldüğünü belirterek, karşılıklı vize muafiyeti anlaşmaları ve doğrudan uçuşların başlatılması gibi somut sonuçların iş birliğinin potansiyelini gösterdiğini kaydetti.

fr
Suudi Arabistan – Rusya Yatırım ve İş Forumu katılımcıları (X)

Forumun çıktıları, Rusya Başbakan Yardımcısı Aleksandr Novak’ın Şarku’l Avsat’a verdiği röportajda da teyit edildi. Novak, OPEC+ çerçevesindeki iş birliğinin sadece petrol piyasasıyla sınırlı olmadığını, bunun ‘küresel piyasalarda uzun vadeli istikrarı sağlayan güvenilir bir bölgesel ve uluslararası iş birliği platformu’ olduğunu vurguladı. İkili iş birliğinin enerji dışı büyük yatırım projelerini de kapsadığına dikkat çekti.

Mutabakat zaptı ve anlaşmalar

Suudi Arabistan – Rusya Yatırım ve İş Forumu kapsamında, Enerji Bakanı Prens Abdulaziz bin Selman ile Rusya Başbakan Yardımcısı Aleksandr Novak, Suudi Arabistan Enerji Bakanlığı ile Rusya Ekonomik Kalkınma Bakanlığı arasında sera gazı emisyonlarını azaltmaya yönelik düşük karbonlu kalkınma ve iklim değişikliği alanında iş birliğine dair bir mutabakat zaptı imzaladı. Mutabakat zaptı, iki ülke arasında iklim değişikliği alanında kapsamlı bir iş birliği çerçevesi oluşturmayı ve Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi ile Paris Anlaşması’nın amaç ve ilkelerini destekleyerek ortak çıkarları güçlendirmeyi hedefliyor. Mutabakat zaptı, iklim değişikliğinin etkilerini hafifletmeye yönelik teknolojiler ve çözümler, sera gazı emisyonlarını azaltma ve ortadan kaldırma faaliyetleri ile enerji verimliliğinin artırılması gibi alanları kapsıyor.

Forum kapsamında ayrıca, iki ülke vatandaşları için karşılıklı vize muafiyeti anlaşması imzalandı. Suudi tarafı adına anlaşmayı Prens Faysal bin Ferhan, Rus tarafı adına Novak imzaladı.

Enerji Bakanı ayrıca, Suudi Arabistan’daki Kral Abdulaziz Vakfı ile Rusya Federal Arşiv Ajansı arasında iş birliği anlaşmasını da imzaladı. Anlaşma kapsamında bilgi paylaşımı, seminer ve forum düzenleme, ilgili yayın ve broşürlerin değişimi ile deneyim ve ziyaretlerin paylaşılması öngörülüyor.

Aynı çerçevede, Rusya’nın en büyük paladyum ve nikel üreticisi Norilsk Nickel’in Satış ve Ticaretten Sorumlu Başkan Yardımcısı Anton Berlin, şirketin Suudi Arabistan’da madencilik projelerine katılma olasılığını değerlendirdiğini açıkladı. Anton Berlin, Suudi Arabistan’da dört sanayi bölgesi bulunduğunu ve bu bölgelerde potansiyel projeler üzerinde çalıştıklarını belirtti.

Anton Berlin, bu sanayi bölgelerinin avantajlarını da anlatarak, “Buralarda yatırımcılara vergi kolaylıkları sağlanıyor ve gerekli altyapı (enerji, gaz, su temini, atık su arıtma, yakıt istasyonu) mevcut. Özetle, yatırımcının ihtiyacı olan tek şey üretim tesisini kurmak” dedi.


