Taliban, savaşçılarını eğitime yönlendiriyor: "Kafirlere karşı eskiden bomba lazımdı, şimdi kalkınma"

Kız çocuklarına okul yasaklarının sürdüğü Afganistan'da bazı Taliban savaşçıları, "Eğitim onların da hakkı" dedi

Taliban örgütünün adı, Arapça kökenli talebe (öğrenci) sözcüğünden geliyor (AFP)
Taliban örgütünün adı, Arapça kökenli talebe (öğrenci) sözcüğünden geliyor (AFP)
TT

Taliban, savaşçılarını eğitime yönlendiriyor: "Kafirlere karşı eskiden bomba lazımdı, şimdi kalkınma"

Taliban örgütünün adı, Arapça kökenli talebe (öğrenci) sözcüğünden geliyor (AFP)
Taliban örgütünün adı, Arapça kökenli talebe (öğrenci) sözcüğünden geliyor (AFP)

ABD'nin geçen yıl çekildiği Afganistan'da genç Taliban savaşçıları eğitimlerine devam ediyor.
Fransız haber ajansı AFP'ye konuşan Taliban üyesi Gül Ağa Celali, savaş sürerken 5 yıl boyunca geceleri bomba yerleştirdiğini fakat son dönemde eğitimine odaklandığını söyledi.
23 yaşındaki Celali, başkent Kabil'de İngilizce ve bilgisayar bilimi alanlarında eğitim gördüğünü belirtti.
Sivil Havacılık ve Ulaşım Bakanlığı'nda çalışan Celali, "Kafirler ülkemizi işgal ettiğinde bombalara, havanlara ve silahlara ihtiyacımız vardı. Şimdi eğitime daha çok ihtiyacımız var" dedi.
Örgüt üyesi, modern eğitimin önemine vurgu yaparak, "Dünya değişiyor. Teknoloji ve kalkınma lazım" ifadelerini kullandı.
Taliban Sözcüsü Bilal Karimi, Celali gibi savaşçıların eğitimlerine devam etmesinin önemli olduğunu belirterek, "Eğitimlerini tamamlayamayan istekli birçok mücahit eğitim kurumlarına başvuru yaptı ve şimdi istekleri alanlarda ders alıyorlar" dedi.
Başkentte İngilizce eğitimi veren Müslüman Enstitüsü'nde kayıtlı yaklaşık 300 Taliban savaşçısı var.
Yarısı kadınlardan oluşan 3 bin öğrenci arasında Taliban savaşçıları okullara silahlarını götürebiliyor. Fakat enstitüden kimliğini paylaşmayan bir yetkili, "Buraya geldiklerinde silahlarını bize teslim ediyorlar. Konumlarından faydalanarak bir avantaj elde etmeye çalışmıyorlar ya da güç kullanmıyorlar" dedi.
18 yaşındayken Taliban'a katıldığını ve eğitim arzusunun hiç dinmediğini söyleyen 25 yaşındaki Amanullah Mübariz, "Hindistan'da bir üniversiteye başvurdum ama İngilizce testinden kaldım. O yüzden buraya kayıt oldum" diye konuştu.
Taliban'ın istihbarat ajansında çalıştığını belirten Muhammed Sabir ise özel Davat Üniversitesi'nde okuduğunu belirtti.
Sabir, örgüte katılmak için eğitimine ara verdiğini ve Vardak Vilayeti'ndeki çatışmalarda yer aldığını söyleyerek, "Zaferin ardından bu yıl eğitimime devam etmeye başladım" dedi.
Öte yandan Taliban, kız çocuklarının okula gönderilmesi gibi konularda kendi içinde ihtilaf yaşıyor.
Geçen yıl ABD ordusunun ülkeden çekilmesiyle 15 Ağustos'ta önce başkent Kabil'in daha sonra da tüm ülkenin yönetimini ele geçiren Taliban, kadınların çalışmasına ve kız çocuklarının okumasına yönelik kısıtlamalar getirmişti.
Şu anda üniversite ve 6'ncı sınıfa kadar okuyan kadın ve kız çocuklarının eğitim almasına izin verilirken, ortaokul ve lise düzeyindekilerin okula gitmesi yasak.
Bu kısıtlamanın martta kaldırılmasına karar verilmiş fakat okulların açılmasına saatler kala uygulama iptal edilmişti. Bu da Taliban'ın yönetim kadrosunda fikir ayrılıkları oluştuğuna dair bir sinyal vermişti.
Mübariz, söz konusu kısıtlamalara dair "Genç bir adam, bir öğrenci ve yurttaş olarak ben, onların da eğitim hakkı olduğunu düşünüyorum" derken, Celali de "Bu ülkenin bize olduğu kadar onlara da ihtiyacı var" dedi.



