Yemenliler Husilerin ‘af tuzağına’ düştü

Sana’da Husi füzesinin neden olduğu tahribatın fotoğrafı Twitter’da başlıca gündem maddelerinden oldu.
Sana’da Husi füzesinin neden olduğu tahribatın fotoğrafı Twitter’da başlıca gündem maddelerinden oldu.
TT

Yemenliler Husilerin ‘af tuzağına’ düştü

Sana’da Husi füzesinin neden olduğu tahribatın fotoğrafı Twitter’da başlıca gündem maddelerinden oldu.
Sana’da Husi füzesinin neden olduğu tahribatın fotoğrafı Twitter’da başlıca gündem maddelerinden oldu.

Yemenli gazeteci Yasir, bir arkadaşından Sana'daki ailesine dönmek için Husi milisleriyle görüşme yapmasını istedi. Gazeteci Yasir herhangi bir faaliyette bulunmama sözünü verdi. Ancak milis liderlerinden biri, Sana’da kimin yönettiği bilinmeyen birçok Husi kanadının olması nedeniyle arabulucuya bunun imkansızlığını bildirdi. Ancak yüzlerce kişi ‘af tuzağına’ düştü ve kendilerini Sana’da ‘önleyici güvenlik’ olarak bilinen Husi iç güvenlik teşkilatının hapishanelerinde buldu.
Yasir Takma adını kullanan ve yedi yıldır yurt dışında ikamet eden tanınmış Yemenli gazeteci mevcut ülkesinde yaşamanın zorluğu nedeniyle siyasetçi arkadaşlarından biriyle iletişim kurmaya karar verdiğini söyledi. Yasir halen Sana'da yaşayan siyasetçilerden biri olan arkadaşına Sana’ya girişine müsaade etmeleri için Husilerle görüşmesini talep etti. Yasir herhangi bir medya faaliyeti veya siyasi faaliyet gerçekleştirmeme taahhüdünde bulundu. Arkadaşı ondan Husi milislerinin önde gelen liderlerinden biriyle görüşmek için süre istedi. Yasir’in arkadaşı yaptığı görüşmede Husi liderinin kendisine  geri dönmeyi düşünmemesini tavsiye ettiğini kaydetti. Zira Sana’da hayat güvenliğinin garantisi yok; Husilerin kentte birden fazla organı ve çatışan kanatları var.
Bu olay, Husi milislerinin muhaliflerine karşı ilan ettiği sözde genel af ile aldatılan yüzlerce kişinin akıbetini açıkça gösteriyor. Yüzlerce kişi halen hapishanelerde tutuluyor. Sana'ya dönenlerden iki kişi Şarku'l Avsat'a yaptıkları açıklamada, önceden garantilerle geri dönenler sürekli gözetim altında ve hareketleri kısıtlanmış durumda. İki kaynağın belirttiğine göre geri dönenler öncelikle izin almadan herhangi bir faaliyette bulunmamak veya ikamet ettikleri yerleri terk etmemek için taahhütte bulunmakla yükümlü. Ayrıca Sana’ya dönenler, Husi milislerinin önleyici güvenlik olarak bilinen iç istihbarat servisinin ofisi tarafından sürekli gözetim altında tutuluyor. Geri dönenlerden biri, Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada mahalle görevlisinin kendisine akşam yediden önce eve dönmesini ve sabah altıdan önce evden çıkmamasını söylediğini aktardı. Sana’ya dönenler günlük olarak evine gelen misafiri ve gittiği yeri bildirmekle yükümlü.
‘Genel af’ bildirisine inandıkları ve geri döndükleri için gözaltı merkezlerine götürülen diğer kişilere göre durumunun daha iyi olduğunu belirten kaynak, son 6 aydır tutuklu olduğunu kaydetti. Siyasi arabulucuların yardımıyla serbest bırakılan kaynak, hareket kabiliyetinin halen kısıtlı olduğuna dikkat çekti.
Milis hükümetinin sözde İçişleri Bakanlığı'nın resmi sözcüsü olan Abdulhalık Muhammed el-Acri, geçtiğimiz Hicri yılda kurtarılan valiliklerden gelenlerden 335 kişiyi tutukladıklarını söyledi. Sözcü kontrolleri altındaki bölgelerde suç patlamasının yaşandığını, yıl boyunca 74 bin 728 suçun meydana geldiğini bildirdi.
Yemen hükümeti kaynaklarına göre yüzlerce sivil Husilerin af tuzağına düştü ve şu an başta Zimar, Sana ve Amran olmak üzere birçok vilayette trajik koşullarda gözaltında tutuluyor.
Kaynaklar, meşru hükümetin kontrolü altındaki bölgelerde ikamet ettikleri bahanesiyle sivillerin kaçırılma veya tutuklanma sürecinin devam ettiğini belirtiyor. Bazıları Husi milislerinin ana kalesi Sada vilayetindeki cezaevlerine nakledilirken ailelere ziyaret izni verilmiyor.  
Sana’ya geri dönmeyi talep edenlerden ‘teminat formu’ doldurması talep ediliyor. Bu formda geri dönen kişinin ve kefil ve akrabalarının tüm bilgilerinin yanı sıra adı geçenlerin imzalarının yer alması şart koşuluyor.
Yemen hükümeti, milisler ve amirleri tarafından teşvik edilen sözde ‘af’ tuzağına düşmemeleri için sivillere uyarısını yineledi. Hükümet bu isim altında tuzağa düşürüldükleri için cezaevlerinde kaybolan yüzlerce sivil olduğunu bildirdi.
Sana'a'daki kaynaklara göre geri dönenlerin bir kısmı, milislerin şartlarını yerine getiremedikleri ve teminat formunu dolduramadıkları için iki yıldan fazla bir süredir hapishanelerde tutuluyor.  Söz konusu kişiler her ay sürekli olarak sorguya çağrılıyor. Serbest bırakılanlar ise Husi istihbarat servislerinin gözetimi altına alınıyor.



