Pelosi'nin Taipei ziyaretine tepki gösteren Çin tehditlerini sürdürürken, Tayvan bir tatbikat daha yaptı

Tayvan Dışişleri Bakanı Joseph Vu, Pekin'in adayı işgale hazırlandığını savunmuştu

Tayvanlı bir asker, ülkede açıklanmayan bir yerde askeri tatbikata katılıyor (Reuters)
Tayvanlı bir asker, ülkede açıklanmayan bir yerde askeri tatbikata katılıyor (Reuters)
TT

Pelosi'nin Taipei ziyaretine tepki gösteren Çin tehditlerini sürdürürken, Tayvan bir tatbikat daha yaptı

Tayvanlı bir asker, ülkede açıklanmayan bir yerde askeri tatbikata katılıyor (Reuters)
Tayvanlı bir asker, ülkede açıklanmayan bir yerde askeri tatbikata katılıyor (Reuters)

Çin'in askeri tatbikatlarını bitirmesine rağmen tehditlerini sürdürmesinin ardından, Tayvan da karşı tatbikat düzenledi.
Tayvan'ın 8'inci Ordu Kolordusu'nun sözcüsü Lou Woei-jye, Fransız haber ajansı AFP'ye açıklamasında perşembe sabahı düzenlenen askeri tatbikatta, obüs atışları ve uçaklarda ısı güdümlü füzeleri engellemek için kullanılan alev topu (flare) sistemlerinin yer aldığını söyledi.
Lou, ülkenin güneyindeki Pingtung şehrinde yerel saatle 08.30'da başlayan tatbikatın yaklaşık bir saat sürdüğünü belirtti.
Tayvan, yine Pingtun'da salı günü de benzer bir askeri tatbikat düzenlemişti.
Lou, her iki tatbikatın da önceden planlanmış olduğunu ve Pekin yönetimine karşı bir hamle olmadığını savunarak, "Askeri tatbikatlarda iki amacımız var. Bunlardan ilki, havanların iyi durumda olduğunu doğrulamak ve bakımlarını gerçekleştirmek. İkincisiyse geçen yıl yapılan tatbikatların sonuçlarını doğrulamak" dedi.

Öte yandan Tayvan'ın askeri tatbikatının, Çin'in günlerdir düzenlediği ve çarşamba günü sona erdirildiğini açıkladığı tatbikatların ardından gelmesi de dikkat çekti.
Pekin yönetimi, ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi'nin 2 Ağustos'ta Tayvanı ziyaret etmesine tepki göstererek, Tayvan çevresinde 5 gün boyunca şimdiye kadarki en kapsamlı askeri tatbikatlarından birini düzenlemişti.
Çin'in Tayvan İlişkileri Ofisi'nden çarşamba günü yapılan açıklamada, ileride benzer tatbikatların yeniden düzenlenebileceği ve "gerekli görüldüğünde güç kullanmaktan kaçınılmayacağı" belirtilmişti.

Tayvan Dışişleri Bakanı Joseph Vu ise salı günü düzenlediği basın toplantısında Çin'in son tatbikatlarıyla adayı işgale hazırlandığını savunmuştu.
Pelosi ise dün Washington'a döndükten sonra yaptığı açıklamada, "Çin, ziyaretimi askeri tatbikatlar düzenlemek için bahane olarak kullandı" demişti.

Çin-Tayvan gerginliği
II. Dünya Savaşı sonrasında Çin'de Milliyetçi Parti ve Komünist Parti arasındaki iç savaş Komünist Parti'nin zaferiyle sonuçlanmıştı. Mağlubiyetin ardından Milliyetçi Parti liderleri Tayvan'a sığınmıştı.
Soğuk Savaş nedeniyle Batı'yla ilişkilerini koparan Çin'i 1970'lerin başına kadar Birleşmiş Milletler'de (BM) Tayvan ya da resmi adıyla Çin Cumhuriyeti temsil ediyordu.
BM'nin 1971'de aldığı Çin Halk Cumhuriyeti'ni tanıma kararı gerginliği yeni bir boyuta taşımıştı. Kararın ardından Tayvan, BM'den çıkarılmıştı.
Pekin yönetimi, "tek Çin" ilkesini benimseyerek Tayvan'ın kendi topraklarının parçası olduğunu savunuyor. Buna göre Çin, boğaz ve çevresindeki askeri varlığının yanı sıra Tayvan'ın ülkelerle diplomatik ilişkiler kurmasına, BM'de ve diğer uluslararası kuruluşlarda temsil edilmesine karşı çıkıyor.
Tayvan ise o günden bu yana bağımsızlık arayışını farklı biçimlerde sürdürüyor.