Malezya DEAŞ'a destek verdikleri şüphesiyle 36 Bangladeşliyi tutukladı

Malezya polisi alarmda (Arşiv)
Malezya polisi alarmda (Arşiv)
TT

Malezya DEAŞ'a destek verdikleri şüphesiyle 36 Bangladeşliyi tutukladı

Malezya polisi alarmda (Arşiv)
Malezya polisi alarmda (Arşiv)

Malezya polisi bugün, sosyal medya üzerinden DEAŞ ideolojisini yayarak ve bağış toplayarak DEAŞ’ı desteklediklerinden şüphelenilen 36 Bangladeşli göçmen işçinin tutuklandığını duyurdu.

Polis Genel Müfettişi Muhammed Halid Ismail, Malezya'ya fabrikalarda, şantiyelerde ve benzin istasyonlarında çalışmak üzere gelen Bangladeşlilerin, nisan ayından bu yana düzenlenen eşgüdümlü operasyonlarda tutuklandığını söyledi.

Bugün televizyonda yayınlanan basın toplantısında konuşan Halid, “Grup, Suriye'de ya da (Irak Şam İslam Devleti -DEAŞ) ile birlikte savaşmak üzere üye toplamaya çalıştı” dedi.

“Suriye'ye ve Bangladeş'e göndermek üzere para topladılar” diyen Halid, toplanan paranın e-cüzdanlar ve uluslararası para transfer hizmetleri aracılığı ile gönderildiğini kaydetti.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre aşırılıkçı grup 2014 yılında Suriye ve komşu Irak'ta geniş alanların kontrolünü ele geçirerek sözde “halifelik” ilan etti ve 2017 yılında Irak'tan, 2019 yılında da Suriye'den çıkarıldı. Grup varlığını esas olarak Suriye'nin uçsuz bucaksız çöllerinde sürdürdü.

Malezyalı yetkililer tarafından tutuklananlardan 5’i terör örgütlerine üye olmak, aşırılıkçı ideolojileri yaymak ve terör faaliyetleri için fon toplamakla suçlanıyor.

Diğer 16 kişi aşırılık yanlısı grubu destekledikleri şüphesiyle soruşturma altında tutulurken, 15 kişinin de sınır dışı edilmesine karar verildi.

“WhatsApp gruplarında 100 ila 150 arasında üyeleri olduğunu düşünüyoruz” diyen Halid, soruşturmaların devam ettiğini ifade etti.

Halid, “Yıllık 118 $ (RM500) civarında bir üyelik ücreti topladılar, ilave bağışlar ise gönüllü olarak yapıldı” dedi.

Grubun diğer ülkelerdeki DEAŞ hücreleriyle bağlantıları olup olmadığı sorusuna Halid, polisin hala "diğer ülkelerdeki meslektaşlarımızla ve (Interpol) ile birlikte... terörist ağlarını ortaya çıkarmak için" çalıştığını söyledi.

Malezya, ülkenin ana imalat ve tarım sektörlerindeki işgücü piyasasının ihtiyaçlarını karşılamak için büyük ölçüde yabancı işçilere güveniyor. Her yıl on binlerce Bangladeş vatandaşı bu işleri doldurmak için ülkeye geliyor.