Suudi Veliaht Prensi: Filistin devleti olmadan İsrail ile ilişki kurulamaz

Suudi Veliaht Prensi Şura Konseyi'nde yıllık kraliyet konuşmasını yapıyor (SPA)
Suudi Veliaht Prensi Şura Konseyi'nde yıllık kraliyet konuşmasını yapıyor (SPA)
TT

Suudi Veliaht Prensi: Filistin devleti olmadan İsrail ile ilişki kurulamaz

Suudi Veliaht Prensi Şura Konseyi'nde yıllık kraliyet konuşmasını yapıyor (SPA)
Suudi Veliaht Prensi Şura Konseyi'nde yıllık kraliyet konuşmasını yapıyor (SPA)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Prens Muhammed bin Selman bin Abdülaziz bugüngünü yaptığı açıklamada, Filistin davasının ülkesinin dikkatinin ön saflarında yer aldığını yineleyerek, Riyad'ın İsrail işgal otoritesinin Filistin halkına karşı işlediği suçları reddettiğini ve güçlü bir şekilde kınadığını vurguladı.

Suudi Arabistan'ın başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir Filistin devletinin kurulmasına yönelik yorulmak bilmeyen çalışmalarını durdurmayacağını ve bu olmadan İsrail'le diplomatik ilişkiler kurmayacağını vurguladı. Filistin devletini uluslararası meşruiyete uygun olarak tanıyan ülkelere teşekkür etti ve diğer ülkeleri de benzer adımlar atmaya çağırdı.

Bu konuşma, İki Kutsal Caminin Hamisi Kral Selman bin Abdülaziz adına Şura Konseyi'nin dokuzuncu oturumunun ilk yıl çalışmalarını açtığı ve yıllık kraliyet konuşmasını yaptığı sırada gerçekleşti. Konsey Başkanı ve üyeleri, önünde yemin ettikten sonra kendisiyle hatıra fotoğrafı çektirme imkânı buldu.

Prens Muhammed bin Salman şunları söyledi: “Şura Konseyi'nin yeni bir oturumunun eşiğindeyken, gözetim işlevlerinin yanı sıra onaylanan strateji ve planların uygulanmasını sürekli olarak takip etmesinin ve devlet kurumlarının performansının iyileştirilmesindeki rolünün ve düzenlemelerin geliştirilmesi ve modernize edilmesindeki etkin rolünün önemini vurguluyoruz.” “Krallığın 2030 Vizyonu'nun lansmanından bu yana, vatandaş bizim odak noktamız olmuştur, çünkü onun temel direği ve hedefidir ve çeşitli yollardan oluşan kapsamlı şemsiyesi aracılığıyla elde edilen her başarı, vatanın yükselmesi, vatandaşa fayda ve gelecek nesiller için dalgalanma ve değişikliklerden bağışıklıktır.”