Barrack, Lübnan'ın ABD belgesine verdiği yanıttan ‘çok memnun’

ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, bugün Baabda Sarayı'nda Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn ile görüştü. (Reuters)
ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, bugün Baabda Sarayı'nda Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn ile görüştü. (Reuters)
TT

Barrack, Lübnan'ın ABD belgesine verdiği yanıttan ‘çok memnun’

ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, bugün Baabda Sarayı'nda Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn ile görüştü. (Reuters)
ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, bugün Baabda Sarayı'nda Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn ile görüştü. (Reuters)

ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack bugün yaptığı açıklamada, son günlerde tüm silahlarını bırakmayacağını belirten Hizbullah'ın nasıl silahsızlandırılacağına ilişkin ABD'nin önerisine Lübnan hükümetinin verdiği yanıttan ‘çok memnun’ olduğunu söyledi.

Barrack Beyrut'ta Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn ile görüştükten sonra gazetecilere yaptığı açıklamada, “Hükümetin çok kısa bir süre içinde bize verdiği yanıt inanılmazdı, bu yanıttan çok memnunum” dedi.

Barrack 19 Haziran'da Lübnan'ı ziyaret ederek Lübnanlı yetkililerle bir araya geldi ve bir önceki hükümetin kasım ayında kabul ettiği çatışmaların durdurulmasıyla ilgili güvenlik düzenlemelerinin uygulanmasına yönelik bir dizi öneri sundu.

Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Başbakan Nevvaf Selam ve Meclis Başkanı Nebih Berri, ABD'nin önerilerini görüştü.

İsrail dün akşam Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım'ın silahları teslim etmeyi reddettiğini açıklamasından saatler sonra Lübnan'da birçok noktaya saldırı düzenleyerek Hizbullah'ın askeri mevzilerini hedef aldığını açıkladı.

İsrail son günlerde Hizbullah tarafından rehabilite edildiğini söylediği askeri bölgeleri bombalayarak ya da Hizbullah üyelerini hedef alarak Güney Lübnan'a yönelik saldırılarını arttırdı. Söz konusu saldırılar sonucu cumartesi günü bir kişi öldü, altı kişi de yaralandı.

Gözlemciler, Barrack'ın Beyrut'a gelişiyle aynı zamana denk gelen bu operasyonların Lübnan devletine ve beş üyeli ateşkes izleme komitesine, Lübnan devletinin Hizbullah'ı silahsızlandırmaması halinde askeri operasyonlara devam edileceği ve bu görevi tek başına üstleneceği mesajını taşıdığını düşünüyor.

Lübnan'la ateşkesin yürürlüğe girdiği 27 Kasım'dan bu yana İsrail'in Lübnan'daki operasyonları durmamış olsa da, ABD elçisinin Beyrut'a gelişinin arifesinde bu operasyonların yoğunlaşması İsrail'in ve arkasındaki ABD yönetiminin Hizbullah'ın silahsızlandırılmasını hızlandırmak için Lübnan'a azami baskı uyguladığını gösteriyor.

Barrack cumartesi günü yaptığı açıklamada, “Lübnan'ın umudu uyanıyor! Şimdi elimizde fırsat var. Geçmişin gergin mezhepçiliğini aşmak ve Lübnan'ın gerçek vaadi olan ‘tek ülke, tek halk, tek orduyu’ gerçekleştirmek için tarihi bir an yaşıyoruz. ABD Başkanı'nın da dünya ile paylaştığı gibi Lübnan harika insanları olan harika bir yer. Gelin Lübnan'ı yeniden büyük yapalım” ifadelerini kullandı.