Suudi Arabistan, Filistin hazinesine 90 milyon dolarlık destek sağladı

Prens Mansur bin Halid, Amman'daki büyükelçilik binasında Bakan Estephan Anton Selame’ye Suudi Arabistan'ın hibesini takdim ederken (WAFA)
Prens Mansur bin Halid, Amman'daki büyükelçilik binasında Bakan Estephan Anton Selame’ye Suudi Arabistan'ın hibesini takdim ederken (WAFA)
TT

Suudi Arabistan, Filistin hazinesine 90 milyon dolarlık destek sağladı

Prens Mansur bin Halid, Amman'daki büyükelçilik binasında Bakan Estephan Anton Selame’ye Suudi Arabistan'ın hibesini takdim ederken (WAFA)
Prens Mansur bin Halid, Amman'daki büyükelçilik binasında Bakan Estephan Anton Selame’ye Suudi Arabistan'ın hibesini takdim ederken (WAFA)

Suudi Arabistan dün, 2025 yılı için Filistin hükümetine verdiği kesintisiz destek çerçevesinde Filistin hazinesine 90 milyon dolarlık hibede bulundu.

Hibe, Suudi Arabistan'ın Amman Büyükelçisi Prens Mansur bin Halid bin Ferhan tarafından, Amman'daki büyükelçilik binasında Filistin Planlama ve Uluslararası İşbirliği Bakanı ve Maliye Bakanı Vekili Dr. Estephan Anton Selame ile yaptığı görüşme sırasında sunuldu.

Prens Mansur bin Halid, bu desteğin Suudi Arabistan liderliğinin Filistin hükümetini destekleme ve mali yükümlülüklerini yerine getirmesini sağlama konusunda yardım etme çabalarının bir parçası olduğunu açıkladı ve bunun Filistin halkının dayanıklılığını güçlendirmedeki önemini vurguladı. Bu destek, Suudi Arabistan'ın Filistin Devleti'ne sağladığı kesintisiz ekonomik, kalkınma, yardım ve insani desteğin bir uzantısı olarak, ekonomik ve insani zorluklar karşısında Filistin halkının acılarını hafifletmek ve sağlık ve eğitim başta olmak üzere hayati sektörleri desteklemek amacıyla veriliyor.

Suudi Arabistan'ın Filistin halkını ve bağımsız devlet kurma konusundaki adil ve meşru haklarını destekleme konusundaki kararlı, tarihi ve süregelen taahhüdünü vurgulayan Prens Mansur bin Halid, Filistin sorununu çözmek ve iki devletli çözümü uygulamak için New York'ta düzenlenen üst düzey uluslararası konferansın Fransa ile birlikte eş başkanlığını yürüten ülkesinin son dönemde gösterdiği siyasi çabalara atıfla bu çabaların Filistin devletinin uluslararası alanda geniş çapta tanınmasıyla sonuçlandığını belirtti.

Öte yandan Filistin Başkan Yardımcısı Hüseyin eş-Şeyh, Filistin hazinesine destek verdiği için Kral Selman bin Abdulaziz ve Veliaht Prens Muhammed bin Selman liderliğindeki Suudi Arabistan'a derin şükran ve takdirlerini dile getirdi.

Şeyh, sosyal medya platformu X hesabından yaptığı açıklamada, bu hibenin ülkesinin yaşadığı zorlu ekonomik ve mali koşulların giderilmesine katkıda bulunacağını belirterek, Filistin halkına karşı Suudi Arabistan’ın kararlı tutumuna ve onların meşru haklarına verdiği desteğe teşekkür etti.

Filistin Planlama ve Uluslararası İşbirliği Bakanı ve Maliye Bakanı Vekili Dr. Selame ise Suudi Arabistan'ın Filistin’e verdiği kesintisiz mali ve siyasi desteğe övgüde bulunurken İsrail’in son dönemdeki politikaları çerçevesinde Filistin Devleti'nin karşı karşıya olduğu mali krizi hafifletmedeki önemini vurguladı ve Suudi Arabistan’ın Filistin halkına karşı tarihi ve sarsılmaz tutumuna derin takdirini ifade etti.