Prens Muhammed bin Salman şunları söyledi: “Şura Konseyi'nin yeni bir oturumunun eşiğinde olduğumuz şu günlerde, Konsey'in devlet kurumlarının performansının arttırılmasındaki rolünün, düzenlemelerin geliştirilmesi ve modernize edilmesindeki etkin rolünün yanı sıra, gözetim işlevinin ve onaylanan strateji ve planların uygulanmasını sürekli olarak takip etmesinin önemini vurguluyoruz.
"Başlangıçtan bu yana Krallığın 2030 Vizyonu, temel direği ve hedefi olduğu için vatandaşı düşünüyor. Çeşitli yollardan oluşan kapsamlı bir şemsiye altında elde edilen her başarı, millet için bir moral, vatandaş için bir fayda, gelecek nesiller için ise dalgalanma ve değişimlerde bağışıklık kazandırıyor.

Prens Muhammed bin Salman, Şura Konseyi'nde yıllık kraliyet konuşmasını yapıyor (SPA)Prens Muhammed bin Salman, Şura Konseyi'nde yıllık kraliyet konuşmasını yapıyor (SPA)

“Bugün sizlerle bir araya geldik. Ulusal ve uluslararası düzeyde birçok hedefe ulaşmaktan gurur duyduğumuz bu yolculuğun bazı bölümlerini istikrarlı adımlarla ve sürekli çalışarak kat ettik. Krallık uluslararası göstergelerde ve sıralamalarda ilerledi” diyen Veliaht Prens, ‘dikkatli bir inceleme ve önceliklendirmeye dayalı kapsamlı ve entegre bir yaklaşımla, hedeflerimize ulaşmak için yolculuğa iyimserlik ve güvenle devam ettiğimizi’ vurguladı.

Veliaht Prens, Suudi Arabistan'ın “bu büyük yolculuk sırasında, geçen yıl reel GSYH'ye yüzde 50 ile en yüksek katkısını kaydeden Krallığın petrol dışı faaliyetleri, büyümenin sürdürülebilirliği ve kapsayıcılığının arttırılması ve ekonomik çeşitlendirmede yüksek kaliteye ulaşılması da dahil olmak üzere birçok temel başarı elde ettiğini” belirtti. Veliaht Prens, Kamu Yatırım Fonunun yatırım için itici bir güç olma hedeflerine ulaşmadaki rolünü sürdüreceğine işaret etti.

Suudi Veliaht Prensi, Şura Konseyi'nin dokuzuncu oturumunun ilk yılına ait çalışmaların açılışını yaptı (SPA)
Suudi Veliaht Prensi, Şura Konseyi'nin dokuzuncu oturumunun ilk yılına ait çalışmaların açılışını yaptı (SPA)

“Erkek ve kadın vatandaşlar arasında işsizlik 2017 yılında yüzde 8,12 iken 2024'ün ilk çeyreğinde yüzde 6,7 ile tarihi düşük seviyeye ulaştı. Vatandaşlar için ev sahipliği oranı 2016'da yüzde 47 iken yüzde 63'ün üzerine çıktı” dedi ve ekledi: “Turizm alanında hedeflenen tarihin üzerinde bir başarı elde edildi. 2019 yılında başlatılan Ulusal Turizm Stratejisi, 2030 yılında 100 milyon turist hedefi koymuştu. Bu hedef aşıldı ve 2023 yılında 109 milyon turiste ulaşıldı.”

Prens Muhammed bin Salman, Suudi Arabistan'ın en rekabetçi ülkeler arasında on altıncı sırayı elde ettiğini, doğal kaynakların keşfedilmesiyle Krallığın dünyanın en büyük doğal kaynak depolarından biri haline geldiğini, yenilenebilir enerji alanında ileri bir konuma ulaştığını ve bu alanda bölgesel ve uluslararası alanda en aktif oyunculardan biri haline geldiğini ifade etti.

“Bugün Krallık, başarılarının ve vizyonunun bir sonucu olarak, başta Uluslararası Para Fonu'nun bölgesel merkezinin açılması olmak üzere, küresel merkezler ve büyük şirketler için ilk varış noktalarından biri haline getiren küresel güvene sahiptir. Expo 2030'a ev sahipliği yapmak üzere seçilmesine katkıda bulunan spor, yatırım ve kültür alanlarında çok sayıda uluslararası faaliyet için merkezler ve kültürel iletişim için bir geçittir ve şu anda 2034'teki Dünya Kupası için hazırlanmaktadır.”

Veliaht Prens, erkek ve kadın vatandaşların inovasyon ve bilim alanlarındaki başarılarından gurur duyduğunu ifade ederek şunları söyledi: “Eğitimin nitelikli olmasına, bilgi ve inovasyonun teşvik edilmesine azami özen gösteriyor, bilimsel mükemmellikten ve yüksek becerilerden yararlanan ve yüksek kalitede eğitim almak için her türlü fırsata sahip nesiller inşa etmek için çalışıyoruz.”

Prens Muhammed bin Salman, Şura Konseyi'nde yıllık kraliyet konuşmasını yapıyor (SPA)

Prens Muhammed bin Salman, Şura Konseyi'nde yıllık kraliyet konuşmasını yapıyor (SPA)

“Modernleşme ve çeşitlenme yolunda ilerledikçe; Dedelerimizin, babalarımızın yolunun bir uzantısı olan, tüm dünyaya damgasını vuran imajımız olan kimliğimizi ve değerlerimizi korumaya büyük önem veriyoruz.”

Ayrıca ülkesinin uluslararası toplumdaki tüm etkin ülkelerle iş birliği yapmaya istekli olduğunu ve insanlığı koruyan ve medeniyet değerlerini muhafaza eden şeyin, ülkeler ve halklar arasında verimli iş birliği, ülkelerin bağımsızlığına ve değerlerine saygı, iyi komşuluk ilkesi, içişlerine karışmama ve çatışmaların çözümünde güce başvurmaktan kaçınma temelinde, daha iyi bir geleceğin ortak arayışı olduğuna inandığını vurguladı.

  Suudi Veliaht Prensi, Başkan ve Şura Konseyi üyeleriyle birlikte hatıra fotoğrafında (SPA)Suudi Veliaht Prensi, Başkan ve Şura Konseyi üyeleriyle birlikte hatıra fotoğrafında (SPA)

Prens Muhammed bin Salman, Suudi Arabistan'ın Yemen, Sudan, Libya ve diğer ülkelerdeki krizlere siyasi çözümler bulmak için çaba sarf ederek ve Rusya-Ukrayna krizi gibi uluslararası krizlerde çözümleri destekleyerek, bölgesel ve uluslararası barış ve güvenliği güçlendirmeye çalıştığını belirtti.

Şura Meclisi Başkanı Dr. Abdullah el-Şeyh ise İki Kutsal Caminin Hamisi Kral Salman bin Abdulaziz ve Veliaht Prens'in sürekli ilgisini ve büyük desteğini takdir ederek, inşa ve kalkınma sürecindeki rolüne inandığını belirtti. Abdullah el-Şeyh “Ülkemizin bu kutlu dönemde tanık olduğu muazzam ve seçkin kalkınma çalışmaları, Allah'ın lütfu ve ardından devletin (Vizyon 2030) kapsamında benimsediği akıllıca politika olmaksızın başarılamazdı” dedi.

Şura Konseyi'nin dokuzuncu oturumunun ilk yılının açılışı (SPA)
Şura Konseyi'nin dokuzuncu oturumunun ilk yılının açılışı (SPA)

Al- Şeyh konuşması sırasında şunları söyledi: “Veliaht Prens tarafından yönetilen vizyon, bugünü yaratmak, geleceği inşa etmek ve bilge liderliği ve sadık halkı ile uzun ve geniş tarihini yaşatmak için çalışarak ülkeyi uluslar arasında hak ettiği yere getirmek için boyutları ve hedefleri bakımından benzersiz, hırsları ve teklifleri bakımından çeşitli bir kalkınma yolu çizdi. Bu da bir dizi başarı ve kazanıma yol açtı.”

“Bunlar arasında dev ve seçkin nitelikli projelerin oluşturulması, bir dizi göstergede sıçrama yapılması ve çeşitli alanlarda uluslararası ödüller alınması yer alıyor.”

Riyad'daki Şura Konseyi genel merkezinde bulunan dinleyicilerden bir kısmı (SPA)Riyad'daki Şura Konseyi genel merkezinde bulunan dinleyicilerden bir kısmı (SPA)

Krallığın çeşitli uluslararası toplantılara, zirvelere, konferanslara, forumlara ve turnuvalara ev sahipliği yapmasının, statüsünü ve liderliğini teyit ettiğini ve Suudi liderliğinin iki Kutsal Camiye en üst düzeyde özen gösterme, teknolojiden yararlanma, onları ziyaret edenler için hizmetler geliştirme gibi konulara olan ilgisini gösterdiğini belirtti.

Al-Şeyh, Konsey'in geçtiğimiz yıl aldığı kararları da özetledi: 58'i kanun ve yönetmelik taslakları, 240'ı uluslararası antlaşma ve anlaşmalar, 194'ü de devlet kurumlarının raporlarıyla ilgili olmak üzere çeşitli konularda 493 karar alındığını belirtti.

 Şura Konseyi üyeleri dokuzuncu oturumun birinci yılı çalışmalarının açılışında  (SPA)Şura Konseyi üyeleri dokuzuncu oturumun birinci yılı çalışmalarının açılışında  (SPA)