Suudi Arabistan'ın Filistin'e yönelik kararlı tarihi tutumunu, meşru haklarına ve bağımsız devletinin kurulmasına verdiği desteğe övgüde bulunan Filistinli Bakan, Filistin Yönetimi'nin, Filistin'e verdikleri kesintisiz siyasi, ekonomik ve insani destekten dolayı Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz ve Veliaht Prens Muhammed bin Selman’a şükranlarını ve takdirlerini iletti.


Trump: Ukrayna ile Rusya arasında anlaşmaya varılması için "iyi bir şans" var

Trump, Air Force One uçağında gazetecilere konuşuyor (AFP)
Trump, Air Force One uçağında gazetecilere konuşuyor (AFP)
TT

Trump: Ukrayna ile Rusya arasında anlaşmaya varılması için "iyi bir şans" var

Trump, Air Force One uçağında gazetecilere konuşuyor (AFP)
Trump, Air Force One uçağında gazetecilere konuşuyor (AFP)

ABD Başkanı Donald Trump, Rusya ile Ukrayna arasında Florida'da yapılan son görüşmelerin ardından bir anlaşmaya varılmasının "yüksek ihtimal" olduğunu söyledi. Trump, elçisinin görüşmelere devam etmek üzere Rusya'ya gitmeye hazırlandığını belirtirken, Kiev'i sarsan yolsuzluk skandalının "faydalı olmadığını" ifade etti.

Trump, Air Force One uçağında gazetecilere yaptığı açıklamada, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy'nin, müzakere ekibinin de başında bulunan Devlet Başkanlığı Ofisi Başkanı'nı görevden almasına neden olan yolsuzluk soruşturmasına atıfta bulunarak, "Ukrayna'nın bazı zorlu küçük sorunları var," dedi. Trump, "Ancak bir anlaşmaya varma şansımızın yüksek olduğunu düşünüyorum" ifadesini kullandı.

Miami'nin kuzeyindeki Hallandale Plajı'nda her iki tarafın da "üretken" olarak nitelendirdiği saatler süren görüşmelerin ardından, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio daha fazla çalışmaya ihtiyaç olduğunu söylerken, Kiev heyetindeki bir kaynak görüşmeleri "kolay değil" olarak nitelendirdi. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre Kiev'in askeri baskılarla karşı karşıya olduğu ve iç yolsuzluk skandalına bulaştığı bir dönemde gerçekleşen görüşmeler, Trump'ın temsilcisi Steve Witkoff'un salı günü Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşmesinin beklendiği Moskova ziyaretinin önünü açtı.

Washington, üç yıldan uzun süre önce başlayan çatışmayı sona erdirmek için bir plan sundu ve Moskova ve Kiev'in onayıyla bunu sonuçlandırmaya çalışıyor. Rubio daha önce gazetecilere, Witkoff ve Trump'ın damadı Jared Kushner'in de katıldığı Florida'daki görüşmelerin "çok verimli" geçtiğini, ancak "hala yapılması gereken çok iş olduğunu" söylemişti. Ukrayna heyetine Ulusal Güvenlik Konseyi Sekreteri Rustem Umerov başkanlık ederken, Amerikan tarafını Rubio, Witkoff ve Kushner temsil ediyor.

Umerov ise müzakereleri överek, "verimli ve başarılı" olarak nitelendirdi. Facebook'ta Zelenskiy'e görüşmelerde kaydedilen "önemli ilerleme" hakkında bilgi verdiğini yazdı. Zelenskiy, görüşmelerin ardından X platformunda, "Görüşmelerin yapıcı bir dinamiğe sahip olması ve tüm konuların Ukrayna'nın egemenliği ve ulusal çıkarlarının güvence altına alınmasına odaklanılarak açıkça müzakere edilmesi önemlidir" diye yazdı.

Görüşmeler, Moskova'nın Ukrayna'nın başkenti Kiev ve çevresine yönelik gece saldırılarını iki gece üst üste yoğunlaştırmasının ve Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy'nin kapsamlı bir yolsuzluk soruşturmasının ardından Özel Kalem Müdürü Andrey Yermak'ı görevden almasının ardından yaşanan iç siyasi karışıklıkların ortasında başladı.